Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
aiMHURtYETDERGl Annemin babası, dedeın Selânik 'ten MustafaKemarinmahallearkadaşı. Sonra dayaveri olmuş. Yani köklcri oralardan gelcn küçük bir aileydık. Babam pirinç,susamtüccanydı, annem ev kadını. lstanbul'da, KadıköyAlttyol'da iki katlı, bahçeli birevimiz, otomobilimiz, telefonumuz, buzdolabımız ve radyomuz vardı. Vişne, manolya, malta eriği, kayısı, çam ağaçlanmız ve akşamları üzerinde oturup mahallece yarenlik ettiğimizbirbahçeduvanmız...Cumhuriyetgazetesi girerdi eve. Babamın elinde kitap görmüş müydüm hiç? Sanmam. Ama konuya komşuya mani gibi şiirler yazardı. Annem kitap okurdu. Ama en çok büyük ablamız okurdu. Onun şiirdefteri vardı. Belki de ilk okuduğum şiirler onun bu defterindendir. Sinemaya, tiyatroya sık sık giderdik. Loeadaotururduk. Müzik radyodan girerdi evımize. Klasık müzik hiç uğramazdı. llkgıttığim konserler Erkut Taçkın, IZrol Büyükburç,BanşMançokonserleriydi.PIastiksanatlarla ilişkimiz yoktu. Tanımadığım bir enıştenınyağliboyatablosuasıliydısalonun duvarında. Kimbilirkaçkez otablonunresmini yapmışımdırev ödevi olarak. Bahçcçocuklarıydık. Ağaçlaraçıkmayi, toprakla oynamayı, kömür kırmayı, tavuk kümesi temizlemeyi severdim. Bedensel işler yapmay ı her zaman sevınişimdir. Hâlâ sevıyorum. Memet, Kovboy gibi takmaadlanm oldu. Bir kere denize girmeyi çok severdik. Fenerbahçe Plajı'na giderdik, babam annemi ve bizi kadınlar hamamından sokardı denize. Kıskanç,tutucubiradamdı. Kim bilir, belki de kendisi çok çapkın olduğu için. Çalışmamızı, üniversiteye gitmemizi istemezdi. Altı yaşında, ilkokul ikinci sınıfa sınavla girdiğimde öğretmenden, babam erkek çocuklann yanında oturmama izin vermediği için, beni oturttuğu yerden başka bir yere alrnasım istemiştim. On altı yaşında üniversiteye gittım. lngiIizFilolojisi'ne. Eğitim süreciniz ve bu süreçtc sizi etkileyen, sizisiz yapangelişmelernelerdi? Bazcn beni ben yapan şey nedir, diye düşündüğüm oluyor. Duygu Asena adına konuşamıyorum, onun kendi çözümlemelert vardır. Banabirşeyöğretildiğinianımsamıyorum. Hiçbiröğütdeanımsamıyorum. llgileribenimkilerdenfarklıbirarkadaijgrubum vardı. Gittiğimiz okul sıradandı. Edebiyat öğretmenimizin hakkını yememeliyım. Okumaya özendiren bir yakla^ım içindeydi. Pek çok dünya klasiğini veTürk şairini oyıllardaokudum. Şimdi bana,şunuokudunmu, diye sorduklarında nasıl karşılıkvereceğimi bilemiyorum. O zaman okuyup bir daha okumadığım, örneğin Marcel Proust'un "Swan'ın Aşkı"nı okudum diyebilirmiyim? Doğrusu çok zorlanmıştım. Sonra on altı yaşında başjadığım iki yıllık üniversiteyaşamı. IstanbulÜniversitesilngiliz Filolojj isi'nin inanılmaz hoca kadrosu Berna Moran, AkşitGöktürk, Mîna Urgan MuratBelge...Onlannbanavereceklerida ha çok şey vardı. Yazık ki ben okulu bıraktım. Böylecebirşeyleroluşmuşişte Güzellik kralıçeligi de bu döneme rastlı yorolmctlı. O yıllarda sanırım hayatımın yanlışın yaptım. Güzellik yarışması, gündeme gel mesinden hoşlanmadığım bir konu. O za man da bir marifct olmadığım düşünüyor duın, şimdi deöyle.öyleyseneden,diyecel' olursani7,anlataeak bir arabalaf vardır amı dedim ya, gündeme gelmesinden hoşlanmıyorum. Kendi adımagüzellik kralıçeligi, şı ya da bu nedenle yaşanmış bile olsagclir ge çer. Ömürboyııasılınacakbırşeydeğildır. Sonra evlendım, sonra Berfu kızım oldu O da hayatımın doğrusu. Sonra boşandık Bcrfu'yla üç buçuk yıl Londra'da yaşadık Annemin babamın öldüğügüçyıllardı. Yir Takıııa âdı kovboydu ••?;*« AYFER COŞKUN • nci Asena, nckadar üzerinde konuşmak istemesede,önce Türkiye güzeliydi. Bir hayli aradan sonra onu Adam Yayıncılık'ta yönetici olarak gördük ve ardından şiirleri geldi. Adam Sanat dergisinde yayımlanan şiirlerini, "Tramvay Döşeriz Ay İ Döşeriz", "Çıplak Bakamıyorurn" adlı şjir kitaplan izledi. Sonkitabı ise,"ÜçGün Paris/Fotoğraf Arkası Notlan". lnci Asena'yla tüm bunlar üzerine görüştük. Türkiye sizi ilk kez Türkiye güzeli olarak tamdı, begendi. Ama siz bu konumunuzu, toplumca bilinen biçimde kullanmadınız. Yanifilm yıldızı ya da model oltna yolunu seçmediniz. Veyıllarsonra, bukezsairkimliğinizle tanıdık sizi. Kızkardesiniz Duygu Asena 'nın da iinlü biryazarolması, yetiştiğiniz çevre ve aileyapısı üzerinde düşünmeye itiyor insam. Nasıl birortamdayetiştiniz? Söylenenlere göre, babam bir Gürcü prensinin torunuymuş. Onun tarafından aile büyüklerini, kardcşlcri dışında, tanımıyorum. Güzellik yanşmasına girmesini hayatının yanlışı, kızı Berfu'yu ise hayatının doğrusu olarak tanımlıyor tnci Asena. Şiiri size ne getirir . ,, sorusuna da şu yanıtı veriyor: "Bir at, bir olay, bir düşünce, Berfu, Oya, Duygu, Sevgi, sevgili, kıskanılanlar, İnci Asena, Bodrum, 1974 sevilmeyenlcr, yaşamak!"