Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 CUMHURİYET DERGt araştırma habcr için gittiğimizde eylem yapmayazamanımızolmuyordu. Gençlerin çıkardığı aylık Çepeçevre gazetesi 3000 tirajla başlamış yayın yaşamına. Altı yılın sonunda 45 bine ulaşmış. Kışlan 15 bin satıyor. Çevreye duyarlı olanlan abone olmaya ve Türkiye'nin her yerinde temsilcilik almaya çağınyorlar. 6 yılda nelar yaptılar... llkönceleri sadece 3000 olan tirajla başlayan aylık gazete Çepeçevre şu anda tirajını kış aylarında en az 15.000 (Havaların kötü olduğu günlerde sokak satışlan düşüyor) yaz aylarındaise en az45.000'e çıkarmış. Ankara, Izmir, Bursa, Trabzon, Artvin, Tekirdağ, Mersin, Adana ve Antalya gibi büyük kentlcrde oluşturduklan temsilciliklerin başında yineünıversiteli gençler var.Veoralarda dakendilerine özgü satış yöntemlcriyle okuyuculanna ulaşıyorlar. Halen binlerce gazeteyi de yerel yönetimler, çevreci kurum ve kuruluşlarile eğitimkuruluşlarına ücretsiz gönderiyorlar. 1994 y 1 ından bu y ana haftal ık periyodlar1 la Yeni Günaydın ve Akşam gazetelerine Çepeçevre adı altında birer sayfa hazırlayan ekip, Global gazetesinin eki Eksen'e de bir dönem sayfa yaptı. 1996 y ılında Kanal E'de yapımcılığını üstlendikleri Çepeçevre programıy la T V dünyasına adım attılar. 1997' nin sonbahannda yeni atılımlara hazırlanıyorlar. Eylemlerinin ve gazete çıkarmalarının yanı sıra 20'ye yakın ulusal gazete ve televizyondan gazeteci ve program yapımcısını biraraya getirerek "Çevre Gazetecileri ve Programctlan Derneği (ÇEGAD)"ninkurulmasına da öncülük ettiler. Dergi sürecini şöyle anlatıyorlar: "Önceleridışandan 'üniversiteli çocuk lann, gençlik heyecanı' olarak görülen yeşil hareketimize katılımlar arttıkça anhyoruz ki, bizim gibi düşünenlerin sayısı hiç de azımsanamayacak çoklukta. Ancak problemlerimiz de yok değil. Mesela bazı özcl haberlerden ve yaptığımız eylemlerden sonra tehditler alıyoruz. Hatta maddi olanaksızlıklar içinde olduğumuzu bilenler, önce satın almaya kalkıyorlar sırt çevirince başlıyor tehditler. 6 yıldır büromuzun teknik donanımını hâlâ taj mamlamışdeğiliz. 1997'nin başında aldığımız bilgisayann borcu yok, ama yazıcı ve faksların taksitleri hâlâ devam cdiyor. Büro| muzun yanındaki bakkal Ahmet Abi Allah'tan bize veresiye konusunda anlayışh davranıyor da günü kurtarıyoruz. Ama tüm buyokluklara rağmen her ycni güne, doğan güneş gibi sımsıcak başlıyoruz. Çünkü biz (u) mutluyuz. Çünkü bizim başımız dik ve kimseye diyet borcumuz yok." Murat Aksu Çepeçevre'nin koordinasyon sorumlusu. Arzu Günaydın iseyurt haberleri. evrenın genç sesı... Y ıllaröncesokaklarda "militansaüşla" okuyucusuyla buluşan bir yayın organının ekibi, üniversiteli gençlerbugün deyim yerindeyse birarpaboyundan ileridc olmanın onurunu yaşıyor. ..Tam altı yıl önce 22 Nisan günü birkaç insan biraraya gelerek Çepeçevre gazetesinin tetnelini attılar. Henüz ortada ne böyle bir örnek vardı, nc de toplumun böy le birtalebi. Onlar "herarzkendi talebini yaratır" şeklindeki klasik iktisatçıların çok önceleri söylediği bu sözü bilmiyorlardı, ama toplumun böylcsi bir projeye ihtiyacı olduğundanemindilcr. Derken bu insanlar önce bir büro tuttular. Aralarında üniversitelerin çcşitli bölümlerinden öğretim üyeleri, mimarlar, çcvre mühendisleri,peyzajmimarları,şehirplancıları, biyologlar, coğrafyacılar ve sosyal bilimlerbölümünden öğrenciler vardı. Vedünyanın doğum günü olarak kabul edilen 22 Nisan, Türkiye'nin ilk çevre gazetesinin de doğum günü oldu. Kimileri, harçlıklarını biriktirip aldıklan fotoğraf makinelerini kimileri debilgilerini ortaya koydular. Sadece yazmakla kalmayıp gençlik coşkulannın verdiği umarsız heyecanla tulumlarını çekip çevreye yönelik olumsuzluklara karşı demokratik protesto haklarını kullandılar. Eylemleriy le yapılanlara dikkat çektiler. Birsiviltoplumkuruluşu olarak çalışmalannı yürüttüler. Türkiye'nin neresinde bir çevre suiistimali varsa oradaydılar. Kamuoyu onları artık gazeteciliklerinin yanında çevre için duyarlılıklannı daortaya koyan bir örgüt olarak tanıyordu. Şimdi aradan altı yıl geçti, gençler yetişkin oldu, meslek hayatına atıldılar, kimileri amatör heyecanlannı koruyan profesyonel gazeteci oldu, kimileri gönül dostları olarak katkılarını sürdürüyor. Dinamik yapısı ve yeni katılımlanyla, sürekli genişleyen Çepeçevreailesi 1996yıhnda"Yeşil Isyan Çevre Grubu" adı altında ycni bir gruba kavuştu.Bunun gerekçesini ise halen Çepeçevre'nin genel koordinatörlüğünü ve Yeşil Isyan Çevre Grubu'nun başkanlığını yürüten Murat Aksu kısaca şöyle özetliyor:" Buna görev dağılımı diyebiliriz. Eskiden sapla saman birbirine karışıyordu. Yani eylem için ülkenin herhangi bir yerine gittiğimizde gazete aksıyor, Savgl sıcaklığında bir yudum çay Araştırma habcr ve yazılarıyla değme gazetecive yazarlarla yanşan bu gençler ilgi bekliyor. llgilenenleri abone olmaya ve eylem grubuna katılmaya çağınyorlar. Ya da Çepeçevre'nin dcğişik yörelerde temsilciıliklerini üstlenmeye. Ve şöyle diyorlar: "Yazı, fotoğraf veyakarikatür gönderebılir ya da yörenizdeki herhangi bir olumsuzluğu bi ldirebi lirsiniz. Sakın "ilgilenmezler" diyebirşey geçmesinaklınızdan. Çepeçevre ya haber yaparak birilcrini harekete geçirir ya da eylem grubu Yeşil Isyan Çevre bu'nuyörenizegönderir." Altı yıl önce kelimenin tamanlamıylasezaryenle doğan Çepeçevre'nin emekleme devresi çoktan geride kalmış.' Herkese bir çağrıları var: 'Gelin sevgi sıcaklığında bir yudum çayımızı için. Hiç bir şeyi paylaşmasak da tanışmış oluruz, bu da bize yeter. Biljyoruzki şiddetinkökeninde insanlannbirbirini tanıyamaması yatmaktadır." ^ Adres: Ihlamurdere Cad. lmamzade Sk. No: 5 Kat: 4 Beşiktaş lstanbul /Tel: 0212 26017 12261 5896 Faks:02122595751. Gökova termik santralı için yapılan eylemden. "Istanbul'u Soluyorum (îenzim Tıkaiı"kampanyasu kuramayacağını aslında o tatlı su çevrecileri de biliyor ama gelin görün ki güç odakları onların yanında..." diyor. Pek çok kişi, kurum, kuruluş, dernek ve vakıfla işbirliği içinde olduklarını vurguluyor: "artık birilerinin 'Kral Çıplak' misali çocuk saflığı ve dürüstlüğünde gerçekleri haykırması gerekiyor. Türkiye'deki yeşil hareketın ıçınde olan bir avuç insan da çeşitli ideolojik görüşlerin ışığında kararmış. Bize göre asıl ideoloji 'Yeşil Felsefe'nin ta kendisi ve hedef bu duru felsefenin çatısı altında birleşmek olmalı. Bizler Çepeçevre, Yeşil Isyan ve Çevre Grubu ve ÇEGAD (Çevre Gazetecileri ve Programcıları Derneği) olarak, doğaya verdiğimiz değer ve sevginin yanı sıra banş, demokrasi ve insan hak ve özgürlüklerinın kesinlikle gözardı edilmemesinden yanayız. Ve yineliyoruz. 'Insandan soyut bir çevrecilik anlayışı yaşamla bağ kuramaz...' Hak ve özgürlüklerin kısıtlandığı bir ülkede, bir de ekonomık kaygılar taşıyan insanlara ekolojik kayıp ve problemlerden bahsetmenin ezikliğını yaşadıklarını da ekliyor Murat Aksu. ^ YEŞİL FELSEFE Çepeçevre'nin genel koordinatörlüğünü üstlenen Murat Aksu, amaçlarının Çevre olgusunu entelektüel bir süreç olmaktan çıkarıp tabana yaymak olduğunu vurguluyor: "Yaprak, toprak, böcek ve çiçekle uğraşan bir yığın demek ve vakıf önümüzü tıkıyor. Ülkenin bir yerlerindeki İnsan erozyonu tüm şiddetiyle devam ederken, salt toprak erozyonunun ülkenin birincil problemi olduğunu iddia edenler hedef saptırıyortar. Insandan soyut bir çevrecilik anlayışının yaşamla bağ