Katalog

3 AĞUSTOS 1997. SAYI 593 13 nuşmasını: "Birbayan, 1989yılında evlenmiş, yılında boşanmış. Yedi y ıl evli kalmış, eşi iktıdarsızmış. Bilgilerinde bakire olduğunu belırtmiş. Böyle cvlılik mi olur? Utanmış, boşanma nedenini açıklayamam korkusuy la bu hayatakatlanmış. Şimdi 33 yaşında ve hayatının en güzel dönemlerini mutsuz bir şekildegeçirmiş." Türkiye'de buna benzer yüzbinlerce yanlış cvliliğin olduğu kanısında, Selim Bay. Evlilikte cinsel uyumun önemli olduğunu bildikleri için, adaylann cinsel açıdan durumlannıöğrenıpbeklentilerinegöreeşleştirme yaptıklannı söylüyor. Formlar da bu yüzden uzmanlar tarafından incelenip, değerlendirilerek bilgisayarlara yükleniyor. Adaylann vesikalık fotoğrafları yanında günlük hayatlarında çekilmiş fotoğraflan da istenıyor. Bunun nedeni kişiyi işinde, evinde.arkadaşlanylayanigüncelhayatındaizlemek ve eşleştiriyi daha lyi yapmak. Bay, psikoloji eğitimi almış. Bu yüzden, "Ben bunlan artık bu konudabir uzman olarak söylüyorum." diyor "Bızde böyle bir şcy olmuyor. Çünkükişi formudoldururkenkiminiçindoldurduğunubilmiyor. Yalanyazma.sının bir anlamı yok. Aynca bilgilerin doğruluğu konusunda imza atıyorlar." Bay, her insanın zihninde yarattığı karşı cinsten bir kışi olduğuna ve ancak o kişiyi bulupevlenmesidurumundamutluolabileceğine, ama büyük bir ıhtımalle de yaşadığı çevrede onu bulamayacağına inanıyor. Bu inancını şu sözlerle destekliyor: "İnsanın kafasında yarattığı insan tipi, çevresindc bulunmayabilir. Evlenmek gerekiyorveaılebaskısıdavar. Yineçevresinde uygun gördüğü herhangi biriyle evleniyor. Ama aslında evlenmek ıstcdiği kişi o değil. Oysabizde kafasında yarattığı kişiyi bulabiliyor. Çünkü üyemız çok, 200300 bin kişi arasından mı, yoksa çevrenizdeki 20 kişi ara.sındanmı aradığınız kişiyi bulabilirsıniz?" ları ve günlük hayatı ile ilgılı yaklaşık 60 sorudanoluşuyor: "Saç, göz renginiz, bedeni özrünüz var mı?", "Dahaönceevlendinizmi?", "Hayvanlan scviyormusunuz?", "lçki içiyormusunuz?", "Kıskanç mısınız?", (Krkckler için) "Bıyığınız var mı?.."Cinsel bilgilerbölümünde ise, "Evliliktecinsel uyumun gerektiğine ınanıyormusunuz?", "Kadının veya erkeğin en çok neresinı beğenirsiniz?", (Kadınlara) "Erkeğin göğsü, vücudu kıllı mı olmalıdır?, Bakırelik önemli mi?.." gibi sorularyöneltiliyor.. "EşveyaArkadaşlannızdanBeklentileriniz" bölümünün sorulanndan birkaçı şöyle: "Aradığınız eş midir, arkadaş mı? Ailenizlc mi yaşayacak? Daha önce evlenmiş olabilirmi?tçkiiçebilirmi?Kendisineait evi,arabasıolsunmu?.." Yanıtlar mı? " Evlilikte cinsel uyumun gerekli olduğuna ınanıyormusunuz?" sorusunu "hayır" diye yanıtlayanlar var, geceleri horladığını, crkektc kıllı göğüs aradığını, eşini çalıştırmak istemediğıni söylcycnler de... Formları dolduranlara, bilgilerin hiçbir kuruma veya kişinin elinc geçmeyeceğine dair garanti venlıyor. Aynca, evlilik adaylarına verdikleri bilgilerin doğru olduğuna dairimzaattırılıyor. Üyelcrinbeklentilerindeyıllaragöredeğişikliklcrolmuş.Enbüyükdeğişiklikisebekaret konusunda. Ne erkekler, nc dc kadınlar için artık eskisı gibi kadar önemli değil, bu konu. Şimdininbeklentisi eşleringayrimenkul sahibı olması ve öğrenim durumlarındaki "yüksek'Mik. Artık üniversite mezunu eş ısteği ön planda. Mutluedebilme ıseheriki cınsın.aradığıözelliklerinbaşındageliyor. Evliliğintemelindecinselliğinyattığını, bunun da doğanın bir kanunu olmasına karşın, Türk toplumunda kabul edılmediğini söylüyor Bay veekliyor: "Boşanmaların.mutsuzluklarıntemelinde, bu konu var. Boşananlara neden boşandıklarını sorduğunuzda, şiddetli geçimsizlik, anlaşamamak gibı sorunları otduğunu söylüyorlar. Fakatgerçek nedenlerinı çevrelerinc, ailelerine ve arkadaşlarına bir türlü açıklayamıyorlar. Amabizebaşvurduklanndabunurahatlıklasöyleyebiliyorlar." Önünde yığılı duran onlarca doldurulmuş formdanbirtanesini, fotoğraf ve ismi görünmeyecek birşckildc gösterip s ürdürüy or ko Avustralya'dan damat var... Bilgi Form 'un ilk evlendirdiği çift Caner Hayta ve Gamze Tuncay. ları tanıştıklarında, biri beğenip, diğeri beğenmemişse, kcsinlikle beğenen aday tarafından rahatsız edilmiyormuş. Bunu şöyle anlatıyor, Selim Bey: "Çağdaş bir faaliyet yapıyoruz. Dışarda insanlar biriyle tanışır.Özelliklebubayanlar için geçerli. Tanıştığı kişi, sülük gibi yapışır, ona. Tehdit edip, zorlayabilir. Ama bizim üyelerimiz son derece medenidir. Bir taraf kabul etmiyorsa, kesinlikle o iş biter." 1984 yılında kurulan Bilgi Form aracılığıyla evlenen binlerce çiftten biri Gamze Tuncay ve Caner Hayta. Onlar, Bilgi Form'un evlendirdiği ilkçifl. Onyıl önce gazeteilanındangörerek, Bilgi Form'abaşvurmuşlar. Bilgisayaronlann bırbırlcrinc uygun olduklannakararvermiş. Tanışıp birbırlerine aşık olmuşlar ve iki ay sonradaevlenmişlcr. Bilgisayaraşükreden çiftin, iki çocuğu var. ^ Değişikkesimlerdeninsanlarbaşvuruyor Bilgi Form'a. Annesi babasıyla gelen genç kızlann yanısıra"Aman ailem, çalışma arkadaşlarım duymasın" dıyenlcr dc var. Üyeleringelirdüzeyleriyüksek. Yüzde 58'iorta, yüzde 30'u ise yüksek gelir düzeyine sahip. Üniversite mezunlan yüzde 81 'le birinci sırada. Bay, daha çok üniversite mezunlarının başvurmasının nedenini şöyle anlatıyor: "Buçağdaşbirolaydır. K.İşinin bazı şeyleri anlaması gerekir. Bağnaz bir insanın bunu anlaması beklcnemez. Çevrelerınde boşanan çiftleri görüyorlar ve bilimsel eşleşmeyi tercih ediyorlar." Verilen eş sıparişlerinde, değişik şehir ve ülkeden ınsanlarla da evlenmek isteyenler de var. Formlara Konya'da oturup Antalya'dakı biriyle evlenmek istediğini yazanlardaçıkıyor. Avustralya dayeralıyorformlann istenilen kent ve ülke sütunlannda, Adıyamanda. Bu şehir ve ülkelerden isteyen kişilerle de evlilik yolu açık. Yabancılardabaşvurabılıyor. Şirketin Almanya'da da merkezi bulunduğundan, yurtdışından biriyle evlenmek isteyen olursa, bir Türklc evlenmek istcycn bir yabancıylacşleştiriliyor Üyelerin tanışmalanndan ıtıbarcn, ilışkilcrinin devamı için her iki tarafınistekli olBilgi Form çalışanları ve Müdiir Selim Bay.. ması gerekiyor. Evlilik aday "Duygularla başlayan her iş sabun köpüğü gibi başlar ve biter. însanlar hayatları boyunca yaptıkları işlerde hep • mantıklarına dayanırlar, ama evliliğe gelince duygularıyla hareket ediyorlar. Sonuç çoğunlukla mutsuzluk."