Catalog

Ekim 1950 R A D Y O Tarihi aydınlatacak Türh İsraii tnilli maçt Dün çıkan rivayetlere göre, 28 ekimde Telaviv'de yapılacak maçın tehiri muhtemel Milli futbol takımımızm, 28 ekimde TelAvivde İsraii rnillî takımile karşılaşacağı aylardanberi karar altma alınmış, kat'î maçlar meyanında idi. Nitekim geıek İsraii ve gerekse Türkiye millî futbol ekiplerı bu karşıiaşma için hazırlanmağa başlamışlardı. Hattâ TelAvivde oynayacak milli kadromua dün Futbol Federasyonu tarafından ilân edilmiştir. Bütün bu kat'i duruma rağmen bugün ortaya yepyeni bir rivayet çıkmış bulunmaktadır. Dolaşan dedikodulara göre, Israildeki son siyasî vaziyetler ve seferberlik durumu karşısmda bu maçın 28 ekimde yapılamıyacağı anlaşıîmaktadır. Fakat bu hususta İsrailden Futbol Federasyonumuza henüz kat'î bir şey gelmemesi yüzünden şimdilik bu havadisi sadece bir dedikodu olarak sütunlarımıza geçiriyoruz. smda. Hakem Lutfullah Özengin. Saat 20.00 de basketbol final maç', Galatasaray (A) ve Galatasarav (B) takımları arasında. Hakerr Turgud Atakol. Müsabakalar, Galatasaray kulübünün Pannakkapıdaki kulüb lokalinde yapılmaktadır. f Bugünkü Program İSTANBLL J ıtıühim bir keşiff Osman Coşgül, Amerikaya davet edildi Kıymetli şampiyon ve rekordmen atletimiz Osman Coşgül, büyük vc çetin bir imtihan dolayısile ça'ışmalarma başlamış bulunmaktadır. Atletlerimizin geçenlerde Dublinde yaptıkları enternasyonal müsabakalarda büyük bir varlık göstoren Osman, haklı bir takdir kazanmıştı. Dublindeki müsabakaiara iştirak eden Amerikan takımmın idarecisi ve antrenörü bulunan A' merika Atletizm Federasyonu azasmdan Dr. L. W. Olds, Federasyonumuza bir mektub yazarak, kışm. Amerikada yapılacak büyük kapal» salon yarışmalan için Osman Coşgülü Amerikaya davet etmiştir. Dr. L. W. Olds'un bu alâkası karşısında Federasyon Başkanımız Nai'i Moran da büyük bir hassasiyetle durarak lâzım gelen kolaylığı sağ lamıştır. Şimdi Osman Coşgül, şubat ayında başlayıp mayısta bitecek olan büyük Amerika turnesi için kışliK çalı;malanna başlamış bulunmaktadır. 12.57 Açıhş ve progıamlar 13.00 Haberler 13.15 Karışık hafif öğle müziği (Pl.) 1345 Şaıkılar; okuyan: Ekrem Kongar; çalanlar: Emir Kcmal, Yorgo Bacanos, Ercümend Batanay 14.20 Serbest saat 14.30 Şarkılar (Pl.) 14.45 Franz Schubert'ten Irapromoturler (Pl.) 1500 Kapanış. * 17.57 Açıll} ve programlar 18.00 Dans müziği (Pl.) 18.30 Türküler; okuyanlar: Nevzat Güyer, Azize Tözem 19.00 Haberler 19.15 Kısa şehir haberleri 19.20 Üç genc ve bir kız kuartetinden şarkılar (Pl.) 19.30 Radyo senfoni orkestrası konseri: idare eden: Cemal Reşid Rey 20.10 Hafif ara müziği (Pl.) 20.15 Radyo Gazetesi 20.30 Şarkıiar; okuyan: Perihan Altındağ Sözeri; çalanlar: Hakkı Der. ır.an, Şerif İçli, Şükrü Tunar 21.00 Sohbetler; konuşan: Şevket Rado 21.10 Dört giizcllevden caz şarkıları Pl.) 21.20 Fasıl heyeü konseri 22.00 Müzik dünyasından çeşidli örnekler (Pl.) 22.45 Haberler 23.00 Dans müziği (Pi.) 23.30 Kapanış. 7.30 Açıhş ve program 7.35 Kuranı Kerim (Pl.) 7.45 Haberler 8.00 Şarkılar (Pl.) 8.15 Havai müzikler Pl.) 8.25 Günün programı 8.30 Chopin . Sonat (Pl.) 9.00 Kapanış. ANKARA Şu İstanbulun 26 asırdan daha ötelere giden tarihi, bu güzel şehrin üstünü ve altını kendine mahsus eserlerle doldurmuştur. Fakat, bizler bundan muhakkak ki çok az istifade ederiz. Kendimiz istifade etmediğimiz gibi, başkasına da istifade ettirmeyiz. Ayasofya Müzesinin kıymetli müdürü, kendi bölgesindeki araştırmalan kendi zatî eşyasmı satarak yapmaktadır. Gelip geçen Millî Eğitim Bakankrmdan hiç biri şu eski medeniyetler merkezinde yapılan arkeolojik araştmnalarla meşgul olmamıştır. Buna mukabil, memleketimize gelen her sefir eski abideleri görmek için hususî izinler almış ve yennde tetkikler yapmıştır. Bu yaban cılar, harabeler arasında dikkatle ve ibıetle dolaşırken zamanın milletvekilleri, Meclis kürsüsünien, arkeolojik araştıımalar için ayrıian tahsisatın kesilmesi mevzuunda konuşuyorlardı. Nitekim, çok geçmeden tahsisat kesilmiş, kazılar durmuş ve arkeolojik kongrelere gidil mez olmuştur. Alâkasızlık yalnız bu şekilde de tezahür etmiyor. Yabancı matbnat Istanbuldaki «yeraltı serveti» hakkında uzun uzun yazılar neşıeder, bir sürü iddialar seıdederken, Türk basını da bu mevzua tamamile bigâne kalmış'.ır. V., VI. asırlara aid hafriyat... Sözü Ramazanoğluna bırakıyorum: « Bizans Akropolunda beilibaşlı üç putperest mabedinin mevcudiyetini tarih bize bildirir. Bunlar, Afrodit. Artemis ve Appollondur. Bu mabedlerin yerleri son zamanlara kadar malum değildi; fakat bugün yaptığım sondaj ve kazılardan sonra, yerlerini öğrenmiş olduk. Afrodit işte şurada gördüğünüz mozaiklerin süsledigi yerde, Artemis ikinci Ayasofyanın (bugünkü binası), Apollon mabedi ise, birinci Ayasofyanın altında bulunmaktadır.» Kendi kabuğuna çekilmiş, birçok kimselerin 3'ersiz isnadlarınâ aldırmıyarak çahşan Muzaffer Ramazan oğlu, son defa bulduğu bu eserlerle, Bizans şehrinin tarihinin M. E. 6 ncı asırdan da öteye gittiğini ispata çalışıyor ve bu mevzuda şöyle diyor: « Bu mabedler İsadan evvel 5 inci asıa aiddir. Mabedlerde görülen sanat tekâmülü de, 6 ncı asırdan evvelki devirlerde de, Bizans şehrinde bir kültürün teşekkül etmiş olduğunu ispat eder. Her ne kadar tarih Bizansın ilk sakinlerinin 6 ncı asırda Mağaralılar olduğunu söylerse de, bu, bizi kanaatimizden feragat ettiremez. Sonra bu şehrin cografî vaziyetinden buranın eski bir iskân yeri olduğunu kestirmek zor değildir.» Ramazanoğlu, bu suretle bu şehrin İsadan evvelki tarihini, 13 üncü asra kadar getirmektedir. Eski devirlerdenberi mabedlerin birbiri üzerine inşa edildiği prensipinden hareket ederek bu araştırmalara başladığını söyliyen muhatabım, son defa yedi sondaj yapmış ve bu sondajlar neticesinde, muhtelif devirlere aid binlerce (seramik) ve altı devri havi bazı bina bakiyyeleri bulmuştur. Bulunan bu vesikalarm en eskisi Trig'lere aidciir. Bu kadar ağır iş kaç arkeolog, ns kadar para sarfile yapılmıştır? Bur.u siz de. benim gibi merak etmişsLnizdir tabiî... Oyleyse ^elm, gene bu işin başındaki adamı ko« nuşturahm: « Kaç arkeoloş. kaç para mı? Neden bahsediyorsunuz? Su karşınızda gördüğünüz iki adam yok mu? İşte onlar ve ben. Paraya gelince... Ne söyliyeyim? Hiç... Bu iki adam kim midir? Kendileri belki de bir çok arkeologlardan daha hüsnüniyet sahibi ve pratik bilgisi fazla olan iki hademe. Evet İki hademe. İbrahim ve Hüseyin adlarmdaki bu iki memleket evlâdı, btryük hafriyatta da, ba»mıle birlikte çahştılar, ölüm tehlikeleri ^atlatt\!ar. Aldıklârı karşıhk da, yalnız teşekkürden ;baretti. Şu gördüğünüz hafriyat biraz da onların eseridir.» İşte eski devirde inşa edilen ve minıari bakımdan ilk muntazam mabet olan Afrodit mabedi, Türkiyede böyle bulunmuştur. Bu mevzula bütün dünya alâkadar ">lurken' biz sadece uzaktan seyirci kabyoruz. Yeni hükumet, eski ıktidarın kesmiş olduğu hafriyat tahsisatını yeniden temin ederse, tarihi aydmlatmak ve bunu dünyaya ilân etme bakımından kazancımıa çok büyük olacaktır. Fethi PİRİNÇÇİOĞLU hn kumili ai/e baöı Çocuk Basketbol ve voleybol turnuvalan Spor Oyunlan Ajanlığı tarafından yeni mevsime hazırlık mahiye tinde olarak tertiblenen basketbol üçler, voleybol dörtler turnuvas» hitama ermek üzere bulunmaktadır. Basketbolda iki takımile birlikto finale kalan Galatasaraylılar bu sa hadaki mutad üstünlüklerini bıt kere daha isbat etmiş bulunmaktadırlar. Voleybolda ise vaziyet henüz dömifinaldedir. Bu sahada da Fenerbahçeliler iki takımlarile dcrr.i finale kalmışlardır. Bu hafta nihayete erecek olan basketbol üçler vî voleybol dörtler tumuvasırun SOD fikstürleri şu şekildedir: 20/10/950 cuma (bugün): Saat 19.30 da Fenerbahçe (A) ^Galatasaray (A) voleybol maçı Hakem Yakovos Bilek. Saat 20.00 de Fenerbahçe (B) Beyoğ'uspor (A) Voleybol maçı Hakem Osman Solakojiu. 21 10 950 cumartesi (yarm): Saat 19.30 da voleybol final maçı Fenerbahçe (A) Galatasaray (A), Fenerbahçe (B) Beyoğlu spor (A) maçlarımn galiMeri ara * 12.28 Açıhş ve program 12 30 Şarkılar 13.00 Haberler 13.15 Melodiler (Pl.) 13.30 Öğle Gazetesi 13.45 Xavie. Cugat orkestrası çalıyor Pl.) 14.00 Kapanış. * 17. 58 Açıhş ve program 18.00 İnce SBZ (Mahur faslı) 13.30 Konusma 18.45 Piyano ile caz parçaları (Pl.) 19.00 Haberler 19.15 Tarihten bir yaprak 19.20 Tarihi Türk müziği 20 00 Opeıa ayraları (Pl.) 20.15 Radyo nzetesi 20.30 Seıbest saat 20.35 Debus . Keman konçertosu (Pl.) 2J.00 Konusma 21.15 Dans müziği (Pl.ı 22.00 Konusma 22.15 Schubert (Re minör) K'isrtet (Ölüm ve genc kız) 1 Pl.) 22.45 Haberler 2300 Kappnı?. Türk Italyan millî futbol karşılaşması geri bırakıhyor Ankara 19 (T.H.A.) Italyan Futbol Federasyonundan alınan bir mektubda Türk Italyan uenc millî takımlannın 31 aralıkta Italyada, 3 mart 1951 de de Istanbu'.da yapacaklan karşıiasm^ların geri bırakılmalan istenmiştir. Italyan Federasyonu buna sebeb olarak programın çok yüklü olduğunu ileri sürmektedir. 28 ekimde Ankarada yapılacak Türk Mncar millî futbol karşılaşmasına davet edilen beynclmilel futbol federasyonu Genel Sekretcri Morre'nm burada bulunmasından bilistifade., Futbol Federasyonumuz Doğu Akdeniz kupası maçlannın sektsye J^jKmamş^Jsjk Il alyanlarla yapılacaK ma'ç tarİrnerinin tespîti hususunda kendisile temas edecektir. Engüıel selanfef sembolii Banşseverlerin bir mekhıbu ACI BİR ÖLÜM B OR S A 19 Ekim 1950 1 1OU 100 100 100 10u 100 100 101) İ00 Açıl.s Sterlln 7.84.50 7.84 Doiar 250.25 280. Frar.su frangı U.80 0.80 Lİret U.44 12* 0 44 128 İsvıçre rangi 6103 64 03 Florın 73.6S.40 73.68.40 Beıc.Ka tranfiı 5.60 5.60 Drahml 0.01.876 (.01.876 ÇeKos.ovak Kur. Isvec Kur. 54.1Î50 S4.12.S0 B. millî takımımız Fransız B. millî takımile karşılaşacak Ankara 19 (TflA.) Türk Fransız B. Millî takımlan arasında 10 aralıkta Ankarada oynanması teklif edilen millî maçı Fransız futbol federasyonu kabul etmiştir. Bu suretle 10 aralıkta Kahirede genc millî takımımız Mısırlılarla karsılaşrrken B. Millî takımımız da Ankarada Fransızlarla karşılaşacaktır. Esham ve Tabvilât % 7 faizli tabviller All» Sıvas • Erzurum 1 22.50 22.5» Sıvds Erzurum 27 21.20 2120 • 21.40 21.40 • 1941 Demıryolu 1941 Demiryolu D 20.95 2095 1941 Demıryolu m 20.55 20.55 • MiTJl Müdafaa 1 20.33 20.35 • Milli Müdaiaa n 20.95 20.9i M11U Müdafaa III 2090 20.90 * aiilll Müdafaa IV 21.30 21.30 <y0 6 faizli istikrazlat Kalkınma lrtıtrazı * 96 30 96.90 • 96.90 » 96 90 KaUunma U Ba$tarafı 1 inci sahifede 97.10 97.10 • Kaliınma m huzurunda umumî seçime rey top96.50 96.50 1940 Demiryolu IV layacak iki kişiye rey veracekler1941 Demlryolu VI 9635 96.3596 90 96.90 • I dir. Cemaat tarafından her bölge1948 Tahvlll 1 96.90 96.90 1948 Tahvlll Q den seçilecek iki kişi Patrikhaneye 96.20 96.20 * 19)9 tahvill 1 gelecektir. En yaşlı papazın başkan 96 25 * 96.25 4 1/5 faizli 1949 ıığuıda toplanacak bu heyet Pat% 5 faizli ikramiyelileı j riklik evsafıra haiz beş kişiyi nam 22.75 22 75 1933 Erganl 2 20.75 20.75 ! zed gösterecek, ayrıca 14 kişilik 1938 îkrarrüyerl 20.20 20.20 • ! bir ruhanî heyet seçecektir. Bu I U MiBl Müdafaa 1 98.05 98.05Demlryolu IV hanî heyet Patrik evsafıru haiz iki 98.90 • 9S.90 Demiryolu V papazın ismini hükumete bildireHisse senedleri cektir. Hükumet bunîardan birini Merkez Bankas» 123.50 Patrik olarak kabul edecektir. Se30. 1; Bankası çilecek adaylann hükumetin itima5 Türk Ticaret dını haiz bulunması, Türk tebaası • Muamele görmüştür. olması, mahkumiyeti olmaması ve Sarraflarda altın fiatı Reşad C7.55 35 yaşını ikmal etmiş olması !âCumhuriyet 32.00 zımdır. Komisyon seçimleri 31 eGulden ?3 10 kim salı ve Patrik secimi de 9 katfigill* 43 50 sımda yapılacaktır. Karar dün aKü'.ce 470 lâkadarlara tebliğ edilmiştir.' Hükumet, Ermenilerin Pafrik ihfilâfını halletti Arif ve Emine Tav.lın oğlu Muustafa. Ismail Hakkı, Ali ve Hısan Teciır.eıjerin ye^snleri, Devlet Denizyollarının kıymetli gemi inşaat yüksek müBchice Boran, Muvakkar Günın, hendisi e^ad Scvıncsoy, Adnan Cem<;il, OSMAN TAVİLOĞLU Vah'Jeddin Barut, Osman Topvskoğlu ve Nevzad Meric imza'avını hejuiz 30 ya;ıoİA Anlsnrada anî olarak taşıyan bir mcktub almış bulunu vfat etmiştir. Cenazesi buçun sant 10.30 rla yoruz. Bu Yhektubda şöyle denil shnarak H^ydar)>^şoclan hu^nsîvev?nı^a Sirk?ciye getirüecek Fatlh mektedir: Cf.miinde öale nnnıazır.ı mütcakıb Edir«Gazetenizin 21 ey'ül 195Û ta nekapı Şehidliğine defnedilecek'ir. Mevlâ rahmct ry!csin. rihli nüshasımn 1 inci sahifnsindc yayınlanan Barışsevcıler cemiystinin haricle tcmasta bulunduğu ve Ord. Prof. merhunı İzmirli İ'smsil Fransız komünist liderlerindjn meş Hakkının teyzezadefi, Girid Hanyahur atom âlimi Joliot Curie'den di dsn Sururizade AH Beyin damadı. Atina rektif aldışı mealindeki haber hi Türkiye Elçiiiğinde ticaret ataçesi Ha5ar. Sürun. Mustafa Süruri ve İzzct Sülâfı hakikattir. '.ı^rin'n enişteleri. Ankarpda Has^n KaMeçhul bir kaynaktan hususi nurun baeanağı, Cibal: Tütün fabrikası maksadlarla çıkarıldığına şüphe Sorl3hibliğin«1en emck:i: olmıyan bu uydurma haberdeki aDr. Operatör HÜSEYİN sılsız iddialar, gerek Istanbul CumHAKKI TAYMAN huriyet Savcılığında, gerekse Anvefat etmi|tir. Ceaazesi bucün saat 14.30 kara Askerî Siyasi mahkemosinde da Şisli İzzetpasa jokağı 65 No. lı evin. yapılan tahkikat ve sorgularımızda den kaldınlarak Şisli Camiinde iktndi asla mevzuu bahis olmadığı gibi, rsmazından sonra Feriköy mezarhğınbu bakımdan hakkımızda kamu ciaki ebedi istirahatgâhına tevdi ediledavası açıldığı da bize tebliğ edil cektir. Mevlâ rahmet eylive. Çelenk gdndemiş değildir. rilmemesi rica olutıur. Bu tekzib cevabımızın «Basm * * * kanunu» nun 19 uncu maddesi âAyşe Özünün e?i. İzmit Sulh Yargıcı mir hükümlerine uy?un olaraK neş Belkıs Uysalın ve Kadıköy Valîiflar rini taleb ve rica ederiz.» memıiTİarındsn Hamdiye Özün ve Feruzan Özün ve Suzan Özünün babaları ve İzmt Sulh Yargıcı Tahsln Uysalın kayınpederi emek'.i deniz subaylanndan MÜMTAZ ÖZÜN Baştarafı 1 inci sahijede tır. Müsabakanın çok hararstli o Kakkın rahmetine ka\aışmuştur. Cenaze?i 20 10 '950 cuma gürü Kadıköy Ku;lacağı anlaşılmaktadır. dili Deregazlno sokak 2 sayılı evinden Gazeteciler Cemiyeti Başkanlı kaldınlarak Osman&ğa Camii Şerifinde öğle namazını müteakıb Karacaahmed ğmdan: Fenerbahçe Beşiktaş takımlan r.ezarlığına defnedilecektir. Allah rahnın cemiyetimiz adına yapacaklan met eylesln. * * * futbol maçmda ilk vuruşu yapmak kazanan takımın mükâfatuıı verDen!z Binbaşıhğından mütekiid mek ve misafirimiz olarak bu müBURHANEDDİN ADANIR sabakayı takib etmek üzere; Türvefat etmiştir. Cenazesi (bugün) 20 kiye Güzellik Kraliçeliği müöabaekim 1950 cuma günü Tepeüstü Kurtulus kasında son elemeyi kazanan gü Cad. Ulaş Ap. 107 No. dan kaldmlarak zellerin 21 ekim 1950 cumartesi gü öğle namazı Kocarr.ustsfapasa Sümbülnü saat 14,30 da Ankara caddesi efendl Camiinde Kilmdıktan sonra Mernumara 6 daki Cemiyetimiz merk° kezefendi aile fcabristanına defnedüeeekrlr. Allah rahmet ve mağfiret eylesin. zine teşriflerini rica ederiz. Çelenk Köndîrilmemesi rica olunur. Ulemadan merhjm Düşenbeli Ahmed Hamdi Efendi kerimesi, ulemadan merhum Nasuh Efenii zade Ömer Hayri Efendi zçvcesi rahmctli annemiz TEŞEKKÜR FATMA HURİYE YÖKÜK HANIMm vefatı dolajısile gerek cenazede bulur.an. gerek bizzat veya mektub. telgraf ve telefonla acımıza İştirak e<lcrek tesellibahş o!an muhterem 2evatft, lütufkâr alâkalarından ve insaniv2tt>erver hareketlerinden dolayı^ ayrı ayrı şükran borcumuru lfaya teessurümüz mani olduâundan, çihsımız ve ail^miz efradı adına derin minnet ve sayc.larımızın arzına muhtcem gazetenirin tavas^utunu rica eder'z. Avukat Bafra Vöni'. Prof. Arulcot Abdülhak KI»TOI Yöriıl:. Avukat Orman mühendis muavini arkadaşlara Merkezi Istanbulda olmak iızfre Yeşil Türkiye Orman Mühendis Muavinleri cemiyeti namı altında bir cemiyet kurduk. Memur ve serbest çalışan arkadaşlarımızm adreslerini bilmediğimizden bugün için kendilerile muhabere edememekteyiz. Bu ilânımızı okuyan yurdun en hücra kösesindeki memur ve serbest orman mühendis muavini arkadaşlarimızın, hemen mümkünse tel havalesile 5 lira giriş ücretlerini göndermeleri ve sarih adreslerinin bildirilmesi rica olunur. Yeşil Türkiye Orman Mühondis Muavinleri Cemiyeti başkanı Cemal Tüzün Cemiyetin muvakkat merkezi Çemberlitaş Tavukpazan Atikali sokak, No. 14, Istanbul. Nitekim, uzun seneler Askfrî Müze olarak kullanılan Bizansın ilk eserlerinden Aya Irini kilisesinde, putperestlik devrinden kalma ve güzellik, aşk ile nesil, deniz, gemicilik ve hâyâ ilâhesi Afrodite (Venus) aid bir mabedin bulundujunu da bir Yunan gazetesi haber verdi. Etnos gazetesinde Prof. Dr. J. Papadopulos, bu haberi müideledik ten sonra bu kazıyı yapan Ayasofya Müzesi Müdürü Muzaffar Ramazanoğlunun çalışma tarzmın <;ok iptidai olduğunu, kendisine gere1 S « $ n 1 ken malî imkânlar sağlandığı tak8 dirde müzeler yaratabileceğini söy * lüyor ve Aya Irini mabedinden Topkapı sarayına kadar uzanan saIV hada hafriyat yapılırsa çok kıymetli şeylerin elde edileceğini yazıyor. 1 • Yunan gazetesi elimize geç ge,ti, • bu yüzden biz de haberi vermekte ! biraz geciktik. Makaleyi okuduktnn » sonra Ayasofya Müzesi Müdürüne * koştuk. Vaziyeti anlattık. Bu Kadar büyük bir buluştan haberimiz olmadığını söyledik. Cüierek: • v Bu işler böyledir. Senol°rce uğraştık, para istedik, verm>di!er, Soldan sağa: 1 Bir devletin başka bir devlet gelin yaptığımızı görün dedik, gelnezdinde kurduğu teşkilât müefseEesi mediler. Buna karşı, ne yapahili2 Alcak tıynetli iıvan ı iki kelime). riz? Aya Irini gibi bir mabedin, 3 Rüzgâra nıahsus bir hareket, sülâ'emizde bizdcn önce gelmiş erkek Askerî Müze olamıyacağım ıl^îi lerden. 5 Bir harf n okunuşu, gaze sürdük, kinıse dinlcmedi bile.. Veltrlerde tcfrika seklinde çıkanlardan. hasıl seneler geçti ^ıihayet müzoyi 3 Demckrat Parti hükumet'nln ucuz nakle karar trerdtter, ta*liye**» lflttığı .eıda maddelerinden. 6 Açın sonra, Ayasofy»ya terkettiler.» riiyasında pördüğünün tersi. bazı binaRamazanoğlu ile ^frodit mabe•u>jıülu>c'< Jtm r nların]n yarısı, herkes onunla anılir. 7 İnsanları grup dinin bulunduğu kiliseye gitmek ülara ayırır. Akdeniz bölgesi bitkilerin zere, Ayasofyadan çıktık. ner taraden. 8 Sacında sakahnda aklar fnz fımız «eski eserlerle» dolu... lolafnııs olanlnra böyle denilir. Işte gene bu genc âlimin himmeYitkTt'^n atağıya: tile, bundan bir kaç sere evvel ya1 B r hareket ve bir te^ebbüse ön ayak olan (mürekkeb kelimei. 2 Bir pılan ,kazıdan çıkan menner süçeşid s?rid, su yolİHrından. 3 Yeşil tunlar, havanlar ,su olukları hep otlardan. ««^.hil • in yarısı. 4 Açağıya olduklan yerde kalmış... Kimseauı doğru giderck. 5 Nota. öğrencinin meşgul olduğu yok, halbuki bu işmektebdeki ödevi. 6 Devara ettirme ler biraz da para istiyor. Teşvik ıshireketi (eski terim). zamün parçala tiyor, takdir istiyor. rından. 7 B;r E^z hastalığı. 8 İnNihayet, mabedin içindeyiz. Va'< san evlpdlarına bunun iyisini bırakmahdır fters okunmnîıdır). çevrilnc^ tile burası, askeri tarihimizi devir mçrsubluğu var» mana^ına Eeür. devir temsil eden eşyalarla dolu Evvelki bulmacan\n halledUmif imiş. Şimdi, avlusunda yer yer, ka1 2 3 4 5 8 1 8 zılar görüyoruz. İşte M. E. IV. BULMACA 1 1 •1 1 1 M I * ı «1 1 LL M * * .0 Beşiktaş Fener maçı Ç İ A | R | 5 | A | F «|E E|D|A|E|T|*»|E|Ğ K|A|Y|»|II3İT|E I|L|l|K|v|E|R|S RİE|H|A|«|H|A|V G|»|A|Z|N|I|F|B E | V | » | M | E | T «I ! İKTİBASLAR: Amerikanın bugünkü askeri durumu ve seferberlik programs (İkinci sdhifeden devavı) Muhafız kuvveti ilâve edilecektir. sı da dahil olmak üzere, yer.ı atom araştırmalarına verilecektiı. Fakat bütün bunlara raşır.en ordunun tam manasile üsiun oır harb gücü haline gelmesi için dalıa bir çok masrafa ihtiyaç vardır. Başkaıı Truman'm geçen ayki nückunda bahsettiği 3 milyon kişui: jrdu ancak bugünkü bütçeye 3 milyaı dolar daha ilâvesile mümkün olacaktır. Gene Mr. Tmman'a göre önümüzdeki haziranda Amarikan:n askerî bütçesi 30 miiyan bu'acaktır. Bugün ise (munzam tahsisati;e beraber) bu bütçe ancak 2î> rr,ilya7ı bulmuştur. Ondan sonraki senelerde askerî bütçe 30 milyarı aa geçe cektir. Ne kadar geçecektir? Bunu kimse bilemez. Fakat Kurmay Başkanlığının plâncılan bu hususta bazı hesablar yapmışlardır ve yapmaktadırlar. Bu arada, Amerikanın gerek kendisi, gerek müttefikleri için derhal ne miktar silâh (tank, top v.s.) yapması lâzım geldiği hesab edilmiştir. Tahminlere göre ilk hamlede 15 bin tank, 25 bin top, 40 bin üstün bazuka (tanksavar topu) lâzımdır. Bu masraflarla beraber bütçt 3540 milyar dolan bulacak, iki, üç seneye kadar da bu rakam 50 milyara yaklaşacaktır ki bu, Amerikan millî servetinin beşte biri demektir. * * * Kore harbi bsşladığı zaman 591 bin 700 kişiden ibaret olan kara kuvvetleri 1952 de 18 tümenlik (1.400.000 kişilik) bir kuvvet haline gelecektir. O zamana kadar, bu artan kuvvetlerden 1 tümeni daha Almanyaya gönderilmesi, buna mukabil Koreden 1 tümenin geri çekilmesi muhtemeldir. Gene önümüzdeki haziranda deniz kuvvetlerinin 500 bin kişilik ve 905 gemilik bir filo teşkil edeceği hesablanmaktadır. Bu arada 2 zırhlı («Missouriı) ile «NewJersey»), 15 kruvazör. 200 muhrib, 75 denizaltı bulunacaktır. 1952 de ise 1.028 parça gemiden mürekkeb bir filo kurulmuş olacaktır. Hava kuvvetlerinin de hazirana kadar bugünkü 48 grup tayyare ve 41}..000 kişilik kadroya mukabii 02 grupa ve 563.000 kişilik bir mevcuda ulaşacağı hesab ediliyor. 1952 deki gaye ise 95 gruptur. *|E|L|A|M|Iİ uiç Oniversiteli Kadınlar Derneğinden: Demeğimiz senelik kongresi 4XI950 tarihine tesadüf eden cumartes günü saat 15 te Üniversite Bioloj Enstitüsü küçük anfide akdedilecektir. Azalann teşrifleri saygılanmızla rica olunur. Sekreter Y. Dr. Atıfe Dacı ısınrken bir yandan da duvardaki resimlere bakıyordu. Fikret, iJkönce onlarm arkası sıra içeriye girmek istedi. Sonra vaz geçti. Süheylânrn yeni bir yalanını tutmak onu gene sarsmıştı. Haniya: Aylardanberi bir sinemaya bile gittiğim yok! Diye sızlanan bu kadın değil miydi?. Haniya, Salâhaddinle birlikte hiç bir yere gitmediğini söylüyordu? Demek ki hepsi gibi bu da yalandı!.. İşte sinemaya da gidivordu, süslenmişti de, gülüyordu da... Kocası da yanındaydı. Fikret bunlann hiç birini yüzlemiyecekti. Hele yeni bir dargınlık çıkarmayı hiç düşünmüyordu. Buna gücünün yetmiyeceğini anlamıştı. Darılan, dargınlık çıkaran gene Süheylâ oldu. Günlerce arayıp sormadı. Banşüklan gün de Fikreti incitecek, kıracak büı türlü bahane buldu. 17 Eskiden ne kadar tokgözlüydü; şimdi de gene açgözlü denilemez. Fakat Fikretle tanıştıklan sıralarda paraya, pula hiç değer vermezdi. O kirli, kokmuş, elden ele dolaşa dolaşa yıpranmış kâğıd parçalannın hastalara şifa veren, sevdalıları birbirine kavuşturan mucizelerini; genc kızları baştan çıkaran, aile kadınlannı fuhşa sürükleyen şeytanî kudretini hiç bilmiyormuş gibi görünürdü... Bir gün Fikrete gelirken, kulak KADIN TER1ISI SaAsı sokak JVo.4 Pangaltı Telefon 81563 Sahib vt Bafmuhamri NADİR NADİ Bu Küshadti van iflerini fUlen idart eden: ÇEVAD FEHMİ Cumhuriyet Matbaan larına, ortası mavi taşlı bir küpe takmışü: Görümcemin küpeleri, diyordu; geçenlerde bize gelmişti. Nasıl duruyor, diye taktım. Sonra kulağımda kalmış. O da unuttu, almadan girti. Bir sırasını bulup gönderemedim. O günlerde Fikret, sevildiğini bilen, ona güvenen şımank çocuklara dönmüştü; kadrrnn her yaptığına karışıyordu: Sana böyle boncuklar, teneke parçalan hiç yaraşmıyor!.. Diye dudağını büktü. Süheylâ da küpeleri s ! k a r n l l Ş . masanm üstüne atmıştı. Aynlırken, gene hergünkü gibi, birbirine doyamamış olmanm heyecanı içindeydiler. Kadın küpeleri unuttu, takmadan gitti. Ertesi günü telefon etti: Dün küpeleri orada unutmuşum, diyordu; bugün gelirken onlan da getiriver. Fikret aradı, bulamadı. Masanın üstü toplanırken küpeler de atılmış, belki de bir başkasının eline geçmiş olacaktı. Beyoğlunda böyîe valancı inci, boncuk satan dükkânlarm hepsine baktı, bir eşini göremedi. Bulsaydı alacaktı; sonra da sanki görümce hanımın küpeleri imiş gibi götürüp Süheylâya veıecekti. O da olmadı. z Kadın, biraz üzüldü: w Arkası var > CUMHLRnET'in TEFRİKAS1: 6 2 Yazan: KEMAL RAGIB ENSON Kem sonra öteki apartımanlara girip çıiıanlar yok mu? Başkalannm geleni gıdeni daha az mı? Eaşkalannı düşünmek bana düşnıez. Herkes benimle uğraşıycr, onu biliyorum. Kimi gorsem hep, seni soruyor: «Size uzun boylu, sarısın bir çocuk geliyor, diyorlar; kardejiniz mi?..» Ne kadar benziycr, diye üstelik alay da ediyorîar. Hepsinin gözünde bir gölge. hepsinın dudaklannda silik bir gülümseme!.. Ne olacak, bunun sonu neye varacak?. Daha ne kadar böyle sürünüp gideceğim. bir bilsem!.. Birbirimızden bir türlü vazgeçemiyoruz, süıunmek dediğin bu mu? . Dur. belki de yanlış söyledim; birbirimizden diyemiyecektim. Sen benden bıktm, orasını biliyorum, hem de çoktan bıktın. Ayrılamıvan benim!. Kimisi de birbirıne sit?:n erler: CEPP.İ nasıl bıraktin?.« diye sızlanu. Sen kaçtıkça Ven arkanrlan kcçuyorum. bcnimki suc oluvoı!.. ^ Ku:"u sözlcıle va;anmıvor. Pikret'. Senin için belki sevgi iie kavgadan başka hiç bir heyecan yok; yalruz bu ikisini biliyorsun. Simdi, karşıma geçip saatlerce dil döküyorsun: Saçlanm şöyle imış, boyum bosum böyle imiş, yürüyüşümde şu varmış, bakışlarımdan bu çıkıyormuş!. Hep bunları sayıp döküyorsun. Gün geçtikçe benim yaşım ilerliyor, ister istemez ihtiyarhyorum. Sen hergün biraz daha güzelleştiğimi söylüyorsun; günden güne gencleştiğime beni de inandırmak istiyorsun!. Bunlan duymak. belki her kadının gönlünü çeler; bu sonu gelmiyen sözlere belki her kadın kapılır. Ben de böylelikle avunacağım, samyorsun. Nitekim, yıllarca inandım da, avundum da... Fakat yeter artık!. Bir gün geliyor ki hiç birisi dinlenmez oluyor!.. Eskiden kocana kırılmış görünürdün; sendeki güzellikleri görmüyor,, sendeki inceliği anlamıyor, diye ona düşman olmuş gibiydin. Simdi de bana kızıyorsun: Hergün yeni bir güzellik bulup çıkanyorum, onları saymakla bitiremiyorunı, sana bir türlü doyarmyorum; bana da bunun için öfkeleniyorsun Bırbirini tutmuyor ki!... Seninki de yakıız lâkırdıda kahyor!. Arası çok geçmiyor, o tatlı sözlerin arkasından bir kıskanclık borası patlıyor: Saçlanmı dün böyle yaptırmışken bugün neden başKa türlü taratmışım?. Yürüyüşüm: «Gelsene arkamdan!.» der gibi herkese göz kırpıyormuş!. Bakışlanm: «Alsana beni!. Ne duruyorsun?.» diye fısıldıyormuş!. Alışverişe gider ken bu manto giyilmezmiş!. Elinden gelse çarşaf giydirip vistüme bir de kilid vuracaksm!.. Tanıştığımız gündenberi hep böyle geçti; dediğim gibi ya sevgi, ya kavga!.. Başka türlüsünü bilmez misin?.. Başka ne istiyorsun, Süheylâ?. Başka ne bekliyorsun benden?.. Senden hiç bir beklediğim yok. Evimin hanımı olmak istiyorum. Kaçtır söyledim, söyiemekten yoruldum; Kendi kendimi bilmek istiyorum. Benim de bir yuvam olsun, o yuvada bir eşim olsun, onu istiyorum. Bugün birlikte çıkalım, perdelik kumaş beğenelim, alahm. Ertesi günü kırlarda gezelim, dolaşalım; bunları anyorum. Sana eş olmayı ben çok istedim, Süheylâ!. Gizli gizli dolaşmak, kuytu yerlere sığınmak için mi?. Bıktım, bunîardan... Geçenlerde doktor beye de bağırmışsın: «Ben artık bir koca istiyorum!.» demişsin; öyle söylüyordun Şimdi de bir eşini benim yüzüme çarpıyorsun. Onu sevmiyorsun, beni istemiyorsun, başka ne anyorşun, şunu bir anlayabüsem!. Hâlâ anlayamadın mı?.. Hiç bir baskalık istemiyorum, Fikret Bey!.. Herkes gibi olmak, herkes gibi yaşamak istiyorum. Bugün her işe ben koşuyorum, ahşverişi ben yapıyorum. Kaloriferin kömürü için ben çırpınıyonım. Vergi vermek için ben gidiyorum. Dam akacak olsa ben usta buluyorum. Kiracılarla ben uğraşıj'orum. Kimsesiz bir kadın oldum; kadınlığımı bile unutmuş gibiyim. Artık her işi çekip çevirecek bir erkek anyorum; kim olursa olsun, beni düşünecek, beni koruyacak birini arıyorum, Anladın mı şimdi?. Onun için de ne Salâhaddini istiyorum, ne de senü. î^ îj< îfC Bir akşam Fikret Beyoğlundan geçiyordu. Birdenbire durdu: Karşıdan Süheylâ geliyordu. Gene öyle göz alacak kadar süslenmiş, boyanmıştı. Şapkasızdı; berberden yeni çıkmış olacaktı. Başını sağa sola çevirdikçe, açık sanya boyalı saçlan uçuşuyor, dalgalanıyordu. Fikreti görünce, daha uzaktan gülümsedi. O da hemen yanma koş mak için bir iki adım atacak oldu. Sonra gene birdenbire durdu: İki adım geriden de Salâhaddin geliyordu... Sinemalardan birinin önünde idi ler; kadın oradan içeriye girdi. Kocası da bilet almak için gişeye doğru yürüdü. Fikret bir yana çekilmiş, görünü onlardan ayıramıyordu. Süheylâ, gülümsediğini belli «tmeoıek için dudağuıın bir ucunu Bu suretle. Amerikan askerî kuv vetinin dün (Koreden evvel), bugün (hazirana kadar) ve yannki (1952) vaziyetini şu şekilde hulâsa edebiliriz: Kara kuvvetleri: 591.700 kişiye 242.300 kişi ilâve edilmektedir; program sonuda 566.000 olacaktır. • Hava kuvvetleri: 48 gıuptan 62 grupa çıkacak, 95 grupte tamamlanacaktır. Deniz ku\rvctleri: 646 gemilik füo haziranda 905 gemiye varacak. 1952 Kore harbi başladığı zaman A de ise 1.028 gemi olacaktır. (Timc"dan) merikada 1.400.000 kişilik bir ordu silâh altında bulunuyordu. Bug.in ISTANBUL BELED1YESİ bu miktara 400 bin kişi daha ilâve Şehir Tiyatrolan edilmiştir. Genelkurmay Başkanı Ti'in. "iınnıri S a a t 20.30 d a General Omar Bradley'e göre önü' ' DRAIM KIS3Îİ müzdeki haziranda Mr. Truman'm D O N J L A N istediği 3 milyon askerlik orduy=ı Yazcn: Motte'e %10 nisbetinde bir eksikle ulaşmak Türkccsi 1 Galib Arcan kabil olacaktır. İleriyi biraz daha Telefon 42157 az parlak görenler ise bu eksiğin K O M E D İ K I S M I %20 nisbetinde olacağı fikrindedir GELIR VEKG1SI 1Y1EKTEBİ ler. icz;on: Louls Verneuil ve George ticrf Fakat umumî olarak kanaat 5u Türkçesi: Lâmn Yener merkezdedir: Telefon 40409 1951 haziranında Amerikanın buCUcler saat 11 de açtlır. günkü 11 tümenlik kara ordusu Paar gv.nleri 1530 da mctine .tam seferberlik halinde 12 tümene Pazartesi aksamtarı Dram k.ısmında Sali çıkacak, buna 6 alay savaş birliğile Komeii levtmında temsil yofctvr. 4 tümen ve tam teçhizatlı Millî