Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Ne alemdesınız? Uzmanlara göre her dört kişiden biri ilaç alacak denli bunalımda. Oysa bunların büyük bir bölümü hekime bile başvurmaktan kaçınıyor. Kimi uzmanlar depresyon ilaçlan yerine bitki tedavisini tercih ediyorlar. Pekiyi ya siz? Ne zaman ağlıyorsunuz? Kazablanka'yı izlerken mi yoksa durup dururken mi? Depresyonda olup olmadığınızın başlıca belirtilerinden biri de bu. U zmanların söylediklenne bakılırsa, depresyona karşı alınan ilaçlar alkolün yarattığına ters biretkı yaratıyor. Alkol ıçenkişi kendisini önce iyi hissediyor, olumsuz etkıler daha sonra boy gösteriyor. Antıdepresan ilaçlar kullanıldığında ise, önce istenmeyen etkiler yaşanıyor ve yararlan ancak altı haftada kendisini gösteriyor. Durum böyle olunca insanlann bir süre sonra usanıp bu ilaçlan almaktan vazgeçmeleri, bunabağlı olarak da depresyonun günümüzün en büyük sorunlanndan bın olması hiç de şaşırncı değıl. Gcçen günlerde"British Medical Journal" adh dergide yayınlanan bir rapor depresyonun tedavisi yolunda yeni bir seçenek sunuyor. Eski Yunan'da cin çarpmasına karşı kullanılan ve halk arasında kılıçotu olarak bilinen "hypericum perforatum" depresyon tedavisinde en az antidepresan ilaçlar denli ctkili olabiliyor. Almanya'da 324 hasta üzerinde gerçekleştirilen bir araştırmada, altı hafta boyunca kılıçotu verilen deneklerde belirtılerin yan yanya azaldığına ve yalnızca yüzde 3 'ünün otu almaktan vazgeçtıklerine tanık olundu. Antidepresan ilaçlar alan deneklenn yüzde 16 'sının ise, yan etkılen yüzünden ilacı kestıklen görüldü. Depresyonla uğraşanlarkılıçotunun tcdavı edıcı etkısinın uzun bir süredir bılındığıne ve Almanya'da2O3O yıldır hastala ra uygulandığına dikkat çekerek, "Ne yazık ki, lngiliz hastalar bu bitkinin nimetlerinden haberdar olmadıklanndan ondan yararlanamıyorlar. Oysa, çokkışi antidepresan ılaçlara başvurmadan önce doğal bir yöntem denemeyi yeğleyebilir," dıyor. Londra Universıty College ruhbilim uzmanlanndan Dr. Paul Bebbıngton'agöre, ulusal araştırmalar insanlann depresyona karşı ilaç kullanma konusunda gönülsüz bir tavır sergiledıklerinı ortaya senyor. Çok kişi ilaç almadan, kendı başına depresyonla başa çıkabileceğine inanıyor. Bebbington şöyle devam ediyor: "Depresyonda olanlar ilaçlann yan etkılerine karşı daha duyarlılar. Bu yüzden, ilaç alıp ağızlannın daha da kururnasını ve kendılennin daha da sersemleştirmesini ıstemiyorlar." Antidepresan ilaçlann öteki yan etkileri arasında görme bozukluklan, baş ağnsı, kabızlık ve bulantı gıbi belırtıler de yer alıyor. Ne var ki, insanlann ılaçlardan kaynaklandığına inandıklan, yorgunluk gibı belirtiler gerçekte hastalığın kendisinden kaynaklanıyor. Sağlık nedcnleriyle şimdi emekliye aynlan42 yaşındakı öğretmen Stephen Harrison altı yıl antidepresan ilaçlar kullandıktan sonra, iki yıldır kılıçotu tedavisinden yararlanıyor. On yılı aşkın bir sure sonra kendısine tanı konabilen ve tedavisine başlanan Harrison, "llk ciddı bunalım deneyimimi sanınm yirmi yaşlarımdaykenyaşadım. Belirtiler bugünyaşadıklarımdan farksızdı, ama doktorum bunu basit bir aşın yorgunluk olarak yorumladı. O sıradabirbankada stajıyerlıkyapıyordum ve kendımı çok mutsuz hissediyordum. Bir hafta boyunca yataktan çıkmıyor, dünyayla yüzleşmeye cesaret edemiyordum,"