Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
StYASET 84 ÖzaFın Doğu seferi HASAN UYSAL A nkara Yeni dönemin ycni partileri / \ arasında ANAP dışında kalanlara bir tür haksızlık yapılıyor galiba. Çünkü, diğer partilerin bir türlü "partileşememeleri" nedeniyle ortaya çıkan aksaklıklar durmadan yazılıyor, oysa bugün diğerlerine oranla bilyük avantajlara sahip ANAP'ta da aynı türden aksaklık ve eksiklikler var, bunlar o kadar konu edilmiyor. Aksaklık ve eksiklikler, Başbakanın 9 bakanla birlikte yaptığı, 8 ili kapsayan 6 gUnlük Doğu gezisinde kendilerini gösterdiler. Hemen her gün program değişikliği oldu, sık sık program dışına çıkıldı. özal, özellikle çocuklarla çok yakından ilgilendi. Bir kez daha kendisine "Tonton aınca" denmesinden hoşlandığını söyledi. Arabanın etrafında "tonlon amcasım" görmek için çaba gösteren çocukları itip kakmaya yeltenen korumacılan "çocuklara kötii muamele yapmayın" diye uyararak sempati kazandı. Gezi boyunca ağır ikramları kırmayarak "kuvvetll" yemek yiyen özal Malatya'da uyarılara rağmen bol bol kayısı yiyerek, sonra da en küçük bir rahatsızhk belirtisi göstermeyerek "midesinin" de güçlü olduğunu kanıtladı. Batman TPAO tesislerinde 8 çeşit yemek ikram edilmesi üzerine "Bunlar zenginlemiş. Bunlann parasını da okul isteyecek, iş isteyecek," dedi. Gecekondu semtinde seçmenler yerine çocuklar tarafından karşılanan özaJ'ın yamndaki ANAP Genel Sekreteri Mustafa Taşar mikrofondan çocuklara seslendi, iki elini başının üstünde birleştirerek "Hadi aslanlarım bir ANAP isareti yapın," diyerek önemli bir görevi başardı. Yüzlerce çocuğun yarattığı manzara otobüste "doğum kontrolü" tartışmasını doğal olarak gündeme getirdi. özal, işin doğum kontrolü ile çözümlemeyeceğini vurgularken, Bingöl Milletvekili Hakkı Artukarslan "Sayın Başbakanım bu çocuklara 5'er bin lira dagıtsak, böyle sevgl ve ilgi göstermezlerdi," dedi. Kimse de çıkıp, mutlaka ziyaret etti. Mardin'de valinin yıllık izinde olduğunu öğrendik, kendisinin geleceğıni bilmesine rağınen yıllık iznini yarıda kesmeyişine kızdı. Otobüste "Vali kesln merkeze alınır," yorumu yapıldı. Basın mensupları da aynı düşilncedeydiler. Çünkü Başbakan tarafından acilışı yapılan sanayi çaışısı bir buçuk ay önce Mardin valisi tarafından açılmıştı. Başbakan Bingöl'de de temelleri iyice ilerlemiş ilkokul binasına yeniden lemel atmıştı. Deneyimli gazeteciler bunu "olagan" olarak karşıladılar. özal da bundan "bizi istismar ediyorlar" diye yakındı. oğu ve Güneydoğu Anadolu gezisinde biraz merak, biraz umut, biraz da zorlama ile toplanan kalabalıkların dağılmamasını Başbakanın özel Danışmanı Videocu Erkal Zcnger sağladı. Başbakanın genellikle yarım saat ya da bir saat geciktiği konuşmalar öncesinde kalabalığa seçim otobüsünün üstüne çıkıp, mikrofondan Zenger konuştu; bekleyenleri eğlendirdi, kimi zaman coşturdu. Kimi zaman folklor grubunu, davulcuyu zurnacıyı otobüsün üstüne çıkardı. Hep bir ağızdan halka şarkı söyletti. Bir ara "tnanın bcn 10 başbakanla çalıstım. Dogu için böylesine çabalayan Ba$bakan görmedim," derken kimi zaman "Haydi aslanlanm, Başbakanımı/ geliyor. Hep birden alkışlıyoruz. Şoyle şehrinize layık biçimde," diye amigoluk yaptı. D aşbakan gezisine lstanbul'dan başladı. Beraberinde 15 yıldır Malatya'ya gitmeyen annesi Hafize Hanım, Side'de güneşten iyice kararmış oğlu Efe, kardeşi DPT Müsteşarı Yusuf Bozkurt, bacanağı tçişleri Bakanı Ali Tannyar ve eşi Selma Hanım, yeğeni Tarım Orman ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Ooğan, MUsteşarı Hasan Celal Güzel, Devlet Bakanları lsmail Ozdağlar ve Sudi Türel, Bayındırlık ve Iskân Bakanı, Sanayi ve Ticaret Bakanı, Enerji Bakanı, Adalet Bakanı, Çalışma Bakanı, TPAO Genel Müdürü, Emniyet Genel Müdürü, Karayolları ve TEK Genel Mudürleri, çok sayıda müsteşar, müşteşar yardımcısı, Genel Müdür Yardımcısı, bakanların ve Başbakanın koruma polisleri, özel kalem müdürleri ve basın müşavirleri, toplam 60 kişilik bir kafile oluşturmuştu. Bunlara 40'a yakın makam arabası ve bunların şoförleri ile 20 basın mensubu da eklenince kafile zaman zaman 120 kişinin Uzerine çıktı. Başbakanla geziye katılanlar uçakla Malatya'ya geldiler, uçakla Diyarbakır'dan Ankara'ya döndüler. Makam arabaları onları izledi. Illerde vali ve üst düzey görevlilerinin resmi arabaları ile basın mensuplarına tahsis edilen resmi arabalar da hesaba katılırsa, toplam 3 bin kilometrelik yolcıılukta en az 3 milyon liralık benzin harcandı. Bunlara, verilen resmi yemekler, yatak ücretlerı harcırahlar, hediyeler ve uçak masraf ları eklenirse 6 günlük gezinin faturası bir hayli kabarıyor. Belediyelcrin tahsis ettiği arabalarla, partililerin ve milletvekillerinin arabalarının harcamalarını da hesap dışı bırakmazsak, maliyet rakamları çok daha yukarı çıkar. Yeni kararnameler uygulanmadan Doğu ve Güneydoğu bölgelerinin ekonomisinin birdcn canlandığı bile iddia edilebilir bu durumda. B ye'nin sosyal yaşantısını simgeleyen G ezi boyunca ilginç görüntüler, Türkiolaylar pek çoictu. Bunlardan birini, bir köyde beş çocuğun kirveliğini yaparak özal yarattı. Aynı gün akşam Diyarbakır'ın uzak bir köyünde 10 bin davetlinin bulunduğu sünnet düğününe katıldı. Başbakan, bakanlar, müsteşar vc genel müdürler, üst düzeyde devlet erkânının sünnet düğününe gidişlcri akıldan çıkmayacak bir manzaraydı. Malatya'daki Kayısı Festivali'ni de unutmamak gerek. Askeri bando eşliğinde geçen kamyonlara mı, ANAP'ın seçım otobüsünün üstündeki mikrofondan ilin en Ust düzey mülki amiri mi, ANAP il başkanı mı olduğu ayırt edilemeyen valinin konuşmasına mı, yoksa sünnet düğününden farksız Kayısı Festivali'ne mi değinelim? Festivalde bir tek şey güzeldi. O da gümüş tabak üzerine som altından kabartma el büyüklüğünde tek bir kayısı... Değeri yaklaşık 1 milyon lira olan bir tabak da Başbakana armağan edildi. gölgede bıraktı. 57 yaşındaki Başbakan (Gundu/ hcr gün iki saat uyumak koşuluyla) başlangıçtaki dinamizmini hiç yitirmedi. Üçüncü gün başta Enerji Bakanı herkes "yaka bir yerde kravul başka yerde" gezerkcn, Ticaıet ve Sanayi Bakanı'nda diş ağrısı başladı. Bakan dışini çcktirip kurtulurken, Turgut Ozal'ın kardeşi Haşbakanın deyimiyle "motoru bozdu". Ge/iye katılan gazeteciler dahil herkes perişan düşcrken, Başbakan'ın "ev koruma"sı hastalandı. Gezi boyunca neşeli olduğu gözlenen kimi zaman gede 45 dereceye ulaşan yoB aşbakan Turgut özal,geziyesıcak vegölğun programa rağmen, katılanları D kısmak lazım," diye konuştu. • iyarbakır'da gecekondu mahallesine giden özal'ı çok sayıda çocuk karşıladı. Kafile yolda ağır ağır gitmek duru munda kalınca 2.5 kilometıelik gezinti boyunca yaşları 5 ile 10 arasında yuzlerce çocuk yaşanı boyu spor yaptılar. Gecekondu bölgesine makam arabasının direksiyonuna gcçerck gırcn ö/al, bir ara kullandığı arabasını çöp tenekesine vurdurunca arabadan inip ANAP otobusune bindi. ö/al bu kadaı çok çocuğu görunce "Vay vay, nedir bu kadar ç<ıcuk? Galiba niıfus sayımında bunlar yuk. Şuplıt dojidu nufus sayımı için bende. Bu çocuklar yakın "DegU be? bin dagıtmak, kovsanız bile gene gelirlerdi. O kosan bağıran çocuklann hemen lıimunün karnı aç, babaları işsiz, yoksul çocukları" demedi. Gecekondu semtinden geçerken, yoldaki bir grup genç " i ş " derken, uzaktan kadınlar boş su bidonlarını gösterıp "su Istiyoruz su" diye seslendiler. Çocuklar da kimı zaman hcp bir ağızdan "su istiyoruz" diye bağırdılar. üyeleri ve devletin Ust düzey bürokratlan B eraberinde hükümetkalmış ile dosyalar, yatırım projeleri ve geri yörelere ilişkin kararnamelerle gelen özal, Doğu ve Güneydoğulu yurttaşlara pek çok şey sflyledi. Başbakanın söylediklerine yurttaşların yanıtmı da Siirt'te bir pankart dile getiriyordu: "öıe\ sektor buraya gelmiyor. Devlel yatırım yapsııı." Pankartı basın mensuplarına gösteren Milli Eğitim eski Muduru de şunu söylüyordu: "Kendileri gelmiyorlar, bari fabrikayı, suyu göndersinler," SODEP'in ye uğramayan diğer illerde hatta B itlis'teANAP'lı özalkazandığı belediyeilçelerde belediye başkanlarını