Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14OCAK2001.SAY1773 üslubunuz iki hukukçu arasında olması bcklenilen bir üslup değildir deyince Başsavcı bağırarak 'Sizbeni tehdit mi ediyorsunuz, buraya gelen başka avukatlar da oldu ama kimse sizin gibi paldır küldür içeri girmedi' dedi. Halbuki biz görüşmek için korumasına haber vermiş ve bir süre bekledikten sonra çağnlmamız üzerine odasına girmiştik. Başsavcı ' Sevkler devam ediyor, Adalet Bakanı da bize bir şey söylemedi. Sizin gibi çok avukatgördüm.çıkındışan'diyebağırdı.Üslubunun hukukçuda beklenilen biçimde olmadığı konusunda kendilerini uyardık. Bunun üzerine' Benim davranışım kanuna da, dine de uygundur' dedi ve sivil polislertarafindan odasından çıkartıldık. Başsavcının talimatı ile bizi çıkarmaya yeltenen sivil polis memurlanna, burada zaten beklemek arzusunda olmadığımızı belirterek görüşmeyi sona erdirdik. Bir meslektaşımızın Adalet Bakanı'nın beyanını hatırlatması üzerine, Başsavcı 'El âleme soracağınız şeyi gelip bana soruyorsunuz, gidin ona sorun' dedi, 'el âlem'den kastının kim olduğunu sorduğumuzda 'Adalet Bakanı'diyeyanıtverdi... (22.12.2000)" de, cezaevi girişinde kafasına, sırtına ve omzuna çok sayıda cop darbesiy le vurulduğunu söylemiş, tarafimdan sol göz çevresinde geniş bir alanda şişme ve ekimoz bulunduğu, yine omuz ve sırtında yaygın ekimoz görülmüştür. Şikâyetçi, tek kişilik odaya konulduktan sonra günde iki kez sayıma gelindiğini, parmaklanndaki yara nedeniyle ayağa kalkamadığı için her sayım sırasında küfur edilerek dövüldüğünü söylemiştir. ...Müvekkilim olay sonrasında güvenlik görevlilerince işkence ve gayri insani muameleye tabi tutulmuştur. Yaşadığı süreç sonucunda müvekkilim ciddi olarak öldürülme korkusu yaşamaktadır. Müvekkilime yapılan işkence ve gayri insani muamelenin saptanması açısından suça ilişkin tıbbi bulgulann tespiti için ivedilikle adli tıp kurumuna sevkinin sağlanması, suça bizzat katılanleri bulunan, saçlan koyun kırpar gibi tıraş edilmiş, açlık grevinden ötürü bir deri birkemik kalmış genç bir insanla, müvekkilim Nuri Akalın'la ilkkarşılaşmamızın yarattığı şaşkınlık ve ürpertici tedirginlik oldu. Nuri hemen başından geçenleri anlatmaya başladı: Ümraniye Cezaevi'ndegerçeklcştirilen ve günler süren operasyon sonrası 23.12.2000 tarihinde diğer tutuklu ve hükümlülerle beraber dövülerek ring aracına bındirilmişler ve aracın içinde de sürekli olarak küfür, hakaret ve dayağa maruz kalmışlar. Ring aracının içinde bekletilirken tutuklulann pek çoğuna yaptıklan gibi Nuri' yi tek başına aracın arka tarafına götürüp özel olarak sorgulamaya çahşmışlar ve bu durum 1520 dakika sürmüş. Yol boyunca ve Kandıra Cezaevi 'ne getirildiklerinde araçlardan inerken de dayağa maruz kalmışlar, tekme, 13 üst rütbeli asker veya asker giysili sivil şahıslarolabileceğini söylüyor. Aynca müvekkilime işkence ve copla tecavüz uygulamasını gerçekleştiren asker kıyafetli bu kişılerin başında kep, ağızlarında maske ve ellerinde eldiven bulunuyormuş. (Doktorlann kullandığı türden) Bu olaylardan sonra giysileri soyulduğu odada kalmış, ancak bir süre sonra fanila ve don vermişlcr. Ardından diğer kıyafetleri de gelmiş fakat doktora götürmezden önce tekrar çırılçıplak soyulup arama yapmışlar. Doktor olduğunu tahmin ettiği kişi (beyaz önlüklü değıl) sadece parmağıyla ve aşağılayıcı biçimde Nuri'nin kafasını çevirip bakmış ve ona hiçbir şey sormadan yanındakine' Yaz' derken Nuri'yi dışan çıkarmışlar. Bu 'muayeneden' sonra anababaadının vs. yazılı olduğu bazı delegeler doldurulmuş ve daha sonra kolunu arkadan scrt biçimde ve Dayak ve Istlklal Marşı Operasyonda yaralanan tutuklu ve hükümlülerde avukatlan aracılığı ile suç duyurasunda bulundular. Avukat Ali Kırdök, Ümraniye E tipi Cezaevi'nden operasyon sonrasmda Kocaeli F Tipi Cezaevi 'ne götürülen müvekkili Cemal Keseradına, tstanbul CumhuriyetBaşsavcılığı kanalıyla Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptığı suç duyurusunda şöyle dedi: "25.12.2000 tarihinde görüştüğüm müvekkilim, Ümraniye Cezaevi'nden nakil araçlarına konulduktan sonra yol boyunca askerler tarafından kendilerine dayak atıldığını ifade etmiş, F tipi cezaevine getirildiğinde, cezaevi girişinde zorla tstiklal Marşı söyletildiğini, sonrasında asker ve sivil kıyafetlikişilertarafındankendisinindiğerlerinden ayrıldığını,soyulduğunu,bukişiler tarafından kaba dayak atıldığını, hayalannın burkulduğunu, karşı karşıy a kaldığı bu uygulamalarsonucundakanişediğinı.kelepçenin aşın sıkması sonucu ellerini kullanmakta güçlük çektiğini söylemiştir. Şikâyetçi, odalara konulduktan sonra iki kere infaz koruma memurlan tarafından dövüldüğünü ifade etmektedir. Müvekkilimin, sağ bacağındaki sıynk ve ekimoz, sırtında kürek kemikleri üzerinde yaygın ekimoz, kol ve göğsünde sıynk ve yaygın ekimozlu alanlar tarafimdan görülmüştür. Müvekkilim doktor muayenesinden geçtiğini ancak şikâyetlerinin dikkate alınmadığı izlenimi edindiğini ifade etmektedir. Devletin koruması altında bulunan ve "şefkat operasyonu" adı altında günlerce ölüm tchdidıyle karşı karşıya bırakılan müvekkilimeolay sonrasında güvenlik görcvlilcri tarafından tecavüzedilmiş.işkencc yapılmıştır, müvekkilime yapılan işkence ve gayri insani muamelenin saptanması açısından, suça ilişkin tıbbi bulgulann tespiti ıçin ivedilikle adlı tıp kurumuna sevkinin sağlanması, suça bizzat katılanlar ve suçun işlenmesincgözyumanyetkılilerinbelirlenmesi vehaklarındasoruşturmabaşlatılmasını vckâletensaygıyladılerım..." Ümraniye Cezaevi'nden Kocaeli F Tipi Cezacvi'ne sevk cdi len bir başka tutuklu ise Durmuş Kurt. Avukatı Mıhriban Kırdök, KocaehCumhurıyet Baş>avcılığı'nayaptığı suç dııyurusunda ^ö\ le dcdı. "25.12,2000 tanhııule görüs.tüğüm müvekkilim, Ümraniye Cezaevi'nden nakil araçlarına konulduktan sonra, ö/.ellikleaskerlcrlarafındanayakparmaklarınınc/ıldığını,\ol boyunca kendilerine dayak atıldığını ıfjdeetmı^. FtıpıcezaeMnegetırıldığın Operasyonun adı "Hayata Dönüş"tü ama otuz tutuklu ve hükümlüyaşamınıymrttı, sayısız insanyaralandu.. lar ve suçun işlenmesine göz yuman yetkililerin belirlenmcsı ve haklarında soruşturma başlatılmasını...." tokat ve coplarla dövülmüşler. Cezaevine getirildiklerinde ise tutuklulann bir kısmı tek kişilik odalara alınıp polisiye sorgulardan geçirilmışler, kendilerine kimlerin talimat verdiği, eylemleri nasıl gerçekleştırdikleri gibi sorular soruluyormuş. Nuri Akalındabuodalardanbirine alınıp çırılçıplak soyulmuş, ring aracındayken de adını söylemediği için sürekli olarak adını soruyorlarmışveörgütselkonulardasorguyaçckmeyeçalışıyorlarmış. Ancak konuşmamaktaısraredınce copla vurma.falakaya yatırma, tekme, yumruk atma, cinsel taci/de buhınmabıçımindckıişkencelerinıcoplatccavü/ aşamasına vardırmışlar. Anlattığına görekendısınebıınuyapanlurjandamianın gıydığ*i kıyafete benzer gıysılcr içinde olan ancak sıradan askerlere ben/emeyen, kcndı aralarındaçokkıbarkonuijan.dü/günşiveli bakımlı veparlumkokulukışıler. Nuri Akalın bu kı^ılerin MİT veya.l! II'.M mensubu acıtarak kıvınp bir hücreye atmışlar. Bir süre sonra yanına Mcte Tuncer ve Banş Inan adlı tutuklulargctirilmiş.MeteTuncer'inkaburga kemiklerindeki kınklar nedeniyle gece gclen doktora, Nuri Akalın tecavüze maruz kaldığını ve muayene olmak istediğini söylemiş ancak doktor 'Bakarız'deyipçıkmış. Nuri Akalın yaşadığı işkence ve copla tecavüz olayına ılışkın olarak cezaevine geldikten 3 gün sonra cezaevi müdürünc vc savcılığa iletilmek üzere 2 ayrı dilekçe vermış ve rapor almak ıçın Adli Tıp'a sevkıni ıstemiş. Ancak aynı ıçenktekı başv uı uyu avukatı olarak bcn de dışarıdan yapınış olmama rağmen bugüne kadar Adlı Tıp kurumuna sevk gerçckleşmedı vc doktor kontrolu yapılmadı. Nuri Akulınkendısıdı^ında pek çok tutukluya daha copla tccavü/, >oğuk suya tutma, haya bıu ına gibi ışkencelerın yapıldığınııfadeeitı.Bılgılerını/csunulur. Av. Uutızar Tuncer Kocaeli FTipl Cezaevi Görüşe giderkcn ellerinde yalnızca kâğıt vc kalem bulunduran avukatlar üst aramasından geçırılıp toplu haldc bekletildıkten sonra alarmlı kapı ve Xray cihazının olduğu birbölümcgctirildıkve burada tekrarclle üst aramasıyapıldı.Görüşkabinlerincgirdiğımızde avukatlar vctutuklular arkadan ınfaz koruma memurlan tarafından kilitlendılcr, bulunduğumu7 ortam da büyük ihtimalle kameralarlai/lenmektcvcyadınlenmcktcydi. Mahpuslarla alay cdercesınc clemır parmaklıklann dahı pcmbcye boyanarak renklcndınldiğı.hertarafınparladığı.koltııkların dahı poşctlerınden çıkarılmadığı bu 'yenıliğm' ortasında harpten çıkmışcasına yü/ü gö/.ü dannadagın, her tarafında yara bere ı/