Katalog

TÜRK ATLETİZMİNDE VİZYON VE RUH YOK! CÜNEYT E. KORYÜREK C K SPOR ATLETİZM EYLÜL SALI endi kabiliyet ve azmi ile sahalardan kopmayan birkaç atlet dışında, son yıllarda gittikçe gerileyen Türk atletizmi, son iki federasyon döneminde adeta sadece geçmişin başarılı günleri ile avunmakla yetindi. Bundan önceki Federasyon Başkanı Mehmet Yurdadön şampiyon bir atlet olmasına karşın iyi bir yönetici olamadı, iyi bir yönetim kadrosu kuramadı ve tüm benliğini Süreyya AyhanYücel Kop ikilisine hizmet yolunda harcadı. Federasyon, bir ara adeta bu ikili tarafından yönetil di ve federasyon bünyesindeki çalışanlar da Kop çiftinin istediği yerlerde görevlendirildiler. Yurdadön, Federasyon Başkanlığı'nı kendi politik emelleri için de kullandı. Avrupa'dan başarılı sonuçlarla dönen Süreyya Ayhan'ı, yurda döner dönmez CHP Başkanı Deniz Baykal'ın huzuruna çıkardı. Zira, Yurdadön CHP'den milletvekili olmak istiyordu. Son seçimlerde, CHP'den aday olmak için ulusal takımı Avrupa'da yüzüstü bıraktı, başkanlıktan istifa etti. Ama, aday dahi olamadı ve gerisin geriye Federasyon Başkanlığı'na döndü. Yurdadön iyi bir şampiyon oldu. Ama, kendi kabuğun dan çıkamayan, vizyonsuz ve ruhsuz, sadece Süreyya Ayhan'a hizmet veren bir federasyon başkanı olabildi. Şimdiki Federasyon Başkanı Mehmet Terzi gayet efendi ve şampiyon bir atlet olarak seçime girdi ve iyi bir çalışma sonucu federasyon başkanı olarak seçildi. Ama, Terzi de etrafına eski idman ve takım arkadaşlarını topladı. Bu kişiler arasında lisan bilen tek bir kişi dahi yoktu. Bu boşluğu doldurmak için, IAAF tarafından resmen ‘‘Atlet Temsilcisi'' olarak, tanınan bir kişi IAAF toplantılarına katılmak ve diğer federasyonların ilişkilerini yü rütmek amacıyla atandı. Süreyya Ayhan'ın IAAF baskısıyla iki yıl yarışmalara girmesi yasaklanınca , Terzi Federasyonu Süreyya Ayhan'ın olabilecek başarılarından faydalanamadı. Bu arada, büyük kabiliyet Elvan, Şarık Tara'nın himayesinde ENKA adına, sakatlığına karşın büyük başarılar elde etti. Orta mesafede Halil Akkaş ve bayanlar 100 metre engellide, sırf bu gençlerin kabiliyeti ve genç antrenörleri sayesinde, atletizm severlerin yüzü gülebildi. Ama, bu başarıların ardında federasyon yoktu. Sadece, canla başla çalışan atletler ve iki antrenör vardı. Artık kenara çekilin Y urdadön ile başlayan ve Terzi ile devam eden gerileme, bu ay içinde yapılan ve diğer ülkelerin üçüncü sınıf atletlerini gönderdikleri Balkan Oyunları'nda zirveye vardı ve Türk takımı erkek ve bayanlarda beşinci olarak adeta nal topladı. İlk üç sırada yer alan atletlerimizin dereceleri ise, ağlanacak ve utanılacak kadar kötüydü. Balkan Oyunları'ndaki yönetici ve atletlerin stad dışındaki tutumları ise, hepimizi üzdü ve utandırdı. Bu arada, Türkiye'nin beşte biri nüfusuna sahip komşumuz Yunanistan, Avrupa Şampiyonası'nda madalyalar alırken, takım olarak da Avrupa Kupası'nda Rusya, Almanya gibi ülkelerin yer aldığı sekiz ülke arasına girebildi. Türkiye ise, bu yıl yapılan Milletler Kupası'nda en alt kümeye düştü. Pistlerde koştukları yıllar, çok iyi birer şampiyon olduklarını ispatlayan Yurdadön ve Terzi, federasyon başkanı olarak, vizyonsuz ve ruhsuz bir yönetim seçtiler. Ekim başında yapılacak federasyon seçimleri için Yurdadön ve Terzi aday. Başkanlıkları süresince liderlik, yöneticilik ve vizyondan yoksun bir kargaşa sergileyen bu iki kıymetli eski şampiyon, artık kenara çekilmeli. Federasyon heyetindeki bilgili kişilere rağmen, çok zayıf bir kadro ile Türk Atletizmi'ni yönetmek isteyen bu arkadaşlara, Atletizm Federasyonu'ndaki başarısızlıklarını bir tarafa iterek, eski yıllarda Türkiye için pistlerde gösterdikleri başarılarından dolayı, teşekkür etmeliyiz. DEVAMI 19. SAYFADA 18