Katalog

9MAYIS 19%. SAYI530 BAŞKENTGUNLERİ THIfi BIGN IS ÖN THE BaüATOt KENYA *•%. Galerilerde bahar farkettiniz mi? Kürsüde parlıyor. Hoşlanmayanlar da var ama o rozet genç bir politikacının yaşam biçimini simgeliyor bence. ağmur, sel, sonra güneş gülüyor, yeşil Başkanlık kürsüsündeki davranış biçimini, yeşil parlıyor ağaçlar. Galerilerde de görev bilincini. Acaba duydunuz mu, bir Italyan başka bir bahar, karma sergiler var, firmasının ürettiği parfüm de başkentli sevdiğimiz fırçaların baharı, yazı, sonbaharı. kadınlann ortak kokusu oldu bir süredir. Adı Sonra ellerin baharı, toprakla uğraşan ellerde 1881. Atatürk'ün doğduğu yıl. Üretenler niçin yeşeren bahar. örneğin, Galeri Ars'da Fertıan bu adı koymuş bilmem, belki de rastlantı. Erder'ın ürettiği bahar. Doğayla dansediyor Mayıs ayını, baharı çağrıştıran bir koku. Ferhan Erder, hıdrellezi kutluyor, Hızır ve Erkekler için de üretilmesi isteniyor. llyas'ın kucaklaşmasını, baharın sevincini, Büyükelçi Pulat Tacer 1 Mayıs'ta emekliye dostça buluşmanın mutlu soluğuyla barışa ayrıldı, bahar bayramında yeniden doğuşu da yöneimeyi kutluyor. Bir sanatçının ellerinde kutladı. Emekliliği yeniden doğuş diye niteliyor. açan güller, sergiyi izleyenlerin gizemlerine de Son görevi Paris'te, UNESCO'da, emeklilik tanık oluyor. Gül fidanı altında çakıllar var, divit sonrası ilk görevi de UNESCO Ulusal Komitesi kalemle dilekler yazılmış üzerine. Ahter Kıral üyeliği. Paris'teki çalışmaları Ankara'da için daha geniş bir galeri dileniyor ama gerek sürecek ama başka çalışmaları da var. Toplum var mı? Küçük mekânlarda da büyük olaylar yaşamına yazı yazarak katkıda bulunmak yaşanıyor bence. Bir köşede gül ağacı, bir istiyor. İlk aşamada "Kültürel Haklar, duvarda Gaziantep'te Sümerce Dünyadaki Uygulamalar ve yazılmış bir dilekçenin sulara Türkiye İçin Bir Model Önerisi" kanşması. Sanatçıların kocaman başlıklı kitabının basımıyla yüreği var, uzun soluğu ve çağrısı. uğraşacak. Bir de çevirisi var, beş Bahar sergisi de sevgiye, yüz sayfalık bir kitap, yazan dostluğa, barışa çağırıyor Romanyalı bir diplomat, Trafadil başkentlileri. Siyasal sahnede Djuvara. 19. yüzyılın sonunda hayli çirkin, düşündürücü olaylar misyon şefi olarak görev yapıyor yaşanıyor ama bunlar da var! Romanya'da. Kitabın Ars'ın küçük balkonunda dizdize yayımlanmasını ilgiyle beklıyorum. oturarak güneşı ugurladık, Konu çok ilginç, nerdeyse güncelı Profesör Cevat Erder, kızının Türkiye'nin paylaşılması hakkında sergisi nedeniyle Ankara'ya gelen yüz proje. 12911913. Geniş değerli sanatçımız Seniye tartışmalara yol açacak bir kıtap. Fenmen, Ars'ın sahibesı Ahter Son yıllarda Avrupa'da, bu eski Kıral, ODTÜ Mimarlık kara parçasının tarıh ve kültürünü Fakültesi'nden Profesör Kadriye geniş kitlelere anlatan sentez Seyithanoğlu, Ömer Kıral, Sırma yayınlar var. Bunlardan biri onyedi Erder ile güzel bir akşam saati dile çevrilmiş bulunuyor. Pııltıt Tucer yaşadık. Cevat Erder, söyleşilerı Büyükelçi Tacer bu kitaba yeşertir her zaman. Pagan TürkiyeAvrupa ilişkilerini de inançlarla başlayan bahar ekleyip Türkiye'de yayımlamayı söyleşisi de hayli ilginç boyutlara tasarlıyor. Mesleğinde kırk bir yıl vardı. Bahar şölenlerinde ateş de geçiren bir diplomata yaraşır bir var, dahası şaşılası benzerlikler. tasarı. Örneğin Roma'da eski eşyayı Tasarı çok, yaşam kısa, diyor yakarak karşılanıyor bahar Cevat Pulat Tacer. Tüm tasarıların Erder Roma'daki yıllarda kaç kez gerçekleşmesini diliyorum. Hiçbır yaşamış bu yangınları, ama bir şey tasarlamayanlara, bahar gecesi Orta üretemeyenlere bir çağrı diye Anadolu'muzda, Afyon'da da yorumluyorum bu sözlerı. yaşamış benzer bir yangını. Eskiyi Çiçeği burnunda emekli bir elçimiz yakarak yenilenmek isteği belki de Kaya Toperi, Kore'ye üzülerek de, insanın baharlaşması. Belki de gitti, Bern'den sonra Seul'ü içine ateşin sıcaklığını yaşamak özlemi. sindiremedi, ama şimdi de Koreli Finlandiya'da beyaz geceler dostlarından ayrılmayı içine öncesinde kutlanan bahar sindiremiyor. Sıcak kişiliğiyle bayramında da ateş var. Bir bahar güzel ilişkiler kurmuş, göğsünde Ktıya Toperi akşamı karadan bir tekne nişanlar parlıyor, Cumhurbaşkanı uzaklaşıyor, alevler içinde açılıyor Demirel ve eşinin Kore başbakanı onuruna denize, yeni bir ufka yöneliyor yanarak, belki verdiği akşam yemeğinde de gözleri parlayarak de eski anılarla yüklü bir tekne. Mimarlarla sözediyor Kore'deki dönemden. Kaya Toperi söyleşmek güzel bir olay, konular güzel özel sektörde değerlendiriyor diplomatlık boyutlanır. Egeliler hıdrellezi nasıl kutluyor yıllarının birikimini. Kore ile iş yapan bir firmada biliyor musunuz? Barışın simgesi zeytin çalışmaya başlıyor. Kore ile diplomatik değil dalından yapraklar kopararak. Dileginizi '' : özel ve ekonomik bir trafik başlıyor bu kez. söyleyerek kırk bir zeytin yaprağı topluyor, bir Dışişlerindeki trafik ne zaman başlayacak bir denize atıyorsunuz. acaba? Elçiler kararnamesi ne zaman Bu hıdrellezde kimbilir kaç kucak zeytin gündeme gelecek? Siyasal sahnedeki yaprağı karıştı mavi sulara! Anadolu dışlamalar sürerken bu soruyu yanıtlamak güç. kıyılarından Yunanistan'a kaç çağrı oldu, bir Hıdır Ilyas'a kavuşuyor, kara suya, denize barış denizi oluşması için? ulaşıyor ama siyasal bahar yaşanmazsa özlem DSP'li Meclis Başkanvekili, Ankara milletvekili dinemiyor! ^ Uluç Gürkan'ın frağına Atatürk rozeti taktığını MÜŞERREF HEKİMOĞLt ALTİTUOE 6389 Ff. NANYUKI ilbert Vimond, Kenyu'da. Dahagidilecekyollan,giirülccck ülkelcri vıır... ılamamışolması. Insanlardainançkalmağı gibi tutkuda kalmadı. Vimond, zaman açısından çok el verişli bir aç olduğunu düşündüğü bisikletin, aynı ımanda.yolculuğaveyaşamaayrıbirboyut ıttiğınıdadü^ünüyor. "Bisiklct, yaşamın unutulmuş yönlerini ıtırlatıyor, yeniden yaşamayı öğretiyor."di)i" içinizdeki vedünyadakigerçekdeğerıi görebi I iyorsunuz." Vimond, zamansızlıktan çok şikâyctçi. unun, Batı uygarlığmm çok önemli birsoIIILI olduğunu düsjünüyor. "Avrupacla.patronyararına, ijjçininzarına r rekabet sorunu var vc bu rckabel hcrkcsi ıstaediyor. (.'ünkü.artık kimscninsohbet edccek, eğlcnecek zamanı yok." Vimond, aynı sorunun.Türkiye'dede yaşanacağınıiddiaediyor. NedeninideTürkiyc'nin Avrupa'yıörnekalmasınabağlıyor. İş, yalnızca iş... Bir de tavsiye de bulunuyor: "Avrupa'ya dcğil, Uzak Dogu'ya bakmanızı isterdim." Amahcrijeyekarijin, Vimond, Türkiye'yc veTürk insanınahayrankalmış.Özclliklcde küçiik kasabalara. Çünkü, bir ülkeyi cn iyi ijchirlcrindcğil,kırsalkcsimin yansıtabilcceğinidüşünüyor. Fransızgezgin, Batıinsanıkonusundaisc, çok umutsuz. Sistemin.tekijey üzerinektırulu olduğunu söylüyor: "İ!}. Yalnızca is.. Bunlar, şefadına, patron adına, kapitalisllcrin bariiji adına."Zatcn Vimond, Batı'dan uzaklaşmasınm ncdcnini, knpitalist değcrlere bağlıyor. Ama bu kaçi!> daçözüm olmamı^onun için. Ruanda'daki insanların da aynı dii.'jünceyle, ;>efin barışı için, birbirlcrini katlettiklerini söylüyor. Fransı/ gezgin, ütopyalar konusunda da karamsarbirtabloçiziyor. Ütopyalarınhiçbirzamangcrçcklcijcmeyeceğincinanıyor. Ama her şeye karşın, Vimond bir hayalpcrest. l$lerinbirgünyolunagireceğini umuyor. Gilbcrt Vimond, diinya tıırunu tamamlaınayı düşünmüyor. Daha doğrusu, turdan sonra, eldcn ayaktan diişcnc kadar yoluna devam cdecck. Sakincc öliimü bekleınek onagörcdcğiI. Ama yincdcbirycreycrlc^erck,işkıırmaihtimalidcyokdeğilmiş. "Ama kcsinliklcvalüjice dcği l,ccntilmen BAYIRHAN'a yaz geldi. Burası bir köy evi ve 57 adet çeşitli hayvan ile bahçesi. Yıldızımız yok. Animasyon yapmıyoruz. Ister yürür, ister balık tutup derede yüzersiniz (1 ay sonra dere kurur). Köyümüzde halı dokunur. Isterseniz taş ocakta ekmek yapar, bakır mangalda tavuk, balık kızartırsınız. Hayvan, doğa, sessizlik ve kitaplarla barışık değilseniz burada sıkılırsınız. Kapılanmız sadece dostlara açıktır. 0 252 373 54 11 Sezil Ekin Ultn; Gürkun: "Frağmdu Atatürk rozi'tiyle kiirsüye çıkıyor."