22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
İKİ CTJMHURtYET 28 Ekîm 1964 Uzaktan... Dünyada neler oluyor! Rusya uzaya üç kişilik araç yolluyor, Kruçef çeküiyor, İngilterede İşçi Partisi seçimleri kazanıyor, Çin atom denemesine girişiyor... Bütün bunlar olup biterken ben neler yazıyonun? Ama günlük olaylardan söz açsam, gara rötarlı girmiş lokomotif gibi soluya soluya en azından bir haftalık mahcubiyetle karşınıza çıkar fıkram. Memleketten aynlalıberi hiç görmemiştim bizim gazeteleri. Dfin bir kaç tane eski ve yeni tarihlisini ele geçirebildim. Marmarada zelzele felâketi... Cemil Sait'in ölümü . Demek ki bazan gazete okuyamazsa mutlu olacak insan. Şimdi nasıl yazanm Cemil Sait için? Başsağlığına geç kalmış münasebetsiz dost gibi acılan yeniden nıi yelpazeliyelim! İnsan hayali korkunç bir şey! Şimdi dünyanın bir ucunda gözlerimi kapadım mı, Cemil Sait Türkiyeden değil göklerin yedinci katından papyonlu üniformasiyle karşunda beliriveriyor. İlk gördüğü ve ilk göründüğü günden başlıyarak dosttu insans Cemil Sait. Sesinin ihtizazından duynlurdu bu yakmlık. Bizde pek eksik olan kültürlü, açık fikirli, kişilik sahibi siyaset adamı tipinin sevimli bir örneğiydi. Makale yazan, kitap yazan siyaset adamı! Dünya ve memleket politikasını günü gününe okuyarak kulaktan dolma değil izliyen siyaset adamı! Cemil Sait Barlas ölmüştü. Amerikadan, eksik bir Türkiyeye dönecektim. Bu kadar da yazmaktan alamadım kendimi... *** Sonra Çetinin Babeuf için bir yansını okudutn. Ne güzel bir yazıydı o... Ama ne kadar da acı idi. 1964 yüında elinoğln uzaya çıkmış, biz hâlâ Babeufun peşinde miyiz? Böyle elde pertavsız yüz, iki yiiz, üç yüz, beş yüz yıl öncesi fikir adamlanm kovalıyan toplum, dünya fikir kitapliğma bir yaprak katamaz. Sherlock Holmes'un romanlanna cilt kapağı olacak derileri yüzunde taşımaktan zevk duyanları tasfiye etmedikçe Batüüasma yolunda bir arpa boyu yol gideceğiz. Dünyanın hangi noktasından bakarsanız bafan Türkiyenin hesabına bir değişiklik yoktur. Üç yıl Türkiyede kalmış, İmar ve İskân Bafcanlığında çahşnuş bir genç Amerikalı iktisatçı Ue Washington'da konuşmustuk. Tabiî lâfı bemen bizim iktisadî duruma getirince: Çok üzülüyorum, demişti, Türkiyenin imkânlan var. Ama siyasî engeller iktisadî kalkınmayı sağlıyacak tedbirleri dnrdurayor. «Siyasî engeller» dediği genç iktisatçının, Türkiyedeki kökü dışanda menfaat çevrelerinin dolaplan idi. Bu kadar açık, bu kadar sade gerçeği görmemek için kör olmak gerekti. Babeuf için öteki dünyaya tevkif müzekkeresi kesmek istiyen zdhniyet de kökü dışanda menfaat çevrelerinin emirberi idi. *** Gazeteye adıma gelen önemli mektupları bana yollamalarmı söylemistim. Burada beni ilk bulan mektup Bertrand Russeü'in... Bütün dünyanın saygı duyduğu bu büyük adanun biliyorsunuz bir «Barış vakfı» teşebbüsü vardır. Ve kuruculan arasında Dr. Albert Scbweitzer'den Eyüp Han'a, Pablo Casals'dan Haile Selâsiye'ye, Nkrumah'dan Belçika Kıraliçesüıe kadar çeşitli kişiler sıralanmışlardır. Dünya banşına hizmet ve nükleer silâhlarm kaldmlması konusunda Russell'in çalışmalan da arbk bütün dünyanın bildiği olaylar arasmdadır. Bertrand Russell'in amacma hizmet etmek için ve fikirlerinin Türkiyede de yayümasına faydası dokunur düşüncesiyle mektubunu olduğu gibi yaymlıyorum: «AzMm Bay Selçuk. Geçenlerde Akdeniziıı nükleer silâhlardan annması konusunda Cezayirde terüplenen konferansa bir temsüci göndenniştim. Çok faydalı sonuçlar alınan bu toplantı, milletlerarası kamu oyunun nükleer silâhlarm daha çok ilerlemesi ve yayümasına karşı harekete geçirüebüeceği umudumu arttırdı. Cezayir konferansınm gelişmesi olarak Bertrand Russell Barış Vakfı yatan bir zamanda Ortadoğunun nükleer silâhlardan temizlenmesi ve başka konularda kalkınma konulannda bir konferans daha tertiplcmek üzeredir. Delege olarak dünyanın çeşitli bölgelerinden seçkin kişiler ve barış için çalışanlar çağınlacaktır. Arap dünyasının hükümetler dışındaki en tanınmış seslerinin bu konferansta işitilebileceğini ümit ediyorum. İsraelde ileri fikirli ve iktidar politikasına karşı tutumlan olan ve Arap dunyası ve dâvası Ue bir anlaşmaya vartnak düşiincesini savunan bazı şahsiyetleri de çağırmak niyetinde olduğumu söylemek isterim. Konferans İsveçte veya İsviçrede toplanacak, hangisinin olacağını yakında bildirecegim. Bu konuya ve toplantıya önemle değer veriyorum. Ortadoğuda nükleer silâh yanşının önüne geçilmesi veya nükleer silâhlann ilerlemesini durdurmak gereklidir. Bu sebeple bu konferansa bir delege olarak gelmek imkânını bulacağınız içten umudumdur. Varlıguuz bilhassa önemli olacağından cevabınızı ilgi ile bekliyorum.» Görüyorsunuz ki İngilterede (yalnız tngilterede değil dünyada) bilün adamı neyle uğraşıyor! Bizdeki sözde bih'm adamı da Babeufun satırlan arasiBda k«münizm propagandası olup olmadığı konusuyla uğraşıyor. Ha gayret!.. Sehir Ortaköy Beşiktaş | D Ü Ş Ü N C E L E R | GUZEL BEYAZ DİŞLERE ııii=iııııııııııııııııııııiiiııııııııııııııııııııııııııııııııiHiıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııımııııçıııı Millî haysiyet Sanki Türkiyeyi saygı dışı bırakmak gayreti içinde yiz. Ferden bunu istiyenimiz yoktur. Ama, devlet diye karşımıza çıkanlar bir şuur yoksunluğu içindedirler. Sebep? Meselelerimiz belirli değildir. Hal yolları çizilmemiştir. tnsanlan ye tiştirilmemişitr. Vâsıtalan hazırlan mamış, imkânlan sağlanmamıştır. Kendimiz olalım, yabaneı olsun, devlet hakkmda intiba, dış temastan gelir. Bir çark döner, bir mekanizma işler. Devletle alışverişi olan bu işleyişin şahididir. Devlet hakkındaki hükmünü de buna göre verir. Batıdan Türkiyeye geliyorsunuz. En işlek yollardan biri kara yoludur ve bu yolun Türkiye kapısı Edirnenin hemen yirmi kilometre ötesindeki Kapukule raevkiidir. Adam otomobille gelmiştir. Türkiyede vazife görecektir. Türkiye ile iş yapacaktır. Türkiyeyi gezecektir veya Türkiyeden geçecektir. Buraya gelmezden önce, Yugoslavyadan ve Bulgaristandan geçmiştir. Bu memleketlerin siyasi rejimi na sıldır, bilir. Arka arkaya iki polis devleti ülkesi aşmıştır. Kayıtlamalara, kırtasî muamelelere şaşmış kalmış, karşılaştığı lüzumsuz zaman kayıplarına yanmış, uğradığı zorluklardan bunalmıştır. Artık Türkiyededir. Türkiye, NATO İttifakmm hatın sayılır bir üyesi ğfolynos yolunun bir kısmı dün acıldı Yazan: Prof. Bülent Nuri ESEN dir. Batı demokrasileri düzeninde bir devlettir. Bildiği budur. Demek ki Türkiyede kendi alışkın o) duğu hareket tarzı ile ve müesseselerle karşılaşacaktır. Gümrük binası önünde durur. Kısa bir müddet sonra Türkiyeye gelmiş ol duğuna pişmandır. Neden rai? Çünkü... Arabasuıdan iner. Pasaport kontrolu memuru na gider. Polis memuru, bizim po lisimiz bir odadadır. Tavanda çıp lak bir ölü ampul asılıdır. Döşeme taştır. Duvarlar çıplaktır. Orta yerde bir hurda soba, eğri büğrü, kapkara borularla baca deliğine bağlanmıştır. Bir tahta masa, ondan küçük bir başka renkte ve bi çiminde bir ikinci masa, iki de köhne koltuktan başka eşya yoktur. Masa ve iskemle bacakları süpürge izleriyle yaralıdır. Duvarlar şüpheli bir renktedir. Tekmi] köşeler is içindedir. Kapı, eşya, tutu lacak gibi dejpldir. Her şey pistir Kayıt işi gören memurun belinde tabanca vardır. trkilir. Hakkı olmadığı halde bir başkasının mahremiyetine girmişcesine sıkılır. Orada bir fiş doldurur. Yazacağı yer, kalem yoktur. Bu iş biter. Gümrük işlemi başlar. Eşyasını arabasından bina içine taşımağa Bir süredenberi yapümakta olan Ortaköy Beşiktaş yolunun Yıldız parkına kadar olan kfsmı tamamlanarak trafiğe açıl mıştır. Geri kalan kısım da bir ay içinde tamamlanacaktır. Beton olarak yapılmakta olan yol, bu güzergâhta çekilen trafik tıkanıklığını ortadan kaldıracaktır. Öte yandan Karaköy meydanının tamamlanması için çahşmalar arttırümıştır. Önümüzdeki hafta içinde Tersane caddesi Ue Necatibey caddesi arasında geçit temin olunacaktır. Şehirde ilân reklâm asanlar i Belediyeye müracaat edecekler Şehrin çeşitli yerlerine ilân, reklâm asanlar, ilânlannm niteliklerini gösteren yazıyı Belediyeye bildirme süresi önümüzdeki cumarte ! si günü sona erecektir. Bu süre içinde Belediyeye müracaat etmiyen ilân saniplerinin, Uânlan, indirilecek ve aynca sahipleri hakkmda kovuşturma açüacaktır. Bu arada, ilân resmi cezalı olarak tahsü edüecektir. Kuştepe mezarlığinın bir kısmı istimlâk edilecek Kuştepe mezarlığınm bir kısmının istimlâki kararlaştınlmıştır. tstimlâk sebebi ile beş mezar başka bir yere nakledüecektir. Belediye, mezar sahiplerine birer yazı göndererek 15 gün içinde nakil işinin tamamlanmasını istemiştir. Bu süre içinde nakil yapılmazsa, mezarlar, Belediye tarafından usulü dairesinde başka yere nakledUecek ve sahiplerine bUdirüecektir. TURLON Türk Nylon 6 ipliği 60/12 20/1 15/1 Büküm 40/8 45 TL/Kg. 55 Beynelmilel Çocuk Resim Sergisi açılacak tlk, orta, meslekl ve teknik öğ ; retim müesseselerinde görev gören | ' resim öğretmenleri kendi okullann i jdan seçecekleri her yılın en başa ' I rüı iki, üç resmini Mayıs ayı için ' 'de, MUli Eğitim Bakanlıgı Güzel SanaUar Genel Müdürlüğüne göndereceklerdir. Bu resimler aralarmdan seçme yapılarak, beynelmüel çocuk resim sergüerine gönderilecektir. 75 80 5 „ SENTETİK İPLİK FAB. A.Ş. .TEL: 3312 1589 2644 BURSA. Reklâmcüık 4044/13182 Sofış Memuru Alınacokfır Şirketimizin Ankara, İstanbul, tzmir Mıntaka Satış Müdürlükleri emrinde çalıştınlmak üzere askerlUî hizmetini ifa etmiş en az lise veya yüksek okul mezunu 35 yaşından yukan olmıyan elemanlar arasından imtihanla yeteri kadar satış memuru alumcaktır. tsteklilerin ve bu bususta fazla bügi almak istiyenlerin: 1 İzmirde Gazi Bulvarı No. 31 2 Ankarada Cebeci Caddesi No. 104 3 İstanbulda Sirkeci Nur han 2. ci katta bulunan Mmtaka Saöş Müdürlüklerine dilekçe ile veya tercihan bizzat müracaat etmeleri ilân olunur. Türkiye Vağ ve Mamulâtı Anonim Şirketi «TURYAĞ» Cumhuriyet 13112 ı ~*'~Yağış bekleniyor Marmara ve Batı Karadeniz bdlgeleri parçalı bulutlu, akşam saatlerine doğru Trakya çevreleri mevziî sağnak yağışlı, diğer bölgeler az bulutlu ve açık geçecektir. Hava sıcaklıklannda düne nazaran önemli uir değişiklik olmıyacak, rüzgârlar bütün bölgelerde kuzey ve doğu yönlerden hafif, Marmara ve Batı Karadenizde orta kuvvette esecektir. mecbur olur. Bavullarını açar. Pa ketlerini çözer. Her şeyi altüst edilir. Bir saat, iki saat alıkonur. Sonra, geçmesine müsaade edilir. Bu adam; ülkeler aşmıştır. Hudut lar, gümrükler geçmiştir. Hiçbir yerde böyle olmamışür. Daha önce gördüğü gümrük binalan tertemizdir. Memurlar, güleryüzlüdür. Muameleler kolaydır. Zahmet yok tur. Eşyası deşilmemiştir. Beklediği müddetçe, her türlü ihtiyacını görebileceği, yiyip içebileceği yer ler emrine âmada tutulmuş, girrliği memleketin yol haritalan, şehir [ hattâ telefonla arzu ettiği fiattaki hattâtelefonla arzu ettiği fiattaki bir otelde keadisine oda ayırtılmış tır. istediği parayı bozdurmuştur. Türkiye gümrük binasında; bu adam, bunlann hiç birini bulamamış, görememistir. Ne hüküm vereceğini kestirebilir siniz. Bu böyle devam edemez. Bu, Türkiyenin bugünün devleti ola ! rak, dünün bir kültür mümessili • . olarak, bir tarih âbidesi olarak dünya indindeki haysiyeti mesele sidir. Hiç hayale kapılmıyalım. Yunanistana, Türkiye bütçesinin üçte birini aşkın döviz sağlıyan turizm endüstrisi, Türkiyede kurulamıya caktır. Bu^ıkınız menfaati. Millî haysiyeti ayakta tutmamız mümkün olamıyacaktu. Biz, bir büyük ve eski mazili devletiz. Her şeyimiz, şanımıza uygun olmahdır. Batıya açılan kapımızda misafiri tavsif olunamıyacak bir tutumda karşılamak olmaz. Bu suçtur. Kendimize ve toplumumuza karşı suçtur. Günahür. Buna hakkımız, yoktur. Türkiyeye giriş bir ceza olmaktan çıkmalıdu. Türkiye misafirini Türkiyeye yakışır tarzda karşılamalıdır. Hiç kimsenin yüzümüzü kızartmağa, utançtan yerin dibine geçmemize, tâ içimizden yaralanmamıza sebep olmaya hakkı yoktur. Bu hudut kapısı, en 1 lüks otelin konfor ölçülerinde olacaktır. En mutena Türk sanat ör nekleriyle süslenecektir. Buraya ayak basacaklar, saadet hissedecek lerdir. Her şey gülecek, her şey açık kucak gibi görünecek, her şey gelene hizmet için olacaktıı Türkiyeye ayak basan, Türkiyeyi burada tanıyor. Ne yapıp edip hiç ; vakit geçirmeden burada bir mü ' kemmel bina ve tesis kurmaya baj lamalıyız. Bedeli ve pahası ne olursa olsun, buna mecburuz. Bu bizim milli haysiyet iymiTHir Bu hem bayrağımıza, hem de kendi kendimize saygı işimizdir. Burasını hem bina ve tesis, hem de muamele bakımmdan batı medeniyeti devletleri örneğinde kurmak zorundayız. Yoksa. iddiamız ne olursa oisım, hakkırmzda verilecek hiik mü değiştiremeyiz. • ' Yeni büyük tüplerde Piyasaya Çıkardığımıı Kolynos Süper White ile ÇOK ZARİF İŞLEMELİ BİR ÖRTÜ HEDİYE EDİYORUZ I nâncıük: 3102/13180 Yağmurlama Tesisleri Kapalı Zarf Usulüyle Eksiltmeye Konulmuştur. Devlet Üretme Çiftlikleri Genel Müdürlüğiinden 1 Yağmurlama tesisleri kapalı zarf usulüyle eksiltmeye konulmuştur. 2 Eksiltme 10 Kasım 1964 Salı giuıü saat 15.00 de Genel Müdürlükte yapılacaktır. 3 Geçici teminat 17^50. liradu4 Bu işe ait şartnameler Genel Müdürlük Ekonomi isleri Müdürlüğiinden (Karanfi) sokak No: 62 Tel 12 68 95) alınır veya görülebilir 5 İdare ihaleyi yapıp yapmamakta serbesttir. \Basın 20329) A. 12416 13165) Cumhuriyet'e 60 milyon lira m.ektupla.r Okulun direğine çekiiecek bayrak yok, fakat çeşme yapıyorfarL Okul MudurU Vaşaı Çakıı yazıyor : Ankara Çankaya'nın Haıımuratli koyu ögretmeniyim Kısaca Z) Mayıs ruhunun cetirdiklerini ve artık plânlı kalkınma devrinm çirdiğini ve maaleset adam kayırıcılığın halen kalkmadığını görerek üzüntdlerimi belli etmek istiyorum: Hacımuratlı Köyünde en bol bir şey varsa o da judur: Kö\ yalnıı 30 hanedir. İçinde 3 4 tane ayrı çesme kendi kendine akaı duruı. Koyun ortaaında y u kış durmadan çay akar. lürkiyede hiçbir köy bu Sansa malik değildiı Halen Anadoluda binlerce köy snsıız. blnlereesi de kurtlu «nyu «üzerek içmektedirler Haeımuratlı Köyttnde tse köy mnbtarı ((erttir) diye akan ceşmelerı beğenmemis ve dcydngama arore Devlet Karaynlları vasıtası Ue 10 bin liraiık «ı masrafı yiiklemlstiı hüktlmete. Nerede kaldı Dlânlı kalkınma? Köy okulumnj dörl davardan Ibarettir Direğine eekecek bayracımıa yok. duvara asacak l'ürkiye haritası yok. Öğretmen boğazı tokluğuna çalı$ır. buna rağmen dayısi bibnem hangi makamda Ue mııhtarın parmagı «ihirli hale çellverir. Üç »ıldır okuluna Dayrak harita aldıramadığım köy vafcın eünlerde 56 bin lira barcıyarak çesme açılıs merasirai yapacaktır. 70 btn Ura vererek muhtarm ağılına m edtürenler Wtfen köye kadaı çelîp oknlnn oerişan halini eörsünler. ? Mayı» ve J plânlı kalkınmaya «adık Kalan buttln tleililerin nazarı dikkatini ba olaya cekmekte fayda bnluyorum; saygilanmla. BALANA Gelee Royale «Kapsülleri» İhm adamlarının uzun araştırmalarının neticesi: Kraliçe annın harika gıdası Gelee Royale uzun ömrün sırrıdır. Gençlik. Dinçlik, Cinsi kudret için BALANA. AKSU Lâboratuvarı Çemberlitas/İstanbul. Telefon: 27 23 52 Ekim 28 Cemaziyelâhır 22 f s a 1 a o a 3 V. J 6.24i 11.58 14.50ı n.ıo: 8.421 4,42 a kimin cebinden Bursadan Sedat tHger yazıyor: İşçilerin dıj memleketlerdCD havale edecekleri paralann % 9 dan U« senelik faizinin de pesin olarak alâkalıya ödenmesl mantiksi7 bir tedbirdir. Mark basına 60 Irnrnş. 10» milyon marka 60 milyon lira paranın kimin cebtnden çıkacatinı lütfen araştınn. Neticenin vatandaşın kesestne dayandıfını göreceksinlz. Sizden her nmankj ıtibi anune menfaatini konnna razUeaini yerine (etinnenizj rica ederiz. a 1 D3 E. II 13 6.46 9.38 12.00 1.32; 11,30 M.S.B. 4. No. lu Saf. Al. Kom. Başkanlığından Ankara Kapalı zarf usulü ile Türk Silâhh Kuvvetleri ihtiyacı için Inhalasyon, Lâmba, Ameliyat, Aydtma ve Anestezi cihazları satın almacaktır. Tahmin bedeli 238.500.00 lira olup geçid teminatı 13.300.00 liradır. İhalesi 6/11/1964 cuma eünü saat 11J0 da Komisyonda yapüacaktır. Şartnameler her gün komisyonda ve İstanbul Levazım Âmirliğinde görülebilir. Cihazlann tamamı bir müteahhide ihale edileceği gibi ayn, ayn kalemler halinde ayrı, ayrı müteahhitlere de ihale edilebilecektir. Taliplerin 2490 sayıh kanun hükümleri dahilinde hazırlıyacaklan teklif zarflarını ihale saatinden bir saat evveline kadar makbuz mukabilinde Komisyon Başkanlığına vermeleri lâzımdır. Postadaki gecikmeler kabul edilmez(1841 CUMHUKIYET'İD MEVLIT MARUF KOÇMAN'ın Ebediyete intikalinin (11) inci senesi olan 28/Ekim/1964 bugünkü çarşamba günü öğle namazından sonra Şişli Camiinde okunacak Mevlidi Şerife buvurmalan akraba, dost ve merhumu sevenlerden rica olunur. KOÇMAN AILESI Dâncıhk: 3064/13191 ! llıılııııııiii/ Kelepir Çok acele satüık. Ana caddede İKİ KATLI DÜKKÂN Sahibi eliyle 85,000 liraya satılıktır. Senelik iradı 15,000 TL. Adres: P.K. 297 ŞÎŞLİ. (Reklâmcılık 395213158) Basın 19454/13159) lefrıkaM 78 , Bîr acı şarkı 272 BtK ŞARKI Arkasından gittim. Bir kapıdan geçtik, bu kapı o «amana kadar hiç gözüme çarpmamıştı. Kuçük bir odaya girdik. Odada ufak bir masa, bir tek sandalye, bir de büyük yeşil bir kasa vardı. Çıplak tahta döşemenin üzerinde, yığın yığın bir alay paket, mukavva kutu vardı. Kimisi açıktı, içinde üzeri cicilibicili etiketli teneke kutular, şiseler, kavanozlar gözüme çarptı. Amcam, masasının üzerindeki kâğıtları karıştırdı, «Sağlık Besin Haberleri» adında bir dergi buldu. Sayfalanm çevire çe\ire bir sürü ilân gösterdi. Bunlann hepsi bir çarpıyla işaretlenmişti. «Tazm oldnkça iyidir sanınm, ha?» Bu bakımdan hiç tasa çekmemesini söyledim; bunun üzerine, ne yapacaçımı anlattı. Söyledikleri beni pek şaşırttı ama, pek de kesin konusmustn. Beş dakika sonra, o gitmiş, ben masaya geçmiş, elimde kalem, bir alay mektubun ilkini çiziktiriyordum : B. Leo Carroll Okyanus Denizyosunu Besin Ortaklıgı'na saygılannı sunar, adresi yukarıda yazıh bulunan yazıhanesine. «Sağlık Besin Haberleri» nde ilân edildiği gibi, Sargossa adındaki ürünlerinden kendisi kullanmak, ileride sipariş vermek üzere, birkaç bedava ömeklik göndermelerini diler. Hepsi besin maddeleri ortaklıklarına yazılan bu mektnplan bitirdi|imde aşağı • yukan öğle olmuştu ama, daha biçbir alıcı görünmemişti. Sakın dışanda kuyrnk olmasınlar, diye, gittim, kapıyı açıp baktım. Kuyruk olan falan yoktu. Döndüm, içeri giriyordum, bir de bak Yaran: A. J. Cronin lltellllllllıııııııııııııılllllllllllliıııııımıııiHiilllllİll BtK ACI ŞARKI 273 274 tım kapının üzerine bir kâğıt iliştirilmiş, Czerinde şöyle yazıyordu : «îkide geleceğim. LEO» Demek amcamın bana güveni yok, dü.şüncesi keyfimi kaçırdı. lçeri girdim, sokağa bakan pencerelerden birinden dışansını seyre koyuldum. Camların üzeri bir karış kirdi ama, o dar sokak gene de, inadına yapar gibi, kendini olduğu gibi gösteriyordu: Külüstür ufacık dükkânlar, bir meyhane : yanyana birkaç tane işportacı el arabası, tâ öbür nçta da tefecinin o pek tanıdık üç pirinç topu. Bir türlü anlıyamıyordum amcam niçin, başka yerleri bırakmış da gelmiş böyle bir yere yerleşmisti; sonra, işini ufak bir bölümünde yaparken niçin böylesine kocaman, yıkık • dökük bir yapı almıştı? Ner'den bilecektim ben, o günlerde. amcamın ileriyi ne keskin gördüğünü! Meğerse sehir plânında bir değişiklik olacakmış da bu yapının değeri akıl almaz derecede yükselecekmiş! Düşüncelere dalmıştı, birden arkamdan bir kabkaba duydum, tırıldak gibi geri döndüm. «Şuna da bakın bele, boynunda şerit metre.» Bn. Tobin'den hoslanmamayı kafama koymuşken, gene de şaşılacak şey, onu görünce bir sevinmiştim!. «Gideyim bir bakayım n'apıyor dedim. Hoş, öğle yemeği vaktin de geldi ya» diyordu. Biraz durdu, sonra: «Sözde yemek> dedi. Dış kapıyı kilitledi, yukanya, mJtfaea çıktık. Çok geçmeden gördüm: Yemegim koca bir tenceredekinden alınacak, haşlaıımış patatesle Dunlop peynirinin o üç köşe parçalarındaıı bi Çeviren: Vahdet Gültekin 8tR ACI ŞARKI rinden ibaretti. Ama, daha bunlan sofraya getirmeden, Bn. Tobin maltızın üzerine bir tava koydu, nereden çıkardıysa çıkardı, el çabukluğu ile bunun içine şişman şişmaıı iki sosis altı. Sosisler başladılar cızırdamaya. Öyle de insanın aklını başından alacak bir koku salıverdiler ki, ağzımın suya aktı. Kadının bir gözü tavadaydı, bir gözü de bende. Sırıtıp duruyordu, ne demek istediği de belliydi. En sonunda, artık dayanamadım: «Sizin yemeğiDiz mi, Bayan Tobin?» «Evet, benim yemeğim» dedi. Sonra, tavayı maltızın üzerinden kaldınp sosislerden birine çatal batırdı, aldı benim tabağıma koydu, ötekini de kendi tabağma. «Pek nefis bir şey bu, Bayan Tobin» dedim. Kısaca: «Annacker sosisi» dedi. Karnım çok acıkmıştı. Amcam «Nohut unu çorbası kaburgalannın arasını etle doldurur» demişti araa, biç de öyle olmamıstı. Birkaç dakika geçti, bu sefer de: «Patatesler de pek dolgun» dedim. «Irlandalıların çoğu gibi ben de patatesten çok iyi anlanrn, yavrum. Hem. sen bana Bayan Tobin deme, Annie de.» Ağzım sıcak sıcak sosisle ezik patates dolu: «Amcam öğle yemeğine gelmez mi?» diye sordum. Kadın «hayır» der gibi başını iki yana salladı. «Birincisi, ku.ş kadar anca' yer. tkincisi, burada kutu içindeki o hazır yiyeceklerden falân çimlendiği akşamlar, bir yana, yemeklerini, Birlik caddesinde bir Etyemezler Aşevi var, hep or'da yerj» (Arkası var) A. Bingöl yazıyor: Tüksek tahsil yapmak ve daha iyi yetisebilmek amaciyle, bir yıl lise «on sınıfta okumak ıstedim Lise dengj okullardan mezunların, böyle bir hakkı olduğunu daba önce Tebliğler dergisinde okumuştum. Sonra tmam Hatip okuhından mezun bir kaç gi • den • gelen de vardı. Resmi lise niteligine ulaşan Osmaniye Lisesi Müdürü Hüseyin Çuval'a çıktım: Öğretmen okulu mezunu olduğurau ve amacımı söyler söylemez: « Benim, lisemde yerim yok, olsa da almam dedi Erenköy'den Halük Bnran yazıjor: Tebliğler derçisinde bunun Geçen sene alınan bir kararla I yeri olduğıına çöre, müdübütün Türkije Radyolan 4nkara Radyosundan naklen haberleri ver | rün beni kabul etraemesi mektedirler. Fakat birden ses ke I doğru mndur? siliyor, sonra bir ara düdük ses) ile beraber cıkıyor). ve sonra maalesef Ankara Radvosn hic İyi spiker knllanmıyor. HaberUre, konuşması hızlı ve buna mnkabil telâffuzu iyi olan spikerler aluunalıdır. Haberler kısmı, yalnjz bir spiker tarafından değil, iki spiker karşılıklı okumalıdır, Bu jekilde biz dinleyicilerin Ugisi daha çok çekilir. İsimleri bizde mahfaz okuynenlanİstanbul Radyosu, Türkiyenin en büyük şebrinin radyosndur, ve ha mı? yazıyor: Biz Kadastro teknisyenleri. vıllarberlerin bu sehre de &nkara kadar çabuk nlasması mümkündür. Niye danberi köylerde bin bir mahrumiyel îstanbal Radyosu kendi başuıa ha içerisinde calışmaktavız. Bazı arkaberler naıırlayıp «mmasın? tsü daşlanmız bn hayata tahammfll edeebediyete yenler Ankara'yı dinler. İstanbtıl'u miyerekhemen hepsie5çW. neri kalanlardan sıhh! birer ârıza beğenenler onu dinler. Şimdiki sahibldir. naklen yayınlar İstanbulln dinleyiBir kac yıldır teşkilâtımıza e'ıren cileri hiç tatmin etmiyor. İstanbul Kadastro Mühendisleri bizlerle aynı Radyosu. her haber bUltenin) mfis işleri yaptıklan halde teknik oersotakilen vermesi birçok dinleyiciyi nel, bizler aslî maaşiı cnemur durumemnnn edecektir, fakat haberleri mıındayız Veni içe başlayan Radasiki spikerin karşıhklı okumalan tro Lisesi meznnn bir eleman 4W lira ( şartiyle. aylık Ue. bir mflhendis ise 70 lira çündelik alır. yanl 2100 veya 3170 lira aylık iicret. 4 aenelik bir tabsil farkı ayni iş ve S.5 misli fazla kazanç. Sosyal adalete bakın!. çıkacak? Lise Müdiiründen şikâyet «Haberleri iki spiker okumalıdır» Kadastro teşkilâtındaki adaletsizlik Tekziptir Bakırköye direkt olobüs servisi Rıza Sungu hakikale aykırı yazmıştır. 1 Vali Ronağı inşaatı 1964 yılı öxel yatırımlar meyanına benden öncekı Vali Cıkret Er sanlı zamanında ve Merlisi U mumıce programa alınarak bütçeye tahsisatı konmustur. Vali Konağına 35U.0OO liralık mefruşat alınacagı valandır. 2 Proeram ve olân dahilinde 42 Km yeni ftöy yolu yapılmış, 33 köy okulu. 1 sa&lık merkezi, t orta okul ve sunî tohumlama lâboravnarı, Kız öğretmen okulu 2 özel idare dairesi ve lojman ve köy içme sulan ya> pılmıstır. Rıza Sungu oamı müstearlı şahsın plân ve plâv dedifl bunlardır. Saygılarımla. Kâşif Tosun Sinop Valisi tmza Aslmın aynıdır. 22'10/964 Sulh hâkimi • 11451 Bakırköyden Osman Mestçi yazıyor : Ataköy • Taksinı otobüsleri Ataköyde tamaroen dolduğundaıı Bakırköye doln olarak eelroekte ve hie durmadan Taksime harekel etmektedir. Beyoğlu semtindcki oknllarda oknyan cocuklanmız bu yüzden okula yetljememektedirler. Otobüs idaresinin Ataköy Taksün ring seferlerinden yapacağı bir tasarrnfiı evvelee oldnğu gibi daha kesif öirenct toplulağo otan Bakırköye direki bir otoha* tahstsint ytizleree * e " liden birl olarak «ayın Orhan İlterden beklemekteyiz. Efnoğrafya Müzesi niçin açık değil? Hayri Söke yazıyor: Her sabab radyoda Arkeoloji Müzesinin ziyaretçilere açık oldıı ğunu duyuyordum. Etnoğrafya Müzesinin de radyo ile ilânı gerekirken bir ses duymayısım merakıma mücip olarak beni oraya şitmeğe mecbur etti. Kapıya çiltiğimde bir bekçi bana. «Kapalı beyefendi gezemezsiniz» diye cevap verdi. Sebebini sordum: «İnsaat var> dedi. Benim dönüşüm mühim değil, ya turistler için ne diyelim?.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear