22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

KAPAK 5 aceleleri yok nasıl olsa. Doya doya yaşıyorlar her günü. Deniz ayrıcalığı Bir de ayrıcalıklı halleri var ki sormayın gitsin. Sabah işe, denize girdikten sonra gitmeyi kaç kişi gerçekleştirebilir ki? Yer Güzelbahçe, siz orada yaşayansanız, şans tam da karşınızda. 1970’li yılların ortalarına kadar İzmirliler’in, plajı konumunda olan, halkın akşamüzerleri sadece gezmek değil denize girmek için geldiği Güzelbahçe de, körfezdeki kirlilikten payına düşeni fazlasıyla aldı. Uzun yıllar denize girmek hayalden öte bir şey değildi. Büyük Kanal Projesi’nin tamamlanmasının ve körfezin temizlenmeye başlamasının ardından, denizin biçimlendirdiği yerleşim yerindeki sahil bandı şimdilerde yeniden hareketlendi. Sadece yerlisine değil İzmir’in merkezinden de çok sayıda hevesliye yüzme parkuru oluyor denizi. İlçenin daimi yaşayanları anlattıkça hayretle dinliyoruz: “Sabah 07.30 gibi kalkmıştım. Kendimi doğruca denize attım. Saat nasıl geçmiş anlamadım. Komşu seslendi “sen bugün izinli misin” diye. Yo dedim demesine de saat 08.30’u bulmuş, mesai başlamak üzere ben hala denizdeyim”. Mesai saati kavramı tarihin marangozluk hatalarından birisi zaten, tarih baba henüz yontamamış o kısmı diyoruz birden. İzmir’in rahmeli belediye başkanı Ahmet Piriştina döneminde Konak’tan Güzelbahçe’ye vapur seferlerinin başlatıldığını, ancak şimdi bu seferlere ara verildiğini dile getiren ilçe halkı, yeniden vapur sesi duymak istediklerini üzerine basa basa vurguluyor. Günü birlik turizm için ideal mekan olan ve bu konuda iddialı da olan yerleşim, yolcu vapurunu olmaz ise olmazlarlar arasında sayıyor. Hatta bu konu bir süre ilçenin örneklerine göre bir hayli ilginç duvar gazetesinde de işleniyor. Okul ların kara tahtalarını düşünün. İşte o kara tahtalardan bir tanesi esnaf dükkanının önünde gazeteye dönüşmüş durumda. İlçenin sıkıntıları yanı sıra ülke gündemine ilişkin değerlendirmeler hep bu kara tahtanın üzerinde. Yolu Güzelbahçe’ye ya da bu güzergah üzerinde herhangi bir yere düşenler, Yalı Caddesi üzerindeki ana yolda yer alan bu ayrıcalıklı gazeteyi okumamazlık etmesin lütfen. İlk yerleşim Kıyı şeridi önceleri yerleşim yeri olarak ilgi çekmeyen Güzelbahçe’nin, ilk yaşam alanı sahilden uzak, dağ yamaçları oluyor. Deniz korsanlarından duyulan çekince bir yana tarım arazisi açma istemi de etkili oluyor bu reflekse. Eskilerin Kilizman diye bildikleri ilçenin başlardaki yerleşim mekanı, bu şekilde şimdilerde İzmir Körfezi’ne hakim bir noktadan bakan alana kuruluyor. Yerleşimin eskileri asıl Güzel bahçe’nin bu alan olduğunu aktarıyorlar. Güzelbahçe’yi sadece sahil kıyısı olarak adlandırılan “yalı” sananların gelip, geçenler olduğu dillendiriliyor. Çeşme otobanının ilçenin ortasından geçmesinin ardından “yalı” ve “ilk yerleşim” ayrımının daha da belirginleştiği aktarılanlar arasında. 1958 yılına kadar Urla’ya bağlı belde belediyesi olan Güzelbahçe o tarihten sonra İzmir merkez ilçeye bağlanıyor. Belediye, 12 Eylül’le lağvedilince İzmir Belediyesi’nin bir şubesi oluyor. Ardından 1992’de Narlıdere Belediyesi’yle birleşiyor. Ama yerleşik halk bunu içine sindiremiyor ve 1994 yılında Güzelbahçe Belediyesi olarak bir anlamda kendi ayakları üzerinde durmaya başlıyor. 1995 yılında yeni bir yapılanmaya
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle