05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

20 TEMMUZ 2003. SAYI 904 YAŞAM Suçluluk duygusu, psikanaliz için merkezdeki sorunlardan biri. Nasıl doğar? Üstümüzden atabilir miyiz? Arzularımızı ertelemeli miyiz? Eğer suçluluk duygunuz varsa bilin ki, arkasında ertelenmiş arzularınız var... bakıyordum herhalde. ' ınv""" Hem anne hem rallici olmak zor değil mi ? Merkit: Bu zorluğu Özel Okullara Giriş Sınavı sırasında yaşadım. Yarışımız vardı ve oğlum Mert sınava girecekti. Kemal'e tembih ettim, sınav şu saatte, şu okulda girecek diye. Herşeyi ayarlayıpöylegittim. Biretabı bitirdik, ikinci etaba gidiyoruz. Ben aralarda fırsat buldukça telefon açıp neyaptıklarını soruyorum. Sonradan öğrendim ki, nüfus kâğıdını unuttuğu için sınava alınmamış. Ozkan: Bu arada antrenman aralannda Zeynep telefon açıp, akşam ne yemek yapılacağını, kimin ne alacağını söylüyor. Merkit: Annelik genel olarak hep çocuklara bir şeyler vermekle geçiyor. Ancak gördüm ki, ben olmadığım zamanlar da bir şeyler yapabiliyorlar. Ozellikleeşiminbana büyük desteği olııyor. Beni yarışa "Ayağını gazdançekme"diyerekyolluyor. Ben yarışa giderkcn, o çocuklarla kalıyor, o yarışa giderken ben çocuklarla kalıyorum. Allah'tan evde bir sürtüşme yok. Fakat o şimdi ralli ile ilgili bir iş aldı, artıkbizim yarışlarımıza geliyor. Çocuklarbiraz zor durumdayani. Ozkan: Tabii evdeki kuş, köpek, kedi, kaplumbağalar da... Zeynep anne ve kadın olmayı her anında yaşıyor. Mesela, bir kaza olduğunda Zeynep direkt elini uzatıp beni tutuyor. Oysa benim emniyet kemerim beş yerden bağlı zaten. Ralli çok yalnız bir spor. Bizim arkamızda gerçekten büyük bir fabrika var, TofaşFiat, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül de sponsorumuz, ama yarış başladığı andan itibaren, tamamen ikimiziz. Her ay 1015 gün ayrıyız ailelerimizden. Ralli yapmak isteyen kadınların sayısında birartış varmı? Özkan: Ne yazık ki kadınlar kolay yolu seçiyorlar. Haksızlık etmek de istemem. Bizi örnek almaları zor.Dağlarda, bayırlarda toz toprak içindeve yapayalnızız. Yeni neslin, mayolu geçiş yaparak Türkiye güzeli olmak varken ralli ile uğraşmaması normal geliyor. Merkit: Bütün günü tek bir göz kalemiyle geçirmek zor tabii! Siz ikiniz gerçekten çok eğleniyor olmalısınız. Pek çok anı kalmalı yarışlardan... Merkit: Hayatımızın büyük bir kismını kapsıyor ralli. Geçen sene Antalya Pınarbaşı'ndabir yarış için antrenman yapıyorduk. Karnımız acıktı, ancak tam anlamıyla dağ başında bir yerdeyiz. Birilerine rasdadık, evlerine gittik. Biraz sonra alabalık, yufka ekmeği, tarladan koparılmış soğan ve ayran geldi. Köyün imamının eviymiş. îmamın 1213 yaşlarında Fatoş diye çok şeker bir kızı vardı. Bizi heyecanla karşıladı. O da sporla ilgileniyormuş.karateyapıyormuş... Ozkan: Imam ve karısı el ele geziyorlar. Oralarda öyle bir durum var. Hatta cuma günleri namazdan sonra ralli geliyor köyümüze diye konuşma yapılıyor. Ertesi gün baktık ki, imam boynunda dütbün, karısının elinden tutmuş yarış seyretmeye geliyor. Merkit: Diğer unutamadığım bir anımız iki sene önce, gece 12'deyaptığımızralli. Yarışa başladık, gece yarısı üçte servise geldik. Arabaya bakım yapılıyor, tekerlekler değişiyor. Begüm'ün rimelleri, benim mavi boyalarım gözümde. Herkes şokta, gece yarısı millet yorgun, biz makyajla karşılarındayız. Ozkan: Tabii ölüyoruzyorgunluktan.uykusuzluk, toz toprak, ama rimeller eksik olmuyor. Bu yüzden Zeynep'e Hülya Koçyiğit, bana gözlerden dolayı Türkan Şoray diyorlar.» Arzulan ertelemek asal anlamda suçluluk ve ruhbilimsel suçluluk arasında yalın bir ayrım var. Hukukta, kişi yerleşik yasaları çiğneyerek kalkıştığı bir eylem den dolayı suçludur. Psikanalizde, insan kendisini fantezisindeki bir eylemden, sadece işlemeyi düşlediği bir eylemden ötürü suçlu hissedebilir. Bilinçaltında, kişi sahip olduğunun farkında bile olmadığı düşüncelerden ötürü suçluluk duyar, çünkü bu düşünceler hiçbir zaman bilince yansımaz. Analize başvuran insanların çoğu nedenini bilmedikleri bir suçluluk duygusundan yakınıyorlar. Bu duygu kişidenasıl doğar? En önce bir "doğuştan" suçluluk duygusu var. Arzularını ya da özlenen bir nesneyi ele geçirmek için gerekli devinimleri gerçekleştirmekte fiziksel ve ruhsal olarak henüz yeterince olgunlaşamamış.küçücükvarlığın sıkıntılarınınürünüdürbu...Güçsüzlüğünü bir kusur olarak yaşar, dolayısıyla kendini suçlu hisseder ve kendi kendisiyle ilgili olarak nefret duyar. Gerçekte, olgunlaşamamaya ve güçsüzlüğe bağlı bir suçluluk, az ya da çok bilincimizde olarak, yaşam boyu bizi izler. Sonra çocuk cinselliğinden doğan suçluluk duygusu gelir. Kendi kendine doyuma başvuran küçük çocuk kendini tam olarak doyuma ulaştıramaz. Bir kcz daha, yetersizlik suçluluğa dönüşür. Bir deOidipus kompleksi evresinden doğan, 56 yaşlarının suçluluğu var... Bu daha karyadsırız. Birçiftinyaşamıbizebununmü kemmel örneklerini verir. Hanımefend sürekli olarak beyefendinin ortalıkta ol mayışından, yeterince ilgi göstermeme sinden ya da işine, meraklarına razlasıyl, gömülmesinden yakınır. "Kendindeı başka bir şey düşünmüyorsun, pis bi bencilden başka bir şey değilsin." Erkel debirikilemiçindedir: "tstediklerimiya parsam, beni terk edecek; isteklerimi er telersem, beni sevecek, ama ben arzum dan yoksun kalacağım." Böylelikle iist benimiz, içsel yargıcımız, bize yasakla koymaktan vazgeçmez. Ayrıca yapıp el tiklerimiz, arzularımız hakkında hesa sorar. Arzuların yadsınmasından doğan su<, luluk duygusu kendini açıkça belli etme; Kimseasla: "Arzumaketvurduğumiçi kendimi suçlu hissediyorum" deme; Hatta tam tersini söyler: "Kendimde başkasını düşünmediğim için karıma, ar neme, sevdiklerime karşı suçluyum." Çc ğu kez insan bir cezalandırmayla karşılı şıp suçluluk duymamak uğruna "arzuh rınıkısıtlar". Bir nüansı da belirtmek gerek. Insa ahlaki bir sınırı aşmayan arzuların takip çisi olmaktan ötürü suçlu hissetmezker dini, ahlak bir frendir... Burada ahlak ok rak, yakınlarımızın ya da toplumun bİ2 den beklediklerini anlarız. Arzularımı onlarla çatışmaya girdiğinde, bizi bocali tan bir cngelle karşı karşıya kalırız. Suçluluk hissedenler, cezalandırılm beklentisiyle kendilerini kötü hissederle Bir de kendilerine her şeyi yasaklayanli vardır. Oidipus dönemi suçluluğun b kalıntısıdır bu. Bu özneler için hazza bet zeyen, bir arzunun gerçekleştirilmesir benzeyenherşey Devamı arka sayfac maşık, çünkü üçüncü şahısları da içeriyor. Karşıt cinsten ebeveyne karşı ensest fantezileri besleyen çocuk, aynı cinsten ebeveynin müdahalesinden korkar. Bu "iğdiş edilme" bunalımına yol açar ve suçluluk duygusuna dönüşür. Rakip ebeveyni sevmek ya da ondan tümüyle nefret etmek becerisini gösteremeyen çocuk, şaşkınlık içinde bocalar. Jacques Lacan "Bizi suçlulukların en korkuncuna götüren şey, arzularımızdan yani en temel, en içten dileklerimizden vazgeçmektir diyor. Çoğu kez başkalarının sevgisini yitirmek korkusuyla bunları
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle