25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
BAYTA IKI : CUMHUKIYKT UH Güvenlik Kuruhmu», B Oeak 1ST1 Cuma fttnü yaptıgı uzon toplantı aonunda, G«nel Sekreterinln ağn lle yaynnlanan blldtrisi, bireok yönden ön«mll ve anlamlı blr belgedtr. Aneak, bu bildirl, iktidar ve anhalefetin Tiırk toplumunun ieinde çalkandığı bunjümıa koyduğu yanlıs tejhisten bareket etmis göründügiitıden, önerdiği yollardan ııı»( ladığı güvenltgi gereeklejtirroe oUnagmdan yoksun bulunmaktadır. M GÜVENLIK BİLDIRISİ! |Prof. Dr. Lütfi DURANI ve HgiU kuruluj ve klsilerin, Milli Gtivenllk Km rulu bildirisfaıde gosterilen ydnde gerekli ve ge çerii karaz ve tedbirleri almak lıteyip ittemiyeeekleri, su veya bn nedenle aldıklan takdİTde, yiiriitüp yiirutemiyeeekleri, simdiden kettirileraiyecek ayn ve çetln btr lorundur. düzenlni ve humm te'mlne yarasa blle, esas tov lum sorunonu eazöaıleyenıez, büıbntü» Ç*maza lokar. nivenitelerin özerkligi konumna geUace; bu müeısese, hükümetin görev ve sorumluluğu altında değil, devleti olujturan ögelerden I unsurlardan) bVri olarak, Anayasanın teminatı altındadır. Bu gerçek, Anayasa•m atstemi ve hükümleri Ue ortaya konmnf olduğu gibi; Anayasa Mahkemesinln, üniversitelere ve TKTye Ul;kfaı kararlannda. özerkllğin bu kuruluşlara devlet İçinde sagladıği yeri beHrten ve kanun koyucunun bnnlardan bajka üçüncü bir «özerk kumlot» vücude getiremiye ceğini saptayan içtihadlan lle de doğmlannıiî bulunmaktadır. Onun için değil midir U, 19C0 öncesinin iktidar başı ve kalemşörleri, yenl Anayasa'nm kabul ettigl devlet sisteminde, ea fazla, genel oydan çıkmayan bazı kurumlann Cumhuriyetin Temel Knruluşlan arasmda yer almasmı \e millet egemenliğine katılmannı eleştirmekte ve yermektedirler. Milli Güvenlik Kurulnnun kendisi de 27 Mayis Anayasasınm, Silâhlt Kuvvetleri. Bakanlar Kuruluna tekllf, tavıiye ve mütalâada bulunarak, Devlet gfi> rnne bir oranda iştirak ettinnesi suretiyle, bir Anayasal kunım niteligini kazanmamıj raıdır? Ünlvertltelerf, Anya»a*BiB 1» nd «bıden gayri bir hukmu ile mutlaka ilgüendirmek gerekirse; bu ancak 50 nel maddenln «Halkın öğrenim ve eğjtim ihtiyaçlarını sağlama devletin başta gelen ödevlerindendir.» yolundaki «mtr olabilir. Bu hüküm ise. üniversitelerin değil, îkfaıd Cumhnriyet iktidarlannm anayasal gbrev ve sorumlulnklarını yertne feörmediklerlBİ hatırlatznağa yarar. Şeyhin kerameti 17 Oeak 1971 gunlü fıkramısdan bir parça: «Vatandaş Ali Rıza Keskin Sivereklidir. Çakmak ve tüfek tamirciıidir. Lâkabı, Çakmakçı Ali Rıza'dır. Ali Rıra, Siverek'ın KaracadaJ bueağına bağlı Te»t »• Uzunziyaret köylülerinin akrabasıtfır. 1960 devriroinden SOBT» Teşt köylüleri, kendi topraklan olsn 3040 bin dönümlük alanda egemenligini lürdüren Şeyh Halit Gülpınar'a direnirler. Şeyhin Karacadag bucagında 78 bin aıleyi kapsayan din»el gücü yamnda 7080 bin dönüm toprağı elinde tutmakta oldu • ğunu herkes bilir. • Şeyhin etlyetinden bıkan Te«t V9 D*uBZİyar«t koylÜleri • llçede akrabaları olan Çakmakçı AH Rıza'ya başrururlar. AH • Rıza Keskin yol gösterir, avukat tutar, mahkemey* rnürteaat • eder, cfava açılır. ve bütün ugraşma sonueu 38 Aralık X970'teki durusmaya dayanır. Ama Çakmakçı Ali Rıza. 25 Aralık 1970 gecesi saat 30.30 ile 21.00 arası 5 kuTsunla yere serilir. Yıkıldığı yer 27 Mayıs devrlmiyle adı konan Hürriyet Caddesi'nin ortasıdır. Halk galeyan» gellr, büyük WT tepki sonunda kaatil tutulur; iki yardımcısı Ue birlikte »orguya çekilir. Kaatiller itiraf ederler ki: Şeyh, bizi 40 bin Hraya bu ls İçin kiraladl. Kaatiller tutuklamr. Şeyh lçin gıyabi tevkif müzekkeresl kesillr. Şeyh Ankara'da buluntfuğu için (bilirsinil, Doğu"nun »eyhleri hep Ankara'da bulunurlar, ya mebui olarak, ya da is taklbl gerekçesiyle..) baskente yazılır. Ama Şeyh sırra kadem™ Köylüler Şeyhin gazsbmdan korkmaktadırlar. S003S0 aile diken üstünde yaşamaktadır. Durumu Çankaya'ya Ç»nkaya'da toplantı yapan cumleya duyururlar, bildirirler. Ses, «eda yok.» Takandaki fıkranın devamı b« hafta yayinlanan Oevrta derririnde çıktı. On« da okırlanmısa rnnshm, Devrln dergisi sunlan yanyer: «Anksra'da «on gunlerde 1983 model yeşH bir Chevrolrttmpala'ya ve bol sayıda silfthlı fedatye sahlp bulunan tehlikeli bir kaatü. hakkında tutuklam» karan olduğu halde serbeıtç» dolasıvor. Bu tehlikell kîsl, Siverek ağalarından Şeyh HalitHİT Şeyh Halit topraklanna el koydugu köylülerin haklannı savunan silâh tamircisi Ali Rıza Keskin i. sehrin en islek eaddeıinde ve Jandarma Karakoluna çok yakın bir yerd* adamlanna Öldürtmekten suçlu. Hakkında tutuklam a karan çıkınca, Şeyh Hslit, tiUhlı fedaileriyle birlikte Ankara'ya kaçmıs ve îçisieri Bakamnın oturduğu binanın karsisındaki bir apartımana yerle?mistlr. Günlerden birgün, ba^katilin fedaileri yakalanarak Bahçelievler Ksrakolun» getirilmiştir. Fakat silahlı fedailer. Ankıra Valisi Yaradanakul'un Karakol Komlserl Tayvar Sever'e te. lefon etmesiyle serbest bırakılmıslardır. Vali, telefonda: « Sız bu isiere neden bumunuzu lokuyorsunuz? Bu tkinci Şube'nin isidir, size ne oluvor? Bunlar iyi insanlarAr, derhal serbest bırakacaksınız» demistir. Fedailer, bu emir üzerıne serbest bırakılmıtfardiT. Hakkında tutuklama karan bulunan Şeyh Halit, tkinci Şube raenur. larından Altay Polat ve iki arkadası tarafından yakalanarak tkinci Şube'ye «etirilmisttr. Ne var kl Sldürülen silih tafnlrcisi Ali Rıza Kesktn'in bir akrabası, iki arkadasıyla birlikt» 2'inci Şube've Ridince. rnemurlsrdan: • Halit Gülpmar'ı biı tevkif etmistik, ama Valt b«y «nretti, serbest btraktık» cevabmı almısttr. Polis Altay Polat, maktulün akrabasına bir de aaıihatt» bulunmustur: c Sen gel bırak bu adamm peslni... Baksana herif disli. arkan kuvvetli, Vali beyin korudugu adamla sen basa çıkatşte simdl Vali beyin yakın dostu başkatil Şeyh Halit, hakkında tutuklama karan olduğu halde silihlı adamlanyla birlikte Ankara'da terbestçe dola;maktadır.» Devrim dergisindekl haber de bnrads bltiyor. Olaylar yorvmu rerekstt bulaeak kadar açıktir. öğrenel yvrdiı basıp, gençlere iskenee eden, ve kıı 8ğrencliere sarkıntılık edeplt£ anlasjlan Cnmhnriyet devletinirı k»nanlanndan çok, Şeyaln kVramttine inamyorlar. Ama keramet •aniplerinin, onlara inananlarl»' hirlikte vıkılaca^ eârüer yakındır Şöyle ki nayaaammn ilkelerinl asarak, MİUî GüvenHk, Kumlunu Devletin tüm organlannm üstiinde bir mevkie ve banlara yön gdsteren bir yetkiye sahlp kabul ettiği kanısını veren ifadeler tafimakta: bildirinia aeıklanma bietml de buna doğnılamakUdır. Gerçekten, bildiride, Miilî GüvenHk Kurulunun güvenlik ile ilcili «alanda her türlü kararlar almakla .. förevli» balunduğn esasından hareketle, Hükümetle Ana yasa müesseselerinin, huzur bozmaya yönelmij olaylan kesin olarak önlemcsi gerektiği belirtilmekte; afin uçlann yararbğı bu dururau ön lemek için ilgilileree mevzuatm bosluklarının dolduralması ve gerekll tedbirlerin alınması istenmekte: Üniversite özerkliiinin. Anayasanın 21 inci maddesi uyannca, Devletin denetim ve gdzetimi altında olduğu hahrlatılmaktadır. tşte bu (direkttf dememek iejn) telkfaı ve işaretleri ihtiva eden bildlrl, Kurnlua Genel Sekreterl general tarafmdan, bir an dnraksama ile önce Çankaya kapısında beklesen gazetecilere. sonra da TRT mikrofonuns bizzat okunarak kamu oyuna duyvrulmuştur. Oysa, Başbakan. bir siire bnce yapılan bir toplantıda gonitıilenleri bildiri seklinde bastna açıklarken, MiHî Güvenlik Knrnlu kararlannm kendisinden baska bir khnse tarafından açıklanamıyacağım kesinlikle soylemitti. Jyle U, her B(paTİamentoln seyden Snce, gfivenUk Mdirisi korumayı istedlii «partameBter ra Jtarf. ıc)in>in kvrallanHi ve A Kaldı ki... nnırlanıp kmtlanmasına yıne de engel tejkil ederdi. Çiinkü, Anayasa'nm 12foci maddesi Üniversite özerkliğini yeteri kadar ayrmtı ve açıkhkla düzenlemiş olan özel teminat hükümleri taşımaktadır. Bu hükümler karsıSTnda, ne TBMM. ne Htikihnet ve öneellkle ne de MUlî Güvenlik Kunılu. üniverslteleri Devletin yürütme organınm göztemi ve denetimi altında tutamaz ve göstereniez. Nitekim Anayasa Mahkeraesi. üniversite öğretim üyelerl ve yardımeılan statıisünün Bakanlar Knrulnnca çıkarılacak tüzukle duzenlenmesini öngören SSJ sayilı Devlet Memurları Kanununun hükmünü ve TRT personel yönetmeliğinin. Mallye Bakınlığinın muvafakati ve Turizm ve Tanrtma Bakanhgtnm onayı Ue yapılmasmı erareden 35S sayılı TRT Kurumn Kanununun hükmünü, Anayasa'nm 120 ve l?l'lnd maddelerinde adı geçen Icaruluşlar için konulan •özerklik» Ukecine aykın bularak Iptal etmistir. Nihayet Devletin eözetim ve denetim yet. kilerinl kullanacak olan Hüktimettn ünlversltelerin egitim ve öfretim islerine müdahal« etmesi halinde. bu kuruluslann bilimsel ve idarf özerkllDnden artık aöz edtlebilir ml? Ba takdirde, üniveTsitelerin. Millî Eğitiro Bakanlığina baglı her derecedeki resmt okullardan ve hattâ özel okullardan bir farkı kahr mı? Bu •orulara olumlu kanıhk bulunamıyacağına gore; ünivertitelerde. Anayasa'nm 120'nd maddesi uyannca. kendi organlan eliyle yürütülenden başka Devlet gözetimi ve denetimi sözkonusu olamaz. aldı U, Anayasa'da Kbulnnsaydı bunun aksine 120'nei maddenin varlıgı, genel bir hfiküra dahi, Ünlversita öcerkUgtnin Ü Yanlış teshis yanlıs tefhis dolayisiyle öngörulen zabıta tedbirlerinin gerçek eare olmadığı, durumu düıett mek şoyle dursun daha da kdtüye götürebüeceği ve ünivenite özerkliiinin Anayasa'nm 21. maddesine gore, Devletin gozetim ve denetuai altında tasavvur ve kabnl edilemiyecegidir. Gerçekten, Millî Güvenlik Korula, »on «antanlarda üniversitelerle yükjek ögretiın knrum lannda yoğunlaşan olay ve eylenüer, bonlar toplum bunalımının bir sonucu ve förnnümüııden ibaret olduğu halde; onun asü kaynaği, kö keni ve nedeni imiş gibi kabul etmekle, daha başlangıçta yanlış bir yön tutmaktadır. Türk toplumunu sarsmakta olan bugunkü topyekun bunalunın gerçek etmeni, mevrut iktisadi düzenin, daha doğrusu düzensizliğin ve orta ve son <;ağ kanşunı soıyal yapmın, ülkenhı ve hal kuım u>gar insanlık düzeyine çıkmasını engellemesi ve bu dureyl gerçekleîtinneye yonelen 1961 Türkiye Cumhuriyeti Anayasannm on yıldır içtenlikle ve tastamam uygulamaya koomamasıdır. Bir süreden beri, Karalun aaket üyelerlnre bu yolda yapılan uyarmalara rağmen, bildiride bunalımın bu özüne hiç değinllmeraesi, gerçekten düşündürıicüdür. Çünkü, bunalımuı yuzeydeki gorünUmlerinl zabıta tedbirleri ve ceza tehditlerl lle karjılayarak, yapraa bir huzur ve sükun sağlamak ve surdürmek ancak otoriter ve toteliter bir ıtstem getinnekl* mümkiin olur. Bu halde Ise. atıl »bepler ortadan kaldınltnış olmayacafi için, kısa târede top lum daha da flddetii ve etkill bunalımlara ve patlamalata sürüklenlr. Bu itibarla, Millî Güvenlik Kurulnnun bnnalımm giderilmesl amaciyle, yetkili ve Ugilil» re önerdiği mevzuat uygulamalan ve boşluklarmın doldunılman yolu ile polis ijlemleri ve eylemlerinin yapılması, geeicl bir cüre kamn üvenlik bildlrisinln bugün G mak istedigimiz noktalan; üzerlnde dur benlmsedigi Ancak.., dufu halde; flnivenlteler, her jeyden önee hükümet karşısında. sonra da yasama organı önüade «özerk kuruluş.lar olarak, Anayasa fle korunmus ve güvenceye baglannn? müesseseler» dir. Türkiye ünivendtelert, Anayasa'nm 12» nd maddeslnin tavsifi uyannca. yalna özerk degil, birer .Devlet» kurulu;udur. Bn nedenle.finiverstteler,Anayasa'noı, «Kisi hak ve ödevleri>ni öngörcn birinci kısmuım 1Idnd bölümnnde yer alan ve özel kisilerin örretfan ve egitim faaliyetlerini düzenlcyen 21 İnci zaaddesindeki «eğitim ve öğretım DevletİB gözetim ve denetimi altında serbesttir» hükmünün kapsamına girmez Aksini düşünmek, devletin kendi kendintn denetim ve gözetimi altmda bulundogu seklinde bir «paradoxe»a ulajtırvt. Millî Kurniu yürfitme A ncak,İçinde Güvenlikyardımct bir örgüt oc ganı ve ona ol Su halde n halde. son güvenlik bildirhinln gerek muhtevası, gerek ilân tanı, Milli Güvenlik Kurulundaki asker kisHerin öteden berl btlinen ağırlığını ve ustünlüğunü, bu kes hiç bir kuşkuya yer bırakmayan bir bieimde, açık ve kesin olarak ortaya koymaktadır. Bdylece, suregelen rejim buhranma bir çozüaı yolu ola rak sdylenti konusu olan Milli Güvenlik Kurulunun güçlendirilmesi formülü, Anayata değişikliğine hacet kalmadan, gereeklestirllmis. bulunuyor demektir. Bununla beraber, yetklli devlet orfanlan S Sonuç inaenaleyh, gflvenllk bildlrisinln, topB lum bunalımmı çorümlemek ve bu amaara4a imlversitelerin özerkliğini korumak Hyle Önerdiği tedbir ve kararlar, her bakundan yersiz ve yanlıj olduğu gibl; çok zararh ve tehlikeli sonuçlar doğurabilecek nlteliktedir. Onun için. bu tedbir ve kararlann almmasma ve uygulanmasına geçilmeden önce, biitün iri niyet sahibi kişilerin iyice dü}ünmeleri kaçınılmaz bir yurtseverlik borcudur. Hayır Yorum istemez!.. Tedi cüeeyi Çankaya kBfkünde kabnl eden Başkan Sanay «Okuyun, okuyun, büyük adam olun» Sgfld&n& vermit. Bir de anı reımi çektirmişler birlikte .. Belki de 8iya»al BiIfOer savasının olup bittiği Mmtlerde . Yttılerce poliı ıiı bombalan, eoplarla 5|renctlerl S.BJ. yvrdundan dışan atarken, autlan dSverken, yardakçı komandelar devrinei (encleriB fistftne saldınrken... Prot. Talas, Başksn Sunayia girBımek Utiyor, bulamıyer. Oysa yedi eöce balnyorlar, sSrüıiiyorlar, hattâ yararlı öfiltler de ahyorlar. Okuyacaklar büyük adam olacaklar. SiyMal BUgiler'de okuyanlar da «adam» olmak. iıtiyorlar. Büyük'ü küçük'ü bırakın bir yana dogru dörüst adam olmak. Oknmak okullar bitirmek yeter mi bunnn için, orası pek belli degil. Ama oknmanın, öfrenim görraenin yedi cftcedep bilmem kime dek herke«e yararlı oldngn ortada. Sayın Sanay'ın ö|ütlcrini dinley«n cficeler boylannı büyütcmeıltrse de akılların» geliştirirler. Bir gün cuceliklerine bakılmadan önemli görevlere getirllirler. Bak. mışsınız bir enee memleketinin en yetkili bir koltuğnna otvruvermis. Cücellk, büyüklüğü 6nleyeme» elbtt. Büyüklü{ün de cüceligi önleyemedi(i gibi! .. S.BJF. yurdo yüzlerce polisle zaptedlldi paur aksamı saat on dokuza doğru .. Tarihe geçecek bir an! Oda «da kat kat »a. vaşa savaşa yurt ele teçirildi, bayrak dikildi. Radyoda d«ydnklarım, gazetelerde okudnklarım bana Ikinei Dünya Smvaşı'ndaki sokak savaşlarını batırlattı. Kıyarak, yakarak, yıkarak .. S.BJ. yardunda beş yüze yakın »ençle bine yakın pe. lis gırtlak gırtlağa saraşmış. Ne gnrur veriei if detil mi? lcifleri Bakanı da övüne övüne demeç verdl radyoya: «Anarfist hareketler» diyerek her iıi kapatacatını umuyor. L'mmn ba* kalım! 29 Niıan iMO'ı hatırlayıverdim. O gun de Slyatsl Bilfiler Fakültrsi Mendere* iktidartnın polU ve jandarmaaı tarafından ıtptedllmisti. Atlılar takülte koriderlanna girmişti, yapmın peneereleri, duvarlan knrfunlarla deük.deşik edilmlıti. O gunlerin dekaıu Prof. Tavnz da ba(ünkfi dekan Prof. TSIM gibi kimselere derdini anlatamamıstı. öfrenciler yakalauıp gfitfirülmüstü. Siyasal Biltiler'e saldın • gunlerin iktidan, tçisleri Bakanı için «sonun baslangieı» olmuıtu. Daha tonraki olaylan tarihten okusunlar. Çünkü her zaman bir «daha lonraaı» vardır, olmustnr, olaeaktır. Se saman bir yerde Sğrenel seçiml varaa, erada Iktidann gfiçleri tetikte bekler! Amaç Sfrenei dernekleri «matemed» ellere geçsin! Oysa Atatürk gençleri «okam«f, adam olraaf» hanyayı konyayı öğrenmif, o «mutemed» elleri kırmıc itmis bir ya na. KamplaTda eğitimclen geçseler de, fizli açık çıkarlarla beslen seler de o tür gençler hiç bir taman aydtn Türk gençliğinin temiilcisi olamayacak, Atatürk gençligl adma konnşamaya. cak. Ne nman seçimlerde iktidarcı, totHeu, çıkareı ortaklı}! yenik düşüyor o zaman üç bes kabadayı muhakkak bir olay yaratıyor! Derken dnrumu gözleyen eli coplnlar baskın yapıveriyorlar. Vnr AUah vur. . Topla jotür. . «Anarsistler» diye demeç ver demeç üstünc. Nereye gidiyomı? Bn soru herkesin kafasında derinleşmek. te .. Nereye, nereye? Aynı sorular 1%0'd» d» yakmıstı kafalan, yürekleri. . Bir taşıttayıı, tekerlekleri egri bflfrü. lâstigi ha patladı ha patlayacak, freni tntar mı tutmaı mı belli değil, direksiyonn çarpık, içindrki yoleolar birbiriyle kavga halinde, en önemlisi şoförü de ehliyctsiz olduğn halde tafitı son hızla sürmek hevesinde! . Nereye doğnı bem de? GSzle görülen bir uçurom* doğrn'. . Böyle bir taşıttaytz iste. Gidiyoruz hep birlikte kaçınılmaz bir sonnca doğrn... Akıl, bilgi, insanlık cücelerinin egemen oldufn bir toplvmda hersey cüeeleşir elbet. Siı de e&celeştiğinizi dsymuyor mnsnnuz? Bir de devlestigimiz günleri hatırlayın, Atatfirk yıllan, 27 Mavıs devrimı gflnleri. . Cücelerle savaşa savasa, cüeelere yenile yenile biıler de cücelesiyoruz. Kafka'nın böcek olan insanı gibi nfaldıgımızı, küçüldügflmüzü duyuyonıı, ntancımızdan, kayıtsızhğımızdan, aldınşsızlığimızdan, yeniltilerimizden .. îşte görfinen: Tüzü fözü şişmif kız Bgreneiler, «Başvuracak makam kalmadı» diyen dekan, vahsî bir zevkle yıkılan yart, herseyiyle geri giden bir toplum, en hosu. en ruTeli en korkuncn da «Ben yorimcu değilim, olaylan siz yorumlayın» diyen bir Başbakan... ^ ugünlerde gazetelerde v» radyolarda bir bankayı soymaJc süphesi altında bulunan baaı ünlversite bgrencilerinln izlendlğinl oku« malcta, dujrmaktayız. Şimdl» yc kadar yirml civannda ofrencinin OldUrülmesl olaylan Uzerinde durmayan yetkililerin, bankft soygunu karsısında bu kadar tltizlikle hareket etmelerl genel tutumlan 11* çelislls bir görüntü olarak karsjnua* çıkm«kt«dır. Aynca, kolluğa öğrendlerl «vur emrl» verildiğl Uert sürülmek te, gocuklann aüeleri. eviat. üBnmn öldUraiiTJemeai içta gerek onlara, gerekse yetkililere reamen, radyolar ve gazeteler aracıUğı Ue yakannaktadır. Bizim jüphelüeri konunak !«• tedığlmiz söylenebllir; fakat mahkeme karan olmadan, üniversite öğrencılerlnin vımılmaaına emir çıkanlamayacatının bellrtllmestnln hiç de onlan korumak sayılmaması gerektiği açıktır. Adı geçen cvur emri» 1339 tarlhll «!z«lei Şekavet Kanunu» admı taçıyan kanunda kabul edilmlstlr. Bu kanun 1968 yılmda 215 sayıb kanun Ue kaldınlnuştır. Bu lranunda bile, bir e«klya hakkında vur emrl çıkanlmast blrçok şartiara batlannuştı. Her şeyden önce suikast, adam kaldırma, yollarda veya kırlarda soygun yapma seklinde suçlan lşleyenler sdı konuıu idl. Bunlar hakkında adliye zabıtasımn •orusturması üaerin» Valinin gerekçell bir latekle Içişlerl Bakanhgına baçvurması gerekll ldi; lçlslerl Bakanlığının da yaıüı olarak *rvt emrl» ç*. karması aranmakta idl Bununla da İf bitmemekteydl. Içislerl Bakanlığının bu emrinin 10 günden az, 30 günden fazla olmayan bir (Ure ilân edUroeei gerekliydi. Ancak, bu sure geçtikten sonradır kt. hukümetin elins geçmemlş ls» eşkiyanııu herkes tarafından vurulması luç teskll etmiyordu. Vur emrirj dUsenleyen ve 10 maddeden meydsna gelen bu kanun, yukarda defcindiğimiz glbi, 1968 tarthinde resmen kaldırıldı. Kaldınlmasının sebebi, kolayhkla anlaşüacagı gibi, bir kimsenin daha muhakeme edilmeden cezalandınlmaya layık olduğunu kabvü etmesıydi. Suçlulukla mücadelede mahkeme karan aramayan bu kanun ceza vermeyl vatandaşlara da tanımakta olâugundan. Devletin kudretsiz olduğu zama&lara yakışmaktaydı. Görüldügü gibi, «Vur emri» bugün kanunlanrnızda yoktur. Kolluk memurlarmın suçlular veya aUphelüer hakkmda ne zaman silâh kullanabıleceğini gösteren kanun, polis vazife ve selâhiyctler kanunudur. Bu kanunun kamu efkâruu meşgul eden olaylarla ilgili olan hükümleri meşhut suçlarda ve agır hapisten sanık olanlann dur emrine uymamaları durumunda silâh kullanılabfleceğini öngörrnektedır. Meşru müdafaa durumuna diişen kolluk memurunun silth kullanabilmesi doğal olarak kabul olunmuştur. Inceleme konı> B VUR tu olaylarda meşhut suç durumunun 8öz konusu olduğu artılc soylenemez. Şupheliler hakkında faenUz bir kamu davaaı açılnuf bulunmadığmdan, bu bakimdan da silâh kullanılması kanuna uymaz. Kıaacası, sadecs dur emrine ltaat etmediği için soz konusu üniversite öfrencilerinin vurulması durumunda bunu yapanlann cezai sorumlulugu yönüne gıtmek gerekir. Yıne polis vaaite ve selahiyetleri kanunu ve Anayasa geregince bunu yapanlar âmırlennden emir alcuklannı da ileri surdUklerinde kendUerlnin suçsuz sayılması kolay olmayacakur; çunkü, Imirin ernrtne uvmak tnemuru sorumluluktan kurtarmaz. Bu konu Yassjada Muhakemelert sırasında karsunıza çıkmıs ve bir cok kolluk memurunun cezalandırılması ile sonuçlanmı$tır. vensizliğin nedenleri, yöneterJerle yönetilenlerin karsüıklı hak ve görevlerini tamamen «lyl nlyet» kurallan içinde kullanüamadıgından meydana geldiği, kamsmdayız. Gerçekten, hukuk devletlerinde, karsıUklı olan hak ve vazifeler, kanun, tUzuk ve yönetmeliklerle duaenlenmektedir. Bu duzen içinde de hak ve vükümlülUklerin muhasebesi yapılmaktadır. Pakat, mevcut ve müesses olan bu statü, ne kadar mukammel olursa olsun, beklenen gayenin olumlu sekilde sağla nabilmesi İçin yeterll defildir. Zira, bu statü içinde görevll ve yetkili bulunanlar «iyi niyetli» olmadıkça bunlardan hiç bir zaman adil bir sonuç almılamaK. nunun vaz'edilmesi veya seçiml erin yenilenmesi gibi temennilerde bulunulmaktadır.Ne olursa olsun evvel emlrde, memleket ve mllletln yaranna yapılması gerekenin «iyi nlyetlerle» ele alınmasuun zarurt bulundtığu kanısmdayız. Yoksa, tedbirler kanunlannı getirmekle, veya yenl seçime gldilmekle ve bundan doğacak lorum luluklan da birinin digerine yük lemesi Ue beklenilen huzur ve sukunun sağlanacagı kanısı lçinde degiliz. Tek kelime Ue ifade etmek ferekirse, bu memleketin her seyden evvel «iyi niyet» sahibi olan, dürüst ve samlml kisilere ihtiyacı vardır. Ancak, bu hasletlerin de, dengenin muhafazası için hem yönetenlerde ve hem de yönetilenlerde bulunması gerekir. Zira, bu kabil iyimser davranıslar toplumsal hayattakl karsıhklı güven ve ltlmadı saglıyacafı gibi, bunun sonucu olarak da, huzur ve sUkuau getlreceği lnancındaya. Bu suretle de mevcut huzup. suzluğun glderilmeslnde hepiml» se görevlerin dUstUgü ve burüarm da iyi niyetlerle yerine getirilmesinin «aruri bulundugu kamsmdayu. Sabahattln AKDAG ANKARA ÜNtVERStTESt ORTA BBOV TEKNtK ÜNtVERStTESt HACETTEPE OMtTBRSİTESl ÖĞRETtM ÜYKLERİ VC AStSMNLAIUNIN GENEL FORUMU Konu: Üniversitelerarası ortak ilkeler Üniversitelerde güvenlik vasası Üniversite personel vasası. Tarih: 27 Oeak 1971 çarsamba (bugün), Yeri : D.T.CJ. konferans salonu Dfisenleyenler: Üniversite Asistanlan Ütdversite öfrettro Üyeleri Sendihası (ÜNAS) SendikMi (Cümhuriyet: 793) Faraza araa; devletin yOnetimlnde, görevll bulunan yetkililer tarafından çıkarılan kanun, tü» zük ve yönetmellkler gerektigi gibi adilftne sekilde uygulanmaz veya, bunlara muhatap olan mükellefler, kötü nlyetle şahsl çıkarlan için. bu düzenln bosluklarından lstlfade etmeye kalkışırlarsa, her iki tarafın bu davramslanndan hak ve adaletin zedeleneceği ve dolayuiyle de güvensizük ve huzursuzlugun dofacağı asikârdır. Bu cUmleden olarak; memleket ve millet yararına olan işlerde, kisisel çıkarlann devam ettirildiği sürece. hiç bir devletin payidar olamıyacağı bedihidir. Zira, memleket zaranna olan bu kabil çıkarcılann faaliyetlerine son veren devletlerin madd! ve mftnevt yönden güçlendikleri de tarihi bir realltedir. Bu itibarla, gayri mesru çıkarcüarın, hftMm olduğu yerlerde huzur, sükun ve gü. venin bclunmadığı da bir gerçektir. Bu gayri meşru çıkarlannı, memleketlntn ve mllletinin zaranna tercih eden niyetleri ve amelleri bozuk çıkarcılara vatanperverlikleri için sağlam bir inançla imana kavusmalannı nlyaz ederiz... TEŞEKKÜR Bizleri derin acüar içinde bırakarak 13/1/1971 gttnü aramızdan aynlan aziz varhğımız, sevgili annemiz Dr. Öztekin TOSUN Istanbul Hukuk Pakültesi Ceza Usulü Hukuku Profesörü F Niyet ve amel eçen hafta. aynl sahifede (SOKUMLüSTJ KlMDtR?) başlığı altında. çıkan yazımızda, huzursuzluktan doğan sorumlultıgun baskalanna izafe etmenin doğru olmadığına isaret etmis, ve bu arada mevcut mUesses nizamm da yetersizliğlne deginmlstik. Şimdi ise, bu huzursuzluğun nedenlerinl kısaca açtklamaya çalısalım: Beşer hayatı, gün geçtikçe muhataralı sekilde huzursuz hale gelmijjtir. Gerçekten ilim ve teknolojisl beşerin hayat mücadelesini kolaylastırmıstır. Fakat, buna paralel olarak ihtiyaçlarm samanla çogalmasa ile beşerin toplumsal hayattakl görevlerini de arttırmıştır. Beşerin bu görevleri, kime karşı olursa olsun, bunlardan olumlu bİT sonuç alınabilmesi için «iyi niyetll» olmak gerekir. Her ne kadar, olumlu bir başarının sağlanabllmesi tçin «ehliyet» de aranmakta ise de; niyet ve araeli bozuk olanlann görev ve yetkilerini kötüye kullandıklan sürece, tasarrunannın meşruiyetinden bahsedilemez. Bugün, memleketimizde mevcut olan tekmil huzursuzluk ve gü Ayşe ihsan Barutoğlu G OÜtuON TILDtBAlf Oıtegmen TCNCEL ÖZKAN Eviendller. 28 Ocâk 1971 Ankara Orduevl u» Hanımefendinin, gerek. hastalığı sırasmda yakın alSkalannı esirgemiyen başta vefakâr ve müşfik kardeşımız Ortopedi Mütehassısı Dr. Zekfti Yukselen olmak üzere Kasımpasa Deniz Rastahanesindeki kıymetlı doktor arkadaşlantna ve Ortopedi Klinigi persooneline, ve gerekse vefatında cenazesine bizzat istirak eden. telgraf. telefon. mektupla ve evimize kadar gelerek büyük acımızı paylaşan akraba, dost ve yakmlanmıza alenen sonsuz tes,ekkür ve çükranlanmtzı arzederim. Ailest adma ojjlu Dr. O|T>2 BARTJTOÖLTJ Cumhuriyet TTS İ Cümhuriyet 790 Imtihanlarına Hazırlama ÜNİVERSİTE DEVRELER Bankamız Oenel Muhasebe Müdürlügü kontrolörlerinden olup uzun seneler Muhasebe Teşküâtmuzda verimli mesaisi ile ftmirlerinin ve arkadaşlanmn sevgısini kazannu; örnek insan VEF AT KEMAL DARGA 25/1/1971 günü aramızdan ebediyen aynlmış bulunmaktadır. Cenazesi 27/1/1971 Çarsamba gunü öfle namazmı müteakip Kadıköy Osmanağa Camiin* den kaldınlarak Karacaahmet aile kabristamna defnedüecektir. Kederli ailesi efradı ile Bankamız mensuplanns ba?sağhğı dileriz. DENÎZCtLİK BANKASI T.A.O. GENET MÜDÜRLfftÜ ıBasm: 10651/793) SONUÇ ugun, memleketimizde mevcut olan huzursuzlugun giderilmesl için tedbirler kanu Cümhuriyet .5 NİMBÜS ILİŞİK KESME bflro Y. Mıh. Mimar SERVET KILIÇ'ın bflromuzla lundugunu ve hlzmet meyeceğini ALTUĞ BEHRÜZ ÇtNİCt mimarbS muzda bazı işlerde ücret mukabili olan: DUYURU Basak tllç Sanayii Te Ticareti A.Ş. ti (Basak Ecza Deposu Malatya) Filiz Üâçlan A.Ş. tindekl (ÎSTANBUL) Ortaklık paylanıun tflmtoü 20/12/1970 tarihinde satmı», tulundulunu gördfiğtl luzum uzerine duyurur. tllç Saaayl Te Ticareti ı A. Ş. ti Malatya Cümhuriyet 777 ilişiğinin katl olarak kesOmi; bubundan böyle namnnıza i; kabulu deruhte etmesintn bizleri üzam etlüzumuna binaen duyururuz. Altoi Betaruı Çinid Mlmmrlık Bfirosn Cümhuriyet 3
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear