Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
C Y SPOR FUTBOL 29 AĞUSTOS 2006 SALI YATTARA ONU ANLAMAK HASAN AL attara, 2003’te Özkan Sümer tarafından Belçika’nın Antwerp takımından transfer edildi. Gerede’de hazırlık kampının ilk günlerinde Fatih Tekke onun için, ‘‘Neden Türkiye’ye geldi, anlamadım. Hayatımda böyle yetenekli bir futbolcuyu hiç görmedim’’ demişti. Ancak Samet Aybaba, ‘kondisyonu yok’ diye hep ikinci yarı oynattı Yattara’yı... Ya da 11’de başlasa bile 90 dakikayı tamamlatmadan dışarı aldı. Aynı uygulama Aybaba’dan sonra göreve gelen Ziya Doğan döneminde de sürdü. Gineli yıldızın 90 dakikayı tamamladığı maç sayısı çok az oldu. Yattara en çok forma şansını ise Şenol Güneş döneminde buldu.Ne var ki Güneş de Yattara’nın sahada kalış süresini kısıtlayan teknik adamlar kervanına katıldı. Benzer olaylar Halilhodzic zamanında da tekrarlandı. Tribünler Yattara’yı bekledi, teknik adamlar ise ne zaman zor duruma düştüler; ‘kurtarıcı’ diye Yattara’ya sarıldı. Ancak hepsinin yazgısı da birbirinin aynısı oldu.Onu dışarı alan teknik adamlar genelde puan kaybetti. Son olarak Trabzonspor’u kasetten izleyerek bilgi toplayan Lazaroni de kendisinden önce görev yapan teknik adamları doğrularcasına Yattara’ya çok az şans tanıdı. Oysa ki, gerek Apoel gerekse G.Antepspor maçlarında sonuç üreten isimdi Yattara... Hem attı hem de attırdı. Yattara’yı Türkiye’ye getiren Özkan Sümer ise bu 5 teknik adamın aksini düşünüyor ve ‘‘Eskiden olsa belki ben de kondisyonu az diye Yattara’yı oynatmazdım. Ancak bugün farklı düşünüyorum. Taraftarı müşteri olarak değerlendirirsek, onların memnuniyetinin son derece önemli olduğunu kabul etmeliyiz. Ayrıca Yattara, özel yetenekleri olan bir oyuncu. Takımının sonuç üretmesine de büyük katkısı oluyor. Teknik adamlar ondan daha fazla yararlanmalı’’ diyor... Gerçekten de Sümer’e katılmamak imkansız. Yattara dünyanın sayılı yıldızlarından biri. Klasik bir aldatma anlayışına sahip değil. Her pozisyonun zorluğuna göre aldatma hareketi yapabilen ender futbolcular arasında... Eğer böyle bir oyuncuya sahipseniz her an gol bulabilirsiniz. Açamayacağı hiçbir kapalı savunma yok...Futbol bir sonuç oyunu ise bunu en iyi şekilde gerçekleştirebilecek kapasitesi var. Eğer takım savunmasını iyi yapan bir ekipseniz, Yattara hücumda yaşanacak eksiklikleri de en iyi şekilde kapatacaktır. Yeter ki forma şansı bulsun, sahada uzun süre kalsın. Hem Trabzonspor’un sonuç üretmesi kolaylaşacak hem de tribündeki müşteriler memnun kalacaktır. Peki o halde nedir bu teknik adamların zoru? Sahada onca hamallık yapıp hiçbir şey üretmeyen sıradan oyunculara katlanırlarken böylesine yaratıcı bir oyuncuyu futbolseverlerden mahrum ediyorlar... Oysa yapmaları gereken Yattara’dan en iyi şekilde yararlanabilmenin koşullarını hazırlamaktır. SEMPATİK GİNELİ Haziran 1980 tarihinde doğan İbrahima Yattara, futbol hayatına Gine Ligi takımlarından San Gredi’de başladı. Avrupa kariyerine başlamadan önce Atletico Coleah takımına transfer oldu. Burada gösterdiği performansla Avrupa takımlarının dikkatini çeken Gineli oyuncu 2001 yılında Belçika takımı Antwerp’in yolunu tuttu. Sempatik, siyahi oyuncu 2003 yılında Trabzonspor ile sözleşme imzaladı. 170 cm. boyundaki, 66 kg. ağırlığındaki yetenekli oyuncu 3 defa giydiği Gine Ulusal Takımı formasıyla henüz gol atma başarısını gösteremedi. Bordo Mavili takımla çıktığı 68 karşılaşmada 15 gol atan oyuncu; 7 sarı, 2 de kırmızı kart gördü. Geldiği ilk sezonda 12 asistle kral oldu. 3 ÖZEL YAŞAMI ÇALKANTILI S üre aldığı zamanlarda oldukça etkili bir futbol ortaya koyan Gineli’nin özel hayatında aynı başarıyı sergilediğini söylemek güç. Eşi Amina’yla sürekli olarak sorunlar yaşayan Yattara, bir keresinde kendisini tutamayarak eşine tokat atmıştı. Amina’nın şikayeti üzerine jandarma tarafından ifadesi alınan Yattara, Trabzonspor’lu yöneticilerin ricasıyla şikayetin geri alınması üzerine serbest bırakılmıştı. 2