19 Kasım 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Amerika’da tasarımlarını internet üzerinden satan modacı Pınar Eriş, herhangi bir kalıba girmek istemeyenlere, rahat ve kendi gibi olmayı öneriyor. Farklı giyinmekten vitrin korkmayın ? İdol’den Consensus Özgün ve üstün kalitede bir şarap üretmek hayaliyle yola çıkan İdol’ün Fransız önoloğu Franck Peluso, en iyi olarak belirlediği partileri farklı tip meşe fıçılarda olgunlaştırdı ve değişik kupajlar denedi. Şarapları yıllandırmak için Fransız, Amerikan ve Orta Avrupa meşesinden yapılmış 3 farklı fıçı kullandı. Sonuçta, Shiraz, Cabernet Sauvignon ve Merlot kupajından oluşan ve 24 ay boyunca üç farklı tip meşe fıçıda yıllandırılan Consensus 3 Meşe ShirazCabernet SauvignonMerlot ile Chardonnay’den yapılmış ve 12 ay boyunca yıllandırılmış Consensus 3 Meşe Chardonnay ortaya çıktı. Consensus 3 Meşe serisi, kısıtlı miktarda üretildi. 2057 şişelik bir bölümü de özel olarak Magnum şişelere doldurulan seri sadece özel restoranlarda ve şarap butiklerinde bulunabilecek. 1998’de Amerika’ya tasarım okumaya giden Pınar Eriş, önce takı tasarımı ile uğraşsa da aldığı ilk moda dersiyle ne yapması gerektiğini hissetmiş ve modaya yönelmiş. Daha öncesinde Türkiye’deyken şiir yazan, Rus Dili ve Edebiyatı okuyan Eriş’in bu SİNEM kararı vermesi kendisi için iyi olmuş DÖNMEZ radikal çünkü mesleğine aşık ve Amerika’da oldukça bilinen bir tasarımcı artık. Bu yıl Trend Show’da tasarımları Türkiye’de de izlenen Eriş’le marka oluşunu ve marka kavramını konuştuk. Tabii Türkiye’den Amerika’ya gitme nedenlerini de. Rengarenk tasarımlarıyla dikkat çeken Eriş, modayı kendini ifade etme aracı olarak görüyor. Her bir noktasıyla kendisinin ilgilendiği tasarımlarını yaparken günde 16 saat çalıştığı da oluyor. Kafasında her zaman moda olduğunu söyleyen Eriş, ailesi üniversite mezunu olmasını istediği için önce Dus Dili ve Edebiyatını bitirmiş. Ardından Amerika’ya gitmiş. O zamanlar Türkiye’de moda üzerine dört yıllık bölümler olmadığını söylüyor. Okulu bitirdikten sonra yavaş yavaş kafasındaki tasarımları hayata geçirmeye başlamış ve üç buçuk yıldır da www.pinareris.com sitesinden tasarladığı giysileri dünyaya tanıtıyor. İNTERNETTEN SATIŞ Modanın kendi sanatı ve ifade biçimi olduğundan da söz eden Eriş ilk başlarda satış kaygısı olmadığını ancak daha sonra para kazanması gerektiğini farketmiş ama kendisi için ön planda olanın yine de para olmadığını da vurguluyor. Yurtdışında müzisyenlerle albüm kapağı, kliplerde birlikte çalışan Eriş, geçen yılın Grammy ödüllerinde İmogen Heep’in giysisini tasarlamış. ‘Neden Amerika’ diye sorduğumuzda Amerika’nın kendisine fırsat ülkesi gibi geldiğini ve çok fazla maddi geliri olmasa da hayallerinizi gerçekleştirmek için fırsat tanıdığını, yeni insanları kabul eden bir kültür olduğunu ifade ediyor. Türkiye’de satış yapmayı da planlıyor Eriş, ancak şimdilik ürünlerini internetten satıyor. Amerika’da da bir butiğe ürünlerini vermek istemiş ancak fiyatta büyük fark olduğu için çekindiğini söylüyor: “O kadar çok insan para kazanıyor ki arada. Ben de internetten çok alışveriş yapan biriyim. Zamanım da yok mağaza gezmek için. O yüzden de hemen internetten satışı denemeye karar verdim. Satışlar olmaya başlayınca sadece ona yüklendim. Butiğe şimdilik vermek istemiyorum. Butikte 500 dolara satarken ben 200 dolara satamam internette.” ? Dermalogica Dermalogica, Tıraş Sistemi Ürünleri’ni Türkiye’de satışa sundu. Dermalogica Tıraş Sistemi Ürünleri, mükemmel bir tıraşın yanı sıra sağlıklı bir cildi garanti eden tam bir program içeriyor. Sekiz üründen oluşan Dermalogica Tıraş Sistemi, erkeklerin tıraş olurken en sık karşılaştığı, kıl dönmesi, tıraş tahrişi ve sert sakal sorunlarına çözüm için tıraş öncesi, tıraş ve tıraş sonrası olarak üç basamaklı bir sistem sunuyor. TOPLUM AVRUPAİ DEĞİL Türkiye’den henüz müşterisi olmamış Eriş’in. Bunu Türklerin internetten alışveriş yapmaktan çekinmesine bağlıyor. İnterneti yurtdışındakilerin daha geniş alanda kullandığını ve çoğu müşterisinin İngiltere, New York, Seattle, San Fransisco’dan olduğunu belirtiyor. Ancak kendisine Türkiye’den çokça email atanlar varmış, ‘burada ne zaman mağaza açacaksın’ diye. Web sitesinde ‘kişisel ifadenin pek de teşvik edilmediği bir toplumdan geldiğini’ belirten Eriş’e bunun nedenini sorduğumuzda kendisinin Amerika’ya gittiği dönemde farklı olmanın kötü bir şey olduğunu, birisi farklı giyindiğinde hemen bir kalıbın içine sokmaya çalışıldığını, dikkat çekmek istiyor gibi düşünüldüğünü ve o zamanlar kendisini çok rahat ifade edemediğini ve de bu yüzden sanata yöneldiğini söylüyor: “Los Angeles’da istediğin gibi giyinip sokağa çıkabilirsin. Kimse yargılamıyor. Ay ne biçim giyinmiş öyle demiyor. Bence toplum ne kadar Avrupai olsa da aslında değil. Yurtdışında yaşama isteğim de bundan.” Trend Show’a katılması için bir email aldıktan sonra kabul eden Eriş, Trendshow’u moda yönünden biraz zayıf bulmuş. “Daha iyi olmalıydı. Biraz amatörceydi. Müzik konusunda çok iyiydi ama modada çok fazla bütçe harcanmamıştı. Ben biraz daha profesyonel çalışmaya alışkınım. Yarım yamalak yapılacaksa hiç yapılmasın daha iyi. Belki de yeni olduklarından dolayıdır” diyor. ? Mudo&Perwoll Perwoll ile Mudo yepyeni bir işbirliğine imza atıyor. Hazır giyim ürünlerinin ilk günkü görünümlerini uzun süre korumaları amacıyla tüketicileri bilinçlendirmeyi hedefleyen işbirliği çerçevesinde Mudo ürün etiketlerinde Perwoll’ü önerecek ve Mudo mağazalarında deneme boyu Perwoll’ler tüketicilerin beğenisine sunulacak. Böylece öncelikle Mudo müşterileri ürün etiketleriyle ve alışveriş sırasında verilen deneme boyu ürünlerle hazır giyim ürünlerinin ilk günkü görünümlerini korunması hakkında bilgilenmiş olacak. Japon modası çok ilginç Dünyada yaygın olan İtalya, Paris, New York modalarını pek takip etmediğini sadece Japon modasını çok ilginç bulduğunu söyleyen Eriş, kendi giysilerinin de bir takım kalıplara sokmamak adına oldukça deneysel ve özgür olduğunun altını çiziyor: “Benim yaptığım kıyafetler özel bir yere giderken giyilebilir şeyler. Daha çok yaşam tazrıyla ilgili belli bir kalıba sokmak istemiyorum o yüzden. Değişik giyinmek isteyen, dikkat çekici olmaktan korkmayan, giydiğini taşıyabilecek biri olmalı. Bir şeyi giyerken sen gibi misin, rahat mısın önemli olan bu bence.” İleride markası oturduktan sonra kadın giyiminden erkek giyimine yönelmeyi düşündüğünü belki daha sonra yaşam tarzı konusunda da çalışabileceğini söyleyen Eriş, “Koltuk, yastık, yatak çarşafı dahi tasarlayabilirim” diyor. Çanta ve ayakkabı tasarlamayı da çok istediğini ancak dikiş, kalıp, patron, pazarlama derken ne yazık ki pek zaman bulamadığını ifade ediyor: “14 bazen 16 saat çalıştığım oluyor günde. Sevmediğim bir şey olsaydı yapamazdım. Burada ne olursa olsun yabancı olmak zor, ama ben şanslıydım çünkü her şey bir şekilde önüme çıktı zaten.” ? L’Oréal L’Oréal Paris Extra Volume Collagene maskara şimdi Türk kadınları ile buluşuyor. Son yıllarda cilt bakım ürünlerinden tanıdığımız “Yapılandırıcı Kolajen” ilk kez maskarada karşımıza çıkıyor. Sudan arındırılmış kolajen kürelerinden oluşan Hydra Kolajen, dolgunlaştırıcı içeriği ile kirpikleri besleyerek 12 kat ekstra hacim yaratıyor. Kolajenin yanı sıra L’Oréal Paris Yeni Extra Volume Collagene maskaranın fırçası da çok özel. Ekstra büyük fırça, ideal oranda ürünü yakalayarak yumuşak kıllarıyla tek seferde topaklanma yapmadan uygulama imkanı sunuyor. Bir blog açın mağazanız olsun İnternet artık pek çok insan için alışveriş mecrası haline geldi. Önce hepsiburada.com, gittigidiyor.com, sahibinden.com gibi siteler türedi daha sonra insanlar kendilerine ait bloglardan, çeşitli forum sitelerinden, msn ya da Google talk’taki kişisel mesajlardan elinden çıkarmak istediklerini ya da para kazanmak amacıyla giysilerini, takılarını kimi zaman mobilyalarını satmaya başladı. Aslında bu herkes için daha kolay. Alışveriş yapmak için mağaza mağaza gezmekten sıkılan pek çok insan var. Zira artık çoğumuzun zamanı da yok uzun alışverişlere ayıracak. Bir yandan gecenin bir yarısı koltuğunuzda otururken kendinize giysi seçmek, bir yandan da ikinci el oldukları için sıfır alacağınızdaki fiyatının yarısı. Kim tercih etmez ki? Biz de son zamanlarda interneti satış yapma amacıyla kullananlarla görüştük. Malum artık sadece büyük satış sitelerinden değil, binlerce kişisel blog ve forum sitelerinden bile sayısız şey satılıyor. Görünen o ki bu yönteme artık herkes alışmış. Yani alan da memnun satan da... çıkarmaya karar vermiş: “Güneydoğu’ya ve ihtiyaç sahiplerine bu zamana dek sitedekinin iki katını göndermişimdir ama işte o atmaya kıyamadıklarımız var ya onlar yüzünden bu satış işine girdim. Sonuçta materyale çok bağımlı olduğumu anladım. 2009 değişim yılı diyorlar. Sanırım ben değişime giysilerimle başladım” diyor. Siteye ilginin beklediğinden de fazla olduğunu resimleri yüklerken farketmiş: “Sonuçta insanlar bir şeyler satın almak istiyor ellerinde para olsun ya da olmasın. Çünkü alışveriş yaparken kendilerini iyi hissediyorlar. Çoğu hala öğrenci olan arkadaş çevremin siteyi güncellemekten helak olduğunu görünce ‘ben yapayım da alan alır’ fikrim tamamen artık çığırından çıkmış blog bir alışveriş sitesi haline gelmişti.” Blogdaki giysilerin önce kendi tanıdıkları, sonra tanıdıklarının tanıdıkları, daha sonra ise kulaktan kulağa yayılan ünü sayesinde hiç tanımadığı insanlar da alışveriş yapmaya başlamış. Tabii bir yandan üye olduğu sitelerden, mail gruplarından sitenin reklamını da yapmayı ihmal etmemiş Vural. “Amacım para kazanmaktan ziyade dolabı boşaltmak olduğu için. İyi bir şey yapıyorsanız, hele de ucuza sizi bulanlar da fazla oluyor. Örneğin bir öğrenci arkadaş için Aydın’a ürün gönderimi yaptım az önce” diyor. sikildimsatiyorum.blogspot.com sitesinde satılan ürün temiz ve ütülü bir şekilde karşı tarafa gidiyor. Tek şart hesap numarasına para yatırmak ve ödemeli olarak kargo ile karşılamak. Yani alan kişi kargo ücretini ödemek zorunda. Tüm bu bilgilerin ışığında satış yapılıyor. Tercihen nakit paralı alışverişler ya da elden teslimatlar yok. Bu açıdan toplu internet satış siteleri gibi işliyor. ? Flormar Quartet Flormar’ın yeni ürünü Quartet Eye Shadow, kışın soğukluğuna renk katacak. Yenilenen formulüyle, hemen uçup gitmeyen ve ilk sürüldüğü andan itibaren saatlerce kalıcılığını koruyan Quartet Eye Shadow, kadifemsi yapısıyla da kolay sürüm olanağı sunuyor. Kapağında bulunan ayna ile her yerde kullanım kolaylığı sağlayan Quartet Eye Shadow’un yarım ay şeklindeki çift taraflı sünger fırçası ise şık bir görünüm oluşturuyor. Msn’den 100’den fazla kişiye satış yaptım Gökhan Sönmez ise msn ve Facebook üzerinden çokça satış yaptığını myspace üyeliği olmadığı için myspace’i kullanamadığını belirtirken myspace’i kullanan pek çok arkadaşı olduğunu söylüyor. Bugüne dek 100 kişiden fazla kişiye satış yapmış ancak msn’den yeterince kişiye ulaşmanın mümkün olmadığını düşünüyor: “Msn’dekiler kendi arkadaş listem. Facebook ve myspace’den daha çok insana ulaşmak mümkün fakat asıl satış yapmak için facebook yada myspace’den önce gittigidiyor.com, sahibinden.com, hemalhemsat.com ve paylaşım forumlarında satış ilanları verip msn adresine yönlendirmek daha etkili oluyor. Sadece divxplanet.com da 35 binden fazla üye olduğunu düşünürsek ve bu insanların yüzde 80’inin satış kısımlarını takip ettiğini düşünürsek oldukça çok kişiye duyurabiliyorsunuz” diyor. Bloglar ilandan öteye geçemez Gökhan Meriç, bloglardan ziyade msn ve forumların satış yapmak için çok daha avantajlı olduğunu çünkü iletişimin bu şekilde anlık ve sıcak olduğu için daha kolay olduğunu belirtiyor. “Mesajlaşma sistemleri, forum, msn, irc gibi iletişimin sıcağı sıcağına ve anlık yapıldığı her ortamda bence ürün satılabilir. Bunun yanında blog siteleri ya da blog sitelerinde yapılıcak satışların ilandan ileri gidemeyeceğini, ancak msn gibi bir anlık mesajlaşma sistemi ile listenizdekileri yönlendirerek belki yayınlama amaçlı kullanılabileceğini düşünüyorum” diyor. ? Botanica Bitkilerin sadece kökten değil, yapraklarından da beslenmeye ihtiyacı var. Botanika tarafından üretilen ‘Çiçek Coşturan Yaprak Gübresi’ ile bitkileri yapraklarından besleyerek, uzun yıllar sağlıkla büyütebilirsiniz. “Çiçek Coşturan Yaprak Gübresi”, fazla sulamadan kaynaklı kök kanserine karşı da en güçlü çözüm. Paraya ihtiyacı olmayanlar blog kullanır Yankı Süldür, yaklaşık 10 yıldır internetten alışveriş yaptığını ifade ederken, artık kendi msn kişisel iletisine satmak istediği eşyaları yazdığını pek hızlı ve kesin bir çözüm olmasa da tanıdıkların faydalanması açısından işe yaradığını belirtiyor. Ancak ikinci elde satılacak çok fazla ürünü olan ve paraya çok da ihtiyacı olmayan insanların blog yoluna gittiğini eğer satmayı düşündüğü şey gerçekten hemen satılmalıysa toplu satış sitelerinin daha avantajlı olduğunu ifade ediyor. Sinem Vural ise kendi dolabında ne var ne yok satışa çıkaranlardan. Bu zamana dek dolabında alıp da giymediği pek çok giysisi olduğunu farkedince ve bir yandan da yurtdışında yaşama planları yaparken bu eşyalarla nasıl bir yerlere gideceğim düşüncesiyle bir anda elindekileri satışa C MY B C MY B Bloğum alışveriş sitesine dönüştü
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle