Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24EYLÜL 1995. SAY1496 İNSANLAR 5 Aynı günlerde Sıdıka yeraltındaki TKP'dcdeçalışıyordu. Bursa'da, daha lıse öğrencisiykenTKP'lilerlebağlanlıkııniHiş.tu. Bubağlantıyı Necmi bilebılmiyordu.Birgörüşmcsırasında Su'nun da yeraltında olduğu, hatta aynı hücrede çalıjjtıkları ortaya çıktı. Şaşırdılar, ama açıklaınadılar aralarındaki ilıskiyi. ügünlerde,evlensek mi.evlenmesckmidiyctartıijiyorlardı. (,'ünkü Istanbul'da 1^51 tevkifatı yapılmıştı. Sıra Ankara'da, yani onlarılaydı. Yılboyuncahcrgüntutuklanmay ı beklediler. Her gece dörtle altı huçuk arası kulakları kapıdaydı. Çalılı,calacak...(,'aldı,çalacak... rinepuanlı.beya/yakalı bir elbıse vardı Sıdıka'nın üzerinde. Yürüyerek döndüler cezaevine. Su,yoldakikitapçıdanGoya'nınalbümünü alıp Sıdıka'ya armağan ettı. Söylenen gerçekle^ti,crkeklcr Adana'ya.Sevim Belli Ankara'ya, Sıdıka Su ise Sullanahmet Ce/aevi'negönderildi. Bugün,koğus.baskınlanndan,aramalardan kurtanlnıi!) birkaçının kaldığımektuplarla sürdü iliîjkileri. Cezalarının bitmesine birkaç ay kala salıverildilcr. Ruhi SuÇumra'ya, Sıdıka ise Ankara'ya gönderildi,gözetimce?asınıçekmek üzere. Uzunçabalarsonucu Su'nundaAnkara'ya gelmesi sağlandı. Arlık gidecek yeri yoktu Sıdıka'nın. () cczaevindeyken Nccmi Umut ölnıüs., tütün eksperi küçük ağabeyı NurettiniseannesinideyanınaalarakSiirl'e yerleşmiijti. Necmi'ninkarısımneviıie gitti. Haberi alan Zekiye Hanım ise Ankara'ya doğru yola çıktı. Görmcdiği beş yıl süresince Sıdıka'nın hepcezaevindeolduğundan haberi yoktu Zckiye Hanım'ın. Gizlemişlcrdi, çünkü, gözü hep kapının altından atılacak kırmızı mühürlü mektuplardaydı. Necmi'nin ölümünden sonra daha da acı çeker olmusjtu. Bu yüzden de Sıdıka'nın hemen salı verildiğini ama Ruhi Su, hâlâ cezacvinde olduğu için Istanbul'da bir iş bulup çalıştığını söy lemiijlerdi ona. Ankara'ya akşamüstüindi Zekiye Hanım. Yaşlanmış, çökmüştü. Sıdıka'yı tanımadı. Sonralan,"Ogeccyihayatımdaunutmayacağım"diyecekti Sıdıka, "Hiç ama hiç tanımamıştı beni". Geceyi uyuyarak geçirdi. Sıdıka'tnn gözünü ise uyku tutmuyordu. Erte < • • ile Salkım Söğüt şiirlcrini ezberlettiler... Beraat edip salı verildiklerinde eğitimlerinc aynı okuldadcvam edemcycceklcribelliydi Necmi vearkadas.larının. Değisjk illere göndcrildiler. Necmi'nin payına da Bursa düsjtü. Birliktegiıtiler. Sıdıkaortaokulaburada basjadı. Nccmi ise liscyi bitirip Ziraat h'akültesi'neyazıldı. Yineilerici birçcvrcnin içindcydilcr. Halkcvlerinegidiyor,şiirmatinelerine,söyleşilere katılıyorlardı. Aynı yıllarda Nâzım Hikmet de Bursa Hapishanesi'ndeydi.DoktoruvearkadaşıNecati Üster, Necmi'nin arkadaşıydı. Onun aracılığıyla habeclesiyorlardı llikmct'le. Mahpuslukta beşyıl... Kapı, on bir kasım gecesi çaldı. Sıdıka açtı kapıyı. Gelenlere "Burası ağabeyimin evi. Hcrtarafı kariijtıraBir gün, birkaç arkadaş,ıy la birliktc mazsıni7"dedi"Buyurun,odamıarahapishancye gitti Sıdıka. Bir akşayın". Kitaplarınıkanstırıpolurolmaz müstüydü vc Nâzım Hikmet'le kone varsa aldılar. "Sizi de götüreceğiz" nuşmak istediklerini söylediler. Önce dediler "Nasıl olsa birkaç saat sonra mazgal açıldı, mavi gözlerini gördiigclirsiniz". Sıdıka, bugidişindönüşü ler. Sonrakapınınönüneçıktı Hikmet. olmadığını biliyordu. Annesiyle veAyağında boyunu daha da uzun göstedalaşırken, mcraklanmanıasını, döneren yüksek takunyalar vardı. Ona, maceğini söyledi. "Sen zor gelirsin" dersum,çocukçasorularyönclttiler. Sıdıcesine şöy le bir salladı başını Zekiye ka, "Şiirlerinizi ne zaman yazıyorsunuz"diyesordu.AnlattıNâzım,"Sa Ören, 1985. Ruhi Su 'ya neyi olduğunu söylenıeyecek Sıdıka. Hanım. Necmi'den biliyordu neler olabileceğini,amaçocuklarınagüvebah erken kalkıp yazanm. Öyle önce niyordu. Onlar kötü bir şey istemczdi. Bu müsvette yazma huyum yoktur. Makinanın laşırken Su, "Kusura bakmayın" dedi "Ben yüzden hiçbir zaman suçlamadı, fakültey i bibaşınageçeröy!eçalışınm..."Arkadaşlarıbihiç konuşmuyorum, amayarınoyunum var. tirmek için iki dcrsi kalmışkızını, Sıdıka'yı. linçsizdi Sıdıka'nın. Birşairvarmışburada, Havaçoksoğuk. Bunun için konuşmamalıErtesi güntrenle Istanbul'agötürüldüler. Sıdiye gclmişlerdi. Nâzım Hikmet onlara da yım". Sık sık görüşmeye başladılar. Zckiye öğütler verdi, "Ülkenizi sevin çocuklar" dedi Hanım, Necmi ve diğer kardeşleri de Anka dıka'nın aklı, Ruhi Su'daydı. Onun da gözaltınaalınıpalınmadığınımerakediyordu. Ama "Sevinamabütünpisliğiylebirlikte." Sıdıka, ra'ya yerleşmişlerdi. Su'nun fakültedede bir öylesıkıtutuyorlardıkiişijstasyondabilehiç liseyibitirincchukukagitmekistediğinisöykorosu vardı ve Sıdıka korodaydı. Dost olkimseyigörcmedi.SansaryanHan'agetirilledi ona. Karşı çıktı. Behice Boranlar'ın, Nimuşlardıartık.Su,evlerinedegeliyor,birlikdiler. Dörtbuçukay hücrede kaldı. Su'yaait yazi Berkesler'in orada olduğunu söyleyip tetürküsöylüyorlardı.BindokuzyüzelliyıDil, Tarih ve Coğrafya Fakültesi'nin felsefe lıydı. Yine bir araya gelmişler, türküler üzeri nc bir ses duydu ne de haber alabildi. Kimliği yoktuartık.Hücrenumarasıylaanılıyordu.o, bölümünegitrnesiniistedi.Hukukuçokistinekonuşuyorlardı.Birbirlerineşutürküyübionüçnumaraydı. yorsa ikinci fakülte olarak daha sonra okuyalir misin, bu türküyü duydun mu diye sorubilirdi... yorlardı. Su, Sıdıka'ya türküler söyletti, HarbiyeCezaevi'negötürüldüklerindehâ"Dostum benim, nicin zar incitirsin", "Derdi lâ bir haber alamamıştı Su'dan. ArabadayanıOnu dinledi Sıdıka. llişkileri fakültedeyna Ulvi Urazdüştü. Konus,mak yasaktı, ama ken de dcvam etti. Zeki Başlıınar Ankara clay midökerimderindcreye"...Şa!>ırdı,"Nekadar çok türkü biliyorsun" dedi Sıdıka'ya. O usulca sordu, "Ruhi de var mı aranızda?" dı. Nâzım Hikmct'inçevirdiğiSavaş ve BaUraz, onun da valizini hazırladığını, ama son gün ayrılırken söze dökülmesede farkettiler rış' ın nüshalarını alıp ona götürüyordu Sıdıki, başka bir şey yaşıyorlar. Bu türkülerden, andagetirmektenvazgeçtiklerinisöyledi.Su, ka. Çeviri karşılığı verilen parayı da Hikmet'e on beş yinni gün sonra gönderildiğinde Sıdıonlara yayılansevdaydı... iletiyordu.Fclsefcbölüınüikiyeaynlmısduka, "O benim nişanlım" dedi, "Görrumdaydı. Öğrenci safını belli etmek mek istiyorum". Görüştürdüler. Nerezorundaydı, ya sağcı olacaktı ya da dey setanıyamıyordu Sıdıka nişanlısısolcu. Diğerfakültelerdendeöğrencinı. Çünkü hâlâ işkencenin izleri vardı ler gelir, Boran'ın ve Berkes'in ders üzerinde... verdiği salonlar dolardı. Tartışmalı geçensemincrlerdüzenlenirdi.Biryıl Mahkeme üç buçuk yıl sürdü. Ikisi katılabildi bu seminerlere Sıdıka, çündebeş.yılamahkumedildi.Görüs,ebilkü hem Boran hem de Berkesokuldan mek için yüzük taktılar. Erkeklerin Adana Cezaevi'ne gönderileccğini uzaklaştınlmıştı. öğrenince evlilik işlemlerini başlattıKarlı bir gündü. Fakülteden çıklar. Çünkü, yazışabilmeleri için bile mışlarUlus'adoğruyürüyorlardı.Ne evliolmalarıs.arttı...$is,li'de,Rumeli zihe Araz, Sıdıka ve Ruhi Su. Yeni la Caddesi'ndeki.bugünhükümettabipnısjmışlardı ve Sıdıka'nın içi içinc sığliği olan, Sıdıka Su'nun da her ayBağmıyordu. Ona arkadaşının, NecKursigortasındanilaçyazdırabilmek mi'nin kardeşi olduğunu, kendisinin için gittiği odada birjandarma vc astde türküleri sevdiğini, radyoprogranısubaycijliğindenikahlandılar. Behice larınıcankulağıyladinlediğinianlatBoran Sıdıka'nın, Nevzat Hatko Ruhi mak istiyordu. Oysa hiç konuşmuyorSu'nun ^ahidiydi. Sevinı Tan'nın du Su. Yadırgadı Sıdıka. Ulus'ta veda Boran ve Su. 12 Eylül'ün sancılannıyuşuyan iki kadın... (Belli )nikah için diktiği lacivcrtüze Nâzım Hikmet'le sohbet... YAŞAM1NIZDA 1 YIL *ABDDE AUPAIRIN AMERICA * İNGİLTEREDE AUPAIR PROGRAML * İNGİLTERE'DE SOSYAl PROJEl.ER EKONOMİK OLARAK FARKLI BİR KÜLTÜRÜ TANIMAK. UFKUNUZU VE DİLlNtZİ GELİSTİRMEK İÇİN GENÇTURU ARAY1N l GEN Yt RtBATAN CJVD. I W Î44İ0 SULTANAHMt 1MANBUL 1T.L : (.212) 520 52 7*5 512 00 11