18 Haziran 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

RÖPORTAJ 13 kullanılıyor ve bu yöntem ısıtma maliyetlerini artırıyor. O yüzden otel biraz soğuk... Buna karşılık kömüre göre çevreyi koruyor ve kayak merkezlerinde sıkça görülen ‘‘siyah kar’’ olgusunun ortaya çıkmasını önlüyor. Otelin Genel Müdürü ve Sirene Grubu SatışPazarlama Direktörü Seçkin Berkant’tan aldığım bilgiler şunlar: Normal oda fiyatları hafta içi kişi başına 99 yeni lira. ‘‘Tam Pansiyon/Plus’’ denilen sistemde fiyatlara üç öğün yemek dışında, susoda ve sofra şarabı dahil. Bunun ‘‘her şey dahil’’den farkı ekstra harcamalar ve içkilerin fiyata dahil olmaması. Hafta sonu (cumapazar) için normal odada kişi başına fiyat 149 yeni liraya, salt cumartesi için 199 yeni liraya (çift kişilik odada kişi başı) yükseliyor. Benim kaldığım süit ise herhalde uzaya yükseliyor. Geleceği parlak Verilen hizmetler ise şunlar: Kapalı ve ısıtılmış havuz. Uzakdoğu masajlarının (Ayurveda ve Shiatsu) parası karşılığında yapıldığı bir sağlık merkezi (Ben girmedim). 60 ve 90 derecelik iki sauna. Türk hamamı, şok havuzu, bowling merkezi ve kayak dersleri (paralı)... Ayrıca geniş bir toplantı salonu ve iki restoranda açık büfe servis var. Seçkin Bey oteldeki tenhalığı bu yıl kar geç düştüğü için Rusya ve Kazakistan’la yapılan bazı rezervasyonların iptal edilmesine bağlıyor. Bu durum geçici, diyor ve gelecekten umutlu. Genel Müdür Yardımcısı ve kayak hocalarından biri olan Mücahit Kalkan ise Davras Dağı’nın özellikleri nedeniyle buranın tutulacağından emin. Çünkü Davras Dağı her seviyedeki kayakçı için uygun ve diğerlerine göre çok daha ucuz.. Şöyle açıklıyor: Kayakta üç ayrı pist ve üç ayrı seviye vardır: Mavi pist, acemiler için; kırmızı pist, orta seviye ve siyah pist usta kayakçılar için. Burada üçü de var ve uzunlukları 6 kilometreye yaklaşıyor. Önümüzdeki sezon için Isparta Valiliği’nden daha yukarılara bir telesiyej daha kurulması sözü alınmış. O zaman kar sorunu bitecek ve yükseklik farkından dolayı sezon daha erken başlayıp daha geç sona erebilecek. Isparta İl Özel İdaresinin işlettiği telesiyejde çıkışlar (günlük sınırsız) 3545 yeni lira arasında. Bu rakamların diğer kayak merkezlerine kıyasla ucuz olduğu söyleniyor. Sessizlik bozuluyor Oteldeki saltanatım sadece bir gece sürüyor. Cuma sabahından itibaren 65 kişilik bir müşteri grubu oteli dolduruyor ve sessizliği bozuyor. Hafta sonu için bir o kadar da ‘‘yoldan geçen’’ da ha doğrusu Davras Dağı’ndan geçen müşteri umudu var. Personel yeniden bol müşteriye kavuştuğu için sevinçli. Gerçekten bir otel ne kadar hoş ve lüks olursa olsun boş olduğu zaman tatsız bir yer haline dönüşüyor. Ben de tüm personelin sıcak ilgisinden biraz hoşlanır gibi olsam da, daha sonra sıkılmaya başlıyorum. Nedeni şu: Otel boş olduğu halde her şeyi işliyor. Lokantalar, kafeteryalar çalışıyor. Kaloriferler, elektrikler yanıyor. Kayak odası, saunalar ve hamam, servis arabaları hazır bekliyor. Her an 40 kişi oradan oraya koşuşturuyor. Bu durumda tek müşteri olmanın sıkıntısı şu: Sanki bütün bu işler benim için yapılıyor. Personele hissiyatımı sezdirmiş olmalıyım ki, beni şu sözlerle yatıştırmak istiyorlar: Otelde tek müşteri bile olsa memnunuz. Hiç olmazsa hizmetimiz bir işe yaramış oluyor. Ya siz de olmasaydınız? Kayak ve ben Pistlere de çıktım telesiyejle... Fakat ne kayak takımı aldım yanıma, ne snowboard.... Yukarıdaki görevli beni telden alırken şaşırdı biraz. Hayrola abi, bu ne iş, diye sordu. Uzun uzun anlatmamak için Benim işim böyle, dedim. Yukardan biraz fotoğraf çektim. Olay şu: Daha önceki denemelerimden biliyorum ki, kayak sporu benim için bir çeşit ‘‘durmadan düşme’’ hali... Birçok kayak hocası beni pistlerde dik durdurabilmek için çaba harcadı, fakat başaramadı. Bazıları şu sözlerle gayrete getirmeye çalıştı: Kaymaya başlarsanız göreceksiniz ki, dünyanın en zevkli işi bu... Kafanız tamamen boşalacak, başka bir şey düşünmez olacaksınız. Söylediklerinin bir kısmı doğruydu. Kaymaya başladığımda kafam gerçekten tümüyle boşalıyordu. ‘‘Ne olacak bu memleketin hali’’ şeklindeki normal düşüncelerimin yerine, bu kez kafamı ‘‘Acaba şimdi hangi talihsizle çarpışacağım’’ düşüncesi dolduruyordu. İşin güzel tarafı bu merakımı en kısa yoldan giderebilmemdi. Çünkü kaymaya başladıktan en fazla biriki dakika sonra çarpışacağım talihsizin kim olduğu belli oluyordu. Bu kez hiç denemedim ama kayanları gördükçe de içim gitti. Bunlarla kim bilir ne güzel çarpışılırdı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle