Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 NİSAN 2000. SAYI735 böyle şey görmediğimiz için şaşkın şaşkın bakıyoruz. Onlar ise kendi âlemlerinde kimseye aldmş etmiyor." Aynı dönemde Beyaz Ruslar da biraz zorunluluktan, biraz da alışkanlıktan tstanbul'daplaj usulu, yanı açıklıkta denize girme alışkanlığını başlatmışlardı. Zorunluluktan diyoruz, çünkü Rusya'dan kaçanbukişiler, binbir zorluk, yokluk içinde tstanbul'a ulaşmışlar, beklenmedik davetliler oldukları için yolculuk sırasındaki kirlerini ve bitlerini lüks otellerde değil de ancak Florya sahillerinde atmanın yolunu bulmuşlardı. 1920ve 1921 yıllanndaFlorya'dan denize girmek isteyenler Mösyö Gruber adh bir Rus Yahudisinin yaptırdığı derme çatma plaj tesisleriyle yetinmek zorundaydılar. Florya'mn yalnızca deniz ve plaj olarak değil, semt olarak da yıldızının parlaması için 1935 (kimi kaynaklarda 1936) yılının haziranayınıngelmesigerekiyordu. Atatürk şehiriçi gezilerinde Florya'dan geçerken masmavi Marmara denizini ve onun hemen yanındaki terk edilmişlik duygusu veren bomboş kumsah görmüş, yanındakilere dönerek "İstanbul'u fethetmişiz ama, burasım henüzelde edememişiz" demiş, Florya'nın iman için emir vermişti. Deniz Köşkü 43. gün döşenmiş dayanmış durumda Atatürk' ün hizmetine verildi. Beyazpark Plajı: 13 Ağustos 1926'da Rasim Kayra tarafından iki deniz hamamı ile bir gazino şeklinde kurulmuştu. Daha sonra ise Atatürk ün isteği ile kadın erkek aynmı yapılmaksızınplaja dönüştürüldü. Buistek üzerine plan değiştirildi, deniz hamamı yerine kadın ve erkekler için iki yüzme havuzu yapıldı.Buplana 1936'da kadın veerkelerin birlikte girdikleri yüzme havuzu eklendi. Altınkum Plajı: Boğaz'ın en güzel plajlanndan biri de Rumeli Kavağı'nın az ilerisindeki Altmkum'du. 20'li yıllann sonlarına doğru yıldızıparladı. Incecikkumu vetemiz denizi ile dikkati çeken bu plaj, ulaşımının zorluğu nedeniyle gereken ilgiyi görmüyordu. Bu dönemde biraz kriz içinde bulunan, biraz da yeni atıhmlar içine girmeye çalışan Şirket i Hayriye Altınkum'u değerlendirmek istedi. Ozellikle hafta sonlannda piknik ve deniz banyosu için ideal olan bu yere seferler düzenleme karan aldı. Bu amaç doğrultusundaGlasgow'dakiFairfîeldSpipbuilding Cop. tezgâhlarına çift uskurlu Altınkum vapuru ısmarlandı. Altınkum vapuru Boğaz'da 54 yıl seferyaptıktan sonra 1985'te hizmet dışı bırakıldı. Moda Plajı: Moda Plajı'nın bulunduğu kıyı şeridi ve setin üstü Sultan Aziz döneminde ünlü sarraflardan ltalyan asıllı, Fransız uyruklu bir levanten olan Lorando'ya hibeedilmişti. Daha sonra burası Avusturya uyruklu Franckenstein'egeçti. 1923yılında kaptan thsan Akdağ ve ortağı burada deniz hamamı ve plaj ı kurmak için harekete geçti. Giriş ücreti çok ucuz olduğu için her tabakadan insan burada denize girebiliyordu. Plaj, hafta sonlan o kadar kalabahkolurduki.dışarda birikenlere biraz daha beklemeleri için anons bile yapılırdı. Fenerbahçe Plajı: Kimi iddialara göre Bizansdöneminde Justinyanüs'uneşiTheodoraburada denize girer, serinlermiş. Justinyanüs'un sarayının burada yer aldığı hatırlandığında, bu iddianın gerçek olması mümküngörülüyor. 1938yılındaplajınaçılmasıyla birlikte erkekler hamamı kaldınldı, kadınlar hamamı ise 7O'lı yıllann başlanna dek varlığını sürdürdü. Plajm sahipleri Zühtü Paşa ve Burhan Beylerdi. Zühtü Paşa, plajı açtığı ilk yıllardaplaj kültürü yaratmak için ozellikle gençlerdenpara almaz, onlan yüzmeye ve güneşlenmeye teşvik ederdi. Suadiye Plajı: 1929 yılında açılanplajın, gazinosu, oteh, cazı, lokantası da vardı. Plajın sahibi Aydınlı Mustafa Güler'di. Bostancı Plajları: Bostancı adetabırplaj 1900'lerin başındaki deniz giysilerinden bir örnek... lar semtiydi. Bubölgedeyanyana Deniz Plajı, Teksin Plajı, Yumurcak ve Derya Plajı adlannda dört plaj ve açık hava sinemasının yanından girilen yalnızca kadınlara mahsus bir de deniz hamamı yer ahyordu. Bu deniz hamamının diğer hamamlardan farkı denize açılan kısmıntn açık olmasıydı. Derya PlajrnıHayrettinSezeradlıbiriçahştınyordu. Sezerkendisiyle 1987 yılında yapılan bir röportaj 'da deniz suyunun değişimini şöyle anlatıyordu: "Sabah kalkar kalkmaz yüzümü deniz suyu ile yıkardım. önce denizi kirlettiler, şimdi de heryerbeton ve toprakyığını oldu. Yaklaşık on yıldır denize girmiyorum." Süreyya Plajı: Anadolu yakasının o dönemdeki en asri ve büyük plaj ı Süreyya Plajı idi. tdealtepe ile Maltepe arasındaki eski bir bostanın yerinde yerel yönetimlerin desteği ile Süreyya Ilmen tarafından yapımına 1939'da başlanan plaj 1946 yılında (kimi kaynaklara göre 1947) hizmete girmişti. Otel ve özel aile odalarıyla yalnızca günlük değil, sezonluk tatil ve eğlence gereksinimlerini degidermeyebaşladı. YurguliYörükali Plajı: Büyükada'nın en popüler deniz hamamlan eski adı Yurguli yeni adı Yörükali olan yerdeydi. Deniz hamamlarından sonra 1936 yılında burada aynı adı taşıyan plaj yapıldı. Adanın dil mevkiinde yer alan plajda 82 kabin, üst kısmında güneşlenmek için bir bölüm bulunuyordu. 60'h yıllarda plaja giriş ücretleri ise şöyleydi: Duhuliye65,bir kişilik kabin 135,dörtkişilik aile kabini 500 kuruş. basmalardan özel bir giysi giyerlerdi. Birbuluz ve bir dondan oluşan denizlik kapalı bir giysi idi. Donun paçalan, en kısası diz kapağı altına kadar iner, baldırlan da kısmen, don paçalanna dikilen danteller veya kırmızı süsler örterdi. Göğüslük denilen bluzun yakası ise kapalı olur, kolları da dirseklere kadar inerdi. Denizlikten mayoya uzanan devrim hemencecikgerçekleşmedi. Deniz hamamlan giysiyi suyla buluşturduktan sonra adım adım modaya ulaşıldı. Deniz hamamlarının açı lmasıyla birlikte deniz giy silerinde bir değişiklik değil ama, tektiplilik sağlandı. Her deniz hamamında belediyenin emri ve verdiği numunelere göre gerektiği kadar don ve peştamal bulundurulması zorunlu oldu. Kendi donlannı ıslatmak istemeyenlerle, peştamal getirmemiş olanlara arzulanna göre 1 kuruş karşılığında bir don veya peştamal verilirdi. Cumhuriyetlebaşlayanplaj geleneği deniz kıyafetlerinde de bir değişiİdik yaptı. Erkeklerin fanila donkanşımı, tek askılı mayolanna karşılık kadınlann alttan katmerli üstte ise göğüsleri örtücü yün mayoları uzun süre plajlarda egemenliğini sürdürdü. Deniz banyosu giysileri ikinci savaş sonrası Avrupa modasını izleyerek geliştirildi . ^ Peştamaldan blkiniye... Denize girme alışkanlığının elde edilmesiyle birlikte, bu eylemin kendine özgü giysileri önceleri kendiliğinden, daha sonralan bir dizi moda dayatmalany la ortaya çıkmaya başladı. Osmanlı, Batı modasından çok, kendi gerçeğine ve geleneğine uyan giysileri tercih ederek pratik ve ucuz deniz giy sisi oluşturmuştu. Çocuklar ve yoksullargündelik iç donlannı, biraz büyükler tıpkı çarşı hamamlannda olduğu gibi renkli peştamallan tercih etti. Bugün dc son moda olarak bikini ya da mayolartn üzerine bağlanan pareo asırlar önce Osmanlı'nın bulduğu ve uyguladığı bir giysi idi. Deniz hamamlarının 19. yüzyılın başındaki modasına gelince; iç donları ya da bellerine sardıkları peştamallarla denize giren erkelere karşılık, kadınlar ya boğazdan ayak bileklerine kadar uzanan bir gecelik gömleği ile ya da denizlik adı verilen çiçekli 1867yılında İstanbul'da 62 deniz hamamı vardı! Moda koyundaki deniz hamamlan...