Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
or ge olıııak istiyor ksiler. Halbuki boksör bir aileden gelen ııçlü kuvvetli George berbat vucudunu sakımak için nerdeyse çadır gibi elbiseler giyi9r" diyorlar. Bu arada ortalık her gün saısı biraz daha artan Marilyn'cilerle ve Ste.•'lerle dolup taşıyor. Mesela Robert, eski ır marangoz, haftada 11 bin TL sosyal yarm alıyor. 9 bin TL de Kings Road'da culartcsıleri elbise satarak kazanıyor. Arkaaşı ona dizlcrine kadar beyaz jarseden biı bise dikmiş; arkadan kocaman düğmelerı lan elbise omuzlardan tutturulmuş. Bir de stteki kolalı, siyah dantelleri unutmayalım. Robert, makyaj stilini son sayısında hoıoseksüellerin nasıl makyaj yaptıkları üzene bir röportaj yapan TD dergisinden alığını söylüyor. " H e r ne kadar onlar koyu ırmızı ruj kullanır diyorlarsa da ben peminsanlarla iletişimin tek yolu Ingilizce konuşmak. Ancak herkes onları "Pakies" diye çağırıyor ve iş burada bitiyor. Sout Hall'da Pencap'ın Hinduları yaşıyor. Ulusal Cephc, 1979 yılında burada bir miting yapmaya karar verdi. Her ne kadar burada oturanlar polise izin vermemesi için ısrar ettilerse de demokrasi adına eylem için kendisine en uygun yeri scçmiş olan asın sağ engellenmedi. Bunun üzerinc binlerce Hindu, Gandi'nin çocukları oldukiarını kanıtlarcasına sessiz yürüyuş yapınak tızere caddcye indiler. Sadece 12tane faşist dışarıdan gelmeye cesaret edebildi. Ancak daha önce mahalleye yerleşmiş bir süru grup vardı. Sonuçta bir kişinin polis tarafından öldürülmesi ve binlerce Hindu'nun tutuklanmasıyla biten günün sonunda hastanelerde boş yer kalmadı. Uzıl Ken, "Benim psikiyatriye ihîiyacım yok" diye onuşuyor, "İktidar benim için yaşam tarzını 'eğiştirmeye yarayan bir araçtan başka şey değil. Geri ekalı bir politikacı, düğmeye basıp dünyayı yok decek güce sahip olduğu zaman, insan iktidar olmayı ;temek zorunda kalıyor." :yi tercih ediyorum" diyor. Dore makyajmavi gözlcr, yanaklarsa koyu bembe. Ro:rt pııdradan yarı saydam suratıyla pırıl pı1 sırıtıyor. Sout Hall Brodvvay mahallenin can damarı ve artık kesinlikle Londra'ya benzemiyor. Insan Ingiltere'de olduğunu bilmese, burada kendinı Pencap'ta sanabilir. Kalın siyah saçları sımsıkı örulu kızlar, geleneksel elbiselcrini gıyip alı^veı i^ yapan kadınlar, çeşitli meyve, pirinç ve kreplerle donatılmış tezgâhlar, egzotik mücevhcrlcr ve Hint ipekleriyle dolu dılkkânlar. Herşeyiyle özgun bir oıtam. Suneel, 20 yaşında, daracık blucinli ve diğerleri için, "Bulunduğu topluma adapte olmu$." lyi bir örnek olmanın verdiği gururla, "C^ennetimizi salııı aldılar, şimdi de vurmaları için öteki yanağıınızı ıızalıyoru/. Ama vurmuyorlar" dıyor. "Newham'dakiler de bu durumu anladılar ve şimdi Khan ba^kanlıgında 8'ler lopluluğunu oluşturdular" diye sözlerine ekliyor. Ancak temmu/. ayında biıi kadın serseri uç beyaz Nevvham'da koşebaşında durup gelip geçen bütüm Asyahlara ate^ açtılaı. Be^ genç Hintli ağır yaralandı ve hasiancye kaldırıldı. Olaydan iki gece sonra 8'kr (opluluğu da bu saldırıya karşılık Edınburg'daki Ulusal Cephe'nin militanlarının yatağı Duke Pub'a bir baskııı dıızenledi. Içlerinden ycdi tanesi ve şeflcri Paves> Khan kanunsu/ silah bulundurmak suçundan tutuklandılar. I.inlon Kem>s Johnson Jamaika'da konuşulan lngiluce ıle yazdığı dörtlükte Sout Hall'daki ayaklanma için >oyle divor: Faşistler atak yaptı, Sonra biz de kaışı atakta buluııduk. Faşisller tekrar atak yaptı Ve biz onları geri pııskılntük. Johnson, Rob Maıley'den sonra cn ıııcş huı Reage Man. A>aklanmalaı devıindc "Bunun ırkçılık" adlı "Siyah loplumun sö/ hakkını savıınan" mılıiıın biı dergi çıkarıyordu. lohnson, 20 yıldır BriMon'da yaşı yor. Antil adalaıını küçilk bir çocukkcn tet ketnıiş. 70'li yıllarda sosyoloji okurkcn lngiltcıc topraklarındaki kolonici baskıya kar^ı çıkan "Kara Panterler" harcketine katılmış. Şimdı de arkadaşlanyla kurduğu bir stüdyoda mü/.ik yapıyor. Brixton, Antil adah surgunler, politik ya da dini nedenlerlc yurdunu terketmis Hintlilerın zaman zaman da kaçakçilann malikanesi olmuş. BOY CıEORüF. Hayranlanndan korunmak için polisle... yin bana, Prenib Anne ne işe yarar'.'" dıyor. Ihatcher'in 1985 seçimlerıni lngıltcrc'nnı 6 bölgesınde lağvetmek istemesi uzerinc I.ıvingslon. "Londralılar, içiuıi/den 453 bin 869 kisi bugun i>siz. Tum giicünüzle bölgesel scçimlerin lagvedilmesine Uarşı çıkın" dıyor. 1981'de homoseksuellerın savunmasını elc alan L.ivingston, "Herkes ayında hiseksüeldir," diyerek tum l.ondra'yı soka sokııyordu ve hemen ardından da nıonarşinin kalduılnıasını savunarak "Biz Charles >e Iîiana'nın dügıinünü finanse elmek /.orunda değiliz" diyordu. Irkçılığa, polısin şiddet kullanmasıııa kaışı çıkan Livıngston, "İrlanda bizim son koloni savaşımızdır. tngillere orada kalmukta ısrar ettiği siırece her gün yeni şjddcl ola\lurı gu^ıdeıne gelecektir. İKA militanları ne cani, ne de psikopattır," dıyor, l ivıngston'u, partisi 1983 seçiınlerindc millctvckılı adayı olarak profesyonellerle çarpıştırmakta acele ctmişti. "İşçik'r için ag/ımı her açtıgıında hcternscksuel anglosakson işçi sınıfına yüzlerce oy kaybettirdinı. Bu sonuç, kısa dö Wlerin İngiltere'si e gelelım Black Brıtısh'ın BB'sine. • MV Yani Siyah lngilız'e. Kım bunlar? • U Sadece Afrikalı, Antil adalı göç! • menleı mi? Hayır. Türkiye'den, WM Hindistan'dan gelen aynı zaWK nıanda. Çunku, siyah burada renn değil farklılığın adı. Majestelerinin impaıtorlnğundan geriye kalan ıhtışamı içinde • 7 kişiden biri göçmen Londra'da. Cur Biz kapının önüne konmuş insanlanz rixton'daki muazzam, "UnderJamaeken" pa/.arında çcsit çeşit biberlerdcn.kakao çekirdeklerinden tutun da istenen her şey bulunuyor. "Burası belki de Paris kadar lüks degil. Ama biz istediğimiz her şeyi burada buluyoruı. Siyahlar, beyazlarla hiçbir /aman kaynaşamıyurlar. Tek bir sö/ alış verişi dahi yapılmıyur. Sonuç herkesin kendi pazan var" diyor 40 yasında ve bugun ırkçılık için her şeyi yapmaya hazır Antil adalı Stanford. Stanford bu arada ağustosta Nattıng Hill'de bir karnaval olacağını ve tüm ay boyunca bayıam yapacaklarını sözlerine ekliyor. Bunu nasıl mı yapacaklar? Gizli içki satan meyhanelerinde. Bu yeraltı eğlence yerlerinde müzık dinlıyor, dans ediyor ve kutlamalar yapıyorlar. Bundan başka yine çok gizli yerleıi var. Buralarda da kuınar oynııyorlaı. "Biz kapının önünc konmuş insaıılarız" diyor Stanford. "tnsanlar ozgur olmak için bııraya geliyorlar, sonunda burada da kendilerini gizlemek zorunda kalıyor B 3,7 oranında Hintli vüksek oran. Dilleri, nsunlarhı iletişimin tek herkes onları "Pakies" artesi gunlerı tatilde başlarında takkeler, •rlere kadar uzıın ctcklı giysilerle "Ahmet f London"lar, omuzlarda loplannıış, Sokratieıı Stili" elbiselerle Bangladcşlıler, »kaklara dokulıiyor. "Spital Fiels yüzyılrdan beri paryalara köprii olmuşlur," di>r tarıhçi Roberth. "Burası, Dickens'in ondru'sının devanıı. Gerçek ve tek getto,uz. SkinHcad'ler ve prolorfaşistler 'Pakiishing'ler yapınak istediklerinde siyaplara ıldırmak için (abii ki buruya geliyorlar. rick I unc yolu ü/.erinde öncclcri Kalvinistrin kiliscleri yer alıyordu. Sonra Sinegog ıpıldı. En sonunda da cami. Yol boyunca içmenlerin alışveriş ettigi kuçiik diikkânır, güvnıen mahalklcrinde atölyeler ve siiıylc v'ocuk. Her guvuıen mahallesine gideilirsiniz. Matla Clıine Tuwn'daki Soho'ya ahi gidebilirsiniz. Hiçbiri SpitalFields kaar kolii dcgildir" diyor Robcrtiı. Sout Hall'da Londra'nın doğusunda yüze 43.7 oıanında Hintli var. Tüm ingilterc'eki cn yüksek oran. Ancak tum Asyalılan aynı olduğuna inananlar sadece ırkçılar eğil. Dilleıi, yaşam tarzları apayrı olan bu Her şeylerini görüntü üzerine kuruyorlar. Tüm stratejilerini en dehşetli ilgiyi çekecek stili bulmaya yöneltiyorlar. Pek de haksız sayılmazlar. Boy George da bu yolla Boy George oldu. lar. ÇunUu ingilizler siyahların saat 11'de ııyıınıasını istiyor." Ancak cuma gecesi bu kapı diiarı edilmiş insanlar ne uyuyabiliyor, ne de bayram yapabiîiyotlar. "InRİItere kaltağın teki" diyor Linton Kewesi Johnson. " N e söylediklerine boşvcrin. Ne olacaksa olarak. Ama bi/ hurada kalma için varız." 1984 Londrasında madalyonun bir başka yüzunde de Yurttaş Ken, Kcn Livingston ya da kendisini anarkosendikalist olarak tanınılayan Kızıl Ken var. Gelenekleriyle her şeyınden çok gurıır duyan mcşhur Ingiliz aristokrasisinden hiç korkmaksızın "Söylenemde etnik grupların orta sınıfın, geııçUrin ve değişen Londra'nın hesaba katılmaınası nedeniyle olııyor," dıyor Kı/ıl Ken. "Benim psikialriyc ihtlyacım yok. İktidar benim için yaşam tar/ını dcğiştirmeye yarayan bir araçtan başka lıirşey değil. (ieri ıvkâlı bir politikacı dugmeye hasıp dünyayı yok cdecek güce sahip olduğu /aman insan iktidar olmayı istemek /orunda kalıyor. Şıı anda benim sorunum, koprüyu geçmek ve milletvekili olmak. Ken seçilirse ne olur bilinmez. (Çevıren: OUNtY OZTOK)