Katalog

23MAYIS 1999. SAY1687 13 tisi Tevkifatı'nın tddianamesi'ndeki o zamanki soyadıyla Sevinç Tanık "iki satır"la geçer: "EremEsen'inyurtdışınakaçınlmasında Nuran Bozerileberaberçalışmıştır. Kendisi partili ve birhücre sekreteridir." Dr. Sevinç özgüner ile Nuran Bozer, 1951 Türkiye Gizli Komünist Partisi Tevkifatı'nın "tahkikaf'dönemindeyiğitlikvekararlılıklan ile öne çıkmış iki kız arkadaşımızdı. O zamankiEmniyet'inkibarlıkvekişihaklanna saygısından olsa gerek, falakaya yatırmadanöncekendilerinepantolongiydiriliyor, üzerlerineyapılmasıdüşünülenişlem.böylecc onları mahcup etmeden (ve de Hak Teala'nın huzurunda günaha girmeden) yerine getiriliyordu. Bütün işkencelere rağmen Sevinç de, Nuran da kendilerine y üklenen suçlankabuletmediler;beraatcttiler. Istanbul ÜniversitesiTıpFakültesi'ninyanılmıyorsam sekizinci Sömestrc öğrencisi Sevinç, iki yıl süren koğuşturmanın kaybettirdiği zamanı telafi etmek için kaydını Diş Hekimliği Yüksek Okulu'na aldırdı. Nuran ise Tıp Fakültesi'ndeki kaydını tazeleyerek fakülteden mezun oldu; Sevinç, Istanbul Tabıp Odasfndaçaltştı. Ümit Kaftancıoğlu'nu, Sevinç'i öldürenlcr, Kcmal Işler'i kötürüm bırakanlar, daha niceleri o gün bugün "meydana" çıkarılmadı. Sonunda MecidiyeköyÇetesi içinde kendisindençoksözedilenlerdenbazılannınöldürülüşünü de gördük televizyonlarda. Yaşadıkçakimbilirdahanelergöreceğiz? Artıkeski"kandavalan"nınunutulmasını istiyorlar. Marksist yöntemi gerçektcn benimseyip mücadele edenlerin gündeminde hiçbir zaman kan davası bulunmaz. Ama, işlenensuçlann.cinayctlcrinkimseninyanına kâr kalmadığı, hele hele boynuna bir şeref madalyası gıbi takılmadığı birtoplum düzenidirözlenen. öteyandankatiller,katillere kılıf uyduranlar, eyyam hokkabazları için "Türkiye seninlegururduyuyor" diye haykınyorlar. tstersağ, istersal, istermafya, isternamus, isterdevlet,isterkabileadınaişlenen hiçbir "cinayet"hukuktanyakasınısıyırmamalıdır. Türkiye hiçbir "cani" ile "gurur" duyamaz. Birdöneminunutulması.eskihesaplanngeridekalması için defter"mizanının gerek tiği gibi yapılarak" kapatılması gerekir. Sevinç ve onun gibiler kardeşlik, barış, eşitlik toplumunu özledikleri için öldürüldüler.Zorveacılıgeçeceğinigördüğümyirmıbirinci y üzyılın, cnindc sonunda biraz daha aydınlık, biraz daha "onurlu" bır yüzyıl olması dilcği ile Sevinç ve onun özlemi içinde ölen bütün arkadaşların anibi önünde saygı ileeğiliyorum.^ Bunun üzerine Vecdi ile Sevinç kızlarını ba$larına bır şey gelmesin, dcrsleri aksamasın diye evden uzaklaştırdılar. 10 Nisan 1980 günü Ortaklar Caddesi'nde oturan yazar UmitKaftancıoğlukurşunlanaraköldürüldü. Cinayetin failı bulunmadı. 23 Mayıs 1980'da sabaha karşı 03.1O'da üst katımızdan gclcn art arda silah sesleriy le uyandık, çıglıga bcnzer bir ses, bazı gürültüler,mcrdivenlerdenaşağıpaldırküldürinen ayaksesleriişittik. Sokak kapısı gümleyerek kapandı. Pencereyi açıp baktık; sokak lambasının lo^ aydınlığında sağdaki yokuştan yukarı doğru koşan üç kışı gördük. Eşim "Katiller!Genekimıöldürdünüz!"diyebağırdı; karanlıktan, ya havaya ya da bi/im pencereye doğru üç el ateş edildi. Bütün apartman sakinlcn bu gürültü ile uyanmi!), ama şaskınlıktan ve korkudandonmuş durumdaydı. Kendimizi topraladık, y ukarıkatakoştuk;bellikikapıyayüklenipkilidi kırmışlar, kapı yarı açık, öy lcce duruyordu. Çıt yoktu, hol kapısı nı açıp içen adımımı ataratmaz, yerde büyük kan bırikintisini gördük... Vecdi kanlıpijama pantolonu elinde,yüzüallakbullak,neyapacağınıbilmcz bir durumda karsımda öylcce duruyordu. Sonunda titrekbirsesle,"Sevinç'ivurdular, önümeatılıp, siperettikendini"dedi. Sevinç yatak odasında sırtüstü düşmüş yerde yatıyordu... O sırada kapıcımız vc komşulanmız da geldiler. Sevinç çok hafif de olsa nefes alıpveriyorduBirkurşunyanağındangirip dişlerini parçalamış, öbür yanağından çıkmıştı;karnı kan içindeydi. Daha sonrakaraciğerinden.göğsünden veçeşitli yerlerinden vurulduğunuögrcndik. Sevinç ve Vecdi Özgüner birlikte... Telefonla gelen tehdlt... Bu sırada 13 yaşını süren küçük kızımın gözbebek len büyümüş bır halde kana bulanmış odanın ortasında bakındığını gördüm. Yanılmıyorsam, Sevinç 'inkorkunçdurumunu görmüsjtü. (Kızım, uzun süre geceleri üçü on gcçe uyanarak bızım yatağımıza gelip aramızasığınarakuyuyabıldi. Sonunda geceleri rahat uyuması. okulundan geri kalmaması için karşı yakada bir arkadaşımızın evınegöndermekzorundakalmıştik.) Sevinç'ıolabıldığıncesarsmamayaçalı^arak hemen bir çarşaiin içinde aşağıya taşıdık. Şimdikiminarabasıhalırlamıyorumbirotomobille Cerrahpaşa hastanesıne götürüldü, amayoldasonnefesını verdı. Sevınçler'edöndük. Telefonçaldı. FısıltıIt tehdit edicı bır ses, "O kaltak geberdi mi, yaşıyor mu? Hepinizin defteri dürülecek!" diyordu. Olaydan belkı kırkbeş, belkı bır saatonbci>dakikasonra,tamhalırlamıyorum, Bınncı ve Ikınci Şube polisleri geldiler. Dr. Sevinç Özgüner e$i ve çocuklarıyla... (Olay olur olmaz apartmandan haber verilmışti.KmniyetşubeleriozamanlarGayrettepe'deydı.Geceninobaatindegelmcleribilemedin on dakika sürerdi!..) Ortal ık gazelecilerle, fotomuhabirleriylcdoluydu. Yanılmıyorsam bıraykadarsonra Sevinç üzgüner'ın okııl ve dernek arkadaşı Dr. K.emal Işler'i Kasımpasa'dakimuaynehanesinden çıkıp alışveriş yaparken, arkadan kur !>unladılar;Kemalölmedi,omuriliğiparçalandığı için 17 yıl belden aşağısı felçli, sakat iskemlesindeölünceyekadarhekimlikyapmaya devam ettı. Önceki yıl kaybettik Kemal'ı... Yiğitvekararlı... Peki,kimdı ür. Sevinç özgüner? 1951 yılında Gızli Türkiye Komünist Par Dr. Sevinç özgüner urkadu^lıırıyla birlikte.. Dr. özgüner, Diyarbakır 'da düzenlenen bir toplantı sonrasında meslektaşlanyla...