Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 28 KASIM 2009 CUMARTESİ Sahtekâr akbabaların iktidarı Babylon’da eğlence Amerikalı topluluk Wovenhand, yarın akşam Babylon sahnesinde sevenleriyle buluşacak. ‘16 Horsepower’ın kurucusu ve vokalisti David Eugene Edwards’ın solo projesi olarak ortaya çıkan Wovenhand’in müziğinde ‘postrock’, ‘punk’ ve ‘folk’ müzik tarzı başarıyla harmanlanıyor. ‘Banjo’ ve ‘concertina’ gibi yerel enstrümanların da kullanımıyla alışılagelmiş rock sounduna farklı boyutlar katan Wovenhand, dinleyicilerine unutulmaz saatler yaşatacak. Gece konserde Wovenhand’den önce akustik müzik yapan Hoca Nasreddin grubu sahneye çıkacak. (0216 556 98 00, biletler 25 TL) Foo Fighters’ın kurucusu Dave Grohl, Led Zeppelin’in klavyecisi John Paul Jones ve Queens of Stone Age’den Josh Homme, “Them Crooked Vultures”da bir araya geldi. Grup, rock ve grunge müziği baştan tanımlıyor. Mizahi bir politikaya sahipler. Hazırladıkları görsel sunumlar da çekici. Akbaba figürü ve sahtekarlık temaları müziğe ve sözlere iyi uyum sağlamış. Yani bu leş yiyiciler bazılarının başını ağrıtacak. Foo Fighters’ın kurucusu Dave Grohl’un, Nirvana’nın davulcusu olarak anıldığı günler artık tarihin tozlu sayfalarında. Grohl, Foo ALİ DENİZ Fighters grubu ile kendi açtığı yolda krallığa USLU oynuyordu ama bu da yetmedi farklı projelerle rock müzik dünyasını sarsmaya devam etti. Şimdi de “Them Crooked Vultures” ile rock alemlerindeki tahtını sağlamlaştırıyor. Kurduğu bu yeni grup, rock ve grunge müziği baştan tanımlıyor. Led Zeppelin’in klavyecisi John Paul Jones ve Queens of Stone Age’den Josh Homme ve Alain Johannes ile Them Crooked Vultures fenomen olma yolunda iddialı. Dünya sunumu yapılan albüm Türkiye’de henüz yayımlanmadı ama çıkış parçaları “New Fang”ı themcrookedvultures.com adresinden dinleyebilirsiniz. Elbette fazlasını bulmak isteyeceğiniz de kesin, bulmanız da kaçınılmaz. Dave Grohl yeteneği ile rock âlemlerinin bir numaralı adamı. Ayrıca onun Nirvana’nın gölge kahramanı olduğunu da söylemeden geçmemeli. Elbette 90’lı yılları sarsan Nirvana’da demlenmesi büyük avantaj. Grohl çok yönlü bir adam, ama odaklanmayı iyi biliyor. Dağılmıyor ve yaptığı işin sonunu iyi görebiliyor. Foo Fighters’ın altıncı albümü “Echoes, Silence, Patience&Grace” ile neler yapabileceğini göstermişti, Grohl hem gerçekten çok yetenekli; davul, bateri, gitar, piyano her enstrümanı çalıyor. Tam bir joker. Foo Fighters, kariyerinin canlı kaydedilmiş ilk akustik albümü “Skin and Bones” da başka bir tez konusu. sonra dağıldılar ama Grohl ve ekibi yalnızca konser ve albüm dönemlerinde biraraya gelerek ilişkilerinin monotonlaşmasını engelliyor. Grohl iyi işlere imzasını atmayı, ismini vermeyi seviyor. Hatta onun ismi de doğduğu ve çocukluğunu yaşadığı sokağa verildi. Ne ironik değil mi? Gelelim “Them Crooked Vultures”ın şarkılarına. Grup mizahi bir politikaya sahip. Albüm kapağı ve hazırladıkları görsel sunumlar gerçekten çekici. Özellikle akbaba figürü ve sahtekarlık kavramı müziğe, sözlere ve görsellere çok iyi uyum sağlamış. Yani bu leş yiyiciler artık çok popüler olacak, bu kesin. Albümün ismini taşıyan “New Fang” neyle karşı karşıya kaldığınızı anlatıyor. Beni ilk etkileyen parça ise “Gunman”. Pop ritmi ve hareketi taşıyan, grunge kokan, bir yandan da mesafesini koruyan bir şarkı bu. Akılda kalıcı ve sürükleyici. “Interlude With Ludes” da farklı, pek tanımlanamayan ama sevilen cinsten. “Elephants” ve “Scumbag Blues” ikinci dinleyiş favorileri. Gerisini de siz keşfedin. Caz geceleri Dünyaca ünlü org müzisyeni Joey DeFrancesco, Garanti Caz Yeşili konserleri kapsamında İstanbul Jazz Center’da dinleyicileriyle buluşacak. 4 ve 5 Aralık akşamları gerçekleşecek konserlerde DeFrancesco’ya, piyanoda Massimo Farao, davulda ise Byron Landham eşlik edecek. Küçük yaşlardan itibaren, Hammond B3 org müzisyeni olan babasıyla caz kulüplerine giden Joey, önce piyano, sonra da Hammond B3 çaldı. 1971 Philadelphia doğumlu sanatçı, henüz 17 yaşındayken çıkardığı ilk albümü ‘All of Me’ ile müzik dünyasının dikkatini çekmiş ve Miles Davis tarafından Avrupa turnesine davet edilmişti. (0216 556 98 00) Kuralları ihlal etmek Grohl, Queens Of The Stone Age’e eşlik ettiğinde Josh Homme ile kanının tuttuğu ortadaydı. Grohl, Queens’e hayranlığını röportajlarında söylemekten hiç çekinmiyordu. Grup, üçüncü albümlerinin arifesinde Grohl’u davet etti ve 2002 Ağustos’unda “Songs for the Deaf” yayımlandı. Şaka gibiydi ama ciddi iyiydiler. Şimdi “Them Crooked Vultures” ile yol alıyorlar. Kuralları biliyorlar ve o yüzden ihlal etmekten zevk aldıkları kesin. Josh Homme bu durum için bir söyleşide “o kadar çok mermer getirdim ki heykeli yapmak artık çok kolaydı” diyor. Led Zeplin menşeili John Paul Jones da hiç alçakgönüllülük yapmadan bu birlikteliği “dünyanın en iyi grubunda çalmış biri olarak bu ekipte olmaktan çok keyif alıyorum” diye özetliyor. Kaptan Grohl ise son noktayı koyuyor; “Temponun ilk ritmi vurduğunda çenelerimizin sarsıntısını hissetmek mükemmel bir histi.” ‘Leş yiyiciler’ popüler olacak “Them Crooked Vultures” da doğru zaman doğru yer ve doğru adamları denkleminin bir kanıtı. Rage Aganist The Machine’nin solisti Zack De La Rocha’nın ve Soundgarden’ın lideri Chris Cornell’in gruplarından ayrılmasının yakın zamanlara denk gelmesi de rock müzik adına büyük bir şanstı. Çünkü bu zamanlı ayrılıklar Audioslave gibi bir grubu yaratmıştı. Onlar Telvin Ghetto’da Türkiye’nin en yetenekli sanatçılarından Erkan Oğur ile arkadaşları Turgut Alp Bekoğlu ve İlkin Deniz’den oluşan Telvin Trio, 3 Aralık Perşembe akşamı saat 22.00’de Ghetto’da konser verecek. Sözlük anlamı renkler arası geçiş demek olan Telvin, tasavvufta ise ‘hâlden hâle geçmek, karara doğru seyretmenin zaman içerisindeki ifadesi’ olarak tanımlıyor. 140 yıllık kopuzun bir caz enstürümanına dönüştüğü, perdesiz gitarın bağlama telleriyle kaynaştığı, Anadolu müzik mirasının caz ile buluştuğu Telvin Trio, unutulmaz bir performans sergilyecek. (0216 556 98 00, bilerler 20 ve 15 TL) Elektronik müzikten seçmeler Bugün elektronik müzik dünyasına dalacağım. Kim ne derse desin, bu türde birbirinden ilginç çalışmalar yapılıyor. Nedense Türkiye’de elektronik ZÜLAL müziğe karşı küçümseyici KALKANDELEN bir yaklaşım söz konusudur. Rock müziğe olan sevgisini elektronik müziğe duyduğu nefretle açıklamayı tercih eden çok insan tanıyorum... Oysa bana göre, iyi müzik akustik de olabilir elektronik de... Yapılış yöntemine değil, kulaklarınızın duyduğuna ve ruhunuzun hissettiğinize odaklanırsanız, hangi türde olursa olsun iyi müzik dinlemenin önünde bir engel yoktur... TWİNKRANESSPEKTRUMTHEATRESNAKES Dublin’de yaşayan üç müzisyenin kurduğu Twinkranes, son dönemde beni en çok heyecanlandıran gruplardan birisi. Dans müziğini enstrümanlarla canlı çalıp, işin içine dinamik rock soundunu da katan gruplardan hoşlanıyorsanız, Twinkranes’in bu garip isimli albümünü mutlaka dinleyin. Grup elemanları, yaptıkları müzik üzerinde etkili olan isimleri Happy Mondays, Roxy Music, Brian Eno ve Cluster olarak sıralıyor. Bu bile onlara kayıtsız kalmamak için başlı Deadmau5 başına bir neden... Krautrock, psychedelic rock ve etkili bir synth kullanımını birleştirerek, Holy Fuck’ı anımsatan müthiş bir sound yaratmış Twinkranes. Myspace’e girip şarkılarını dinleyin, ne demek istediğimi anlayacaksınız. Tong gibi önemli DJ ve prodüktörlerin beğeniyle söz ettiği Deadmau5, bu yıl da, İngiliz müzik dergisi DJ’in okuyucuları tarafından “En İyi 100 DJ” anketinde 6. seçildi. Deadmau5’un çok iyi bir albüm yapacağını tahmin etmek için kahin olmaya gerek yoktu. Ama bu ikinci albüm beklentilerin de üzerine çıktı. “For Lack of a Better Name”, özellikle gotik elektro, drum & bass ve minimal trance türüne getirdiği yaratıcılıkla dikkat çekiyor. Uzun zamandır bu türde dinlediğim en iyi çalışma olduğunu söyleyebilirim. Fikir edinmek isterseniz, www.myspace.com/Deadmau5 adresine girip şarkılardan bazılarını dinleyebilirsiniz. Benim favorim “The 16th Hour”. KRAFTWERKTHE MİX Elektronik müziğin en büyük, en saygın gruplarından Kraftwerk’ün “The Mix” adlı albümü yeniden düzenlenmiş haliyle yayımlandı. Orijinali 1991’de çıkan The Mix, elektronik müzik dinleyicileri için paha biçilmez bir albümdü. Çünkü içinde Kraftwerk’ün o güne kadar yaptığı albümlerinde (74 tarihli Auobahn ile 86 tarihli Electric Cafe arasındaki dönem) yer alan en sevilen şarkıları vardı. Bu parçalar, grup, stüdyosunda analog teknolojiden dijitale geçtiği sırada yeniden kayıt edilmişti. The Mix 2009’un farkı ise, orijinal albümdeki şarkıların 2000’lerin teknolojisiyle dijital olarak yeniden düzenlenmiş versiyonlarını içermesi. Kanımca, albüm Kraftwerk tarafından yeniden remikslenip yayımlansaydı çok daha ilginç olabilirdi... Yine de bu yeni versiyon, orijinaline sahip olmayanlar için çok iyi bir fırsat. Dinledikçe hayranlığı daha da artıyor insanın; 1970’lerde zamanın çok ötesine geçen böyle bir müziği nasıl yapabilmiş Kraftwerk? www.zulalkalkandelen.com / kzulal@yahoo.com sirin.guven?gmail.com BİRİLERİ MODERATMODERAT 2009’un en iyi elektronik müzik albümlerinden birini Moderat yaptı. Berlinli ikili Modeselektor ile Apparat diye bilinen Sascha Ring’in birleşmesinden oluşan bu üçlü, aslında 7 yıl kadar önce bir albüm denemesinde bulunmuş ama ortaya çıkan sonuç pek tatmin edici olmamıştı. Çünkü Modeselektor’un müziğinde, IDM, hiphop ve yoğun bas kullanımı dikkat çekiyor. Apparat ise, son yıllarda daha beat ağırlıklı müziğe yönelmesine karşın, duygu yüklü elektro pop ve ambient tarzının ustası. Moderat üçlüsü bir şekilde bu yıl tekrar bir araya geldi ve yeni bir albüm ortaya çıktı. Bana göre, albümdeki “Rusty Nails”, yılın en iyi elektronik müzik parçası. Apparat’ın “Walls” adlı albümündeki şarkılara benziyor; ama bu şarkının farklılığı, Sascha Ring’in Thom Yorke’vari vokalini dubstep ritimleriyle mükemmel bir uyumla buluşturması. DEADMAU5 FOR LACK OF A BETTER NAME Son dönemde elektronik müziğin en parlak isimlerinden birisi Deadmau5. Asıl adı Joel Zimmerman olan bu Kanadalı genç DJ/prodüktör, yeni albümü “For Lack of a Better Name”i kısa bir süre önce yayınladı. Armin Van Buuren, Tiesto, Pete Flamenkonun ateşi RİFAT MUTLU rifatmutlu?gmail.com C MY B C MY B Flamenkonun romantik starı Jesse Cook yeni albümü ‘Rumba Foundation’daki şarkıları seslendirmek üzere 3 Aralık Perşembe akşamı saat 20.00’de İş Sanat’ta müzikseverlerle buluşacak. Kanada asıllı flamenko gitaristi Cook, romantik ve sakin yorumuyla unutulmaz bir müzik ziyafeti sunacak. Sanatçının ‘Rumba flamenko’nun Küba’daki köklerine uzandığı ‘Rumba Foundation’ albümü Eylül’de dinleyicilerle buluşmuştu. Modern flamenko akımının bugün en önemli temsilcilerinden biri olarak değerlendirilen Jesse Cook, B.B. King, Ray Charles ve Diana Krall gibi önemli isimlerle çalıştı. (0212 316 10 83) Bilal Karaman Group, 30 Kasım Pazartesi akşamı Nardis Jazz Club’de saat 21.30’da konser verecek. Doğan Canku’yla ‘flamenko’ teknikleri çalışan ve Önder Focan’ın ‘Caz Grup’ atölyelerine katılan Karaman, Aydın Esen ile de yüksek armoni ve doğaçlama çalıştı. Pazartesi gecesi, Bilal Karaman, Kağan Yıldız, Ercüment Orkut, Monika Bulanda ve Gürkan Özkan’dan oluşan topluluk dinleyenlere unutulmaz zamanlar yaşatacak. (0212 244 63 27, biletler 25 ve 15 TL) Nardis’te caz keyfi