14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ihtiyar Dost Yazan j > ' j Halid Ziya Uşaklıgil Cumhuriyet matbaasıdır Fiatı 50 kuruştur. Sahş yeri : J 18 inci yıl sayı: 6016 umhurıyet ISTANBUL CAĞALOÛLU Telgraf ve mektub adresd: Cumhuriye^ fetanlral . Posta kurusu: tstanbul No. 248 Telefon: Başmuharrir: 22366. Tahrir heytü: 24298. İdare ve Matbaa fcısmı: 24299 24290 Jean Deny'nin Dili Grameın den yapılan türkçe ısikülü çıkmıstır. Fiatı: 60 K. !erinden ve bütün (3607) «OsmanlıJ.ehçesi» A1İ ÜLVİ ELÖ tercümesinin Maarif Vekilliği kitabcılardan arayı Cuma 9 Mayıs 1941 Türk gencliğinin asil cev ab Genclerimiz eksik kaKn yurd işlerini başarmağa hazır bulund uklarını bildiriyorlar v.. 5 mayıs tarihli sayımuda Başmuharririmizin •Tatilden sonra: yurda dağılacak çocuklara iş vermelijiz!» başlıkk yazısı Türk gencliği arasında derin tesirler ve akisler uyandırmıştır. Bu münasebetle birçok genclerimizden ve mektcb talebelerinden mektublar aldık. Ankarada «Siyasal Bilgiler Okulu» talebelerinden Ziya Sofuoğlunun yolladığı mektubu bunlara bir nümune olmak üzere neşrediyoruz. Gencimiz mektubunda diyor ki: •Basmakalenizde serdedilen mütalea ve teklifi derin bir heyecan ve sevincle okudum. Çünkü dünya vaziyeti dolayısile alınan tedbirler neticesi binlerce müstahsilin yurdnn istiklâlini ve hürriyetini müdafaa vazifesini deruhde etmek Uzere islerinin baslarındac aynlmı? buhınmaları böyle bir teşküât vücude getirilmesine büyiik bir ihtiyac göstermekte idi. İlk defa başınuharririnirin bu ihtiyacı görmesi ve mükenunel bir şekilde teşrih etmesi şayanı şükrandır. (Arkası sahife 2 sÜtun 1 de) Irak Harbiye Nazırı Ankagıda Başvekil Raşid Ali kaçmış! ric'ate başladı Ingüizler Rutba kalesini aldılar Askerî üslere şiddetli hava bombardımanları devam ediyor Ankara 8 (aa.j,? Irak Harbiye Nazın Naci Şevket Uı sabah saat 10,50 de Toros ekspresile ! şehrimize muvasalat etmiştir. Bağdadm modern hükumet mahallesinden bir manzara » Irak kıt'aları her taraffa Tas ajansının Süveyşe ağır İngiliz bir akın Parlamentosunda bir tekzibi S" İngiliz Meclisinm son bir kaç günlük münakaşasında şu hakikat tecelli etti: Balkanlar büyiik maceradan kiiçük bir safhacıktır. Siz cihan ölçüsündeki büyiik oyuna bakınız ve onun korkunc sonunu düşününüz. alkan hâdiseleri malum şekillerde neticelendikten sonra İngiiiz pariamentosunda hayU çetin oiacağı anlaşılan bir müzakere nin açıiacağı, bunu istiyen sabırsız taleblerden ve Başvekil ÇörçU'in ilk fırsatta kunun yapılıuasına hükumctin taraftar oiduğunu bildiren cevablarından öğrenilmişti. İngiliz parlamentosunda bn müzakere açılriı. ve tahmin olunduğu veçhile epeyce çetin de olda. Muzakerelcrin çeünliği sadece vaziyetin çetinliğindcn Ueri gelmiş oiduğunu tebarüz ettireiim. Her yerde vazifesini yapan İngiliz lıükumeti, meciisin buyük bir ekseriyctle itimadına mazhar oltnuştnr. Tenkid kolaydır, san'at guçtür hakikati bu müzakerelerin uraumî heyetiue hâkim olmuş ve İngilterenin içinde bulunduğu haller ve şartlar arasında sana'tın, yani hükumetin güçlüğünü. tebarüz ettirmek vazifesi Başvekil Çörçil'e düşmüştür. Çorçil, halin müşkülâtına rağmen istikbale aid emniyeti ifade hususunda Avam Kamarası azasını iknaa muvaifak olmuştur. * Müzakerenin esas mevzuumı Balkanlardaki seferin Ingıitere hcsabına muvaffakiyetsizlikle bilen safhalan teşkil edjyordu. İngiliz hükumetinin Balkanlara götürdüğü muavenet kifayetsiz idi. Balkanlarda önüne geçilemiyen bir istilâya karşı kifayetsiz yardım ve müdahalenin sebeb ve bikmetini İngiliz parlamentosuna ve İngiliz efkân umumiyesine izah etmek lâzım geliyordu. Ve bir kere harbin bir ucıına temas etmekle başlajan müzakere Çörçil'in elinde ve dilinde harbin hemen hemen her tarabna şamil olacak veçhile umumilesmekte gecikmemiştir. Hakikatte Çorçil son münakaşalarda dahi yalaız Avam Kamarasına ve hatta >alnız İngiliz efkân umumiyesine değil, İngiliz parlamentosundan dost ve düşınan bütün dünyaya hitab ediyordu. Çörçil'in söz mübarezesi sanki harbin dille ve tikirle yürütülen bir safhasıdır. Müzakere böyle bir adamın vaziyete hâkim belâgaüle cereyan ettiği zaman lıarbin ufflumi heyeti gözler önünde canlanmamak mümkün olmuyor. ingiliz nıeclisinin son birkaç günlük münakaşasında bu hakikat tecelli etti: Balkanlar büyük maceradan küçük bir safhacıktır, Siz cihan ölçüsündeki büyük oyuna bakınız ve onun korkunc sonunu düşününüz... İşte Balkanlar işinde hükumeti ni müdafaa eden Çorçil böylece meclisi dünya ölçüsündeki savaşın azametile karşı karşıya koydu. Dünya ölçüsündeki büyük savaş şimdiki halde başlıca iki büyük cephede cereyan etmektedir: İngiliz adalannın tecrid ve istilâsını istihdaf eden Atlantik mücadelesi ve İngiltereyi Akdenizden çıkarmak istiyen mücadele. Bu harbin devamı müddetince yer yer muvaffaki> ctsizlikler kaydedilmiştir ve belki bundan sonra bunlann başkalanna da uğranılabilir. Çorçil bnnu açık ifade ediyor ve Balkanların istilâsını zaten önünden kaçılamaz bir zanıretle bu cümleye ithal ediyor. Fakat teferruat kabilinden olan bu bâdiselerle harb bitmiş oknadığına ve olmryacağına göre asla telâşa kapılmaksızın mücadeleye de^ am edip nihaî zafere doğru yürüm°kten şasmamak lâzımdır. ingiliz hükumetinin izahmda Balkanlarda olan sey şudıır: .İtalyanın mnvaffakiyetsiz Balkan seferine kahir denilecek kadar çok bü>ük kuvvetlcrle Almanya da katılmaça hanrlanıyordu. hal karsısında Yunsınistana nekadar kuvvet göndersek nakafı olacağını pek iyi biliyorduk. Fakat göndereceğimiz kııvvetlerle daW vari>et knrtanlamıyacak diye hiçbir kuvvet gbnHermennek şıkkmı ihfiyar edeme7<1ik Ken<1isine yardım vadettisimiz Yi'nan^anın kend YUNUS NADI (Arkası sahiie 5 sütun 3 te Japon ajansının Kara Tobruk ve Sollumdadeniz filosunun takvi ki tngiliz mukavemeti yeni takviyelerden ye edildiğine dair sonra daha çok arth havadisi ası'sız Moskova 8 (a.a.) Tass ajansı aşağıdaki tekzibi neşretmiştir: Japon gazeteleri, Domei ajansının Nevyorktan aldığı bir haberi neşretmektedir. Bu haber, United Press ajansının Vışi muhabirinuı bir telgrafına göre, Sovyetler B:rliğinin garb hududları üzerinde büyiik askerî kuvvetler talışid etmekte oiduğunu bıldirmektedir Ajansm bildirdiğine gore, Moskova diplomatik mahfilleri de, garb hududları üzerinde fevkalâde buyük mikyasU kıtaat tahşidatı vukua gelmiş oiduğunu tebaruz ettirmektedir Bilhassa Uzakşarktan garb hududlarına nakledilen kıtaat sebebile, Siberva demiryolu üzerinde yolcu nakliyatı durdunılmuştur. Garb hududlarına merkezt Asyadan da büyük askerî kuvvetler nakledilmiştir. Doğrudan doğruya başkumandanlığın emrinde bulunan iki ihtiyat hava oıdusundan birisi, şimdiden Kıev hususî askerî mıntakası emrine verilmiştir. Bu hava ordusu, 1.800 bombardıman ve 900 avcı tayyaresinden müKahire 8 (a.a.) Mısır Dahiliye Nezaretinin tebliği: Dun gece, düşman tayyareleri Süveyş kpnah mıntakasına iki saat süren bir hücum yapmışlardır. Devlet Demiryollarmda, telgraf ve telefon hatlarında bazı hasar vukua gelmiştir. Fakat in sanca zayiat yoktur. Hava dafi batar. yaları ateş eçmıştır. Garb hududuna Almanların gece asker yığıldığı hücumu iki saat stirdtt haberi yalan Rafid Ali «klâcele kaçb Kahire 8 (a.a.) Röyter: Mısır gazetelerinin Bağdaddan aldığı haberlere göre, Raşid Âli, aleyhine yapılan umumi tezahürleri müteafcıb acele bir surette Bağdadı terketmiştir. Söyiendiğine göse1, sabık Irak Hariciye Nazırı Tevfik Süveydi Bey, Naib Ab dullah ile buluşmak üzere tayyare ile Bağdaddan Ammana hareket etmiştir. tevkif ediliyor Zabıta. şimdiye kadar 250 Alman tebaasını nezaret altına aldı Harb gemilerinin kafile Amerikadaki Almanlar Almanya Hariciyesi tngiliz tebliği Kahire 8 (a.a.) Dun ne^redilen resmi tebliğde bildirildiğine göre, Habbaniyede harekâta iştirak eden İngiliz zırhlı cüzütamlan v» Irak kuvvetleri salı günü Irak asilerini tayyare meydanma hâkihı mevzilerinden tardetmişlerdir. Bir gece evvel İngiliz hava kuvvetleri astlerin hatlarına devamlı surette hü fArkası sahife S sütun 4 te 1 urkıyenın Fransız milleti Vişinin bu arzusuna Boğazları siddetle muhalif idaresinden görünüvor çok memnun Alman Fransız müîareke Berlin 8 •'a.a.) Yan resmi bir kaynaktan bildirüiyor: Bugıln Alman Hariciye Nesaretinde, bir ecnebl gazeteci tarafından sorulan suale cevaben, Montreux mukavelesine nazaran Boğaalar meseleslnde hiç bir degişiklik olmadığı beyan edilmiştir. Şu cihet de ilâve olunmaktadır ki, Türkiye, şimdiye kadar taahhüdlerine kat'ıyyen sadık kalmış ve BoŞrazlardan geçişe müsaade etmediği gibi Boğazlaruı bir deniz üssü olarak kullanılmasına da müsaade eylememiştir. Binaenaleyh Boğazlar meselesi şimdiye kadar ihtilâtlara yol açmamıştır. yakınlaştnası Fransa ve Almanya Iskenderiyede alamı İskanderiye 8 (a.a.) Dün geoe İskenderiyede verilen iki alârm eanasmda hava dafi bataryalan şiddetli fasliyette bulunmuştur. Hiç bir zayiat ve hjç bir hasnr yoktur İngiliz tebliği Kahire 8 (a.a.) Resmî tebliğ: Lîbjada, Tobruk ve Sollum mmtakalarındn, İngiliz keşif kollan yeniden faali(Arkasi sahife S sâtun 5 te) • Pazar günü yapılacak merasime şehrimizden de heyetler gidecek Türk milletinin kurtulusunun ilk müjdecileri olan İnönü meydan muharebeleThıin yıldönümleri içın 11 mayıs tarihl tespit edildiginden önümüzdeki pazar günü İnönünde büyük kutlama merasimi yapıla caktır. Merasimde bir çok vilâyetlerin ve Parti teşekküllerinin mümessieleri hazır bulunacaklardır. Bu meyanda. İstanbuldan Parti ve Şfhir Mecîisi namma birer heyetle Universite namma profesör doktor Kâzını İsmail Gürkan'm riyasetlnde on bir kişilik bir talebe heyeti İnönüne gidecektir. Itıönü xaferi lere refakat eimesi fikri kutvel bulmakfaH" sartlannın hafifletllmesine dair bir itilâf ekkebdir. Karadeniz ve Hazer denizi filoları, baltık filosunun harb gemileri ıle takviye olunmaktadır. 28 denizaltı gemisi, 45 torpito ve 18 topçeker, buralara nakledümiştir. Kuznetsov'un riasetinde bir askerî heyet, Moskovadan Tahrana hareket etmiştir. Ajans, bu heyetin Tahrana gbnderilmesinin, İraKahire 8 (a.a.) Röyter: Şimdi ifşa nın merkez ve garb kısımlarında kâin olunduğuna göre, müteveffa Yunan tayyare meydanlarının Sovyetler Birli Başvekili Korizis 18 nisanda intihar edeğine verilmesi meselesi ile alâkadar oirek ölmüştür. Bu intihara sebeb taşıdığı duğunu tebaruz ettirmektedir. mes'uliyetin ağırlığı ve memleketin geTass ajansı, şu ciheti beyana selâhi çirdiği buhran hususundaki endişeler CArkası sahife S sütun 3 te olduğu söylenmektedir. Yuııanistan faciası Eski Başvekil Korizis intihar ederek ölmüş Amerika Bahriye Nazın Knoks Nevyork 8 (a.a.) Stefani ajansm . dan: Federaî zabıta, Alman tebaasımn kütle halinde tevkifine devam etmektedir. Şimdiye kadar 250 Alman tevkif edil miştir, bunların arasmda Transocean ajansının müdürü ile . müdür muavini Zapp ve Tonn da bulunmaktadır. Ne\Tork 8 (a.a.) Stefani ajansır.dan: Federal zabıta, dün sabah erkenden 130 Almanı tevkif etmiştir. Bunlar, İsticvab edildikten sonra Ellisİsland'a gönderilmişler ve muhacirler idaresinin emrine verilmişlerdir. Öğrenildiğine göre bu Almanlar, evvelce mücehhizler tarafından sarnıç vapurlarında istihdam edilmekte olan ve muhasamatın bidayetinde işsiz kahnış olan gemi tayfalarıdır. (Arkası sahife 5 sütun 7 de Rumanyada açlık gittikçe artıyor Haftada iki gün ekmek yemek menedildi Bükreş 8 (a.a.) Rador ajansı, ek Fransız Barvekil muavini Amiral Darlan mek satışı hakkında yeni bir kararnaZürich 8 (a.a.) Volkarecht gazemeye göre Rumanyada haftada iki gün «ekmeksiz gün» olarak ilân olunmakta tesi Fransadaki vaziyete dair yazdığı bir makalede şöyle diyor: dır. Bu iki gün zarfında ekmek yerine •Bazı sendika şeflerinin Laval'e mu«mısır lapası> yenecektir. zaheret etmelerine rağmen Fransız işYahudiler radyo kullanamıyacak çileri, Fransız halkının büyük ekserîBükreş 8 (a.a.) Rador ajansı bildi yeti ile birlikte Almanya ile yakınlaşriyor: = siyasetini reddetmektedirler. Hemen Yahudilere veya yahudi şirketlerlne hemen bütün sokak baslannda de verilmiş oUn radyo ruhsatiyeleri dün Gauüe'ün armasma rastlanmaktadır. neşredilen bir emirname İle iptal olun Bu arma büyük bir »V» harfi içine amuştur. Radyosu olan bütün yahudiler lmmış Lorraine haçından ibaret olup makinelerini polise teslim edecekler duvarlara çizilmektedir. Halk ögle zadir. (Arkası sahife 5 sütun 6 da) Harbiyedeki facia Kazanın büyük bir tedbirsizlikten ileri geldiği anlaşıldı Kaçak otomobil kullanan şoför, zabıtanın kontrolundan kurtulmak için 90 kilometre sür'atle giderken direğe çarptı Birkaç söx Şöîör dün adliyede tevkif edildi Kabahat kimde? Vatandaşların beden terbiyesile meşgul olmak üzere bir umum müdürlük vardır. Sayın Şükrü Kayanın Dahiliye Vekilliği zamanında ve zannedersem bizzat kendisinin teşebbüsile, bundan üç sene evvel kurulan bu teşekkül, kanundan aldığı hak ve vazifeleri elinden geldiği kadar başarmağa çalıjır. Gaye, vatandaşların vücudlerini adam etmek, onlan sıhhatli, işlek ve daima yurda faydah bir halde bulundurmak olduğuna göre, Beden Terbiyesi Umum Müdürlüğü de, salâhiyeti ve tahsisatı hududlan içinde bu uğurda bir şeyler yapar. Dünkü gazetelerin yazdığma göre «umum müdürlük, beden terbiyesi mükelleflerinin en ziyade kesafetle bulunduğu mıntaka iş yerlerinin lstanbulda bulunduğundan ^ehrimizde bir çok spor sahalan yapılmasına karar vermiştir. Bu sahalan büyük müesseseler müstakillen ve küçük müesseseler birleşerek vücude getireceklerdir. Denizden uzak yerlerde yüzme havuzlan ve atlama yerleri yapılacaktir. Bütün spor tesisatım müesseseler vücude getirmekle mükelleftir.» Görünüşte ne güzel bir teşebbüs değil mi? Muntazam, mazbut müesseselerimizde her türlü sıhhat ve maişet endişelerinden âzâde olarak çalışan, sıhhî tertibatı haiz konforlu evlerde yaşayan işçiierimiz, çalışma saatleri dışında, her gün bir iki saat eğlenerek iş yorğunluğunu unutacaklar, ve ayni zamanda vücudlerini işleterek hamhktan kurtulacaklar. Fakat bu görünüştür. Madalyenin bir de tersi var: Bizde işçilerin çoğu ufak bir iicret mukabi linde büyük iş görür, yorulur. Üstelik bir kaç nüfusluk bir aılenin maişet derdile yüklüdür. Spor yapacak kıyafet tedarikine bile muktedir olamaz. Çalıştığı müessesede çok yorulur. İş kanununa rağmen bu müesseselerin ekserisi, yapmağa mecbur bulunduklan sıhhî tertibatı yerine getirememişierdir. Bu şartlar altında işçinin uzvî ve ruhî bisnyesi sporla meşgul olmağa müsaid değildir. ^f,.^ Kabat kimde? diyeceksiniz. Işçilerde mi? Ne münasebetl Müesseselerde mi? Hayır. Bedetı Terbiyesi Umum Müdürlüğünde mi? Kanjınun^ tayin ettiği vazifeleri gördüğü için onda da dağil. Kabahat, değişen içtimaî bünyemize rağmen, bu müesseselerin işçileri hâlâ müreff#hitfa(. vaziyete getirememiş olmalarmdadır. a *"' '. / Solda: Faciadan sonra otomobilin aldığı şekil; Sağda: Müddeiumumî; suçlu şoförii hâdise mahallinde isticvab ediyor (Yozut & inci tahijede)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear