Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMARTESI 05 12/9/07 17:03 Page 1 CUMARTESİ EKİ 5 CMYK figenatalay?yahoo.com Faks: 0212 343 62 74 15 EYLÜL 2007 CUMARTESİ 5 ‘Ben buraya niye geldim?’ Yuva ya da ilköğretime yeni başlayacak çocuğun en öncelikli beklentisi ‘GÜVEN’dir. İkinci beklentisi ise ‘ANLAYIŞ’tır. Okullar açılıyor. İlköğretime ya da okul öncesi eğitim kurumuna yeni başlayacak çocuklardan bazıları çok zorlanıyor, anne babasından ayrılmak istemiyor. Psikolog Halis Özerk’e göre okula gitmek istemeyen çocukla ilgili problemi çocukta değil ailede de aramak gerekiyor. Ev hemen her dediği yapılan, FİGEN ortamında ruh hali ve değerlilik duygusu balon ATALAY gibi şişirilen ya da her şeyden korunan, sakınılan, üzerlerine titrenen çocuklarda “bağımlılık’’ ve “uyumsuzluk’’ sorunları görülüyor. Yrd. Doç. Dr. Psikolog Halis Özerk, yuva ya da ilköğretime yeni başlayacak çocukların, birçok duygu ve düşünce yaşadığını belirtiyor. Çocuklar, çevrelerine kaygı dolu gözlerle bakarken akıllarından şu sorular geçebiliyor: Ben buraya niye geldim? Bu insanlar kim? Beni niçin ısrarla ‘okul’ denen bu binanın içine sokmaya çalışıyorlar? Bana niçin bu kadar sevgi (ya da şirinlik!) gösterisinde bulunuyorlar? Acaba bana ne yapacaklar? İçeride bana kızacaklar mı? Bazı çocuklar niye anne babalarına sıkı sıkı yapışıyorlar? Ya annembabam gelip beni almazlarsa? Okula yeni başlayan miniklerin akılları sorularla dolu... Psikolog Özerk, okulun ilk günü için annebabalara şu önerilerde bulunuyor: ? Yeni bir kardeşin doğması yakın ise ya da doğmuş ise çocuk okulöncesi kuruma gönderilmemeli. Böyle bir durumda anaokuluna gönderilen çocukta değersizlik, suçluluk, şüphecilik, bağımlılık ve kardeş kıskançlığı gelişebilecektir. Eğer koşullar göndermeyi gerektiriyor ise zihinsel olarak çok iyi hazırlamak veya bir uzmandan yardım almak gerekir. ? Okula gönderme işi aceleye getirilmemeli Çocuk önceden anaokuluna ya da ilköğretim okuluna gönderilmekle ilgili bilgilendirilmeli, bunun onun için ne anlamlara gelebileceği, ne tür yararlar sağlayacağı uygun bir dille çocuk ile konuşulmalıdır. ? Çocuğun gideceği okula çocuktan ayrı olarak gidilmemeli. Çocuğa gideceği okul önceden gezdirilmeli, orada çocuğun kendi yönelmelerine izin verilmeli ve onun zevk alacağı biçimde zaman geçirilmelidir. Her evde bir izci Anadolu’nun çeşitli illerinde yaşayan 940 genç, Dünya İzciliği’nin 100’ncü yılı nedeniyle Milli Eğitim Bakanlığı Okul İçi Beden Eğitimi Spor ve İzcilik Dairesi Başkanlığı ile Mimarsinan Belediye Başkanlığı tarafından düzenlenen izci kampına katıldı. “Her evde bir izci, Uyuşturucuya hayır!” sloganıyla düzenlenen kamp süresince izciler İstanbul’u gezdiler, atölye çalışmaları ve spor etkinlikleri gerçekleştirdiler. TÖREN YAPMAYIN! ? Annebaba, çocuğu ilk gün okula bırakıp kısa süre sonra ondan ayrılmamalı. Bunu öğretmenler ya da okul yönetimi istese bile yapılmamalıdır. Bu uygulama ne yazık ki “Çocuk daha çabuk uyum sağlıyor” düşüncesi ve yanıltıcı gözlemi ile çoğu öğretmen ya da okul yöneticisi tarafından gerçekleştirilmektedir. Ancak gözlemlenen uyum yanıltıcıdır. Çünkü “öğrenilmiş çaresizlik” kuramına uyan bir uyumdur ve daha sonraki yaşantılar bakımından sağlıksızdır! Çocuk anaokuluna en azından anne ya da babadan biri ile gelmeli, okulun ilk 23 gününde çocuk ile birlikte olmalıdır. ? İlk haftalarda çocuktan ayrılmalar bir tören halini almamalı Vedalaşmalar, sistemli duyarsızlaştırma yöntemi ile ve okul–aile işbirliği içerisinde bir program çerçevesinde gerçekleştirilmelidir. ? Çocuktan ayrılmalar kesinlikle habersiz yapılmamalı Nerede olunacağı, nereye gidildiği, ne zaman gelineceği ve kimin gelip alacağı “yalansız dolansız” bir şekilde çocuğa söylenmelidir. OKULDA ZAMAN GEÇİRİN Güven vereyim derken kaygılarını pekiştirmeyin! ? “Orada korkmazsın değil mi?”, “Ağlamazsın değil mi?”, “Seni orada bırakacağımızı sanma, sonra gelip alacağız tamam mı?” gibi sözde güven veren gerçekte ise çocuğun var olan kaygılarını pekiştiren ya da hiç yokken kaygı yaratan cümleler sarf edilmemeli. “İçinden biraz ağlamak gelebilir hatta belki de ağlayabilirsin; bu çok doğal ve böyle bir durumda neler hissedebileceğini anlıyorum”, “Burası bizim güvenebileceğimiz bir yer, burada güvende olacağına sen de inanabilirsin”, “Gün içinde bizi özleyeceğini biliyoruz. Biz de seni özleyeceğiz. Ancak bu üzülmemiz gereken değil, birbirimizi ne çok sevdiğimizi gösteren ve mutlu olmamız gereken bir duygu. Kimbilir birbirimize anlatacağımız neler olacak?” gibi gerçekçi cümleler kullanılmalıdır. ? Çocuk ilk günden itibaren mümkünse servis ile okuldan dönmemeli Çocuk, mümkünse ilk haftalarda anne baba tarafından okuldan alınmalı bu mümkün değil ise bir akraba ya da çocuğun güven duyduğu bir dost tarafından okuldan alınmalıdır. Çocuk servis ile dönecek ise ilk 2 3 gün serviste birlikte olunmalıdır. ? Çocuk, ilk gün okulda tam gün kalmamalı İlk gün çocukla yarım gün okulda birlikte zaman geçirilmeli, ikinci gün tam günzaman geçirilip kurum içinde zaman zaman ayrılıklar yaşanmalı, üçüncü gün çocuğu bırakma ve alma yaşantılarına yer verilmelidir. ? Özellikle ilk günlerde annebaba çocuğunu okuldan alırken aceleci davranmamalı Annebaba bir süre çocukla okulda zaman geçirmeli, yaşantısını paylaşmalı, o günü ile ilgili öğretmenlerinden bilgi almalı, çocuğunun olumlu davranışlarına odaklanıp bunları çocuğuna ifade etmeli ve bunlara dayanarak çocuğunu sevdiği bir ürün ya da davranışla ödüllendirmelidir. Okulun adı Ütopya Small Hands Çocuk evi sahibi Leman Çetin, katıldığı bir eğitim fuarında kurduğu dilek ağacında, çocuklara hayallerindeki okulu sordu. Çocukların yanıtlarından yola çıkan Çetin, Ümraniye Çekmeköy’de ‘’Ütopya Özel İlköğretim Okulu’’nu açtı. Okulun yerini ve mimarisini çok önemsediğini belirten Çetin’in verdiği bilgilere göre, dört ayrı birimden oluşan okul özel bir mimariye sahip. Çocukların doğanın içinde oyun oynama, bisiklete binme gibi olanaklarının bulunduğu okuldaki sınıflarda, klasik sıralar yerine beş kişilik oturma düzeni tercih edilmiş. Çocuklara 3 yabancı dil öğretmeyi hedefleyen okulda, öğrencilerin bakacakları organik sebzemeyve bahçesi de bulunuyor. Uçakta bacak bacak üstüne atmayın... Güvenilir olması ve zamandan kazanma gibi artıları, çevirecek şekilde önce kulaklarınıza doğru yukarı kaldırın ve öne ulaşım seçeneklerinde bizleri uçağa çeken etken doğru itin. Sonra omuzlarınızı tekrar aşağıya indirerek geri itin. unsurlar. Modern yaşamın vazgeçilmezleri Omuz başlarında bir kalem olduğunu ve büyük daireler çizmeye arasında ilk sıraları alan uçak, sağladığı çalıştığınızı hayal edin. Bu hareketi sürekliliği sağlayacak şekilde özcanyasar?gmail.com birçok avantajlara karşın kimileri için hâlâ bir altı kez yineleyin. kabus... BOYUN: Arkanıza yaslanın ve koltuk başlığınızı düzleştirin. Binlerce kilometrelik mesafeleri kısa zaman dilimlerine Boynunuzu yavaş ve nazik bir şekilde zorlamadan önce sağa, sonra sığdıran uçaklar, dizayn ve üretiliş şekilleriyle bazı da ortaya ve son olarak da sola çevirin. Bu hareketi yaparken yolcuların isteklerine hâlâ tam anlamıyla karşılık omuzlarınızı rahat bırakmaya özen gösterin. Hareketi birkaç kez veremiyor. Uçak yolculuğu sırasında özellikle kronik sağlık tekrarlayın. sorunları olanlar eğer mesafe uzunsa, çeşitli sağlık problemleriyle AYAK BİLEĞİ: Koltuğunuzda dik bir şekilde oturun. Yastığınızı karşılaşabiliyor. Gökyüzünde ortaya çıkabilecek sağlık sorunlarına sağ kalçanızın altına yerleştirin. Daha sonra sağ ayak bileğinizi koltuğunuzdan bile kalmadan pratik çözümlerle olası sorunların daireler çizecek şekilde döndürün. Bu şekilde her iki ayak bileğinizle üstesinden gelmek elinizde. Kabin içinde rahat ve keyifli bir on tane daire çizin. Bu hareketlerle kanın ayaklarınızda birikmesini yolculuk gerçekleştirebilmek için herkesin kolaylıkla engelleyebilirsiniz. uygulayabileceği egzersizlerden ÖZCAN YAŞAR ? Pegasus Havayolları’ndan bilet satın alan yolcular www.flypgs.com adresinden, uçuşlarından en erken 48 saat önce, uçuşlarına en geç 3 saat kalana kadar internet checkin yapabilecek. Uygulama Adana, Ankara, Antalya, Bodrum, Dalaman, Diyarbakır, Erzurum, Gaziantep, Kayseri, Kıbrıs Ercan, İstanbul Sabiha Gökçen, İstanbul Atatürk , İzmir, Malatya, Mardin, Samsun, Trabzon ve Van havalimanları çıkışlı yurt içi ve KKTC uçuşlarında gerçekleştiriliyor. İnternet Checkin işlemleri PegasusİzAir ortak uçuşlarında da geçerli olacak. İnternetten checkin bilmekte fayda var: Oturma pozisyonunuzu dik hale getirin. Ekonomi koltuk uçuyorsanız, dolaşımınızı ve dik oturmanızı zorlaştıracak bacak bacak üstüne atma konumundan kaçının. Eğer yanınızda varsa veya kabin ekibinden sağlayabileceğiniz yastıkla omurganızın doğal kıvrımını muhafaza edecek biçimde bel hizasında arkanıza yerleştirin. Bu destek dik oturmanızı kolaylaştıracaktır. Uçağa biniş ve inişlerinizde kendinize acele etmeden hareket edebilecek bir zaman dilimi yaratın. Uygun durumlarda uçağın koridorunda kısa yürüyüşler yapmaya çalışın. Uçuşunuzda vücudunuzu sıkabilecek dar ve hareketlerinizi kısıtlayacak giysiler giymeyin. Bu egzersizler uçakta size rahatlık sağlar: OMUZ: Koltuğunuzda dik bir şekilde oturun. Bu pozisyonu koruyarak biraz öne doğru kayın. Omuzlarınızı arkadan öne doğru ? Hava taşımacılığı konusunda araştırma ve danışmanlık faaliyetleri gösteren ‘Skytrax’ şirketinin www.worldairportawards.com adlı sitesinde açıklanan değerlendirme sonucunda Hong Kong Havalimanı dünyanın en iyi havalimanı seçildi. Avrupa’nın en iyi havalimanı olarak Münih’in seçildiği bölgesel değerlendirmede ise İstanbul Atatürk Havalimanı Güney Avrupa kategorisinde Madrid ve Atina’nın ardından üçüncü sırayı aldı. Vancouver Havalimanı Kuzey Amerika’nın, Cape Town ise Afrika’nın en iyileri arasında yer alırken Orta Doğu’nun en iyi havalimanı olarak Dubai seçildi. Bölgesel değerlendirme dışında “En iyi Duty Free”, “En iyi Uluslararası Transit Havalimanı” “En iyi Yemek”, “En iyi güvenlik işlemleri”, “En iyi Bagaj Hizmeti”, “En temiz terminal”, “En sıcakkanlı terminal personeli” gibi değişik kategorilerde de değerlendirmeler yapıldı. Bu kategorilerin genelinde Asya’da bulunan havalimanları ilk sıraları paylaştılar. Atatürk Havalimanı üçüncü Lufthansa’dan hediye Lufthansa Alman Havayolları, biletlerini Türkiye’den satın almış olan Paris ve New York yolcularına özel bir kampanya başlattı. Lufthansa ile 30 Kasım 2007’ye kadar Türkiye’den Paris’e uçacak yolcular 25 Euro, New York’a uçacak yolcular ise 50 Euro değerinde uçakta kullanabilecekleri alışveriş kuponu kazanacaklar. Gidişdönüş tüm sınıflar için geçerli olan kampanyadan yararlanmak isteyen yolcular çıkış yapacakları gün, biletlerini Lufthansa’nın havalimanındaki bilet satış kontuarından ibraz ederek alışveriş kuponlarını alabilecekler. Sadece Lufthansa uçuşlarında geçerli olan kuponlarla uçak içinde sunulan Lufthansa ürünlerinin yanısıra parfüm, saat, çikolata gibi birçok markalı ürün de satın alınabilecek. Kupon değeri aşıldığında yolcular nakit ödemeyle alışverişi tamamlayabilecek.