Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ClJMHURlYET DERGİ Kemal Demirel bir bedensel engelli. Çocuk yaşında omuriliğine yapılan yanlış bir müdahale sonucu belden aşağısı felç olmuş. Nuray'la birlikteler ve bir çocukları var... Kurduklan Bedensel Engelliler Dayanışma Derneği'ni yaşatmaya Kemal, Nuray ve Emirhan DemireL.. Demireller'in kurduğu derneğin ismi, "BedenselEngelliler Dayanışma DerneğL." ; "" çalışıyorlar. Tlişkimizin adı"yanık" kaldı YAZI VE FOTOÖRAFLAR: GÜLAY SOYDAN . i ücremdekiyaşamımhâlâde| vaınediyor. Hâlâtoplumla ve I kendimle bir savaş halinde! yim. On yaşımdan beri bir mücadelenin içindeyim, çok yoruldum. \ lastancde çok acılar çektim, şu anki durumumunoradakindenfarkınısorarsanız,cevabım biraz daha özgür olmam olur" diyor Kemal Demirel. Gözlerindeise,yaşayamadığı çocukluğu, gençliği beliriyor. Sohbetimize Bedensel Engelliler Dayanışma Derneği'nin yeni taşındığı mekânda başlıyoruz.Taşınmasürdüğüıçinetrafdağınık. Koltukların üzerinde yerleştirilmeyi bekleyen dosyalar, masanın üstünde ise henüzbağlanmamışbirtelcfonduruyor. Dışarıdangüneşışığınınhafifsıeaklığıodayayayılıyor. Dernek çcpeçevre camekan, içeriye dışarıdaki ycşilin albcnisı yansıyor. Kemal Demirel heyccanlı. Gözlerinde belirenderin biracıylabaşlıyoranlatmaya. "Onyaşımda.yanlışbirmüdahalesonucu yatırıldımhastaneyc.Gcnçlığınbunalımlarını, üınitsi/liklcnni, aşklarını orada yaşadım. Kimi zaman öldüm, kimi zaman dirildim.ünbiryılsonrahastanedençıktığımda yırmi bir yaşında genç bir yürektim artık. Asılsavaşın orada başlayacağını anlamakta geçkalmadım. Vekendımibirmücadelenin ortasında buluverdım." Üç yaşındayken merdıvenlerden yuvarlanmış Kemal Demirel. Ailesı bu kazayı önemsemcmiş. Aradan gcçen dört yılın sonundailkbclırtilerortayaçıkmayabaşlamış. Öncclcrı yüriirken birdcn düşerek kendini yerdebuluyormuş. Budurumsıklaşıncaailesi onu hastaneye götürmeye karar vermiş. Apartoparyatırılmış hastaneye. Iki ay ilaç tedavisi.ardındandaameliyat... Ameliyatta omurilige yapılan yanlış birmüdahale, onu ömür boyıı belden aşağı felç etmiş. Omurilikteiltihaplanmanedeniyle yapılan ameliyatta yanlış müdahale sonucu, kireçlenme başlar. Bu kez kireç kazınmak istenir vc sinirler adamakıllı zedelenir. O artık bir bedensel özürlüdür. Yıl 1970'tirvconyaşındadırçocukluğuelindenalındığında... "Felç olduktan sonra hastanenin devamlı misafiri olmuştum. 1 llc başlarda üç yataklı bir odada kalıyordum, fakat daha sonra bu odayı bana tahsis ettiler. Anncm de benimle beraberkaldığı için hastanedepersonel olarakçalışmayabaşlamıştı.Neyazıkkibabamı ben hastaneye yattıktan bir y 1 sonra kay1 betmiştik. Buyüzden annem hem bana bakıyor hem de evin geçimini sağlıyordu." Demirel, hastane günlerini anlatırken her defasında büyük bir arzuyla yaktığı ve iki nefes aldıktan sonra söndürdüğü sigarasının dumanını adamakıllı içine çekiyor. Camdan kültablası doluyor, boşalıyor... ardı ardına yakılan sigaralarla söyleşi süriiyor. "Orada günler çok zor geçiyordu ve ben durumumukabullenemiyordum.Sankibitkiscl hayatagirmiştim. Kakatgüzel birşekildebaşlayan.aciylabitenbirolaygeldibaşıma. Hastancde, üst katımdakalan birkı/ın bendenhoşlandığını öğrcııdim. Bu başıma gelen ho!? bir olaydı. Gü/.cl bir kızdı, benim deilgirniçekti. Aramızdaduygusalbırili^ki başladı. Fakat kendisı taburcu olacağı gün, bcnim bir öziirlü olduğumu, ailcsinin böy lc bir şeyi kabul etmeyeceğini ve ayrılmamız gercktiğini söyledi. Benoantamanlamıyla yıkıldım. Odamagittiğimive her şeyi kırdığımıhatırlıyorum. Amabuolay bana çok şey öğretti. özürlülük bilincini kazanmamda yardımcıoldu." Demirel, bir başka "macerasını" anlatırken gözlerı neşeyle parlıyor: "Bir akşam odamda arkadaşla oturuyorduk. Derken dışandan birisi seslendi, arkadaşbakmayagitti.Elindebirmektuplageri döndü. Meğer hemşirelerden biri benden hoşlanıyormuş vc buluşmak için banamektupla haber yollamış. Sabah arkadaşla beklemeyebaşladık.Karşıdanüçhemşıregeliyordu. Ikısı normal, bın kiloluydu. Meğerbenden hoşlanan kilolu olanmış. Tabi i ki biz gülmekten öldük. O gün hemşirey le konuştuk, banaevetatilegideceğini vekendısininbeni arayacagını söyledi Aradan haftalargeçti ama ondan bir haber gelmedi. Biz dc arkadaşla oturup ona mektup yazdık. Mcktup, babasınm eline geçmiş. Gerî geldığindc benibirgüzelhaşlamıştı" Tazelcnençaylareşliğindekendi.sinisakat bırakandoktorageliyorsöz. Demirel, 7aran tazmin için davaaçtıgını, fakat davanınhaksız gerckçelerle düştüğünü, hastaneden de apartoparatıldığını söylüyor. Bunudaodöncmin siyasi durumuna bağlıyor. "Hastaneden atıldıktan .sonra ateşim düştü vc kendime geldim.Sanınmoranınatmosferibenikötü etkiliyordu Annem ve kardeşimleberaber yaşamaya başladık. Ama annem bir süre sonra benden habersiz evlendı ve ben yalnız kaldım. Onunla üç yıl görüşmedim, çünkü onnylamadığımbırevlilikti. Kardeşimle hayatımıza devam ettik. Kendime birdaktilo aldım ve kalemimi ortaya koydum. I lerkcs sıradışı,enteresanşeyleryazdığımısöylüyordu. Ben de bu yazılarımı gazetelere, dergilereyollamayabaşladım. Yazılanmtutulduveinanılmazbirokuyucukıtlesinesahip oldum. Bu döncmde bırçok evlilık teklifi aldım. Kimi çok zengindi, kimi de fazla şcy istiyordu. Hepsinin birleştiği tek nokta ise, kendilerine ait olmamdı. Oysa ben özgürlüğümedüşkün bir insandımveböyle bir şeyi kabul edemezdim. lîtmedimde..." Kemal Demireriziyaretegelenlerbitmcdiği için konuşmamız arada bir kesıliyor. Sonolarak bir bedensel engelli geliyoronu görmeye. Yoldanyükselen birsatıcınınsesinden irkilerek dönüyoruzkonuşmamıza. Hşindenbahsediyor.nasıl tanıştıklarını büyük bir istekleanlatmayabaşlıyor. "Nuray 1982 'de siyasetten u/nklaştırılan liderlcrin tekrargeri dönüpdönmeyeceği konulubirankettegörevliydi. Buyüzdenevime gelmişti. Ben muzip vehayata şen bakan biri olduğuın için Nuray'agırgırınatakıldım. Meğer iki blok otemde oturuyormui). Aramızdatatlı birmuhabbetgeçti. Veüçay kadar sonra onu kapımda gördüm. Çok şaşırdım. Bitirmesi gercken bırtezi varmış, yardımımı istedı. Tabii kı severek kabul ettim. O sırada Nuray, Ankara'da üniversitede okuyordu. Berabertezihazırladık. Butezaslında birbirimi/i görmemiz ıçın bahane olınuştu. Aramızda bir bağ kuruldıı, fakat adını koyamıyorduk.Ookulagittiğindedemekluplaşmamı/devam etti. Ben bu sırada kendimı içkiye vermiştim. Kendı kabuğunia çekilnıiş,sürekliyazıyordum Rahatsızlandımve mide kanaması geçirdim. Bunu duyan Nuray, hemenziyaretimegeldi.Beniü/cn şeyi onaanlatmamıistedi. Anlatmam/ordu,hcm