Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYIİT DERGİ Fotoğraf: ERZADB ERTEM HUCRE = PARÇALANMA Kanadalı Psikolog Zubek'in "uyarandan yoksun bırakma" deneylerinin de gösterdiği gibi, insanların ruhsal olarak sağlıklı kalabilmeleri için, uyarana ihtiyaçları vardır. Uyarandan yoksun kalan insan, gerçeklikten kopmaya başlar. Iç dünyasından gelen uyaranlar, dış uyaranlarmış gibi algılanır, algı sapmaları olur. Hayaller, düşler, gerçekle karıştırılır. Uyaran yoksunluğunun, saldırgan, kendine zarar verici davranışlara ve ruhsal çöküntülere yol açtığı gözlenmiştir. Bizden haberdar olan, bizi etkileyen, bizim etkileyebildiğimiz diğer insanlara ihtiyaç duyarız, çünkü ancak onların bakışları, sesleri, dokunmaları ile benlik sınırlarımız çizilir. Uzun süre "öteki"nden (insandan) yoksun kalırsak, ben ile ben olmayan arasındaki sınır bulanıklaşır, benlik parçalanır. Bu ^»Şimdibirdehücreyemi koyacaklar? Koydurtmam, yakanm kendimi yine koydurtmam. Ne diyorum sana, yakanm kendimi!" Fatma Özçelik 'in oğullan hücrcye ya da odaya konulacak mı? Hücrc neydi? Neden hücreye konulur insanlar?Hücrcdekiinsanınaklından nelcrgcçcr?Hücrcde nasıl kalınırve hücrcye nasıl alışılır? Hücrcdcn çıkınca insan nasıl olur vedışarıya alışırmı? Hücrenin bir kapan gibi insanınüzerineçökenkaranlığındaaklını kaçıranlarneredclcr? Hücre geçip gittikten sonra geriyc ne kalır? Bu soruları sormak işeyararmı? Bııgün hücreyi anımsaınanın tam sırası... Duvarda satranç oldu. Ama ne kadar yararlı desem dc insan, insan yüzüözlüyor. Insanyüzünün ne güzel bir şey olduğunu düşünüyorsun. Yeni biryüz istiyorsun, ycnibiryüzcmuhtaçoluyorsun." " Hücrenizde yalnızca korkunç bir tahutgöriivorum, bu tabutun içinde kurtlarm yerine pişmanlıklar ve umulsuzluk, sizi kemirmek ve hayatınızı öne almrnış bir cehvnneme çevirmekiçinilerlivorlur. Fakat... dinsiz bir mahkum için bir mezardan, itici bir tabuttan ibaret olan şey, saminübirllıristiyan için, bizatihiçok mıttlu ölümsüzlüğün beşiği haline gelmektedir." Buşrahip Petigny. (Michel Foucuult, Hapishanenin Doguşu) parçalanmanın nasıl bir ruhsal acı verdiğinin en çarpıcı kanıtı, tecrit hücresindeki bazı tutukluların, işkencecilerinin bedenlerine vereceği acıları, hücrelerinde insansız kalmaya tercih etmeleridir. Hücre tipi cezaevi denilince, bazı devlet adamlarının söyledikleri gibi, istediğinizde arkadaşlarınızla blrlikte olabileceğiniz, istediğiniz zaman da girip istirahat edebileceğiniz özel bir odanızın bulunduğu "beş yıldızlı" bir yer düşünmemek gerekir. Hücre tipi cezaevlerinde hücrenizin hep bir kapısı ve anahtarı başkalarında olan bir kilidi vardır ve kapının aylarca hatta yıllarca üzerinize kapatılması, bir genelgelik iştir.^ Doç. Dr. Cem Kaptanoğlu Osmangazi Ünhrersitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı öğretim Üyesi Toplam 8yıl MamakCezaevi'nde İnsan küçücük bir hücrede nc yayatan bunun 6 yılını hücrede geçiren par? Yalçınanlatıyor... Çeşitli hapishanelerde 12 yıl hapis "Hiç kitap vermedikleri dönemde, yatan ve bunun 2,5 yılını hücrede gedcfterc satranç tahtası çiziyorduk. çiren TürkerDemircianlatıyor: Ama o bile olmadığı zamanlarda " 1,5 x 3 metre bir hücre. Toplam duvara yumruk vurarak satranç oy2,5 adım. Hepsi öylcydi, kör hücrc. nuyorduk. Öncc satranç tahtası üzePenccresi tek ve avuç kadar. Sabahrindeki enlem ve boy lam yumruk satan akşama kadar 2,5 adım. Türkülcyısıylaanlatılıyor, sonra kaçıncıkarc olduğu. Mescla atı D8'e oynadın. (iülizar 'ın kızı Nazun, hücrede geceleri farelerle dost olmuştu. rin, şarkıların bile sınırlı oluyor. Çünkü türküler dışarıda yapılıyor. Öncc 5 yumruk ondan sonra 8 yumAhıncl Kaya'nın adını duyardık meruk daha. Böyle böylc hcyecanlı scla, mcrak cderdi k kim bu adam dimaçlaryapılıyordu. Bazenbunabile ye. Unutmaya başlıyorsun bir de. izin vermiyorlardı. O zaman dört KLullanmadığın şeylerin adını unutugözlc kollardık nc zaman oynayabiyorsun. Çatal, bıçak, tuvalet kâğıdı, liriz diye. Ufuk ve zaman kavramıterlik; çıktıgımda bu gibi şeylerin nın olmadığı bir noktada herşeyi adını unuttuğumu farkettim. Sonra unuttuğun bir zaman dilimioluyoryürüyememeye başlıyorsun. Duruşdubu. Hergüncnazbirbuçuksaat maya giderken bile ayaklann geri gekadardavoltaatılırdı. llk zamanlarri gidiyor. Göz tembelliği oluşuyor. da eğitimyaptırdıklan için buna bile Rahat uyunur mu hücrede? lyi soru. zaman kalmıyordu. Bir de uzun tnsan hücrede bir dayaktan bir deişuzun mektup yazıyorduk. Koğuşa kenccdcn sonra iyi uyur. Bir dc Metgeçmek yarı tahliyegibiydihücrederis'te gelenek gibiydi; işkenceden kileriçin." sonra pirinçpilavı ve hoşaf, yersin vc "Gardiyanını sevmektedir. Onu rahat uyursun. Genel radyoyu açarsevmektedir, çünkü kişi tatlı ve mülar, Müşerrcf Akay avazı çıktığı kakemmeldir. Duvarlardehşet vericidar "Türkiyem" şarkısını söyler, didir ve insan iyidir." (Abel Blouet, ğer hücrclerdeki çocukların sesleri Pmjet deprisons cellulaires, 1843) bile duyulmaz. İnsansız bırakırlar seni. Yemcği bile kapının altından İnsan yüzüne muhtaç iterler. Ya dakapıdaki sürgüden kcpHücre nedir? Samsun Cezaçe sokarlar sen de tabağı uzatırsın, ne evi'nde siyasi tutuklu olarak bir ay denk gelirse artık. Içine tükürurler hücrede kalan Yaşar Uzunlar anlatımiydi, işerlermiydi, bilemiyorum, yor... Hayriye ananın iki oğlu hücrede işkenceyi latmış, sessizce. ama herkes öyle sanırdı. 15 gündc "Benim için hücre, hesaplaşma y in iç hesaplaşmasından yara almadan çıka bir banyoya çıkarırlar. İnsan yüzü görmczdemekti. Politik etkinlikler mi? Yok hayır. sin. Bırak insanın dağın başına, yavaş yavaş bilmcsidir. Ben politik olarak ne yaptım, neHücre cezası alanlar genellikle politik kimden yaptım gibi şeyler hiç düşünmedim. Hep kendinden uzaklaşmaya başlar, bu da aynı liklerinin çözülmesi için bu cezanın uyguşey. Dışan çıktıgımda... Çok konuşmak istiçokeskiyi,çocukluğumu,gençliğimi,verdilandığını düşünürler. Aslında bununla biryordum. Sabahlara kadar konuşuyordum inğim duygusal kararları düşündüm. Bclki de likte, daha çok da, insanın kendi kendini yisanlarla, onlar yoruluyordu, ben yorulmuçıldırmamak içinböylebiryolbuldum. Böyyipbitiımesi amaçlanmaktadır. Direncin anyordum. Nasıl susamışım konuşmaya. Bir le bir hesaplaşma da benim için çok yararlı lamı, bence politik hesaplaşmadan çok bireyürütüldüğü, avukat görüş yerinin "; penceresinden tarafımızdan da , , gözlemlenmiştir<" • • Geçen yıl ölüm oruçlarında çok sayıda kurban verilen Ankara Merkez Kapalı Cezaevi için hazırlanan raporda ise şöyle deniliyor: "Son dönemde basında yeralan hücre/oda tipi cezaevleri kurulacağı ve buralara sevklerin yapılacağı yolundaki açıklamalar, tutuklu ve hükümlüler ve de aileler arasında cıddi bir tedirgınlik yaratmış durumdadır. Devletin bu konudaki ısrarlı politikası birçok acı gelişmeyi doğurmaya adaydır. Hücre/ oda tipi cezaevleri yaşanan sorunlardan hiçbirınin çözümü değildir. Tam aksine cezaevindeki tutuklu ve hükümlülerin yaşam hakkı başta olmak üzere, birçok temel hak ve özgürlüklerine yönelik yeni saldırıların fizikı zeminlerinin yaratılması anlamını taşımaktadır." ^ Duvarla dostluk CEZAEVLERINDEN GELEN RARORLAR İnsan Hakları Derneği Cezaevleri Izleme Masası'na gelen raporlara göre, cezaevlerinde bugünlerde uyarı eylemleri yapılıyor. Oda sistemi için süren inşaatlar özellikle siyasi tutuklu ve hükümlüleri kaygılandırıyor. Elazığ Cezaevi'nde diğer hak kısıtlamalarının dışında oda sistemine ilişkin çalışmaların gerginliğe neden olduğu bildiriliyor. Gaziantep Cezaevi'nde ise zaten hücre tipi uygulaması olduğu için onlar açısından değişen pek bir şey olmayacak gibi görünüyor. Adana Ceyhan özel Tip Cezaevi'nde Avukat Şafak Yıldız'ın yaptığı incelemeler sonucu hazırlanan raporda ise şöyle deniyor: "Halen devam eden inşaatın 2 ay sonra biteceği belirtilmektedır. Inşaat bir taşeron firma ile yarı açık cezaevinden getirilen hükümlülere yaptırılmaktadır. 4 ve 6 kişilik olarak yapılan hücrelerde, hücreler arası iletişim ses geçirmez ve kalın duvarlarla engellenmekle birlikte havalandırmalar da ayrı olduğundan iletişim mümkün değildir." Amasya Kapalı Cezaevi'nde de çalışmaların sürdüğü 4 avukat tarafından hazırlanan raporda dile getiriliyor: "Cezaevinin; terzihane, çayhane, revir, kantin, demirhane, atölye ve boş olan 5 ve 6. koğuşlarının yıkılıp veya iç düzenlemeleri yapılıp hücre sistemine uygun hale getirilme çalışmalarının sürdürüldüğü, 6070 dolayında kişiyi barındıracak 4'eı kişilik hücrelerin tamamlanmış durumda olduğu mahkumlarca ifade edilmiştir. Hücre sistemi ile ilgili inşaat çalışmalarının halen