02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA DÖRT : :CUMHURİYET: 21 Ekim 1971 11 menfaatlere uygun duşmedi. ğım büyuk nutukta uzun uzadıya izah etmistir. Mustafa Kemal özetle şöyle dıyordu: < . Hariciye Vekili Bekır Samt Bey'in başkanhğındakı heyet, Antalya üzerınden Roma'ya hareket ettinldı. îtalya Hariciye Nazırı Kont Sforza vasıtasiyle, konferansa resmen davet olurıdukları kendılerine teblıg olunduktan sonra Londra'ya gıttıler. Londra Konferansı 27 Şubat 1921'den 12 Mart 1921'e kadar devam etti, netıce alınamadı (3). U Mart 1921'de Bekır Samı Beyle Fransız Başvekıli Briyan arasında bir mukavele imza edildı. Buna göre Fransa ile millî hükümet arasındaki düsmanhğa son verilecek, Fransızlar silâhlı çeteleri, biz cte mücahitle. rimizi silâhsızlandıracağız. Za. bıta kuvvetlerimiıe Fransız subaylan da alınacak Fransızlarca teşkıl olunan zabıta. muhafaza edilecek. Fransa'nın tahlıye edeceğı yerlerle, ElâzıŞ. Diyarbakır ve Sıvas vılâyetlerınin ekonomık gelısmesı ıçin vapılacak teşebbüslerde Fransa'ja ruçhan hakkı tanınacak ve Er. ganı rnaden İmtiya7i Fransızlara verilecek v s » (4). Bekır Sami Bey. Mustafa Kemal Pasa'ya, ımzaladıgı andlas. malarm memleketın yuksek men faatlerine uyduğunu söylüyordu. Inkılâpçı mecli«te bovle bır andla'manm tas\ ıp edılmevı mumkun değıldı. Bekır Samı Bey istifa ettinldı. Bununla beraber, barı^ın sağlanmasında faydalı olacağı du?uncesivle Bekır Samı Bey Avrupa'da bır gezive çıktı KUBTULUŞ SflVAŞtNIN ILK BARlgl 5O. YILDONUMUNDE Yazan. TAHA TOROS TÜRK HEYETİNE BEKİR SAMI BEY BAŞKANLIK EDİYORDU Türkler, Londra konferansına çağırılıyor I 193* vılınd» 91 yasında ölen Tevfik Pass, ömrünün 60 yılını devlet hizmetinde geçirmistir. Ostnanlı Imparatorluğunun son Sadrazamı idi. Londra Kon feransı sırasında Loyd Corc'a söyle demişti: Siz bizi de. |il. Ankara'dan gelen MiIIici. leri dinleyiniz. Söz onlanndır. K URTVLUŞ Savaşında güner yurdumuzu ışgal etmiş olan Fransızlarla savaşın durdurulması bu cephedekı askerlenmızın Yunan cephesme kaydırılarak tek cephede yalnız Yunanlılarla çarpıştfması, Ankara hukümetirun tek gayesı ıdı. Mustafa Kemal Paşa nabız yoklamasından faydalanarak galıp devletlerın, doğuda bir banş temelı atmak Için Türkleri Londraya bır konferans masasma çağırmasını büyük bır fırsat bildı. Ne var kı, Istanbuldakı Padişahın Sadrıâzamı Tevfik Paşa da bu dâvete uyarak genışçe bır heyetle Londraya gıdıyordu. Hattâ el altmdan ve bazan açıkça Istanbul hükumetı, Ankaradakı mılll hukumetın boyle bir konferansa katılmasma asla rıza gos termiyordu. Fakat Ankara, kararlıydı. Türkıye Buyuk Mıllet MallCOÇOğ Mechsi Hükumeti, Londrada soz sat Vekıli) maya varmış, orada Italya Harima Bakanı). sahıbı olmak arzusunda idi. Bu Muşavırler: ciye Nazın Kont Sforza ile haHeyete dahil murahhaslardan maksatla, Hariciye Vekıli Bekır zırlık temasından sonra Londrai MTJVAFFAK BEY fMene Balıkesır mebusu Mehmet Vehbi Samı Bey başkanlığındaki heyeya geçmıştır. mencioglu) (Eskı Saruban Bey, yolda bır ihtilâf yuzünden, tı Antalya uzennden londraya OSMANH MUMESStLLERt mebusu, daha sonra Anaıstıfa ederek geri donduğunden, gonderdı. dolu Ajansı Umum Müdüyerine Erzurum mebusu SuleyILE ANKARA MfMESSİLHariciye Vekıli Bekir Sami Beru) man Necatı Bey seçılmıştır. Heyın başkanlığındaki murahhas yete o sıralarda Parıste oturan NtYAZt BEY (RamazanogLERININ LONDRADA heyetırmz ve rmişavirleri soyle Dr. Nıhat Reşat Bey (Belger) de lu Hariciye Hukuk Muşavır seçılmıştı: SILAŞMASI VE SDRIÂZAM katılmıştır. Londra heyetine har lennden, daha sonra Mer• BEKtR SAMt BEY: (Hecırah olarak, o zamankı parayla sin mebusu) TEVFİK PASANIV MEŞyet Reisı, Amasya mebu100.000 lıra tahsıs edılmiştir. YtiMNl) BEY (Üresin) su Hariciye Vekili) (Kurmay yüzbaşı, daha Antalyadan hareket eden heHÜR SÖZU . • CAMt BEY (Aydın mebusonra General ve ülaştırvet, Şubatın sonuna doğru Rosu, Romadaki Ankara huOVDRAD4K! gorüsmeler 27 kümeti mümessili ve daŞubat 1921 tarıhınde başlaha sonra DahHiye Vekili) mış 12 Mart 1921 de son bul• YUNUS NADÎ BEY flzmuştur. Bu görusmelerın ilk gümır mebusu daha sonnünde, Türkıye Buyiık Millet ra Cumhuriyet gazetesi kuMechsi hukümetınin temsilcılen, rucusu) Istanbul hükümetıni temsilen • HtîSREV BEY (Gerede) gelen, Sadrıâzam Tevfik Paşa re(Trabzon mebusu «Askert isligindeki heyetle karsılaşnuşmütehassıs olarak heyete lardır. katılmıştır» daha sonra Sadrıâzam Tevfik Pasa, ıhtıvar Berhn Büvükelgisi) ve hasta halivle dizlerine batta• ZEKÂİ BEY (Apaydm) r.'ye orterek Londrava ?itmiştır. (Adana mebusu, daha sonthtıyar dıplomat Londra konfera Milll Müdafaa Vekili ve ransı baslarken tarihe çeçen mes Londra, Moskova Buyukelhur jestıni yaptı. Vatanperverçısı) lık duygulan ıle konferansm da• MAHMUT ESAT BEY ha ilk gününde gözleri yaşara(Bozkurt) (tzmır mebusu, rak. Loyd Corc'a şoyle hıtap etdaha sonra Adliye Vekili) miştı: • VEHBÎ BEY (Bolak) (Ka«Siz bizt drğil, Tfirk milletiresi = Balıkesır mebusu, nin hakikî mdmessilleri olan ve daha sonra Maarif Vekili) Ankaradan gelen miHiciteri din• SIRRI BEY (Bellii (îzmıt (Londra Konferansı)n& katılan Bekir Sami Bey \t arkadasları, leviniz. Snz hakkı or.VariTidır.» mebusu, daha sonra Iktı \apura binerken. (Gözluklü, kalpaklı tat, Bekir Sami Bejdir) Te'.fık Paşanm bu sozü Lovd Corc'un rengini degiştirdi. Türklerın sıkısık haüerde vatan ve bagımsızlık ugrunda birlik olabileceğinın bmeğini veren bu l U (konu ve resim: AYHAN B Ş C U AO L cumle. o gun ıçın pek önemli ve mânalıydı Istanbul ile Ankara Hükümet vetkılıleri Londrada Fransa Bas\ekili Briyan ve Ingiltere Başvekıli Loyd Corc ile görüştnler. ötekinin gnrura yanında Briyan, Türklere daha müsait davranıyordo. (1) (Echo de Paris) gazetesi 12 Mart 1921. (2) Damar Arıkoğlu (Hatıralarım). (3) Mustafa Kemal (Nntnk 1927 baskısı S. 359) (4) Mustafa Kemal (Nntnk 1927 baskısı S. 366) Y A R I N: Mustafa Kemal'in dilinden Ankara Andlaşması Yazan: FAİK 2 Biraı daha ondekiler Türkçe, kimiüi de Hırvatç» konn^nyortardı. Dünyanın hiç bir >erinde bu otobüste olduju kadar çeşitli insanı bir arada görmek mümkün değildi. Araba bu sekilde bir varım saat kadar gittikten sonra Taslıca yakınlancda içi Alman askerleriyle dolu iki Stayer yolu kesti. Soför sapsan olmuştu. Engeli asamıyacağın: büdiğinden bemen frene basıp arabayı durdurdu. Boş bulnnan yolculardan bazıları kendilerini tntamıyarak birbirlerinin üzerine yıkıldılar, sonra çabucak toparlanıp ne oluyonız der gibi korkulu goz\erle dış.arıyı araştırffl») başladılar. Bu arada fazla hevecanlanan bir kac kisi de otobüsten inmeye kalkışmış, fakat hiç biri arkada duran asık suratlı muavinin demir yumnıktannı aşamamıştı. Dueksiyonu bırakan şoför: Arama yapacaklar! dive bağirdı Üstnnde silâhı olan var mı? Bir sessizlik çökiü. Yolculardan biri: Çakı da taşnnak yasak mı? diye sordn. Sırp kadını hırslı hırslı adama baktı. Gözlerinde kırmızı, atesimsi, vaaıp yanıp sönen bir sey v«rdı. Neksu prokleti! diye kfikredi. Neksu . Suratı bajday küfü pibi reşil biri, kadıntn sözlerini yanda kesti: Ne olnr, bağınnayınıı. Dnyarlarsa çok fena olur sonra! Kadın yatısacak yerde bnsbütün kendlnl kaybetmisti. Duyarlarsa duysunlar! Bu memleket onIsra da kalmıyacak. Türkcesi bozuktu, fakat anlaşılmıyacak kadar değildi. Bu sırada hava birdenbire kadının aleyhine dönmüs, ber kafadan bozuk bir ses çıkmaya başlamıstı. Şuna bak. Yalnız kendini düsünfiyor yabu! Bak, hâlâ konuşuyor. Hepimizi şuracıkta kursona dizecekler haberi bile vok. Olümüne susadıvsa bizim günahımız ne? Gürültüden söylenenlerin bir çoğunu anlamak imkânsızdı. Kanşıklığın büsbütiin arttıği bir anda sofnk bir ses dnvnldn \e daha ne kadar de. « m edeceği belli olmıvan gürültü bıçakla ortasmdan kesilmis gibi durdu. Geliyorlar. Hepsinin elinde makineli var. Herkes dısan bakmaya baslamıştı. Yolun BAYSAL Çıkan kısmın özetr Içı yolcularla, üstu de denk ve bavullarla tıka . basa dolu her bakımdan yıpranmış dunımda olduğu Uk bakışta anlaşılan eskı model bır otobus, sarsıla sarsıla ılerlıyordu. Kadın, erkek, çoluk, çocuk. genç, ıhtıyar yolcuların tumü bırbırlenne kenetlenmıs gıbiydıler. Her kafadan bır ses çıkıyor, ayakta kalanlar denEelennı kaybedip yu\ arlanmamak IÇUJ kendilerini zor tutuyorlardı. GÜNAHKÂR KRALİÇE IX)\DR\ AVDLAŞMASIMN FRANSATÎAKt AKİSLERt S ORtŞME sonunda Türkiye Hariciye Veküı Bekır Saml Bey, Pransa Başvekıli Briyan ıle 11 Mart 1921 tarihinde bır andlaşma imzaladı Fransızlar gerek Kıltkva havalısmde, gerek onun dogusundakl topraklarda Turklerle yapılan ve kendılenne bır seref, bir maddi men faat sağlamıyan çarpışmanın sona erme^ıne meınnundular. Pans gazeteleri, Londra Andlasmasını, bu\iik manşetlerte kamuoyuna bıldirıyordu. (1> DİSİ BOND «Türkıye, Fransa andlaşması uzun Dir goruşmeden sonra dun akşam 9^ da imza edılmiştir. Goruşmeler bırçok muşkuller ıcensınde cereyan etmiştır. MUşkullerın başlıcası, Bekir Sami bsyin, başkanlık ettıği murahhas heyetıne hâkım olamamasmdan doğmuştur. 10 sene evvel, Londra sefıri olan Tevfik Paşa nasıl Gençturklenn tedbirsizliğinden ve ınadından sikâyet eylemışse, şımdı de Bekir Sami bey, önemli meselelerde, reyi alınması g^reken müfrit unsurlarla çevriUdir. Dun akşam unza edılıp bu sabah Mosyö Briyan tarafından tasdık olunan andlaşma konulan özetle şdyledir: 1. Mütareke faslı 2. Esirlerin mübadele^i 3. Tıirkiye • Surije bududu meselesi 4. Kilikya'da emniyet ve asayisin temini ve iktisadi durumla jandarma teşkilâtı 5. Fransız mekteplerine ve muhtelif azjnhklara bahşolunan teminat» LONDRA ANBLAŞMASININ DÜNYA'DAKl AKÎSLERt EKİR Samı Beyın tnşılız, Fransi2 başvekılleri ıle ve Italya temsilcılen ıle yaptıgı gorüsmeler tam metin halinde Ankara hükiimeünin elme geçmeden yabancı ajanslar telsıslerle bunlann kapsadığı konulan Dunya'ya duyurmuşlardır. Guney Anadoludaki Tiırk • Pransız cephelennde sükunet vardı. Ankara hukumetı, bır taraftan Fransi2lar karşısmdakı askerî birliklert batı cephesine kaydırmaya başlamıştı. Ancak Londraya giden heyetimız, dönmeden ve andlaşma metni görülmeden herhangi bır açıklama yapılmasmdan kaçmılıyordu. Bununla beraber DUnva basmı ıle politika adamlan, Turkıye Büyuk Millet Meclısı Hukü metmın. Londradald banş masasma kabulünü, Ankara hükâmetmın tanındığı yönünde yorumladılar. Hattâ bu andlaşma haberl bütün Islâm devletlerini sevtndirdı Bır taraftan Mustafa Kemal Pasa'ya tebrik telgTaflan geliyordu. biraz otesınde havada yüzen bır toz bnlutn hıı. la kendilerine doğru yaklaşmakta\dt. Biraz sonra bu bulutun ıçinden son hızla gelen iki Stayer göründü, biri otobusün öniinü, biri de arkasını kesti. Bir demir ve çelik sakırtısı du\uldu, arkasından bırtakım kosugmalar oldu. Otobusün kapılan gürültüyle açıldı. Boz miçferlerinde Hitler'in garaalı haçını taşıyan kırmızı suratlı, tepeden tırnağa silâblı, dev yapılı üç asker içerı atladı. Bırı arka kapiM tuttu ve gunr ificır parlayan makinelisinı korkndan dilleri tutulan yolcnlara çevirdi. öteki ikısi berkesi jözncuyla pis pis »üzdükten sonra bnce şoförii gözlerine kestirerek herkesin üstünü başım inceden inceye aramaya başladılar. Bazı k»dınlar bn aramaya karsı koymak istedilerse de koyunlarına Hitler'in elinin girmesine engel olamadılar. Askerlerden sisman olanı en çok çtzmeli bir yolcnnun üstünde durdu. Bu adamın zayıf yanaklarını hafifçe delen sakallannın altında sakin bir yüzü vardı. Belk] de heyecamnm ne olursa olsun hâkitn olmasını bilen birisiydi. Bu hali askerm süphesini fistune çekmis olabilirdi. Donuna varıncaya kadar her yeri arandıâı halde vüzünii kapUyan o garip sessizlik blç boznlmadı. Alman sinirlenmisti. adamın yOziine viyecekmiş cibi bakıyordu. Ayaklarını ç i | neyerek arka sıraya geçti. Işini bitirdikten sonra geri döndü, yeniden adamın karsısına dikildi. Sert bir sekilde çizmelerini çıkarmasını tmretti. Adam aldırmadı, daha çok emri anlamamıs göründü. Bu davranısı, kafası Büyük Almanya hülyalariyle dolu olduğu yuzünden ve hareketlerinden okunan askeri büsbütiin çileden rıkarmıstı. Adamın bacaklanna bir tekme savurdu ve iniltiler arasında bir aluma duyuldu: Ziehen Sic aus Ihre Botten. Ya ! fArksm var) B Şikâyetim memurdan değil DDY idaresinden Değerli Cumhuriyet gazetenizin 4/10/1971 tanhll nüshasınm (Cumhuriyete Şıkâyetler sutununda) (Şikâyet olunan memur tesbıt olunamada) başUklı T.CJ3J). Işletmesı Genel Müdürluğu tarafuıdan verilen cevaba önce teşekkürlerimızı arzederız. Sayın Genel Müdürlüğün bu yamruzda berat veya maaş cüzcevabmda, hangi yöne ve hangl danlannızı taşıyacaksınız, dısaatte seyahat ettığun belirtilyor. Acaba kendi personeline medığmden sorumlu memunm verdıği pasolan kabul ediyor da tesbit edılememesi dolayısiyle buamkilerl neden kabul etmıtecziyesi cihetine gidilmediği bil yor, mevzuat zorluğu çıkartıyor. dırilmekte ve bununla beraber Şikâyetim memurdan değıl, trenlerde sej'ahat eden madalmevzuattır dıye tutturan, bizi ya hâmıli Gazılenn bılet konher gün cebımızde madalya ve trolünde memura, maaş veya maaş cuzdarüanmızı taşımaya berat kâğıdı ıbraz etmediklert takdırde biletsız ışleme tâbi tu mecbur eden İdaredendır. Koskoca madalya beratımızı tulmalan. mevzuat ıcabı olduğu ve maaş cüzdanımızı her gün üılâve edılmektedır. zenmizde taşıyarak yıpratma22/7/1971 gunü Kızıltopraktan saat 09.00 da bindığim banliyö" mız veya kaybetmemiz her zatreniyle Haydarpaşaya giderken man mümkün olabıleeeginden, hâdıse meydana gelmiştir. Şı T C.D D. îdaresince sonradan kâyetımın asıl ve esas mevzuu, konulduğu anlaşüan bu mevzuat haksız yere bir muhanp gaziye usulünden lutfen vazgeçüerelî, çok sert ve hasin davranan kon ötekı devlet müesseseleri ve betrol memurunun tecziyesi değıl, memuru bu davranısa sevk ledıyeler gıbı, kendileri tarafıneden, sebebiyet veren T.CJ3.D. dan venlen veya verilecek olan Işletmesi taralından madalya serbest pasolarla trenlerdekı seberatlanmızm görülmek, veva yahatimizın kolaylaştırılma«mı, noterden tasdikli suretlert alın bız yaşlı gazıleri her gün madalraak suretiyle bizlere verilmiş ya beratı ve maaş cüzdanlanbulunan banliyö ve şebeke serbest kartlanmızm (mevzuat ı mızı yanımızda taşımaktan kurcabıdır) gerekçesiyle muteber tarmasını, yolculuğumuzun zorlaştınlmamasını. anlayıs gbstetutulmamasıdır. T.CD.D. tdaresı, beratımızı rilmesıni sa\nn Ulaşttrma Baveya maas cüzdanımızı goriiyor, kanhğından ve sayın T.C.D.D. veya bunlardan bınnin noter Genel Mudürlufünden tekrar ısden tasdikli suretlerinl bizler tırham ediyor, saygüar sunuyoden alıyor, bize serbest kartlan veriyor. Sonra da kendı ver ruz. Muharip Garf dıgi kartlan trenlerde tammıtlvas YXJKSEL varak mevzuat ıcabıdır. ılle de mektupla TIFFANY JONES A ILtlPAT EfMEJC IVa'STAFA KEMAL P*S\ . BEKİR SAMÎ BEY GORUŞMESt: B4ŞARIS1Z SAYILAN ANDLAŞMA GARTH îKtR Samı Beyın başkanlık •ttiği heyet Ankaraya gelmelen Londra Andlaşmasının lehımize olmayan bazı maddeleri, Turkiye Büyük Millet Meclisi kulislerine ulaşmıştı. Bunlar Mısaki Mılli'nin, rapılan savaşın, akıtılan kanlann amacma uygun düşmüyordu. Hattâ, Bekir Sami Beyin • Tefakatındekı heyete d3hi bilgi vermeden sorumluluğu üze rıne alarak andlaşmayı imzalad^ı sayialan Buvük Millet Mecli^ini kanştınyor ve donecek heve'in (Istıklâl MahkemesO ne ven'.mesini bıle istiyenler oluvordu (2) Sonunda Londra Andlaşması basarmz «ayıhp la^vıp pdilme1 riı M'i<itpfa Kptna Bekir Satm'nı.ı japtığı andlaşmamn mıl B Beşıktaş Barbaros BulvRnndakı Levent ve Etıler trcleybus \e dolmuş duraklan üe oulvardan çarşıya gınş mevkllerl son aylarda el ve at arabalı satıcılar sayesınde bır panayır tıaluü almıştır. Saat 16'dan sonra yukanda belırtüen mahallerden bahsedllen saücılar yuzünden geçmelc lmkânsızlaşmakta yayalann çelt tıklen sılantılara ve cadde ile genış kaldınmlan ışgal eden satıcılara Beledıye Şube Müdurluğü yetkihleri ve Ilçe Beledıye Zabıtası ekibı seyırcı fcalmaistadır Kaldınmlara Kadar çıkmaktan çekınmeyen el ve at arabalı satıcılar yollan ve duraklan Okamakla kalmayıp bulunduklan yerlere bıraktıklan hayvan gtibresı dahil muhtelif pislikleı yüzünden tahamrriül edilmez pis kokularm ortalıgı kaplamasına da seüep olmaktadırlar. Istanbul"un guade oulvarlarından bırt olan Barbaros Bulvannın glrtşindekj bu perişanlığı aslî görevı doktor olan B6ledıve Reısı Sayın Fahrl At». bey'in nazan dıkkatme sunanz. Vavuz ÇALDIRAN Befedıye murakabesi nerede?
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear