Katalog

CUMARTESİ 05 CMYK figen atalay?yahoo.com Faks: 0 212 343 64 72 15 MART 2008 CUMARTESİ 5 Sorun çözmeyi öğrenmeli! ocuğumla ilgili en büyük beklentilerimden biri, haksızlığa uğradığında kendini savunabilmesi ve karşısına çıkan sorunları kendi başına çözebilmesidir. Ancak neyazık ki sık sık kullandığım “Haydi geç kalacaksın’’, ‘’Hırkanı okulda unutma’’, ‘’Ödev defterini çantana koydun mu?’’, ‘’Yemeğini FİGEN bitir’’, ‘’Haydi çabuk ol, geç ‘’Kalem ATALAY kalacaksın’’, kutunda eksik var mı?’’, ‘’Mendilini yanına aldın mı?“ gibi cümlelerle ona, “Sorunlarını sen değil, ben çözerim’’ mesajını vermişim! Çocuğunu yaşayabileceği zorluklardan uzak tutmaya çalışırken neyi ve nasıl yapması gerektiği konusunda kafasını karıştıran tek anne de ben değilimdir mutlaka... Peki ne yapalım da çocuklarımıza sorun çözme becerisini kazandıralım? Ekin Koleji Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölüm Başkanı Rezan Turhan, bu sorunun yanıtını şöyle veriyor: “Sorun çözebilme bir beceridir, öğrenilebilir ve çocuklara kazandırılabilir. Özellikle küçük yaşlardan başlayarak ve onun karar verme alanında olan konularda bu çalışmalar yapılabilir. Çocuk, sınırları tanımlanmış ortamlarda ve beslenme, uyku, arkadaşlık, öğrenme, ders çalışma gibi bireysel alanındaki konularda; seçme, erteleme, karar verme, değerlendirme gibi sorun çözme becerileri kazanabilir. Eğer anne kaygılı, beklentili davranmıyorsa çocuk doğduğu günden başlayarak ihtiyaçlarının ve tarzının ipuçlarını annesine verir. Burada annenin duygu okuma, aynalama ve kendi duygusuyla başetme becerisi önemlidir. Duyguları anlaşılan ve doğru geri bildirim alan çocuklar, onları tanımlamada deneyimler kazanabilirler. Bu deneyimler, çocuklara kendisini ve başkasını anlamada, sorun çözmede kolaylık sağlar. ‘’ Turhan, sorun çözebilmek için gereken sözcük dağarcığını öğrenmenin önemine de dikkat çekiyor ve şu örnekleri veriyor: “Sorun çözme becerileri ile ilgili hazırlanan programlarda, belli bir basamağı içeren konular; oyunlar, öyküler, kuklalar, rol oynama yöntemi, yaşantılar kullanılarak etkinlikler oluşturulabilir. Etkinliklerde seçilen konular kadar kullanılan dil de önemlidir. Etkili sorun çözme becerisi aynı zamanda bazı sözcükleri yerinde kullanmak da demektir. Örnek Çocuk: “Anne okulda arkadaşlarım beni oyunlarına almıyor.” Anne: “Neden öğretmenlerine söylemiyorsun?” yerine; Anne; “Bütün arkadaşların mı yoksa bazı arkadaşların mı?” Çocuk; “Bazı arkadaşlarım.” Bu iki sözcük sorunu hem çocuğun alanında bırakabilir hem de sorunun çözülebilirliğinin kapısını aralayabilir. Ayrıca çocuk anlaşılmanın rahatlığı ile konuya daha olumlu bakabilir. Örnek: Ç Bir varmışız bir yokmuşuz... Fotoğraf sanatçısı, Lorraine Field’ın “Beden/Alan: Geçici İzler” (Body/Field: Temporal Inscripions) adlı fotoğraf sergisi İstanbul Fotoğraf Merkezi içinde yer alan Leica Fotoğraf Galerisi’nde açıldı. Fotoğraflarını “Bu fotoğraflardaki manzaralar sadece insan algısının akışından koparılmış geçici, donuk olmaktan çok imgeleri çeken panoramik fotoğraf YILDIZ makinesinin de yaptığı gibi, manzaranın, lensin önündeki halinin hatırasının taranmasıdır. Bu imgeler, süresi lens tarafından ÇELİK belirlenmiş performanslar olarak da algılanabilirler” şeklinde tanımlayan sanatçı, izleyenleri görmeye, hissetmeye ve gözlemlemeye zorluyor. Aslen Kanadalı olan ve 2003’ten beri Türkiye’de yaşayan Field’ın çalışmalarında vaha, kaya oyuntuları, vadiler, tarihi kalıntılar ve alabildiğine uzanan çöller zamanda bir köprü oluyor. Bu manzaraların önünde bir an denebilecek sürede yer alan insanlar ise düşük enstantanede çekilerek uçuşan renkler halini alıyor. Lorraine Field düşüncelerini kendi kurgusuyla fotoğrafa yansıtıyor. İnsanları, yeryüzünde geçici izler olarak gören Kanadalı fotoğrafçı bu görüşüne şöyle açıklık getiriyor: “Anlatılmak istenen, dev bir baraj projesi veya akıllı bombalar aracılığıyla değil de zamanın belli bir noktasında buralardan geçmiş olduğumuz. Bu imgelerde net olarak fark edilebilen tek şey figürün yeryüzüyle temas halindeki ayağı. Aynen müzelerde sergilenen kalıntılarda olduğu gibi figürün geri kalanını tam olarak çözmek veya okumak mümkün değil. Her ne kadar ayağın varlığı bizim burada bir zamanlar varolduğumuzu gösterse de, manzaranın devamlı değişimde olan doğası, bizim bu manzaradaki varlığımızın uzun süreli olarak kaydedilmemesine olanak vermeyebilir.” Bir düşüncenin başarılı ile fotoğrafa yansıtıldığı, Field’ın Türkiye’deki bu 4’üncü kişisel sergisi 10 Mayıs 2008’e kadar izlenebilir. www.istanbulfotografmerkezi.com Tarlabaşı Bulvarı Nu:272 Beyoğlu – İstanbul 0212 238 11 60 Duyguları yok sayılan, düşüncelerine önem verilmeyen, hizmet edilen, eleştirilen, başkalarıyla karşılaştırılan, çabası fark edilmeyen, risk almasına izin verilmeyen çocukların sorun çözme becerilerinin gelişmesi engellenir. Çocuğa sorun çözme becerisi kazandırmaya çalışırken ilk adım, ona güvenmek ve inanmaktır. Siz kardeşi ile konuşurken çocuğunuz, kendisinin de dinlenmesini isteyebilir. “Görmüyor musun kardeşinle konuşuyorum?” yerine; sakin ve kabul edici bir tutumla, “Sence şimdi hem kardeşini hem de seni dinleyebilir miyim?” dendiğinde kendi davranışı ile ilgili düşünmesi ve karar vermesi için ona fırsat tanınmış olur. Sorun çözme becerisinin altyapısını oluşturan beceriler: Kendisinin ve diğerlerinin duygularını anlama. Diğer kişinin bakış açısını dikkate alma. Birden fazla çözüm yolu düşünme. Her çözüm yolunun olası sonuçlarını dikkate alma. Hangi çözüm yolunun seçileceğine karar verme. Kararlı ve sabırlı tutum geliştirme. Sorumluluk geliştirme. Carrefour’da küre sergisi CarrefourSA Maltepe Park Alışveriş Merkezi bilim ve fen üzerine ‘Kürelerin Gizemi’ adlı çok özel bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Hayatımızın her döneminde rolü olan ve çocukların vazgeçilmez oyuncağı olan küre formu dünyanın, gezegenlerin ayın, su damlalarının büyüleyici formu. Bunun yanı sıra, en keyifli oyuncak ve oyunlar da kürelerden oluşur. Kürelerin dünyasını daha yakından tanımak, Bernouilli’den Arşimet’e, Otto von Guericke’den Newton’a ünlü bilim adamlarının fizik kurallarını deneyimlerinizle öğrenmek ve keyifli saatler geçirebilmek için sizlere muhteşem bir fırsat! CarrefourSA Maltepe Park’ta kürelerin dünyasını siz de keşfedin. Bu eğlenceli ve öğretici sergi 24 Mart tarihine dek görülebilecek. Çukurova düzlükleri Ankara’lı resimseverlerin yakından tanımakta epeyce geciktiği Ekrem Kahraman, çok üretken bir resim ustası olduğu kadar, resimleriyle bütünleşen şiirleri, düşünce ürünü makaleleri ve denemeleriyle de sanat ve kültür yaşamımızın ilginç kişiliklerinden biri. Ekrem Kahraman, resimlerinde Çukurova düzlüklerini yeniden yaratmak istiyor, sonsuzlaşan düzlükler, sonsuzdan koparak gelen bulut yumakları, boşlukta yüzen figürler resmediyor. Helikon Sanat Galerisi, sanatçının Çukurova’sına ev sahipliği yapıyor. Sergi, 31 Mart tarihine dek sürecek. (Tel: 0 312 441 78 01) Okuyorum Oynuyorum Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı, Okuyorum Oynuyorum Projesi kapsamında çocuk kitabı yazarlarını, çocuklarla buluşturuyor. Çocuk kitabı yazarı Aytül Akal’ın katılımıyla İstanbul Fındıkzade Eğitim Parkı’nda gerçekleşen Yerel Okuma Günleri etkinlikleri, Ankara, Diyarbakır ve Van illeriyle devam edecek. Yapı Kredi’nin desteğiyle başlatılan projeyle, TEGV’in 11 Eğitim Parkı ve 55 Öğrenim Birimi’nde, 2010 yılına kadar 50 bin çocuğa ulaşarak okumanın sevdirilmesi amaçlanıyor. Uyku tulumlu okuma gecesi Özel ALEV Okulları, çocukların okuma alışkanlıklarını geliştirmelerini sağlamak amacıyla, Kütüphane Haftası düzenledi. Öğrenciler hafta boyunca, bahçede bulunan gezici kitabevinden kitap alışverişi yaptı, çocuk kitabı yazarlarıyla bir araya geldi. Okuma Gecesi’nde ise, uyku tulumlarıyla kütüphanede kalan öğrencilere gecenin geç saatlerine kadar kitap okundu. Değişen resimler Galeri Oda’daki sergisinde, Ayşe Döler, sanatseverlere her baktıklarında farklı şeyler bulabilecekleri yepyeni bir dünya sunuyor. Sanatçı için, tuval, tekrar tekrar yaratılan, hergün renk değiştiren bir manzara gibi. Teşvikiye’de 29 Mart tarihine dek açık kalacak olan sergide, ziyaretçileri, gözle ya da kalple görülebilecek resimler bekliyor. Gözle bakanlar başka, kalple bakanlar başka şeyler görecek elbette. (Tel : 0 212 259 22 08 Kiralar sürgünü koca bir şair Cemal Süreya Derneği’nin hazırladığı Cemal Süreya’dan Sonra kitabı, şairi tanımak için iyi bir fırsat... Ünlü şair Cemal Süreya hakkında kaleme alınan yazılardan oluşan “Cemal Süreya’dan Sonra” adlı kitap Artshop Yayınevi’nden çıktı. Yayınevi sahibi Vedat Akdamar‘ın editörlüğünü yaptığı, Cemal Süreya’nın çok sevdiği Hatay Lokantası’nın ortağı Mehmet Ali Işık‘ın da destek verdiği kitapta şairin şiirleri de yer alıyor. Kitap Cemal Süreya Derneği tarafından derlendi. Cemal Süreya’nın sağlığında Hatay Lokantası’nda imza günleri düzenlediğini ve resim sergileri açtığını belirten Mehmet Ali Işık, Cemal Süreya Derneği’nin kuruluşunu şöyle özetliyor: SEDA TANSUKER “Cemal Süreya Derneği, Zuhal Tekkanat ile birlikte İsmet Kemal Karadayı’nın da desteğiyle 2003’te kuruldu. Önce Hatay Lokantası’na, sonra Moda’da sabit pazarda bir dükkânda dostlarla bir araya geldik. Altı ay gibi kısa bir ömrümüz oldu. Oradan Küçükbakkalköy’e taşındık. Burada da fazla kalamadık. Sağlığında kendisinin olduğu gibi derneği de sürgün yaşadı. Beş yılda üç mekân değiştirmek zorunda kaldık. Şu anda son mekânımız İçerenköy’de sanat dostlarıyla derneğimiz faaliyetlerine devam ediyor. Dernek kurulduktan kısa bir süre sonra Cemal Süreya hakkında çıkan bunca yazının heba olmaması için bunları bir kitapta toplamaya karar verdik. Böylece ‘Cemal Süreya’dan Sonra’ fikri ortaya çıktı. Bunda Doğan Hızlan‘ın ‘Bu kadar yazılar ve konuşmalar oluyor, bunlar kitaplaştırılmalı’ yazısının da payı var. Bir kitap daha yayımlamayı planlıyoruz.” Mehmet Ali Işık, Cemal Süreya ve Hatay Lokantası arasındaki bağı da şöyle anlatıyor: “1979’da Hatay Lokantası’na ortak olduktan sonra Cemal Süreya buraya gelmeye başladı. ‘Günlükler’inde ve ‘Günler’ kitabında buradan bahsetmeye başlamasıyla sanat çevresi lokantayı tanımaya başladı. Cuma günleri Cemal Süreya ve arkadaşları Hatay’a geliyorlardı. Günlükleri o sırada Milliyet Sanat dergisi ve Hürriyet Gösteri dergisinde yayımlandı. 1985 yılında Kadıköy şubesi kapandı, şu andaki yerimiz olan Bostancı’ya taşındı.” Hatay Defterleri’nin nasıl doğduğunu sorduğumuzda Işık, “Cemal Süreya 1983 yılında bir akşam bana ‘Söz uçar yazı kalır’ diyerek defter aldırdı. Defterin ilk yazısı, Hatay’ın en yaşlı müşterisi olan Cevat Dereli‘nin ‘İsmimiz sarhoşa çıktı ne mutlu bana’ yazısıydı. Defterlerin orijinalleri, derneğin kütüphanesinde korunuyor. Derneğimize bir yer bağışlayan olursa Cemal Süreya ile birlikte adını yaşatacağız” diye yanıt veriyor. Mehmet Ali Işık, Cemal Süreya’nın yaşamını yitirmesinden sonra her yıl Hatay Lokantası’nda, şairin ölüm yıldönümü olan 9 Ocak’ta anma toplantısı düzenlediklerini söylüyor. Cemal Süreya Derneği’nde şairin özel eşyası da sergileniyor. Dernek ayrıca imza günleri ve resim sergileriyle onu sevenlere ve şairle yeni tanışanlara hizmet veriyor. Cemal Süreya Derneği: 0216 469 58 87 Hatay Lokantası: 0216 361 33 57 Camaltı Geleneksel Halk Sanatı’nın unutulmaya yüz tutmuş camaltı resmini günümüzde sürdüren Mevlut Akyıldız’ın eserleri Çırağan Sarayı’nda sergileniyor. Resminin kilit noktası yaşam olan sanatçının kompozisyonlarındaki figürlerin aşırılığı karşısında izleyiciyi hep gülümseten hatta yeri geldiğinde kahkahalara boğan tavırları Çırağan Sarayı’nda sergilediği camaltı resimlerinde de ironik olarak yorumlanabilir. Sergi, 24 Nisan tarihine dek sürecek. (Tel: 0 212 259 03 73) Genç ressamların sergisi 21+ Doruk Sanat Galerisi, genç ressamların eserlerine ev sahipliği yapacak. ‘21+’ adı verilen sergide, geleceğin yetenekli ressamlarının eserleri görülebilecek. Sergiye katılan sanatçılar Nurhan Altay, Nur Gürel, Desen Halıçınarlı, Zeynep Özdemir, Kudret Türküm. Sergi, 8 Nisan tarihine dek görülebilir. (Tel: 0 212 240 26 50)