13 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

KAPAK 7 GEZEKALIN Mustafa Balbay ankcum@cumhuriyet.com.tr ATATÜRK’ÜN SOFRASINDA! 19 Nisan perşembe günü Ankara’da bir tören vardı: Cumhurbaşkanlığı Atatürk Müze Köşkü’nün açılışı... Gazetecilerin başlıca sıkıntısı, görevinin götürdüğü yere git demekten, yüreğinin götürdüğü yere git diyememesidir. Ama bu açılış her ikisini de barındırıyordu. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, göreve başladığı günlerde Atatürk’ü 1921’den 1932’ye dek 11 yıl ağırlamış olan “bağevi”nin bakım ve onarımı için düğmeye basmıştı. 2002’de başlayan çalışmalar bu yılın ilkbaharında tamamlandı ve “müze köşk” ziyarete açıldı. Müzedeki eşyaların neredeyse tümüne Atatürk’ün elinin değdiği düşünerek içeri girmek heyecan verici... Girişin hemen solundaki büyükelçilerin güven mektubunu verdiği odanın duvarlarından kendinizi alamıyorsunuz. Atatürk bu bölümü 1924’e dek çalışma odası olarak da kullanmış. Karşısındaki yeşil salon adını ortamın renklerinden alıyor. Latife Hanım’ın konuklarını ağırladığı bölüm. Yeşil perdelerin ve koltuk döşemelerinin tümünün yepyeni olduğunu görünce aklımıza gelen soruyu sormadan rehber yanıtladı: “Çok yıpranmışlardı. Aynısını yeniden dokuttuk. Bunların tümü hala Hereke’de dokunabiliyor. Ama koltukların tümü o günden...” Yeşil salonun hemen ötesi Atatürk’ün o ünlü sofrasının bulunduğu bölüm. Yemek salonu ve radyo sigara salonu... Çok zevkli, çok sade ve çok alımlı bir salon. Sofranın örtüsü ve peçeteler dışında tabaktan içki bardağına, sandalyelerden şömineye her şey Ata’nın bıraktığı gibi. Duvarların üst bölümüne, tavandaki geometrik desenlere bakarken yürümemeniz gerekiyor, bir yere çarpabilirsiniz. Üst katta uzun süre Zübeyde Hanım’ın da kaldığı misafir yatak odasını geçince, Atatürk’ün konuklarını beklerken oynamaktan hoşlandığı bilardo masası dikkati çekiyor. Bu bölümün pencereleri güzel bir Ankara manzarasına açılıyor. Ve karşıda kütüphane... Atatürk’ün okuduğu kitaplar ve Nutuk’u yazdığı masası... İnsan bilse bile ister istemez sormadan edemiyor: “Bunların tümü orijinal mi, sonradan eklenen bir malzeme var mı?” Görevliler “Evet, tümü Atatürk’ün kullandığı eşyalar, onarımda buna çok büyük özen gösterdik” diyor. Camlı, güzel işlemeli, ahşap raflardaki kitapların sırtından çok kez ele alındığı belliydi. Köşk’ü tümüyle kapatmış olsalar da, beni içeride unutmuş olsalar... Günlerce burada kalsam! Kütüphanenin devamında çalışma odası ve yatak odası var. Atatürk’ün yıllarca kullandığı siyah terliği, yarı yıpranmışlığıyla öylece duruyor. Müze Köşk, ziyaretçilere açık. Hafta içindeki açılıştan sonra hafta sonunda aile boyu bir kez daha dolaştım. Cumartesi, pazar günleri 13.0017.00 arasında gruplar halinde ziyaretçi kabul ediliyor. Ankara dışından gelmişseniz ve hafta içiyse, 4702485 numaralı telefonu arayıp, randevu alabilirsiniz. Müze Köşk, görmeye değer... Bir nefes Atatürk çekmek için! Gezekalın... den gelenler yerleşmiş. Dereköy’de girişte sizi ya çocuklar yada elinde sondası ile dolaşan orta yaş bile olmayan biri karşılıyor. Rehberlik yapmaya çalışıyor. Doğruca çamaşırhanenin yolunu tutturuyor. Adada eski köylerin yerlerden. Dereköy’den ayrılıp Uğurluköy’e doğru yol alıyoruz. Gökçeada’ya Çanakkale’den ya da EceabatKabatepe limanı üzerinden gidebilirsiniz. Çanakkale iskelesinden feribotla ya da Kabatepe hepsinde çamaşırhane bulunmakta fakat çamaşırhanelerin en büyüğü Dereköy’de bulunuyor. İçinde suları biriktirecek minik havuzlar ve devamlı tatlı su akan bir çeşme var. Bunun dışında Dereköy’deki; Ayios Yioryios ve Ayia Marina Kilisesi görülmesi gereken iskelesinden araba vapuruyla adaya ulaşılabilir. Deniz yolculuğu Çanakkale’den 22.5 saat, Kabatepe’den ise 1.52 saat sürüyor. Gökçeada’ya İstanbul’dan gelenlere Kabatepe limanı, Anadolu’dan gelenler için Çanakkale limanı uygun.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle