Katalog

CUMHURİYET DERCİ Marmara Üniversitesi tletişim Fakültesi'nin Nişantaşı'ndaki binalan boşaltıldı. Gerekçe depremle oluşan hasar. Ancak mühendis raporlan böyle söylemiyor. Okullannı geri isteyen öğrenciler ise komşu hastaneden kuşkulanıyor. Medya okulunda rant kavgası GÜL PERÎN B irvarmışbiryokmuş...Evelzaman içınde, Istanbul'unortayerinde bir medya okulu varmış. Her yıl onlarca mezun veren, yetiştirdiği medyacılarla dikkat çeken bir okul. Ama bir gün gelmiş, bu okulun üstünde kara bulutlar dolaşmaya başlamış. 1999 yılının sonlan imiş. Okulun bağlı olduğu "yüksek" makam, binanın depremden zarar gördüğü gerekçesiyle boşaltılması gerektiğini, okul çalışanlanna ve öğrencilerine duyurmuş. Ancak gelın görün ki, bu binanın sağlam olduğunu söyleyen başka raporlar da varmış. Bunun yüksek makamca dıkkate alınmadığını gören öğrenciler, boş durmayıp, okullannı yeniden inceletmişler. Gelen mühendis, lstanbul'un Teknik Üniversitesi' nde görevliymiş. "Bu bina sağlamdır ve taşıdığı risk, şehirdeki yaşıtbinalarlaayrudır " demiş. Mühendis bu açıklamay ı yaparken, okulun uyanık öğrencilerinden biri bu sözleri banda kaydetmiş. Hani belki gerekir de, rapor yazılı olarak hazırlanmadan önce kullanılırdiye. Gerçekten detahmini doğru çıkmış ve bu bant az sonra çok işe yaramış. Yüksek makamın "başkişi"si, "okulun amiri "yle diğerçalışanlar ve öğrencileri iknaya çalışırken, uyanık öğrenci hementeybi çalıştırmış. Mühendisin sözlerini duyan baş kişi diyecek söz bulamamış. Haklanndaki karan protesto etmek uzere okul bahçesinde toplanan öğrenciler arasındaki tansiyon gittikçe yükseliyormuş. Bu arada etrafta bir söy lentı dolaşmaya başlamış. Buna göre, okulun hemen karşısındaki "ÖzgürlükHeykeli Hastanesi"ninsahibı okulagözkoymuşmuş. Yıne söylentiye göre bu "sahip", okulun altın değerindeki arazisinde, hastanesine ek binalaryapacakmış. Öğrenciler, okuldan atılıyor olmanın dayanılmazağırlığınakatlanamazolmuşlar. Okullannın,şehrin"göz"denuzakbir"tepe"sine taşınacağını öğrenince çileden çıkmışlar. "Okulumuistiyorum" sloganlanna,"Hastanesahibidışarı!", sloganlankanşmış. lstanbul'untekniküniversitesinin mühendisi, yazılı bir rapor da vermiş okula: ''Bubina sağlamdır" Bilimsel ve kitlesel püskürtme karşısında ne yapacağını şaşıran baş kişi, bahçeye inip konuşmuş. Bina şimdilik yine medya okuluna ait olacakmış ama yine de herkes bilsinmiş, bina sağlam değilmiş ve boşaltılması gerekecekmiş. Anlaşılan, baş kişinin uzun vadede vazgeçmeye pek niyeti yokmuş. Efendiiim, şimdi geliyoruz baş kişinin acı intikamına... Bu olaylann uzerinden iki yıl geçtikten sonra, baş kişiden okula sözlübirtalimatgelir: "Okulu hemen boşaltın, tadilat yapılacak." Üç aylık yaz tatili boyunca yapılmayan tadilatın, okulun amirinin emekliye aynlmasından hemen sonra gündeme gelmesi ise pek manidardır. Ne yapacağını şaşıran okulun "uzlaşmacı" amiryardımcısı.baş kişisine "Başüstüne" deyip, öğretmenlerine seslenir: "Odanızdaki eşyayı toplayıp, evinize yollanın." Herkes bılgısayannı, kütüphanesini sırtlanır; kıtabını koltuk altına sıkıştırıp evınin yolunu tutar. Bir iki gün süren belirsizlik "tatil" kararıyla noktalanır. Veee okulun açılış günü gelip çatar. Aylardırhazırlanılan ve gırmek için onca çaba sarf edilen okul üç ay daha yoktur. Ailelerçocuklannın eğitimi için gereken harcı boşu boşuna yatırmaktan korktuklannı, yurtlara ve evlere boşuna para ödediklerini söylerler. Derken, ortalık tekrar kanşır. öğrenciler yine "Okulumu istiyorum" diye bağınp, bir de bildiri hazırlarlar: "Bir raporunuz hasarlı, diğen sağlam diyor. Artık bilimsel veriler de mi göreceli yoksatamamen duygusal mı? " diye sorarlar. Bu arada okula bir seçenek daha sunulur. Okul daha önce deprem riski nedeniyle boşaltılanbirbinayataşınacaktır. öğrencilerinbirbölümüşehrin "göz"den uzak "tepe"sine, bir bölümü şehrin dığer ucuna gönderilecektir. Okulun baş kişi tarafından atanan yeni amirinin gelmek üzere olduğu haberi hemen yayılır. "Yeni amir"in, özgürlük Hcykeli Hastahanesi 'nin tanıtım işinde yıllarca çalışmış bir duayen olması herkesi şaşırür. Sonunda yeni amir ve baş kişi yardımcısı bahçeye gelır. Ancak ıslık ve alkış protestosuna dayanamayıp, biraz dolaşmaya karar verirler. Bu minik geziden sonra yeni amir konuşmaya başlar. Binanın deprem nedeniyle boşaluldığını, üç aylık tattl den sonra okula dönüleceğini söyler. Bu açıklamadan tatmin olmayan öğrenciler, yeni amirden binalarının en büyük derslığındebırtoplantıisterler.Amir,öncelikle "askerlik, harç" vs. gibı "teknik" konulardayanıt verileceğını söyler. Öğrencilerden biri her şeye rağmen kanunlardan güç alarak atılır: "Bu yapılan, yasaya aykırı. Okullanmızın bağlı olduğu Yüksek Kurumun karan olmadan kapatamazsınız okulumuzu. Oysa böyle bir karann olmadığııu bıliyoruz." öfkesi taşan baş kişi yardımcısının cevabı hiddetli ve şıddetlıdir: "Nasıl olur da bir öğrenci, böylesine üst düzey bir soruna burnunu sokar. Bu, makamımızla Yüksek Kurum arasındaki bir konudur. Aynca söz veriyoruz, okul üç ay sonra bubinada açılacak, başka yere taşınmanız söz konusu değil." Ardından sözü çıçeği burnundaamiralır birdesözverir: "Tadilattan sonra okul hiçbir yere taşınmayacak, bunun garantisini veriyorum." Üç aylık kesintiyi isebircümledeözetler: "Birsürü enayi ders var, bazısından vazgeçeriz." öğrenciler daha önce sağlam raporu veren lstanbul'un Teknik Üniversitesi'nin mühendisine yeniden ulaşırlar. Mühendisin telefondaki sesi, "can çekişen" bir sistemin, acıklı tonundadır: "Beni lütfen tekrar çağırmaym. Çünkü bina sağlam ve gelirsem sağlam raporu vereceğim. Ancak bu işin içinde ciddi bir rant var ve vereceğimraporprofesörolmamı engeller." lstanbul 'un göbeğındeki bir medya okulununbaşmagelenlerkısacaböyle... ^