23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHİFK DÖRT CUMHURÎYET 6 Şubat 1965 HÜRRİYET SAVAŞI VE LEOPOLDVİLLE... Karaborsa ve yankesicilih bütün sehri istiîâ etmiş Bugün artık uyanmış bulunan Afrikalı siyah insanlar; beyazlaraı bütün entrikalanna, üstün kuvvetlerine rağmen yaptıklan hürriyet savaşında canlarını verirlerken Leopoldvü'de çok değifik bir hayat yaşaruyordu .. Karaborsa alrruş yürümüştü. . Kongo frangının resml kur lle serbest piyasadaki farkı yüzde yüzdü. Bir dolar bankalarda 150 franga bozuluyor, şurada burada karşınıza çıkan İnsanlar ise, bir dolan 300 franga değiştirmeyi teklif ediyorlardı... LeopoldvH'de en büyük magasa ve otellerln bulunduğu caddede iki sıra bulvar kahveleri vardı ki, oralarda siyahlar ve beyazlar beraber oturuyorlardı... Ama iki arkadas gidip de blr kahvede üç be? lâkırcü etmenize imkân yoktu... Karaborsacı çocuklann biri gidiyor, diğeri geliyordu yanımıza... Makama, pirinç. tereyağı, peynir, konserve, sigaradan, tuvalet kâğıdına kadar Amerikan PX mallarının hep si teklif edilıyor . Ve sonra bunun korkunç çekişmeli pazarlığı başhyordu . Çunkü karaborsacılar önce, üç mısli fiyat istemekle başlıyorlardı satışa... Peynir, tereyağı gibi yiyecek maddeleri dükkânlarda bulunmadığı için çok çabuk bltlyor, bunlann pazarlığı bile pek yapılmıyordu!.. Leopoldvil'in pazar yerlerinden birinde elindeki eşyayı satmaya çalışan bir seyyar satıcı çocuk Yılmaz ÇETİNERin büyük röportajı veriyorlardı bibloyu!.. O zaman da almaya mecbur oluyordunuz tabU... Bilhassa, satılan elişi bibloların, resimlerin sabit bir değeri yoktu... Sanatkârın o günkü ıhtıyaçlanna bağlıydı her şey .. Bu durumdan istifade etraesıni bilen bazı açıkgözler sırt bu işi yapıyor... Ucuz ucuz «mal» kapatıyorlardı!.. fak kavanozlara veya kese kagıtla nna doldurdukları elmasları 4050 dolara, satıyorlardı .. Ama ne olursa olsun bundan anlamak lâzımdı. . İşı gayet ıyı bilen bazı kimseler torbaları teker teker gozden geçiriyor . Işlenince çok kıymetli olması muhtemel olanlarını seçıp satın alıyorlardı .. Fakat bu yuzden hapse girip yıllarca içeride kalanlar da vardı parmağın üzerıne keskinlemesine vurarak faaliyetine mâni oldum!.. Bunlar umumiyetle 45 kişi beraber çalışıyorlardı . Ve «avlan» herhangi bir yere bakarken hemen etrafını çevinyorlar.. Bıri sol omuzunuza çarpıp dikkatinızi o tarafa çekerken, diğeri de sağ cebinize el atıyordu Bir keresinde etrafımda bunlardan beşini bir arada görüp, bir iki omuz yiyince aralarından koşarak çıkıp açıklıktan onlara hid detle bakışımı şimdi gülerek hatırlıyorum .. Ama, o andan sonra aldığım tedbir, paramı otele de bırakama dığım için cebimde mendile sanp dikmek olmuş ve ancak boyle rahat dolaşabilmıstim .. ••«• I / Y f v l ^ l ! • • • • • • • •••••••« Leopuldvil caddelerinde bir kadın: Arkasında çocuğunu taşıyor. kendisi hamile başında da torbası 15 yı> evveıine kadar olan Konvonun soyılı lürk tabiyetinde MORİS ALHADEF Batıyla ilişiği kesik bir Kongo tasavvur edermyorum diyor TORBA İLE SATILAN ELMASLAR... Sabahlan karaborsacılar ve kaçakçüar umumiyetle beyazlann evlerini dolaşıyorlarcü Oyle aleni satılamıyacak eşyalar, altm, elmas evlerde hanımlara teklif edilıyor... Bazan alıcı aldanıyor, bazan da kazanıyordu!.. Bir defa elmas satışı kati surette yasaktı... Çok büyük cezası vardı kaçak elmas satmanın .. Kongo'nun bir çok bölgelerinde ıse zengin elmas madenleri olduğu için mutlaka bir yolu bulunuyor ve lşlenmemiş elmaslar torbalarla elden ele dolaşıyordu... Sıyah adamlar çoğu zaman, u SANAT ESERLERİNİN DEĞERİ İHTİYACA BAĞLI Karaborsacüarın hemen. arkasından, tahta ve fildişi biblolar, yağlı boya resimler satan çocuklarm akını başhyordu... Hiç bakmamaıuz... İstemem demeniz, na füeydi... İllâ bir kere tetklk edecek... Sonra da ölü bir fiyat vereceksiniz kl satıcı çocuk ümidini kesıp gıtsın!.. Fakat bazan da bakıyordunuz... Çok düçük zannettiğıniz fiyata bırakı YANKESİCİLER 3 DEFA ETRAFIMI ÇEVİRDİ!... Leopoldvil'de hırsızlık, yankeşicilik, gangsterlik olaylan pek fazlaydı .. Bilhassa gecelerl, po ker, bakarn gibi paralı oyun oynanan villâlara musallat olan gangsterler vardı ki .. Bunlar ellerinde makineli tabancalarla içe riye giriyor, masada ne var ne yok kaldınp gotürüyordu . Leopoldvü'de üç kere yankesicilerin hücumuna maruz kaldım . Ve teklıfsızce, pantalonumun cebine girmeye çalışan iki C eşit çeşit gömlekten (Hem de Ingılız, Fransız maıka Bunlar mutlaka Alhadefın fab elbıse... Bazı dokumalar... ka Kola, Pepsi Kola, Oıa:ıçata, hepsi hepsi onun elının altındaydı.. Kongo ordusunun bu tun giyım işini ihale il« o al mıştı... Alhadefi, yalnız Leopoldvıldeki ıs yerlerınde şimdi 3.000 siyah in san çalışıyordu... Bruksel ve San Francisco'dakıler i"=e ayrıydı.. Ve bunların hepsi sigorta ettırilmışlerdı... Sonra, Kongoda iktıdarda kim olursa olsun, «Afrıkanın Kıralı», «Afrıkanın Kartalı» gıbı adlar takılan Moris Alhadef'le mutlaka iyi g^çınirlerdı... Çıin ku, bir takım istidatlı politıka cıları vaktinde teshis edip, istıkballerini gorebilen iş adamı, ekse nsıne. muşkul zamanında yardım etmis durumda olurdu!.. KONGODA HAYAT SEVİYESİ VE SOSYAL SİGORTALAR •• ••••••••••••••• ••••••»•••***•••••»»• r Konu ve resim: Ayhan Başoğluı PRENSES 123456789 • rdZKvİ BUUVttK BAB4 <3ÜL:UN SOLDAN SAĞA: 1 Barometrcyl lcat cden bilginln adı. 2 Bir iji «gel gitl» t bindlrip vakit geçirme davranışı. 3 Kurutulmus ot. temiz. 4 Bir yerl bazı araçlarla çukur hale getirmemek. S Tersi bir goz rengidır, insanların levdıklerine açtıkları. 6 Bir «oru edatı. 7 Dag kovugu, yukselme hareketi ı (eski terıml. 8 Kopegin çıkardıgı seslerden birini çıkarma. 9 Onarma çalısmadan eld* edilen gellr çejidl. 1TUKARIDAN AŞAĞIYA: 1 Eski İtalyan orkestra feflerinden tanınmıj biri (adı söylendigl gibi yazılmıştır). 2 «Bir çesit kadın ba;!ığı veya elbisesl îiısünü eline geçiren» anlamına iki soz. 3 Eski Mııır komutanlarından ve hükümdarlarından biri, «yanlış» ın yarııı. 4 Yazılı mahkeme kararı, kokulu bir ot. 5 , topraktan yapılmı; bir çesit yemek kapları (çoğul). 6 Tekaüt edilmif kisinin iki bası, bir soru takısı, bir erkek adı. 7 Yerinden kımıldamak lsteml yek derecede ten beî huyda olan kışiler (çogul) 8 Eski Türk kabilelerinden bl Ounkıı bulmacaniD rinin ferdi, dıs halledllralt fekll manasiyle iç manası ayrı dUsünce belirtir sekilde lâf etmem davramsı. 9 Siftah, bir takı, ısim. ve yağh boya tablolardan tutun Koka Kola şişelerine kadar her cins eşya ile kocaman masasınm üzeri dolmuş olan berabeyaz saçlı adam: Lumumbayı da iyi tanırım.. Mr. Combevi de dedi... Birincisi akıllı adamdı ama bence vanlış yola saptı!.. Sık sık bana gelirdi. Uzakta olduçu zamanlar mektunlaşırdık... Kongo için büyük hayalleri vardı ama. tatbikatı çok eüctü... Yarım asırdır Afrikadayım.. Batıdan ilişiçini kesmis, oradan yardım alamıyan bir Konço tisavvur edemiyorum... Iste Combe benim gibi düsündüğü icin, Avrupanm. Amerikanm yardımuıı temine ça lısıyor... Ve artık bu son şanstır... Bu Basbakan giderse Kon?odan Batıya acılan kapılar kapanır!.. Bu sözlenn sahıbi. aynı zamanda 32 fabrika ve buyük ıthalât • ihracat sırke*inın sahibi olan Rodoslu eski Turk vatandaşı Mn ri«s Alhadefti... Kongoda gomlçk mı gördün'iz? BTJRADAN GİTMEYİ HİÇ DÜŞÜNMEDİM... 24 kasım 1895 senesinde Rodosta doğan Moris Alhadef, 12 ya sına kadar oradaki Türk okulunda tahsil gormü^, bilzhare baba«ıyle Istanbula gitmiş, »onra 1 talya ve Afrika hayatı başlamıs tı... Yarım asır, siyahların arasın da kalmak, binbir mücadele içinde para kazanıp milyoner olmak kolay değildi... Moris Alhadef, Brükselde, San fransisko'da şirketleri, fabrikalan ve emlâki olmasına rağnren, teh Hke lçindeki Leopoldvili belki de bu hisle terked»miyordu!.. Murıs Alhadef 1950 senesıne kadar Turk tâbiTURKLER GELSIN ıyetıni muhafaza eden Alhadef in bu husustaki sözleri şöyleydi... BENİ BULSUN Afrıkayı artık kendi memSabahın erken saatlerinden, ak leketım farzediyorum. Alıştım sam geç vakitlere kadar durmaburaya.. Şu gunlerden daha teh likelilerini geçırdık. Ama kaç • dan çalışan 60 yaşındaki mılyoner Alhadef, ışte butün bunlarmayı düşünmedim hiç... Siyah la; fabrikalan, sanat okuiu ve insanlan severim ben... Görüyor sunuz, onlar da beni seviyor tanınmış kimseler olan dostları ile iftihar ediyordu... En çok s»vlar... diği şeylerden biri de Türkiye BİNLERCE TABLO ve Türklerdi bu eski vatandaşımızın.. VE TAHTA BİBLO... Bir gun yanımdan, CumhurMoris Alhadef, türkçeyi d« u başkanı Kasavubuya ve sonra nutmamıstı... Soylenenleri »nlı Baskumandan Mobutuya telefon yor, kendisi de bir hayli konuşa ederken Türkiye hakkında bir bilıyordu... En büyük nrerakı, konuşması vardı Alhadefin... Üç Kongoya gelen her milletin ta cümle içinde onlann en can alınınmış kimselerle sohbet etmek, cı sekilde alâkasını çekiyor, onlarla resim çektirip, büyük Türkiye ve Türkler hakkında ciltli dflfterine beç on «atır hi öyle sitayışkâr sözler söylüyor tıra yazdırmaktı... du ki, bu hareketiyle elbette benl de memnun etti... Güzel sanatlarla da daima meşgul oluyordu... Hattâ LeoLeopoldvilden aynldığım sıra • poldvilde Kongolu çocuklar için da Alhadef ile son defa görüşüraçtıgı sanat okulunda kabiliyetli ken pek fazla gülmiyen ciddi yü siyahlar, yağlıboya resim y«p 2ü ile: mayı ve pek meshur tahta isle « Bafan diyordu... Sizden rini öğreniyorlardı.. Evv«lce, da rica ediyorum. Kongoya Türkler ğınık, gelişi güzel çahşırken ?im mutlaka gelsin... Eminim çok iyi di yeni bir sistem içinde herkes iş imkânlan bulacaklardır... Babir seyler öğreniyor, böyleoe pa kın Rumlar nasıl para kazanı ra kazanabiliyordu... yor!. Ben, çok sevdiğim TürkAlhadefin ambarlan binlerce lere her yardımı yapmaya hazıeski ve yeni tahta biblolar ve nm... Gelsinlr ve beni bulsun • I yağlıboya tablolarla doluydu. lar, olmaz mı?... I I Istanbul Ticaret Odosından Mılâno Entenuuyonal Nürnun» Fuarına iştirak arzusunda olan firmalartn 12 şubata kadar Odamız Enformasyon Şubesine müracaatlan rica olunur. (Basın 1715/1518) Güven Törk Anonim Sigorta Şirketi Genel Müdürlüğünden: Galata tâli acentemizle aramızda mün'akit acentelik mukavelesi 281.1965 tarihinden itibaren fesh edilmiştir. Keyfiyet Sigorta Şirketlerinin murakabesine dair 7397 sayılı kanun gereğince ilân olunur. 40 Bir nefise eııennıeııi tesisine teşebhüs olnnclu Amiral Trobriç öldü Şubat 1926 tarihli Cumhuriyet'ten Blzler! sonsuz acılarla bırakıp aramızdan ayrılan sevgili, müşfik, faziletlİ büyük insan. Hikâyeci ve Istanbul Ikinci Noteri merhum MEVLİT Ankarada bir sanayii nefise encümeni tesis ve teşkiline teşebbüs olunmuştur. Bunun için MUze Müdürü Halil Ethem Bey Ankaraya ^itmiştir. Encümene kimlerin âzâ olacakları henüz malum değilse de ressam Nazmi Ziya Beyin fizâlar arasında bulunacağına muhak kak nazariyle bakılmaktadır. Cihan Harbinin başlannda Ingilterenin Akdeniz donanması Sa.aş kruvazörü kumandanı olarak bizim Yavuz ve Midilli kruvazörlerimizi imhaya memur edilmiş bulunan Amiral Trobriç geçen gün bir çay ziyafeti sırasında dans ederken kalb sektesinden vefat etmiş tir. Amiral Trobriç, Yavuz ve Midilli kruvazörlerimizi vakalamaya muvaffak olamadıgından gözden düşmüştü. Dört gün sonra Mısır'a hareket edecek olan Fenerbahçe Gala tasaray muhteliti dün Taksim stadında takım halinde idman yap anştır. Ancak rmıhtelif takımımız bu üçüncü taliminde de muvafAmiral Trobriç fakıyetli bir oyun gösterememıştir Nazmi Ziya Bey UMRAN NAZİF'in vefatının kırkıncı gununa tesaduf eden 7 $ubat 1965 pazar gunu öğle namazını mütaakıp Şişlı Camll ferifınde aziz ruhuna ıthaf cdllmek üzere Mevlidi Nebevi kıraat «ttirileceğinden onu »evenlerin ve din kardeşlerunizin teşrlflerini rica ederiz. EŞİ VE ÇOCUKLARI Cumhurıyet Bir tablo müzesi kurulacak Muhtelif saraylardan toplanan kıymetli ve tarıhi tablolarla hüKümetin mahalll resim sergılerinden satın aldığı levhaJardan bir «Tablo Müzesi» vücude getirilmesı düşünülmektedir Bu iş ıçın YiU Köşktnün üzerinde durulmaktadır. (NOT: Yalı Köşkü yıkılmış ve binisı yok olmuştur bugun) Fencr Galatasaray muhteliti idman yaptı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear