02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

kullanmıştı. Bunun üzerine gelen taraftar tepkilerine yanıt veren, paylaşımlara devam eden Kaya, TFF tarafından 2 maçtan men ve 1500 para cezası aldı. Benzer şekilde taraftarların yazdığını tam anlamayan Fenerbahçe Ülker oyuncusu Rik Hickman ‘idiot’ şeklinde yanıt verdi. Twitter yüzünden ceza alanlara bir de futbol hakemi eklendi. Kayseri ErciyessporBeşiktaş maçından sonra Oğuzhan Özyakup hakkında küfürlü Twitter mesajları yazan İzmir bölgesi hakemi Erkan Güven’in lisansı iptal edildi. DÜNYADAKİ ÖRNEKLER 2011’in ocak ayında Liverpool’un Hollandalısı Ryan Babel İngiltere’de bu yüzden ceza alan ilk futbolcu oldu. Ünlü hakem Howard Webb’i Manchester United formasıyla montajlayan bir fotoğrafı paylaşan Babel 10 bin sterlin para cezasına çarptırıldı. Geçen yıl 1 Eylül’de İngiliz QPR takımının oyuncusu Rio Ferdinand Twitter’da kendisini eleştiren bir taraftara ‘sket’ (Jamaika argosunda ‘fahişe’) yanıtını verince İngiltere Futbol Federasyonu üç maç ceza verdi. Liverpool takımının İtalyan futbolcusu Mario Balotelli geçen aralıkta bir Super Mario paylaşımı yaptı. Ama paylaşımda “siyah gibi zıplar” ve “Yahudi gibi paraları kapar” ifadelerini kullanınca İngiltere Futbol Federasyonu’ndan bir maç ve 25 bin Sterlin ceza yemekten kurtulamadı. İngiltere’de Stoke City takımı oyuncusu Alman Robert Huth ‘cock or no cock’ (penis mi değil mi) hesabıyla etkileşime girince iki maç ceza almaktan kurtulamadı. Fransa’da Lyon takımın başkanı JeanMichel Aulas, Twitter’da PSG maçının hakemini eleştirince Fransa Futbol Federasyonu’ndan iki maç cezayı yedi. Bu hafta NBA takımı Houston Rockets’ın resmi twitter hesabından rakipleri Dallas Mavericks’e yönelik silah ve at emojili bir paylaşım yapılınca bu sosyal medya direktörünün sonu oldu. Amerikalı kadın basketbolcu Cappie Pondexter 2011’de Japonya’yı yerle bir eden Fukuşima depremi sonrası attığı tweet’lerde “Ya Tanrı insanların kendi halklarına yaptığından sıkıldıysa” ve “Hiç bilemezsiniz. Onlar Pearl Harbor’ı yaptı” ifadelerini kullandı. Tabii sonrasında özür tweet’leri atıp durumu toparlamaya çalıştı. 2012’nin temmuz ayında Yunan üç adım atlamacı Paraskevi Papahristu tam da Londra Olimpiyatları öncesi ülkesindeki göçmenleri kast eden şu tweet’i attı: “Yunanistan’da bu kadar Afrikalı’yla… En azından Batı Nil sivrisinekleri ev yemeği yiyecek!” Papahristu uzun bir özür yazsa da Olimpiyat takımından atılmaktan kurtulamadı. Maç biter, fotoğraf başlar Futbolcu İbrahim Dağaşan geçen hafta Instagram’daki fotoğraf paylaşımlarıyla dikkat çekti. Meğer ABD’den makine getirtmiş, izin günlerinde güzel kare bulmak için dağ tepe dolaşıyormuş. SİYASİ SKANDALLAR 2013’te Uludere'de yaşanan olayların ikinci yıldönümünde attığı tweet’lerde "Ölen katırlar sizden daha değerliydi, onlara üzülün bence" diyen TFF Hakemi Ümit Çınarlı da 6 ay hak mahrumiyeti aldı. Yine 2013’te Olimpik güreşçi Rıza Kayaalp Gezi olayları sırasında önce milli voleybolculara laf attı sonra da “yazıklar olsun size Ermenilere bıraktınız meydanı allah belanız versin eylemci çapulcuları” tweet’ini yazdı. Hesabım çalındı bahanesine karşın FILA’dan 6 ay ceza aldı. Ama daha sonra ceza kaldırıldı. Daha önce Bursaspor, Sivasspor gibi takımlarda görev yapan Dağaşan (30) şu anda Kayserispor’la PTT Birinci Lig’de. Defansif orta saha oyuncusu gelecek sezon büyük ihtimalle bu takımla Süper Lig’e dönecek. Fotoğrafçılık merakım son zamanlarda gelişti. Bu alanda örnek aldığım bir kişi var: Eski milli futbolcu Tugay Kerimoğlu. Onun hem futboluna hem karakterine hayrandım. Onun Instagram’daki fotoğraf paylaşımlarını gördükten sonra bu işi biraz hobi olarak geliştirmeye karar verdim üç ay kadar önce. Şimdi de çok keyif alarak çekiyorum. Onunla da telefonda konuştuk. Sağ olsun biraz yardımcı oldu. Yine amatörüm ama bu hobimi daha iyi bir makineyle süslemek istedim. ABD’den arkadaşlarıma bir Canon 6D sipariş ettim. Şimdi antrenmanlardan sonra veya izin günlerimde fırsat buluyorum. İstanbul’a gittiğimde çantamı sırtıma, makinemi boynuma takıp gördüğüm her şeyi çekmeye çalışıyorum. Kayseri’de de köylere gidip insanlarla samimi muhabbet kurup gözümün beğendiği kareleri çekmeye çalışıyorum. Okuduğum ve öğrendiğim kadarıyla makinenizi ve fotoğrafçı olduğunuzu çok belli etmeyeceksiniz. Mümkün olduğu kadar gizli tutacaksınız. Ben zaten hayatımda samimiyeti ön planda tutarım. Portre çekeceksem bu samimiyetle yaklaşıyorum. Biriki kişi hariç kimse bana “kardeşim çekme” demedi. Sezon sonu 40 günlük izinde deniz, sahil fotoğrafları konusunda kendimi geliştirmek istiyorum. Fotoğrafçılığa daha ciddi yaklaşınca Kayseri’de Özgür Hoca’ya, İstanbul’da da Işıl Tavukçuoğlu’na danıştım. Mustafa Seven’in ‘Sokak Fotoğrafçılığı’ kitabını aldım. Onu da okuduktan sonra bazı teknik bilgiler edindim. Önce otomatik ayarda çekmeye başladım. Son 2030 pozu manuel ayarda çektim. Çünkü böyle bir makine kullanıyorsanız otomatik ayar kullanmak biraz sıradan olur. Ben de açıkçası bunların kendi çektiğim fotoğraflar olmasını istiyorum. Bu sebeple ayarları da kendim yapıyorum. İşin en hoşuma giden tarafı paylaştıklarım. Yani hayatımızın anlarını, gördüğümüz insanları, gördüğümüz yerleri çekmek ve bunları paylaşmak. Ama yeni başlamama rağmen çok tutkulu bir şekilde gidiyor. Şimdi Göcek’te gündoğumunu, günbatımını çekeceğim için daha da heyecanlıyım. Halen uzun pozlamalarla ilgili denemeler yapıyorum. Makineye tam hakim olduktan sonra daha iyi çekeceğim. Takımda fotoğrafçılıkla ilgilenen başka kimse yok. Bu sebeple arkadaşlarım fazla yorum yapmıyor ama bir hobi edinmiş olmam dikkatlerini çekti. Futbol ile fotoğrafçılık arasında bir ortak yön göremedim. İstanbul’da Karaköy ve Balat çevresini çok seviyorum İzin günlerimde bazen İstanbul’a geliyorum. Birkaç arkadaşımla günü değerlendiririz genelde. Çok hareketli bir hayatımız yok zaten. Şimdi her geldiğimde fotoğraf turu yapıyorum. Mesela en son geldiğimde Telli Baba’ya, Anadoluhisarı’na gittim. Özellikle Karaköy ve Balat çevresini çok seviyorum. Bugüne kadar Balat’ı hiç bilmezdim. Şimdi sırt çantamla orada bir şeyler çekmeye çalışıyorum. Bu sebeple İstanbul’a her gelişimde arkadaşlar müsait olmasa bile makinemi alır gezerim diyorum. Şifreleri alıp hesabı yönetiyoruz Alpay Canhoroz (CI Sports Global Futbol Direktörü): Şirket olarak anlaştığımız genç futbolculara ilk iş olarak sosyal medya dersi veriyoruz. Çünkü doğru kullanıldığında kamuya bilgi vermek için iyi bir araç. Aynı zamanda bireysel sponsorluklara katkısı olan bir araç. Ama yanlış kullanıldığında adeta pimi çekilmemiş bir bomba. Örneğin genç oyuncuların gönül verdikleri takımla ilgili attığı tweet’ler bugün sorun yaratmayabilir ama 34 yıl sonra transfer zamanı geldiğinde yolunu kesebilir. Çünkü artık sosyal medya geçmişi de didik didik ediliyor. Biz de oyuncuların sosyal medya takibini yapıyoruz. Ufak tefek hatalarda uyarıyoruz. Ama önü alınamaz hatalar yaptıklarında da şifrelerini alıp hesabı biz yönetiyoruz. Zaten 12 milyon takipçisi olan her yıldız sporcunun sosyal medya hesapları profesyonel kişilerce yönetilmeli. 3 MAYIS 2015 27
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle