Katalog

CUMHURlYFTDFRGİ BAŞKENT GUNLERİ Ankara'nın 30 km ötesinde MtJŞERREF HEKİMOĞLU ıllarca önce Dışışleri aılesınden bır grubun gınşımıyle bır kooperatıf kuruldu, Ankara'nın otuz kılometre otesınde çıplak tepelerde, küçuk bır sıtenın temelı atıldı Dış göreve gıden kımı dıplomatlar merkeze dönuşte o sıtedekı evlerınde oturmayı duşledı Elbet özverilere de katlandı ama sonuç çok guzel, Gırışım Sıtesı uygar bır koşesı başkentın Ekranda yer alan olaylardan bunalanlar, her tur kırlenmeyle zehırlenenler içın oksıjen cennetı' Başka bır ulkeye gıtmış gıbı oluyor ınsan Aslında gıdıyor Geçen gun ben de renklı bır yolculuk yaptım o guzel tepelerde Belger'lerde başladı yolculuk, Dılek Belger ın guzel sofrasında mılattan oncekı dostlukları kutladık Suna ve Izzet Sedes geldı Istanbul'dan, Nurten ve Alı Bozer, Gulmen Oztrak, llknur ve Kemal Öztrak, Lale ve Haluk Kura, Fusun ve Necatı Utkan ıle Ankara'dan Yemen'e, Yemen den Karakas ve otekı Latın Amerıka başkentlerıne Nazım Belgerın ılk elçılığı Yemen de Surgun sayılan bır gorev Dışışlerınde turkulerı de var, ama Belger çıftı çok guzel, mutlu gunler geçırıyor Yemen'de Evlerınde de Yemen'den renkler, anılar var, guzel bir Yemen evı, eskı bır gümuş, bır sandık, bır kılim, kımbılır ne guzel çağrışımlar yapıyor Yemen'den Karakas'a uçuyoruz sonra1 Haylı ters ulkeler ama guzel bırlıktelık sergıhyor Belger'lerın evınde Dıplomat evlerının özellığı bu bence Gorev yaptığı ulkenın guzellıklerı evlerde de yer alıyor Kımı zaman çok bastırıyor ama güzel bır karma, ev sahıbının kışılığını de yansıtabılıyor Fusun ve Necatı Utkan'ın evı de bır örnek buna Bır yanda Sıtkı Usta'nın Y mavı çınılen, mavı camlar, çeşmı bulbuller, bır yanda nefis Japon porselenlerı mınık balıklar sakı kadehlerı, Japon sanatının sade çızgılerını taşıyan tablolar, ama Fusun Utkan ımzasıyla Eskı resım yeteneğını Japon ustalarla başka bır boyuta vardırmış Tokyo sefırelığı dönemınde Evın ust katındakı atolyesınde yenı resımler yapmaya hazırlanıyor şımdı Beton yağınlarından sonra çıplak dağlara bakmak çok hoş Guneşın fırçasıyla renkler değışıyor durmadan, önce dalga dalga pembeler, sonra mora dönuşuyor tepeler Ayşe ve Erhan Yiğıtbaşoğlu'nun evınde de Fılıpınlı ressamların renklerıne daldık hava kararırken Denız altında bır yolculuk renk renk balıklar kuşlar ve çıçekler Pembeler yeşıller bağırır gıbı, Fılıpınler dekı ılk elçımız Erhan Yığıtbaşoğlu elçılığımızı o kurdu beş yıl kaldı bu Uzakdoğu ulkesınde llgınç anıları var Resım çok severım ressam dostlarımı çalışırken ızlemekten çok hoşlanırım Uzakdoğu ressamlarını ızlemek ne hoş olur kımbılır Resım yaşamın bır bölumu gıbı, Çın'de kultur devrımınden sonra da resım yapmaktan gerı kalmıyor koyluler Fılıpın ressamlarının bır başka teknığı olduğunu da Yeğıtbaşoğlu çıftınden duydum ılk kez Fırçayla değıl parmaklarıyla boyuyor o guzel çıçeklerı Avuçlarıyla bıçımlendırıyor Doğrudan uretıyorlarl Başkentın otuz kılometre otesınden Okyanus'un ötesıne de uzandık bır aralık Nermin Kura'nın yenı bır başarısını kutladık New York ta Rhod Island'da unlu çızım ve tasarım okulundakı çalışmalarıyla guzel bır tırmanışı var bu guzel kızın Toprağı saydamlaştıran, bır gul yaprağının ıncelığıne ulaştıran duyarlı ellennı guzel övgulerle değerlendırıyor hocaları Iznık mavılerı, kırmızılar yeşıllerden bır uzantı ama yenı bır yuzyılı selamlar gıbı çağdaş1 Nermın Kura'yı sevgıyle kucaklarken hakları özgurluklerı kısıtlanarak çağdışına ıtılen kızlarımızı duşunmekten gerı kalamıyorum doğrusu Guzel bır ortamda onlar da neler uretır kımbılır Mımar Sınan Unıversıtesı'nden Güliz Erglnsoy'un araştırmasıyla sergılenen gerçekler saplanıyor yureğıme Nermın Abadan Unat anlatırken soluğum kesıldı Istanbul un ucunda Karadenız kıyısında bır koyde neler yaşanıyor, o yaşamı çağdaş yaşama donuşturmek ıçın çağdışı eğıtıme son vermek gerekıyor her şeyden once Ankara'nın otuz kılometre ötesinde bir sıtenın guzel evlerınde, ya da kentın göbeğınde bır evde bır sofrada soyleşıler bır konuda duğumlenıyor sonunda Duğumu sanatçılar çozuyor her zaman örneğın DUO, Genco Erkal ın fotoğrafları, Ferit Edgu'nun sozcuklerıyle çarpıcı bır kıtap Sayfaları çevırırken DUO, TRİO deyımlerı de gerılıyor, Genco nun sade çızgılerınde bütunleşen sozcuklerın çağrışımlarıyla bınlerın on bınlerın bırlıktelığını yaşıyorum özumden ozumuzden, hepımızden esıntılerle çarpıyor yureğım Genco Erkal da guzel bır esıntı, guzel bır olay değıl mı yaşamımızda'? Nâzım'ın dızelerı gıbı bır ağaç gıbı tek ve hur ve bir orman gıbı kardeşçesıne, yaşamıyor mılyonların ozlemı kanat çırpmıyor mu oyunlarında? Başkentlı dostlarımın guzel bır geleneğı var, yemeğe, çaya gıderken kıtap goturur ev sahıbıne Son gunlerın en guzel armağanı DUO. Toprağımızdan guzel bır urun Koku Anadolu da ama Parıs'te de boy verıyor Çağdaşlığı kanıtlıyor Zahit Büyükişleyen'ın sergısı de mavının guzellığını kanıtlıyor Galerı Armonı de Kımı Akdenız'ı kımı Karadenız'ı kımı Boğaz ın yıtık mavısını, kımı de Ege'yı çağrıştırıyor Duvarımda yer yok ama Korfez ın mavısıne dırenemedım Bızım koydan Assos'a uzandım bır solukta Mavı bır ozlem sardı yureğırflı Yakında dındırmek umuduyla ^ Koy Kafe'den Murat, "Bu kufelerin fikir babası bıziz" dıyor. Gecenin ilerleyen saatlermde semah eşliğinde kıpırdanujlar hızlanıyor. Semah eşliğinde "Köy kafe" olarak tanımlanıyorlar. 199O'lı yıllarda sayıları hızla arttı. Istanbul'un Istiklal Caddesi'nin sağlı sollu ara sokaklannda "Yörem", "Köy", "Ora", "Türkü", "Dem" gibi isimlerle <* • ' birbiri ardına açılan bu kafelerde gece yânlânna kadar rakı içip türküler söyleyerek geride bıraktıkları için yan kentli yarı taşralı "ayinler" düzenliyorlar. YAZI VF FOTOĞRAFLAR: BAKİ KOŞAR ncelerı ısımlcrı dıkkdt çekıyor "Yorem", "Furku", "Ora", "Koy Kafe" scmra dış goruntulerı Kendıneozguiijiltılıbırkarmaşayı bdnndıran koodinan metropolıın ıçınde tstıkldlCdddcsı'nın sağlı sollu .ırasokdkldnnda bıı ycrdc ozellıkle son bırkdt, yıl ıtjinde pıtrak gıbı bıten bu mckânldrın dıs, goruntulerı, ıçenden kulağınızd çdrpan yanık turkuler,esmer, hafıfsakallıdelıkanlılarınbekledığı kapıldrınddiı ıçerı gırersenız tarklı bır dunyaya yolculuk yapdcağınızın ılk ışarctlcnnı bır çırpıda verıyor sıze Kımbulduysd"İcoykafc"tanımldmdsını yapmi!} bu mekânlarıçın Lğrctı dc olsd ıçerıdekı aksesuvarlannddn, oluştuı ulnuya çalı^ılmış ambıyanstan, dosjeme bı<,ımınden, duvarlardakı kılım ve desenlerden, resımlerden, kuçucuk taburelerden, gende elınde sazı yanık yanık turkuler seslendıren dclıkanlılardan, sankı "koy kate" tdnımlamdsına uyum sdğldma çabası ıçınde onlar dd En (,okddi(,cndekıınsanlar dıkkdt (.ekıyordma, hepsıdeSıvas, funcelı,! rzııiLdiı veyaMalatya'dan gelmi!> lstdnbul'd Önemlı bırbolumuAlevı Varoijldrddoluruyoılarçoğunlukla Yoksul, orta gclırlı aılelerın çocukları Nermın Kura 'ya en guzel başart odulunu kazandıran urunler.