Katalog

Ericek köyü kalkındırma projesiyle kişi başı 400 dolar olan gelir beş yılda 700 dolara yükseldi. Köylü, artık çocuğuna ayakkabı alabildiğini dile getiriyor. Bursa’ya iki saat uzaklıktaki Ericek Köyü, Metrogroup’un “Ericek Köyü Erozyon Önleme Amaçlı Kırsal Kalkınma Projesi” ile yeniden yaşama tutundu. Erozyondan topraklarını kaybetmiş ve umudunu yitirmiş olan Ericekliler artık farklı bir dönem yaşıyor. Tarıma elverişli topraklarında üretim ZUHAL yapıyor, aldıkları kontrollü AYTOLUN tarım eğitimiyle nasıl bir yol izleyeceklerini öğreniyor, satışlarını gerçekleştiriyor ve gelirlerini yine üretime aktarıyorlar. Proje öncesi kişi başına düşen yıllık gelir 400 dolar olan köyün geliri şimdi kişi başına 700 dolar. Artık imkansızlıklardan dolayı göç edenlerin geri dönmesi bekleniyor. Belki de şimdilerde 500 kişi olan köy halkının nüfusu içe göçle artacak, talep azlığı nedeniyle kapanan ilköğretim okulu da açılacak. Projenin tüm altyapı çalışmaları bitmiş durumda. Köylü artık üretiminin geri dönüşümünü alıyor. Ancak acilen bitirilmesi gereken bir gölet projesi var. Bu proje de Bursa Milletvekili, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in desteğini bekliyor. Keza gölet tamamlandığında artık tarlalar taşıma suyla ve binbir zorlukla değil, açılacak kanallarla rahatlıkla ve kendi imkanlarıyla sulanacak. Metro Group’un Türkiye Temsilcisi Nurdan Tümbek Tekelioğlu’yla Metro Group’un sosyal sorumluluğa bakışını ve Ericek Köyü’nde yürütülen kalkındırma projesini konuştuk. Bir köy yeniden yaşama tutundu Teknoloji HAKAN AKARSU hakana?cumhuriyet.com.tr ? HP digital fotoğraf çerçevesi Datagate Bilgisayar, Liteon’un HP markalı olarak ürettiği dijital fotoğraf çerçevelerini satışa sundu. 30 metreye kadar uzaktan kumandayla çalıştırılabilen çerçeveler, MP3/video desteği ve dahili hoparlörü ile, hem göze, hem de kulağa hitap ediyor. Ürünün otomatik döndürme özelliği, çerçeve çevrildiğinde resimleri kendi kendine düzeltiyor. İki farklı renkte ahşap çerçevesiyle dekoratif bir görüntü sunan ürün 800x480 çözünürlüğüyle mükemmel görüntü kalitesi sunuyor. Canon, gelişmiş basçek özellikleri içeren yeni IXUS serisi dijital fotoğraf makinelerini tanıttı. Serinin yeni üyelerinden Canon Digital IXUS 80 IS, Hareket Algılama Teknolojisi sayesinde bulanık görüntülere son veriyor. IXUS serisinin 4 yeni modelinde de bulunan Yüz Algılama Beyaz Ayarı ve Yüz Seçim & Takip özellikleri, geniş açılı portre ve topluluk fotoğraflarının çekiminde kolaylık sağlıyor. Yeni AF Point Zoom özelliği, fotoğrafçının deklanşör yarım basılıyken AF çerçevesini büyütmesini sağlayarak, yüz ifadelerinin çekimden önce kontrol edilmesini sağlıyor. ? Fotoğraflar netlik kazanıyor Gençlere tam destek Pek çok alanda aktif projeler yürütüyor Metro Group. Bunlardan biri de Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği işbirliği ile yürütülen ‘Bin Kız Çocuk Projesi’. Muş ziyaretlerinde gözlemlerinden hareketle yola çıkan şirket, Muş‘un yanı sıra Adana, Gaziantep, Trabzon, İzmir, Antakya, Konya ve Bodrum’un aralarında bulunduğu Türkiye’nin dört bir köşesinden illerde ihtiyaç görülen bin kız çocuğunun eğitimini destekliyor. Metro Gross market 200, Real 300 Metro Emlak Yönetim 100 ve Metro Holding 400 çocuğun eğitimini üstlenmiş durumda. 2006 yılında başlayan bu projenin yeni hedefi ilköğretimden sonra Meslek Okulları‘na yönlendirerek kızların meslek sahibi olmalarını sağlamak. Ayrıca bir sonraki aşamada en başarılı 100 çocuğun üniversitede okutulması. Media Markt yeni bir adım atarak sonbahardan itibaren 350 kız çocuğunu meslek lisesinde okutarak, firmada staj yapmalarına imkan tanıyacak. Staj sonrası başarı ve talep doğrultusunda istihdam gerçekleştirilecek. Eğitime ve iş yaşamına yönelik önemli bir adım olan bu proje yakında bir kitap olarak karşımıza çıkacak. Metrogroup çalışanlarının röportajlarıyla hazırlanacak kitap daha sonra da belgesel yapılacak. Nurdan Tümbek Tekelioğlu, her türlü zor koşula rağmen çocukların yaşamlarında nasıl bir başarı hikayesi kurduklarını aktaracaklarını söylüyor. Zoru başaranların öyküleriyle oluşturulacak kitabın her türlü çalışması çalışanlar tarafından yapılacak. Hatta kapak tasarımı bile. Bunun için çalışanlar eğitim dahi aldılar. Ayrıca Metro Group Kısa Film Yarışması ile genç sinemacılara desteğini 6 yıldır sürdürüyor. Herhangi bir konu sınırlaması olmayan yarışmaya katılımda öğrenci olma zorunluluğu bulunuyor. Birinciye New York Film Academy’de sinema eğitimi, eğitim öncesinde de yabancı dil desteği için bir yıl boyunca özel ders imkanı sağlıyor. Nobel Barış Ödülü sahibi Prof. Muhammed Yunus’un başlattığı Mikrokredi Projesi, Real Hipermarketleri’nin desteği ile Türkiye’de hayata geçti. Muhammed Yunus’un yıllar önce kendi cebinden çıkarıp, gelir durumu düşük ancak çalışkan kadınlara verdiği 6 dolarlık mikrokredi, bugün tüm dünyada binlerce emekçi kadının gelecek umudu oldu. Türkiye’de ilk kez Prof. Dr. Aziz Akgül tarafından gündeme getirilen Türkiye Grameen Mikrokredi Projesi kapsamında, kadınların ürettiği el emeği göz nuru ürünler Real Hipermarketleri raflarında onların geleceği için satışa sunuluyor. Kadınlar, aldıkları krediyi hammaddede değerlendirerek üretim yapıyor, elde ettiği gelirle faizsiz olarak krediyi kapatıyor, kalanı da kendi yaşam standardını yükseltiyor. Gelir düzeyi düşük ailelerde kadınların gelir getirici bu faaliyetleri hem aile bütçesine ekonomik katkı sağlıyor hem de üretimi destekliyor. 110 HANELİK KÖY KALKINDI Nurdan Tümbek Tekelioğlu, 2002 Ocak ayında Metrogroup’ta çalışmaya başladığında, Güneşli Metro Gross Market mağazasını gezerken, Tema Vakfı’nın poşetlerini görmüş. Vakfın poşetlerinden elde edilen gelirin Ericek Köyü’nün rehabilitasyonu için yatırıma aktarıldığını öğrenmiş. Ericek Köyü ile ilgili yaptığı araştırma sonucunda Bursa’ya bu denli yakın bir köyün bu denli zor durumda oluşuna şaşırarak harekete geçmiş Tekelioğlu. Elele verildiği hallerde kalkınmanın gerçekleşebileceğini dile getiren Tekelioğlu, derhal çalışmalara başlamış. Tema Vakfı ile yapılan çalışmalar sonucunda 150 bin dolarla yapılacak bir proje sonucunda köyün kalkındırılması hedeflenmiş. Metro Group holding ve Metro Gross Marketleri’yle ortak bir çalışma sonucu proje başlamış. Toprakları tarıma elverişli olan Ericek Köyü’ne 5 bin 600 meyve fidanı, kış aylarında kar nedeniyle zorlukla otlatılan büyük baş hayvanlar için 6 bin korunga tohumu dikilmiş. Otlatmanın yanı sıra hem erozyon önlenmiş hem de köylü bu bitkileri çevre köylere satarak gelir elde etmeye başlamış. Tabi her yıl toprağa düşerek gelişen korungalar da yatırımın artarak devam etmesini sağlıyor. 12 km boyunca set teras yapılarak basamaklandırılan topraklara meyve fidanları ekilmiş. Az olan suyu verimli kullanabilmek adına 4 km’lik su kanalları açılmış. 2004 yılında 20 haneye büyük baş hayvan hediye edilmiş ve bugün büyük baş hayvan sayısının 80’e ulaştığını söylüyor Tekelioğlu. Hemen hemen 110 hane bulunan köyde artık 80’in üzerinde büyük baş hayvan var. Metro Gross Marketleri, köylünün ürettiği iyi mahsulleri satın alarak, mağazalarında ayırdığı raflarda satışa sunuyor. Satıştan elde edilen gelir tekrar köylüye aktarılıyor. Oluşan bu döngüyle birlikte proje kendini çevirmeye başlamış bile. Metro Group çalışmalarını sadece tarım üzerine değil, eğitimle de destekleyerek sürdürüyor. Kontrollü tarım ? London MP48 çekici tasarım Blaupunkt, MP3 çalar için ön Aux girişli, iPod ve Bluetooth arabirimlerinin kullanımı için hazır, yeni araç radyosu London MP48’i satışa sundu. Ön panelin dikkat çekici kenarları ve dinamik çizgilerinin yanı sıra merkezde bulunan krom kaplı “mavi” Blaupunkt logosu ile ana kontrol tuşu ile bakır ve fildişi rengindeki tuşlar cihaza sıradışı bir görünüm veriyor. Mükemmel radyo alıcısı ve ses performansının yanı sıra London MP48’in CD çalarında orijinal müzik CD’leri veya kullanıcıların kendilerinin oluşturdukları MP3 veya WMA formatındaki şarkıları içeren CD’ler keyifle dinlenebiliyor. Ön panelde bulunan Aux girişini kullanarak kulaklık çıkışına sahip tüm harici müzik çalarlar London MP48’e bağlanabiliyor. Bunların dışında opsiyonel olarak satın alınabilinen arabirimler ile Ipod bağlantısı yapabiliyor veya Bluetooth arabirimi ile mobil telefonlar rahat ve güvenli bir şekilde kullanılabiliyor. eğitimi vererek, ürünlerin Avrupa’ya ihracı için sertifika sağlıyor. Böylece köylü hem üretim, hem de satış yapma olanağını bilinçli bir şekilde buluyor. İlk başlarda zaten umutlarını kaybetmiş olan köylüler, geri planda kalmayı tercih etmiş olsalar da, muhtarlarının da iknaları sonucu sürece katılıp, başarıyla altından kalkmışlar. Tabii burada muhtarın da korkusuz, atak ve ikna edilebilir olmasının çok önemli olduğuna vurgu yapıyor Tekelioğlu: “Çiftçileri ikna etmek onun sayesinde oldu. Her köye bu bilinci getiremiyorsunuz. Muhtar yalnızca Ericek Köyü’nü değil, çevre köyleri de örgütledi. Eğitimlere 5 çevre köyden de insanlar katılıyor. Artık köylüler çocuklarına ayakkabı alabildiklerini dile getiriyorlar.” Türkiye Halkla İlişkiler Derneği’nin büyük ödülünü de alan, Ericek Köyü projesinin alt yapısının tamamlandığını söylüyor Tekelioğlu. 400 dolar olan yıllık kişi başı gelir 700 dolara çıkmış. Metro Group yine de köylünün elini bırakmamış. Sosyal sorumluluk projelerinde sürekliliğin önemine de vurgu yaparak, ihtiyaçların takip edilmesi, karşılanması, desteğin sürmesi gerektiğini belirtiyor Tekelioğlu. GÖLET ÇALIŞMASINA BAŞLANAMIYOR Projenin son ayağını tamamlamak için köyün çok ciddi bir şekilde gölet ihtiyacının kapatılması gerektiğini söylüyor Tekelioğlu. Tankerlerle yapılan sulamanın zahmetinden ve zorluğundan kurtulup, sağlıklı bir sulama alanı oluşturulabilmesi için gölet ihtiyacının giderilmesi gerekiyor. Yapılacak gölete biriken yağmur ve kar suları da kanallar vasıtasıyla tarlalara aktarılacak. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in katılımıyla gerçekleştirilen basın toplantısında Metro Group olarak gölet sözü aldıklarını söyleyen Tekelioğlu, “Türkiye’de 20 bin gölete ihtiyaç olduğunu söyledi. Bu çok ciddi bir rakam ama biz özel sektör olarak bir şey yapamıyoruz. Su işi devletin işi. Biz aldığımız sözle birlikte proje çalışmalarına başladık ve bitirdik. Şimdi temelinin atılması gerekiyor. Ancak kendisine bir türlü ulaşıp, gölet çalışmasına başlayamıyoruz. Muhtar da bizi sıkıştırıyor tatlı tatlı. Artık acilen başlamamız gerekiyor” diyor. ? Küçük Yetenek ASUS Evlerinin önü bostan SİNEM DÖNMEZ Eskiden hızla şehirleşmeye ve teknolojinin nimetlerinden yararlanarak modernleşmeye çalışan insanoğlu, giderek geleneksel yaşam tarzına dönüyor. Evinde sebze yetiştirenler, katkısız gıda tüketmeye çalışanlar, otel düğünlerinden kır düğünlerine terfi edenler, hoş kokulu duş jellerinden zeytinyağlı sabunlara ve duş jellerine geçenler ve daha pek çok örnek... Ne yazık ki evde bilgisayar oynamaya alıştı ikinci, üçüncü kuşak. Küçükken dut ağacı sallayan çocukların çocukları, dut ağacını görmeden büyüyor. Geçen ay piyasaya çıkan ve zincir marketlerde satışına başlanan pencere önü bostanlarının bu kadar rağbet görmesi de insanların artık doğal yaşama ne kadar hasret kaldığının göstergesi. Pencere Önü Bostanları‘nın yaratıcısı Erkan Şamcı, insanların doğayla ilişkisinin gelişmesi ve organikekolojik besinlerin önemi artınca ben de sebzelerin evde kolayca yetişmesi için çözümleri bir araya getirerek beş yıllık çalışmanın sonucunda pencere önü bostanlarını geliştirmiş. “Uygun toprak, uygun tohum ve uygun saksıyı ben veriyorum, kadınlara ise sadece sulamak ve onlarla konuşmak kalıyor” diyor. Şimdilik evde maydanoz, roka, tere, hindiba, taze soğan, dereotu, semiz otu, buğday çimi, kedi çimi ve turp yetiştirmek mümkün. Bir sonraki adım sarmısak ve fesleğen. Bir yandan da Doğu Anadolu ve Ege otları da düşünüyor. yetiştirerek yemesi fikri güzel göründü. Domates, biber, patlıcan gibi meyvesi yenen sebzeler evde yetişmez. Önce tohumu yetiştirilir, fideleri başka kaplara alınır, bir sezon önce başlanır, ancak bir sezon sonra yenmesi mümkün olur. Ancak kendisi yenen sebzeleri yetiştirmek mümkün.” Evde yoğun tüketilen, dereotu, maydanoz gibi, salataya, dolmaya, baklaya konan sebzeleri koparıp misafirlere de “bunu ben yetiştirdim” demek artık mümkün. Bu sebzeler ev koşullarında, pencere önünde, balkonlarda yetiştirilebiliyor. Ancak uygun derinlikte saksı, gevşek yapılı ve organik madde katkılı uygun toprak karışımı, genleriyle oynanmamış ve çimlenme süresi garanti tohum olacak, bunu en uygun şekilde ekip biçmesini bileceksiniz. Şamcı, “Bu kadar çok kriteri yerine getirmeleri bizim hitap ettiğimiz ev hanımlarından ziraat mühendisi olmasını beklemek gibi bir şey. O halde bütün bunları ben halledeyim, ev hanımları sulasın onlarla konuşsun. En sevdikleri şeyi yapsın. Prospektüsünü de onlara vereyim. Günümüzün şehir koşullarında ne fiziksel ortam, ne bilgisi ne vakti uygun. Ben bunları onlara konsantre bir halde, organik bir şekilde verecek olursam rahatça evlerinde kendi yetiştirdikleri sebzeyi tüketebilirler” diyor. Roka, 38 günde çimlenip, 3040 günde olgunlaşıyor. Tere, 23 günde çimlenip, 2530 günde olgunlaşıyor. Buğday çimi 35 günde çimlenip, 1015 günde olgunlaşıyor. Maydanoz, roka gibi sebzeler dışında buğday ve kedi çimi de geliştirmiş Şamcı. İçinde 92 mineral bulunan ve sıvı klorofil içeren ve antioksidan görevi gören buğday çiminin karaciğer, mide ve böbreği de temizlediği söyleniyor. Kedi çimi de dışarıya bırakılmayan ev kedilerinin ihtiyacı olan bitkilerden oluşan, onların sağlığına zarar vermeyen kedi çimi karışımı. Maydanoz gibi sebzeleri 78, soğanı 45 kez semizotunu defalarca biçmek mümkün. En sonunda saksı ve toprak kalıyor. Daha sonra sebze de ekebilirsiniz, çiçek de. Geçen ay satışı başlanan pencere önü bostanları yoğun bir talep görüyor. Kendisinin bile bu kadarını beklemediğini itiraf eden Şamcı, “Benim tek yaptığım bir saksıya maydanoz ekmekti ama insanlar buna açmış, çok sıkılmışlar şehirden” diyor. Pencere önü bostanlarının en çok çocukların toprakla teması açısından yararlı olduğunun altını çiziyor ve pencere önü bostanlarında sebze yetiştiren çocukların sorumluluk duygularının geliştiğini, kendilerine bir şey yetiştirmenin zevkini tattıklarını, bitkilerin nasıl bir emekle yetiştiğini gördüklerini söylüyor. ASUS, dünyanın harici bir ekran kartına sahip en küçük bilgisayarını üretmeyi başardı. Yüksek performans ve sıradışı tasarımı bir araya getiren ASUS CS5110, HD videoları mükemmel görüntü kalitesiyle oynatıyor. Evinde sinema keyfi yaşamak isteyenler için HDMI çıkışıyla TV veya monitöre bağlama, 7.1 kanal ses çıkışıyla da 7+1 hoparlörlere bağlama imkânı veriyor. Çoğu masaüstü bilgisayarda olmayan birçok özelliği küçük ve şık gövdesinde barındıran ASUS Essentio CS5110, ASUS’a özel soğutma sistemi sayesinde çok sessiz çalışıyor. Mini Desktop PC’nin kasası, İtalyanların lüks mobilya yapımında kullandıkları yüksek kaliteli çift enjeksiyon tekniğiyle yapılmış. Çift enjeksiyon tekniği ile şekillendirilen kalıp, daha sonra kristal parlaklığında koyu renkli bir görünüm yaratmak amacıyla çeşitli işlemlerden geçirilerek, ürüne benzersiz şıklıkta bir görünüm kazandırıyor. Samsung yaptığı açıklamada flash hafıza tabanlı katı disklerin 256 gigabayt ile en yüksek kapasiteli ve en hızlısını yılın son çeyreğinde piyasaya süreceğini açıkladı. Samsung’un çoklu seviye hücre teknolojisini kullandığı SSD, 2,5 inç formunda olacak. Yalnızca 9,5 mm kalınlığındaki ürün, saniyede 200 megabayt okuma ve 160 megabayt yazma değerleri ile günümüz hard disklerinden 2.4 kat daha hızlı. İlk örnek ürünün eylül ayında, cihazın son kullanıcı ile buluşması ise Eylül ayından sonra gerçekleşecek. Daha ufak 1,8 inçlik 256 gigabaytlık SSD sürümünün de yılın son çeyreğinde çıkması bekleniyor. ? 250 Gigabaytlık SSD Roka mı bitti? Koparıp geleyim Şehirdeki insanların doğayla olan irtibatını çok küçük, sembolik birşeylerle nasıl sağlarım diye düşünmüş ve apartmanda kedi, köpek, kuş, balık besleyerek, saksı çiçeği yetiştirerek bu irtibatı sağlamaya çalışan insanların hobilerine fonksiyonellik katmaya karar veren Şamcı, “Saksı çiçeği güzel ama bir de yetiştirdiğinizi yediğinizi düşünün” diyerek bu projeyi geliştirmeye başlamış: “Ekolojik ürünlerin bu kadar gündemde olduğu bu dönemde herkesin bilerek görerek hatta kendisi C MY B C MY B