Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 CUMHURİYET DERGİ Tropikal ormanın derinliklerine çekilmiş bir terörist grubun, pek çok gönüllü kızı arasından seçilip bu göreve layık bulunmuş on dokuz yaşında bir canlı bombanın öyküsü... Yönetmen Santosh Sivan'ın çektiği, 1998 yapımı Malli'sinden Doris Lessing'in Alice'ine... Terörist kızlaı; canlı bombalar YASEMİN YAZICI K imi güzel filmleri seyrettik kimisini ise kaçırdık. Bir Sinema Günleri de böyle gelip geçti hayatımızdan. Eskiden böyle denirdi, çoktandır Sinema Festivali oldu ama, biz eski izley icıler hep Sinema Günlerı deriz aramızda. Bu yıl gösterimlerde yeniden geçmişe sürüklendik. Avrupa'nın güneyinde Cinecittâ'nın o parlak sinema zamanlarından kalma, sineYna duşlerinde kendi dünyalanmızın izlerini sürdük.. .biraz hayatın aslına dokunduk...biraz zamanın geçiciliğini duyumsadık. Sinemanın izleyici tavlama derdinden uzak, yaşamak sorunsalıyla yüzleşmek isteyen filmlerdi pek çoğu. Sanki zaman daha yavaş akıyordu...gürültüsü azalmıştı hayatın... sinemanın vehayatm doğasınakavuşur gibi olduk; ama şölen bitti. "Terörist" bu şenliğin en güzel filmi değildi. Zaten bu şenlik güzellik yanşması şenliği değildi. Ama Hindistan' ın adını bilebil mediğimiz bir bölgesinde geçen hikâyede, filmin kahramanı Malli çok bildiğimiz ve yeterince tanımadığmız, oldukça uzağımızda yaşayan bir kızdı. Malli; Canlı Bomba: TeröristbirkızîOgençkızlardanbiri. Şiddet toplumunun içinde var olmaya çalışan kadın kişilikler. Ellerinde silahları, ceplerinde bombalan. Dağlarda dolaşıp çarpışan ölen, öldüren onlar. Hiç doğuramadıklan bebekleriyle; şiddete kitlenip kalmışlar... Malli de onlardan biri. Tropikal ormanın derinliklerine çekilmiş, bir terörist grubun pek çok gönüllükızı(!)arasındanseçilıp,bugöreve layık (!) bulunmuş on dokuz yaşında bir genç kız. Yönetmen Santosh Sivan'ın çektiği, 1998 yapımı yeni bir film. Şiddetin içinde büyümüş bir kız çocuğu.. .ağabey si de, yakalanınca ele geçmemek için siyanür içerek kendini öldürmüş, bir kahraman. Malli onun kardeşi... lçikahramanhklarladolu;yaşamın güncel zamanlarından uzak, kendi gerçeklerinekapanmış. Direnişçi birgrupta. Yannın guzel günleri için hayatını vermeye hazır. Ama kendisi o yannda yok! layaşadıklannı anımsıyor. ölümün yanı başında erkekkadın olduklarını anımsıyor. Tropikal ormanda, bataklık içinde, yasak olmasına karşın yaralı gençle bedensel yakınlaşmalannı... Az ötelerinde süren çatışmanınirkilmeleriylekaçaktenselarzulannı anımsıyor Malli. öte yandan her gün yinelenen provalar sürüyor... Birbirlerinin karşısında bir nesne gibi duran hayatlanyJa o ve arkadaşlan kendi oyunlannı oynuyorlararalannda. Bombanın aksamı beline dolanıyor. Törendeki kızlardan biri olacak Malli. öteki hintli kızlara benzeyen... Siyah gür saçlan, iri kara gözleriyle, üzerinde beyaz giysisi.. .boynundaki çiçek zincirini önemli kişiye uzatıp takacak, sonra onu selamlarken pimi çekecekvebom! Film bir cumartcsi günü öğleden sonra bir seansta oynatılmasına karşın mcraklısı pek yoktu.. .Oysa bize ne kadar yakın bir hayattı ve ne kadar uzakta duruyordu. Doğuda y ıllardır süren çatışmalann içindeki kadın kimliğini apaçık ortaya çıkanyordu...Ne suçlayıcı ne de aklayıcı olmak istiyordu. Yalnızca • •• bir insanı, genç bir terörist kadını anlamaya Birgün iki tohum topmğa düşmüş. lyimser çalışan bir filmdi. Yönetmen Santosh Sivan, hiçbir biçimde olanıhemensevinçlekonuşmuş "negüzelaz zaman sonra toprağa inen köklerim olacak, duygusalhğa düşmeden, yalnızca genç kadıoradan aldığım özsu ilegövdem büyüyecek nın iç düny asında yürüyerek yansıtmış hikâsonrayapraklarım, çiçeklerim açacak... ah, yeyi. Filmin atmosferinde kendiliğinden iç ne güzel!". Kötümsertohum hemen atılmış, gerilim var. Sonuna dek genç kadının dünyasında sürüklenip, bomba piminin çekileceği can sıkıntısıyla kuşkulu. "öf! ne kadar aptalca.. .ya düştüğüm toprak çoraksa, ya gö'v an'a doğru gidiyorsunuz. Bizim ve dünyanın unutamadığı kadın tedem yeterince güçlü uzamazsa, yayapraklarımı kurtlar kemirirse.. .yol hayır, ben daha röristlerden biri Leyla Halid'ti. Sonrasında uygun birzamanda toprağa düşmeliyim "di pek çok çatışmada kadınlar ortaya çıktı... yerek, bir taşın üzerinde durup uygunfama Çoğalmalan ise seksenli yıllann sonrasında m beklemiş... beklemiş. Ama bir gün sersem oldu. Ama buyıllardaheralanda.kapitalist bir tavukgelip o tohumu midesine indiriver iş alanlannda da kadınların atak yapması gerçekten düşündürücü... miş. ** • Malli'yi izledikten sonra Doris Lessing'in Terörist adlı romanını anımsadım. Oradaki Malli hakkında hiçbir şey bilmemesine karşın, yaşlı adamın sezgileriyle söyledikle kızın adı Alice'di. Ingiliz. Alice, otuz beş yaşlannda,iyibirkız...sevgilisiJasper'ınperi Malli'nin içindeki şiddeti yumuşatıyor, şi sıra giderken IRA üyesi bir gruba giriyor. düşüncelerini aynştınyor. Bılinçaltına attığı Bu dağınık, sorunlu, anarşist gençleri derbirçok duyguyu açığa çıkanyor. Anımsıyor. leyip toparlayıp temizleyen, bundan başka Yakın bir zamanda, bir çatışma sırasında, ayda elinden bir şey gelmeyen Alice bizim banı çukurda saklandığı yaralı mılitan yoldaşcı denilen kadın prototipine de çok benzer. Tambir iyilikseverdir. Anaçtır. Herkese iyilik için çırpınır. Annesine karşı gelir arka, daşlan için. Oysa hep kınk bir aşk hikâyesi. nin içinde debelenip durmakta, ama bunu görmezdengelmektedir. D. Lessıng,pekçok romamnda olduğu gibi Alice' i yazarken de, onadostolan bir yazarlıktutumu içinde. Romanın sonunu ise şöyle bitirir Lessing. "Elinde bir fıncan şekerli koyu çay, tatlı tath gülümsüyor. Belki de kötü bir rüya görmüş dokuz yaşında küçük bir kızabenziyordu, dışan çıkıp profesyonellerle buluşma vaktinin gelmesini bekliyordu zavallı bebek." Evet, yazar onun yanındadır. Ve belki de romanın tümünü yalnız onun yanında olabılmek için yazmıştır. Alice, onun için iyi kalpli birîngiliz bebektir. Alice ne yazık ki bunu bilmez. Alice her şeyiiyilik için yapmaktadır. Ama gün gelir. Londra'nın en kalabalık yerinde bomba patlatılacaktır. Pek çok ınsan ölecektir. Alice, aşk ve iyilik duygularıyla sürüklendiği bu acımasız ve umarsız ortamda, kendini avutmak için sık sık o masalı anımsar. "Bir varmış bir yokmuş Alice adında küçük bir kız varmış. Annesinin adı Dorothy 'ymiş. Birsabah A lice mutfakta annesiyle berabermiş. Dorothy ona en sevdiği tatlıyı, elmalı, tarçınlı, kremalıpudingi hazırlıyormuş. Küçük Alice sormuş 'Anne, ben iyi kalpli bir kızım değil mi ?" Hayat bu küçük çocuk kalplcrindeki sesi neden dinlemez ki! ^ yasemine@postamatik.com Seçilmiş bir kahraman olarak tropikal ormanları ardında bırakıp, küçük bir çocuğun öncülüğünde, sınırdaki askerleri pek kadınsı sari'siyle atlatıp iki terörist arkadaşıylabuluşuyor. Bu iki erkek yoldaş, onu tören gününe dek bir canlı bomba olarak hazırlayacaklar. önemli birgünde önemlibirkişi öldürülecek! Malli köyde bir eve "tarım araştırmacısı" kimliği ile bırakılıyor. tlk kez temiz çamaşırlara, banyo suyuna ve yatağa kavuşuyor. tyice yabancılaştığı sıradan insanların hayatını sürüyor dışarıda. Yemek saatleri, büyüyen ağaçlar, açan çiçekler... Malli inançlı bir terörist olarak o güne hazırlanıyorbenliğinde. Ondan sorumludava arkadaşlan sık sık ziyaretine geliyor, beline bağlanan patlayıcılarla prova yapıyorlar. ölçüsü alınıp, o gün için uygun elbise hazırlanıyor... Yoldaşlann olmadığı zamanlarda, Malli, evin sahibi yaşlı adamla birlikte yemek yiyor, onunla pek konuşmasa da, küçük hikâyelerini dinl iyor... Günler geçtikçe yaşlı adamla arasındaki yakın dostluğa dönüşüyor. Yönetmen Santosh Sivan, duygusalhğa düşmeden genç kadınm iç dünyasmda yürüyerek yansıtmış hikâyeyi.