Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 SİNEMA üniversitelerde ders olarak programın izlenmesi isteniyormuş. Kıbns'ta bu programdan yola çıkarak sinemanın orta öğretim müfrcdat programınaalınması(şimdilik edebiyat dersleri ıçinde)gündemegeldi. Elimden geldiği kadar buprojenin hayata geçmesi için yardımcı olacağım." Vecdi Sayar'ın kişisel tarihinde sinemanın ne önemli bir yer tuttuğunu belirtmeye bilc gerek yok. Onunki sadece bir izleyici merakı değil elbettc. Sinema işiylehepyakından ilgilenmiş. Izleyıcı sıfatıyla ilgisi ise,dahakundaktaykenbaşlamış anlaşılan. "Ailemin anlattıklarına bakılırsa, gözümü dunyaya açtıktan birkaç gün sonra sinema ile karşılaşmışım. Çünkü Zonguldak'takıevimizinbalkonu,biraçıkhava sinemasına bakıyormuş. Ve benim ilk oyunum, ya da ilk gösterim, sandalyenin üstüne çıkıp film oynatmak olmuş. Yani, dışdünyaya ılişkin ilk karşılaştığım gerçek olmuş sinema." CUMHURİYET DERGİ Sayar, "tklFüm Birden"in konuklarından Can veSu Yücel'le birlikte. Çocukluk düşii... Bir "Cincma Paradiso" durumu söz konusu olmuş mu acaba? Yani çocukluğundan beri, "ben büyüyünce sinemacı olacağım" şeklinde bir niyeti var mıymış? "Anımsamıyorumdoğrusu. Ama ozamandatutkulubirseyirci olduğumu biliyorum. Chaplin'ın 'Yumurcak'ı o yıllardan belleğımde kalan bir film. Birdehâlâanımsadığım bir bilimkurgu/korku fılmi var. Herhalde Amerikan filmlerinden biriydi. Etrafa dehşet saçan bir uzay canavannın öyküsü, beni çok korkutmuş olmalı. 67 yaşlarında görmüşolmalıyım. llkokul sıralarında. Selanık Caddesi'ndeki evimizin arkasında bir ilkokul vardı. Sayar, Vedat Türkali ile "Videosinema"dergisi için söyleşirken Gören, Refiğ, Oğuz, Cassavetes, Kieslovvski, Tarkovski, De Sica, Ferris, Loach, Wajda, Frears, Welles, August, Leigh, Gavras, Tavernier, Mikhalkov, Dehlavi, Herzog, Cox, Meszaros, Makaveyev, Demy, Scola, Losey, Miller, Moretti, Saura, Klimov, Piala, Truffaut, Goretta, Rohmcr, Huston ve daha niccleri filmleriyle konuk oldular "2 Film Birden"e. Pcki,programıhazırlarken temel y aklaşımı nedir Sayar'ın? Dinleyicilerinin kimlerden oluştuğunu düşünüyor? Programıyla izleyiciler arasında bir iletişim, etkileşim sorunu var mı onca? Kısacası, sonuçtan tnemnun mu? "Film sunuşlarında akademik bir yaklaşımdan, bir bilgi sergilemesinden kaçınmaya çalşıyorum. Sinemaya o güne kadar bir sanat dalı olarak ilgi duymamışgeniş kesimlerin de ilgisini çekmeye çalışıyorum. Sanınmbundadabüyiökölçüde başanlı olduk. Üniversite, bilim çevreleri, edebiyat çevreleri, politikcılar, gcnçler, programın sürekli izlcyicileri. '"2 Film Birden'in, Atilla Dorsay'ın sunduğu 'Sınema 100 Yaşında' ve Rekın Teksoy'un sunduğu 'Sinema ve Edebiyat' kuşaklan ile birlikte ciddi bir okul işlevi gördüğüne ınanıyorum. Tıpkı bir zamanlar Sinematek'in yaptığı gıbi. Bunu doğrulayan haberlerbana ulaştıkça, doğrusu büyük kıvanç duyuyorum. Bazı Vecdi Sayar, bir sinemacmtn soluklanmadan duramayacağı Paris 'te. Ben o okulda okumuyorum, ama hafta sonlan gösterilen (sanınm, 16 mm.'lik) filmleri izlemeye gidiyorum. Nasıl geriye gittığimızı görüyormusunuz? 1950'liyıllardabir ilkokul salonunda hcrkese açık film gösterileri yapılabiliyormuş..." Sonra tiyatronun sinemanın önüne geçtiği bir dönem var hayatında. Orta öğrenımi sırasında, bir tiyatro âşığı. Tiyatrocu olmayı hedefliyor. Sinemayı da unutmamış, ama Dil Tarih'in tiyatro bölümüne girmeyi kafasına koymuş. Sonuçta, onun teknik bir alanda eğitim yapmasını isteyen ailcsiyle uzlaşmaya vararak mimar oluyor. Fakülte bittiğındeıse,A.S.T.'tadekoratör. Nasıl yani? "Galiba, 12Mart'ınbircilvesi.O sıraA.S.T.,Brecht'in"III.Reich'ın Korku ve Sefaleti"ni sahelemek üzereydi ve dekoratörleri aynlmıştı. Bense' Yeni Ortam'ın sanat muhabiri olarak A.S.T.'agidip geliyordum. Sevgili Erkan Yücel ve Yılmaz Onay, beni bu işe ikna ettiler. Sonra uzun bir süre dekor ve kostüm tasanmı yaptım." Sonra bir dönem lstanbul belediyesi Şehir Tiy.atrolan teknik direktörlüğü, Çağdaş Sahnc külturel etkinliklerinin yönetimi, Ahmet tsvan döneminde lstanbul Belediyesi kültür danışmanlığı. "2 Film Birden"de konuk ettiğim pek çok dostİsL Film Festivali'nin konuklan Andrei Konçolovski ve Cengiz Aytmatov'la "Iki Film Birden " için konuşurken.