22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ŞAMPİYONLUK BAŞKA BAŞKANLIK BAMBAŞKA CÜNEYT E. KORYÜREK C SPOR ATLETİZM EKİM SALI M En büyük transfer GÖRKEM ÇÖTELİOĞLU ehmet Yurdadön ve Mehmet Terzi orta ve uzun mesafelerde yıllarca rekorlar kırdılar. Uluslararası yarışmalarda Türkiye’yi temsil ettiler. Fakat bu güzide atletlerin şampiyon olmaları Atletizm Federasyonu Başkanı olarak, liglerde aldıkları başarılar kadar parlak olmadı. Hatta parlak ne kelime sönük değil gayet karanlık oldu. Türk Atletizmi’nin şu andaki durumu adeta bir facia. Avrupa Kupası’nda en alt kümeye düştük. Komşumuz Yunanlılar ise Avrupa’nın ilk sekizi içinde yer alıyorlar. Bu yıl yapılan Balkan Oyunları’nda erkek ve bayanlarda ancak beşinci olabildik, hem de Bosna Hersek’in arkasından. Balkan oyunları ve hatta Akdeniz oyunları uluslararası pistlerde ikinci sınıf yarışmalar olarak kabul ediliyor. İki yıl öncesine kadar Süreyya Ayhan, Yurdadön’ün göz bebeğiydi ama iki yıl boykot alınca hem Yurdadön hem Terzi Süreyya Ayhan’sız kaldılar. Elvan, mükemmel bir forma girdi. Ama deneyimsizliği nedeniyle olimpiyatlarda başarılı olamadı. Bu yılki Avrupa Şampiyonası’nda sakat koşmasına karşın kıymetli bir üçüncülük aldı. Erkekler çekiç atmada Eşref Apak, bu yıl eski formunu bulamadı ve bu atletlerden yoksun kalan Türk Atletizmi de bu yılı karanlıklar içinde geçirdi. Ancak, atlet ve antrenör uyumunu gayet iyi sergileyen Halil Aktaş ve 100 engellideki iki genç kızımız gelecek için yüzümüzü güldürecek isimler olarak akıllarda kalıyor. F basketboldan başka spor dallarının da olduğunu kanıtlamak istiyoruz. Sponsorların sporcular için itici güç olduğuutbol, basketbol, voleybol, kürek, boks, yelnu düşünüyor musunuz? ken, atletizm, yüzme, masa tenisi... 100. yıH.A: Ülkemizde yetenekli sporcular kendilerini lını kutlayan Fenerbahçe, bu branşların hepgeliştirip bir yerlere geldikten sonra sponsorların sinde bu sezon üstün başarı hedefliyor. Ve bu bekdesteğini arkalarına alabiliyorlar. Ama dışarıda olentilerin havada kalmaması için yetenekli sporculay böyle değil. Orada potansiyeli olan sporculara ları çatısı altında topluyor. Futbolda başlayıp, baskariyerlerinin en başından itibaren destek veriliyor ketbolda adeta tavan yapan transferlerin belki de ve böylece gelişimleri daha verimli oluyor. Türkien iyisi atletizmde yapıldı. 2002’den günümüye’de adeta sponsor sporcuya değil, sporcu ze kadar katıldığı organizasyonlarda elde etsponsora fayda sağlıyor. tiği sayısız başarılarla göğsümüzü kabarFenerbahçe’ye transferiniz nasıl gerçektan, henüz 23 yaşında olmasına karşın şimleşti? diden kendini kanıtlamış, ülkemizin yetiştirH.A: Fenerbahçe benimle 4 yıldır ilgilenidiği en yetenekli atletlerden biri artık SarıLayor. Geçtiğimiz sezonun ilk yarışı olan civertliler için koşacak bu isim, 3000 m. enÖmer Besim Kır Koşusu’nda ilk resmi tekgelli Türkiye rekortmeni Halil Akkaş. liflerini yaptılar. Ben de bu teklifi değerAtletizme nasıl başladınız? lendirmek için sezon sonunu bekleH.A: Orta okulda takım seçmeledim ve eski federasyon başkanlarınrine katıldım ve atletizme başladım. dan birinin de araya girmesiyle 1 Daha sonra antrenörüm Ramazan yılı opsiyonlu 2 yıllık anlaşmaya Kutlu ile tanıştım. Kütahya’da imvardık. kanlar yetersiz olmasına rağmen Fenerbahçe’deki hedefçok çalışarak lise sona geldiğimde leriniz neler? ulusal takıma girdim. 4 amatörlük yıH.A: Önceki başarılarımdan lımı Galatasaray’da geçirdikten sondaha önemlilerine burada imza atmayı ra ENKA için yarışmaya başladım. planlıyorum. 100. yılını kutlayan bu büSon 2 yıldır da bu kulüpteydim. yük camiaya dahil olmaktan gurur duTürkiye’de atletizme bakış sizce yuyorum. Umarım Fenerbahçe’nin nasıl? Türkiye’de ve Avrupa’da başarıyı yakaH.A: Atletizm hak ettiği yerde değil lamasında katkım olur. ancak yavaş yavaş gelişiyor. Bu süreç HALİL AKKAŞ Geçen sezonu ve önümüzdeki yıSüreyya Ayhan ile başladı, Elvan ve lı bizim için değerlendirir misiniz? Eşref’le ilerledi ve benimle devam ediyor. SporcuH.A: 2006’yı hazırlıklarım doğrultusunda ilerleyelara ne kadar iyi imkanlar sağlanırsa atletizm de o rek güzel bir şekilde noktaladım. Artık 2007’ye hakadar iyi yerlere gelecektir. Örneğin futbola verilen zırlanıyorum. Mart ayındaki Avrupa Salon Şampideğer ve destek atletizme verilse, ülkemizden dayonası’na katılacağım ve Mayıs ayındaki Şampiyon ha birçok başarılı sporcu çıkacaktır. Ama buna benKulüpler Kupası’nda F.Bahçe’yi temsil edeceğim. zer birşey yapılması günümüzde neredeyse imBu 2 organizasyonu da başarıyla noktalamak istikansız. Spor haberleri bile ‘futbol haberleri’ haline yorum. Ama asıl sınavı Pekin’de vereceğim. En bügeldi. İşte biz elde ettiğimiz başarılarla bu zihniyeyük hedefim olimpiyatlardan madalya ile dönmek. ti değiştirmeye çalışıyoruz. Türkiye’de futbol ve BAŞKANLIK BU KADAR ÇEKİCİ Mİ? Mehmet Yurdadön, federasyonun son yılında ulusal takımı Avrupa’da bırakarak Ankara’ya döndü, başkanlıktan istifa etti , bir partiden aday olmak için başvurdu. Bırakın meclise seçilmeyi aday olarak bile seçilemedi, geri döndü, Avrupa’da yüzüstü bıraktığı atletlerin başına geçti. Hatırlıyorum, 2001 Dünya Atletizm Şampiyonası’nda yarışmalan sırasında Yurdadön yanıma geldi ve ‘Burada çok çalışıyorum ‘ dedi. Öyle bir yarışmaya katılan 200 ülkenin tüm federasyon yetkililerinin de orada olduğunu bilerek, ‘Nasıl Yani?’ diye sordum. Aslında merak ettim, lisanı yoktu, bu yetkililerle nasıl konuşacaktı ve ne konuşacaktı Yurdadön hemen cevap verdi: ‘‘Sabah akşam koşuyorum.’’ Mehmet Terzi iyi bir şampiyon olmasına ek olarak gayet sessiz ve çok terbiyeli bir kişidir ama o da Yurdadön’ün hatasını tekrarladı ve başkan oldu. Başkan oldu ama, federasyonda maaaşlı çalışanların uluslararası ilişkiler ve yurtiçi yarışmalar konusunda pek birikimleri olmadığından dolayı, Terzi’de başarılı olamadı. Aslında, Terzi federasyona ilgili, birikimli ve yetenekli kişileri almasına rağmen bunlardan pek faydalanamadı ve Türk Atletizm’ini Eskişehir’den dolaylı yöneteceğini sandı ve sonuda görüldüğü gibi Türk Atletizmi’nin en kötü devresine girdi. Bu iki eski şampiyonun en büyük hataları, eski sistemi yeni kişilerle yürütüceklerini sanmalarıydı. Ama yanlarına eski antrenman ve takım arkadaşlarını aldılar, eski programları yürüttüler, yurtiçi ve yurtdışında çok az yarışma programladılar. Bunun sonucu olarak da Türk Atletleri , yılın yüzde doksan beşini antrenman ve ancak yüzde beşini, o da kalitesiz yarışmalara katılmakla geçirdiler. DEVAMI 19. SAYFADA 18
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle