09 Ocak 2025 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ki prensiplerini sürekli yenileyen Rusya Federasyonu, utin yönetiminin özellikle Bağımsız Devletler askerlik sistemini çağa Topluluğu (BDT) ile ilgili uydurma çalışmaları olarak, bu devletlerde bulusürüyor. Zayıflayan nan Rus kökenlilerin veya sistemin zafiyetini Rus uyruklu vatandaşların gidermek için nükleer haklarının çiğnenmesi durusilahların bölgesel munda veya bu ülkelerde sitehditlere karşı kullanılması yasal ve etnik unsurlar arada askeri doktrin içine sındaki dengenin bozulması alındı. Özellikle Beslan durumunda ilgili ülkelerle baskınından sonra Rusya, arasındaki ilişkileri tekrar teröre karşı önleyici vuruş gözden geçirerek yeniden taktiğini uygulayacağını düzenlemeyi ilke edinmiş ve açıkladı. bu şekilde gelişmelerin özelliğine göre kuvvet kullanma konusunda kendine bir hareket alanı ve serbesti tanıdığını üçüncü ülkelere deklare etmiş, kendini de bu şekilde bağlamıştır. Yine dış politikasının öngördüğü üzere, BDT ve bunlara komşu olan ülkeler arası çıkabilecek çatışma ve gerginlik durumunda veya köktendinci tehditlerin söz konusu olduğu durumlarda, RF Ordusu kuvvet kullanma ve güç sevkini ele alabilir. Aynı şekilde bölgesel ve küresel düzeyde Kitle İmha Silahları’nın (KİS) yeni tehditler oluşturması ve istenmeyen durumların ortaya çıkması durumunda çeşitli önlemleri kademeli olarak ele almayı düşünebilir. C S TRATEJİ 15 P 2006 çözüm mü getirecek? Araz Aslanlı K arabağ sorununa ilişkin iyimser açıklamalar TUSAM Kafkasya Araştırmaları Masası aaslanli@tusam.net on dönemlerde Azerbaycan ve Ermenistan’ı ziyaret eden yabancı ülke yetkililerinin açıklamalarına bakılırsa, önümüzdeki yıl Azerbaycan topraklarının Ermenistan tarafından işgali sorununun (Karabağ sorununun) çözümüne ilişkin ciddi adımlar atılacaktır. Azerbaycan’daki parlamento seçimleri nedeniyle soruna ilişkin görüşmelere verilen yaklaşık iki aylık aradan sonra çözüme yönelik girişimler yine hız kazandı. Belçika Dışişleri Bakanlığı AGİT Özel Temsilcisi, Senatör Pierre Chevalier’in 2021 Kasım 2005 tarihlerinde gerçekleştirdiği Azerbaycan ziyareti sırasında yaptığı “2006 yılı Karabağ sorununun çözümü sürecinde dönüm yılı olacaktır” açıklamasının ardından ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Nicholas Burns’un de “ABD, sorunun çözümü konusundaki ilerleyişleri alkışlamaktadır ve Azerbaycan ve Ermenistan’ın 2006 yılı içerisinde ciddi adımlar atacağından emindir” ifadelerini kullanması, bölge medyasında geniş yankı bulmuştur. Benzer açıklama 6 Aralık 2005’te Dışişleri Bakanları Konseyi’nin toplantısı sonrasında, Slovenya Dışişleri Bakanı ve AGİT Dönem Başkanı Dimitrij Rupel tarafından da yapılmıştır. Rupel, konuya ilişkin değerlendirmeleri sırasında 2006 yılının çözüm yılı olacağına özel vurgu yapmıştır. Bu arada AGİT Dışişleri Bakanları Konseyi’nin toplantısı öncesinde, 4 Aralık 2005’te Slovenya’nın başkenti Ljubljana’da AGİT Minsk Grubu’nun ABD’li, Fransız ve Rus Eşbaşkanlarının da katılımıyla Azerbaycan ve Ermenistan Dışişleri Bakanlarının görüşmesi gerçekleştirildi. Görüşme sonrasında Minsk Grubu’nun Rus Eşbaşkanı Merzlyakov Azerbaycan ve Ermenistan Dışişleri bakanlarına yeni önerileri sunduklarını S Rus savunma doktirini alen geçerli olan Rus askeri siyaseti, ulusal güvenliğin sağlanmasını, Rusya’nın dış politikasını da dikkate alarak uygulayan bir çizgidedir. Yeni askeri doktrin; nükleer güçler dahil bütün güçlerin “herhangi bir kriz durumunun çözümünde eldeki bütün enstrümanların tükenmiş olması veya yetersiz kalmasında” devreye girmesini öngörür. Bunun yanı sıra, nükleer caydırıcılık bugünkü doktrine göre yalnız Rusya’yı korumakla kalmayacak ve isimleri açıkça belirtilmeyen müttefikleri de kapsayacaktır. Yine doktrine göre, nükleer silahlar yalnız küresel çatışmalarda değil, bölgesel çatışmalarda da kullanılacaktır. 2003 yılında şekillenen yeni doktrin, 2000 yılında yayınlanmış eski askeri doktrine göre farklıdır ve hali hazır yöresel çatışmalar ve güç kullanmadaki yeni senaryolar da ele alınarak hazırlanmıştır. Bu yeni doktrinde özellikle Beslan krizinden sonra Rus Genelkurmayı’nın, dünyanın neresinde olursa olsun önleyici ve ön alıcı vuruş seçeneklerini terör örgütlerine karşı kullanacağı vurgulanmaktadır. Rus Silahlı Kuvvetleri’nin doktriner olarak ele aldığı, ulaşılması gereken temel hedefler: ? Stratejik caydırıcılık yeteneği, ? Yüksek savaş ve harekata hazırlık yeteneği, ? Stratejik harekat yeteneği, ? İyi eğitilmiş ve hazırlıklı personel ile yüksek derecede görev tamamlama düzeyidir. Temel Öncelikler ise; ? Stratejik caydırıcılık potansiyelinin korunması, ? Sayısı çoğaltılması hedeflenen savaşa hazır daimi birliklerin ve bu esaslara göre teşkil edilecek birlik gruplandırılmalarının örgütlendirilmesidir. Tehdit değerlendirmeleri konusunda askeri doktrin, uluslararası ilişkilerin yeni görüntüsünde askeri güç kullanma kavramının değerinin azalmadığı tespitini yapmıştır. Askeri açıdan siyasal değerlendirme, Rusya’nın sınır yakınlarında veya doğrudan Rusya’yı tehdit edebilecek büyük silahlı çatışmaların çıkabileceği şeklindedir. Özellikle, sınır ötesi gelişen tehditler, KİS’lerin çeşitli ülke veya örgütlerce üretimi, milli sınır yakınlarındaki provokatif askeri tatbikatlar, uluslararası radikal örgütlerin ve sınır yakınlarında köktendinci örgütlerin üstlenmesi, stratejik önem gösteren nakliye kanallarının engellenmesi ve KİS’lerin üretimini sağlayabilecek teknoloji, malzeme ve cihazların yaygınlaştırılması gibi konular askeri doktrinde tehdit unsurları olarak ele alınmıştır. H açıklamıştır. Buna karşın bakanlar, her hangi bir yeni öneriyi görüşmediklerini, sadece bazı yeni ilkeler üzerinde durduklarını açıklamıştır. Bu durum, Karabağ sorununun çözümü sürecinde karşılaşılan, açıklamaların çeliştiği ilk durum değildir. Özellikle, 2000 yılı sonrasında yapılan görüşmelerin hemen hemen hepsinden sonra tarafların ve arabulucuların açıklamaları birbirleriyle çelişmiştir. Hatırlanacağı üzere 2005 yılı başları ve ortalarında da bu tür pek çok mesaj verilmişti. 2005 yılı başlarında devamlı dile getirilen, “bu yıl içerisinde çözüme yönelik adımlar mutlaka atılacaktır” ifadesi, 2005 yılı sonlarında, bu defa 2006 yılı için ifade edilmeye başlandı. Aslında gerçekten de 2005 yılı görüşmeler açısından zengin bir yıl olmuştur. AGİT Minsk Grubu Eşbaşkanlarının Azerbaycan ve Ermenistan’ın Devlet Başkanları ve Dışişleri Bakanları ile, bu iki ülke üst düzey yetkililerinin de kendi aralarında 2005 yılı içerisinde yaptığı görüşmelerin sayısı yirmiyi geçmiştir. Konuyu yakından takip edenler, özellikle TemmuzAğustos 2005 döneminin görüşmeler ve açıklamalar açısından çok yoğun olduğunu anımsayacaklardır. Bu dönemde, genelde iç kamuoylarına yönelik şahin tavırlar sergilemeyi tercih eden Azerbaycan ve Ermenistan yetkilileri çözüme yönelik sıcak mesajlar vermekten kaçınmamıştır. Nitekim, Minsk Grubu’nun Rusyalı Eşbaşkanı Yuri Merzlyakov 16 Temmuz tarihli Ermeni Azg gazetesine verdiği demeçte, bu yıl içerisinde çözüme ulaşma ihtimalinin yüksek olduğunu, çünkü artık tarafların taviz vermeye hazır olduklarını söyledi. Fakat, 6 Kasım 2005’te Azerbaycan’da yapılan parlamento seçimleri nedeniyle sorunun çözümüne ilişkin görüşmelere ara verildi. ‘Seçimler tamam, sıra Karabağ’da’ Azerbaycan’da parlamento seçimleri sürecinin bir şekilde tamamlan ? arabağ sorunun çözümü için girişimde bulunan bütün yetkililer 2005 yılı boyunca olumlu açıklamalarda bulundu. Yıl biterken, bu olumlu açıklamalar şimdi önümüzdeki yıl için yapılmaya başlandı. Uzayan her çözümsüzlükte oluşan diplomat sektörü, Karabağ sorununda da kendini gösteriyor. Çözümün günümüzdeki en önemli engeli, öneri getirenlerin kendi aralarında anlaşamaması. Ermeni yetkililerin batılı başkentlerdeki açıklamaları ise iyimser K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle