Katalog

C S eçimler öncesinS de halkın yüzde 35’lik bölümünün Aliyev’e olan desteğinin sürdüğü görülürken, bir diğer yüzde 35’lik bölüm ise muhalefeti destekliyor. Kalan yurttaşlar ise komşu ülkeleri örnek göstererek dışarıdan gelecek baskılar ile yeni bir düzenin kurulabileceği kanısında... şikliğin ‘‘iktidarı devirecek olan’’ muhalefet tarafından gerçekleştirileceğini düşünmektedir. Değişiklik isteyenlerin geride kalan % 35’lik kesimi ise değişikliklerin, ABD başta olmak üzere Batılı devletlerin ve uluslararası kuruluşların istek, talep ve baskılarıyla gerçekleşebileceğine inanmaktadır. Onlara göre değişiklikler için iç dinamikler ya isteksiz (iktidar anlamında) ya da yetersizdir (muhalefet anlamında). Bu nedenle de dış dinamiklerin yeterli baskı ve talepleri söz konusu olmadan, sadece yerel dinamiklerin etkisiyle bir değişimin yaşanamayacağına inanılmaktadır. Gençliğe duyulan güven oplumda gözlenen bir diğer önemli özellik, toplumun siyasete ve siyasetçiye günümüzdeki iktidarmuhalefet mücadelesi anlamında giderek uzaklaştığıdır. Toplumun önemli bir kesimi, nedenleri ne olursa olsun, mevcut siyasi yapının kendi beklentilerini karşılayamadığına inanmaktadır. Yıllardır iktidar muhalefet mücadelesinin ön cephesinde yer almış olanlara oranla, bu mücadelede yıpranmamış aydın insanlar toplum nezdinde daha saygın konuma sahiptirler. Yine, hem iktidar ve muhalefet saflarında, hem de bağımsız olarak siyasete yeni atılmış gençler de toplum içerisinde daha saygın olarak kabul görmektedirler. Toplumda yenilere umut daha fazla olmakla beraber, mevcut siyasi yapıların da kendilerine göre canlı ve dinamik tabanları bulunmaktadır. Bu taban genişlememekle beraber, 2003 başkanlık seçimleri ile kıyaslandığında canlanmanın TRATEJİ ÇİZGİLİ DÜNYA? İsrailFilistinBARIŞ? 11 T daha erken başlaması da dikkat çekmektedir. 2003 seçimlerinde seçime sadece 23 ay kala ciddi gösterilerini gerçekleştiren muhalefet, yaklaşık aynı yoğunluktaki gösterilerini bu defa seçimlerden 56 ay önce yapabilmiştir. Aynı durum iktidar partisi tarafından, seçime yaklaşık 6 ay kala gösteri düzenlenmesi örneği için de geçerlidir. Kasım 2005’te yapılacak parlamento seçimleri için günümüzde aday başvuruları aşaması yaşanmaktadır. Seçimlerde ciddi boyutta ve daha önceki hiçbir seçimle kıyaslanmayacak şekilde aday bolluğu yaşanmaktadır. Bu, Azerbaycan’da demokrasinin daha ciddi şekilde işleyeceğine olan inançla beraber, halkın değişime ortak olma isteğinin de göstergesidir. Azerbaycan’daki gözlemlerimizin bu aşamadaki en çok dikkat çeken özelliği, halkın değişim talebiyle beraber, yönetimdeki zaaflarda yaşanan artış oldu. Bu durum, aklımıza hemen ‘‘yukarılar (iktidar) eskisi gibi yönetememekte, aşağılar (halk) eskisi gibi yaşamak istememektedir’’sloganını getirdi. Hatırlanacağı üzere, Lenin’in devrim öncesi durum için kullandığı bu slogan, Azerbaycan açısından önemli ölçüde doğrudur. Fakat, ne Azerbaycan Çarlık Rusyası, ne de dönem 20. yüzyılın başları değildir. Siyasi süreçler artık salt ‘‘aşağılar’’ ile ‘‘yukarılar’’ arasında yaşanmamaktadır. Azerbaycan’da değişim isteyenlerin kararlılığı, iktidar ve muhalefetin bütünlükleri, yabancı güçlerin süreçte oynayacakları roller kesinleşmeden Azerbaycan hakkında devrim senaryoları yazmak için henüz erkendir. Ama, bir konuda kısmen de olsa görüş bildirilebilir: Azerbaycan’da parlamento seçimlerinin nasıl sonuçlanacağı, Baku’de belirlenmeyecektir. Bunun sinyallerini sadece Batılı medyada değil, Azerbaycan kamuoyunda da görmek mümkündür. RusAzerbaycan Ermeni dışişleri bakanları 24 Ağustos’ta Moskova’da bir araya gelerek Karabağ sorunu üzerinde görüştüler. The Guardian 19 Ağustos The Guardian 22 Ağustos Birleşmiş Milletler İsrail’in jestinden! şaşkın Internatıonal Herald Tribune 45 Temmuz