Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 C S İ çekleştirmek için harekete geçmişlerdir. Yeni muhafazakar görüşe göre, Soğuk Savaş’ın bitimiyle beraber ‘‘haydut devlet’’ler çoğalmış, tehdit yayılarak küreselleşmiştir. Esas olarak Bush ekibinin öne çıkardığı yeni Milli Güvenlik Stratejisi’nin temelini 1992’de Paul Wolfowitz ve Dick Cheney gibi isimlerin hazırladığı ve basına sızdığında büyük yankı uyandırdığı için bir süre rafa kaldırılan ‘‘Savunma Politikası Kılavuzu’’ (‘‘Yeni Bir Yüzyıl için Stratejiler, Güçler ve Öneriler’’) başlıklı rapor oluşturmuş TRATEJİ ABD’de yeni muhafazakarların yükselişi Aslı GÖKÇORA TUSAM Amerika Araştırmaları Masası agokcora?tusam.net eni muhafazakar hareket, ABD’nin yeni ihtiyaçlarını önceden gören, buna uygun politikaları faşizan anlayışla geliştiren ve bu siyasetin gereğini yapmak üzere hazırlıklı ve radikal bir üslupla harekete geçme yeteneğine sahip siyasal bir oluşumdur1. Yeni muhafazakarlar, ilk olarak ‘‘soldan’’ gelen ve Commentary dergisinin kurucularından Irving Kristol’un Başkan Nixon’un seçim kampanyasını desteklemesiyle siyaset sahnesine çıkmışlardır. Yeni muhafazakarlar, Ronald Reagan’ın başkanlık döneminde ise 1981 ve 1985 yılları arasında, hükümette görev alma ve bürokrasi içinde örgütlenme imkanı bulmuşlardır. Örgütlü bir yapı kazanmaya başladıkları andan itibaren, merkez sol ve liberal entellektüelleri silme konusunda ısrarcı davranmışlardır. Yeni muhafazakarlar iç ve dış politikadaki rakiplerin güçsüzlüğünün güçlü olmaya bağlı olduğuna inanmışlardır. Amerika’nın elindeki askeri ve teknolojik imkanların sonuna kadar kullanılması gerektiğini savunmuşlardır. Y lk olarak Reagan’ın başkanlığı sırasında ABD hükümetinde görev alan yeni muhafazakarlar, o dönemden bu yana ülkedeki merkez sol ve liberalleri politikadan silmeye çalışıyorlar. Muhafazakarların en önemli tezi ise ABD’nin refahını sürdürebilmesi için askeri ve teknolojik imkanlarını sonuna kadar kullanması... tur. Bu rapor, yeni muhafazakarlara göre Washington’un siyasi ve askeri tavrının rehberidir2. 1997 yeni muhafazakar hareket açısından bir örgütsel sıçrayış yılı olmuştur. ‘‘Yeni Amerikan Yüzyılı Projesi’’ (PNAC) adlı think tank kuruluşu 1997 yılında the Weekly Standard’ın yayın yönetmeni William Kristol ve Robert Kagan’ın girişimiyle oluşturulmuştur. Söz konusu örgüt, 1992’deki raporu hazırlayanların da bulunduğu ya da desteklediği bir örgüttür. PNAC tarafından yayımlanan ‘‘statements of principLe Monde 23 Ağustos les’’ (ilkelerin ilanı) ismiyle bildirgeyi Donald Rumsfeld, Paul Wolfowitz, Lewis Libby, Zalmay Halilzad, Jeb Bush, Francis Fukuyama ve onlara sonradan katılan Richard Perle gibi bugün ABD yönetiminde görev alan isimler hazırlamıştır. Yeni Amerikan Yüzyılı Projesi 1997 yılının ilkbaharında oluşturulmuştur. Bu proje, öncelikle, Amerika’nın savunma gücündeki düşüşü incelemek ve bu düşüşün Milli Güvenlik stratejisinin temeli aşta silah ve petrol olmak üzere büyük tekellerle Yahudi sermayesi ve lobisiyle yakın ve organik ilişkiler içinde olan neoconlar; siyaset projelerini 1990’larda, Sovyetler’in dağılması sonrasında yeniden yorumlayarak ger B Amerika’nın dünya liderliğini sürdürmesinde yaratacağı sorunları ele almak kaygısıyla hazırlanmıştır. Ülkenin savunma planlarını ve kaynak ihtiyaçlarını incelemek üzere 1998 ilkbaharında bir proje başlatılmıştır. Proje bir dizi seminerle devam etmiştir. PNAC, 1997’de Başkan Clinton’a da bir mektup göndererek politik arenada ilk kez dikkatleri üzerine çekmişti. Bu mektupta da Afganistan ve Irak’a müdahale edilmesi, İran ve Suriye’nin etkisizleştirilmesi, İsrail’in desteklenmesi ve askeri harcamaların arttırılması gibi bir dizi başlık dikkati çekmiştir. İsrail’de hükümeti hangi ekip ya da siyasi eğilim oluşturursa oluştursun şartsız olarak bu ülkenin desteklenmesi gerektiği, İsrail’in güvenliğinin ancak müdahaleci bir ABD ile sağlanabileceği görüşü yeni muhafazakarların hem bu mektupta hem de daha sonra hazırlayacakları ve Amerikan siyasetinin eksenini oluşturacak raporlarında sıkça vurgulanmıştır. Dolayısıyla, ABD’nin yeni savunma doktrini, 1997 yılında ABD eski Başkanı Demokrat Bill Clinton’un başkanlığı sırasında belirlenmiş ve benimsenmiştir. Clinton yönetimi sırasında hazırlanan (1997) 4 yıllık ‘‘Savunma Değerlendirme Raporu’’ ile belirlenen yeni Ulusal Güvenlik Stratejisi’nde ‘‘tehdit merkezli’’ askeri savunma doktrininden (önleme), olanakolasılık (ön almaönleyici ilk vuruş) merkezli bir askeripolitik yaklaşıma geçilmiştir. ABD, kendisine yönelebilecek tehditleri daha oluşmadan ortaya kaldırmaya yönelik bu strate ? Yeni muhafazakarlara göre, Clinton döneminin bitmesiyle neoliberal ve geleneksel realist politikalar da son bulmuştur. Dolayısıyla, söz konusu görüşe göre, Bush ve yönetimi bu politikalar yerine önleyici vuruş stratejisini esas alan bir dış politika izlemelidir. Öte yandan, değinildiği gibi, Demokrat Parti’nin yeni muhafazakarlara yönelttiği eleştiri ‘‘esasa’’ değil ‘‘usule’’ dair bir eleştiri olarak dikkat çekmektedir. Demokratların farklı düştüğü nokta, bu politikaları gerçekleştirmek için diplomatik yolları, kültürel araçları, uluslararası ilişkileri ve kurumları daha çok dikkate almak ve kullanmak gerektiğini düşünmeleridir. Chavez ve Castro Pat Robertson ABD’li şahinler politikaları Irak bataklığına saplandıkça daha sert politikalar izlenmesi ya da yumuşak geriye çekiliş stratejilerinde yol ayırımı gündeme geldi. ABD’li neojonlar birzamanlar destekledikleri şahinlerin öncülerinden savunma bakanı Rumsfeld’in görevden alınmasını istediler. Öte yandan Bush’un destekçilerinden din adamı Pat Robertson’un bir televizyon programında Hugo Chavez’e suikast düzenleme çağrısı büyük tartışmalara yol açtı. Her ne kadar Robertson’un görüşlerinin kişisel olduğu ABD yönetimini bağlamayacağı savunulsada Beyazsaray’ın söz konusu tartışmalarada sessiz kalması dikkat çekti. Sadece Rumsfeld ABD yönetiminin suikastlerle ilişkisi olmadığı yolunda bir açıklama yaptı. Ancak Venezuella’nın ABD’ye yönelik güçlü muhalefetin simgesi olan lideri Chavez’in, ABD yasalarına göre suç olan bu açıklama ile, ABD yönetiminin hedefinde olduğu bir kez daha dünya kamuoyuna yansımış oldu.