Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
BAŞKENTGUNLERI Avni'nin atlan MÜŞERREF HEKİMOĞLU O Sophia Loren: "Hazır oıyım "fîlminin 11 dakika 35 saniye gözüken sahiptiler. ŞusıralarTürkiye'ninbüyükkentlerinde gösterime giren "Preta Porter" (Hazır Giy im) filminde ise hayal gücünüz ve de alt metin okuma yetcneğiniz iyice sağlam deği İse öykü möykü aramaya kalkmayın (sözüm ona cinayet araştırmasının filme heyecan dozu katkısı sıftr). Fakatfilminotantikmekânlarıvedeinanılmazyıldızkadrosutartışılamaz. Marcelloile Sophia vedeTimRobbins'le JuliaRobertsbirI ikteliği bile tek başına bir filmi götürmeye yeter ama grotesk ve hafif iç bayıltıcı olmaktan kurtaramayabilir. Üstelikoyuncu sayısı bunlarlada sınırlı değil. Kim Basinger, Lauren Bacall. AnoukAimee.StephenReaveAltman'ınilkve en büy ük süksesi M ASH' ın unutulmaz hemşiresi Sally Kellerman filmde boy gösteriyorlar. Zaten Altman' ın fena halde entelektüel filmlerinin ortak özellikleri oyuncu kadrosunun birtür "Hollywood'da Kim Kimdir?"kitabı gibi olmaları. Bu filmlerin ilki lstanbul SinemaGünleri meraklılannı sineınadan kaçıran (Alain Resnais'nin Smoking ve No Smoking'inin kaçırma işleminde ilk sırayı aldığını hemen belirtelim) 1975 yapımı Nashville'di. Karakter sayısı 24. Altman 1978'de yaptığı Düğün'de işi iyice abartarak karakter sayısını 48'e yükseltti. Bizimsinemalardadagösterilen Oyuncu (1992) yinetıklımtıklımdı. Geçcn yıl gösterilen "Sosyete'den Insan Manzaralarf nda dokuz öyküyü harmanlayan Altman daha mütevazi davranıp 18 karakterle yetindi. Şimdi gösterilen "Hazır Giyim" in önemli rol sayısı ise galiba20. Eh, kendi keyfinize göre bu kadar ucuk filmler yapma hakİcını kazanrruşsanız, insanları sinemaya çekmek için oyuncusu... nazınız geçen (ya da sizi deha olarak gören) biIimumstarlantoplamakzorundakalırsınız. Robe rt Altman, isterbeğenelim isterbeğenmeyelim, 1970'liyıllarınenetkinikiüçyönctmenindenbiri. Fellini veBergman'laaynı ligde. Dilediği kadar "auteur" filmi yapmakşansına sahipolmuş. Buşansınıise 1970 yılında yaptığı ve bütün dünyada gişe rekorları kıran MASH filmineborçlu. Başrollerini ElliotGould, Donald Sutherland ve Sally Kellerman'ın oynadıkları MASH sinema tarihinin kara mizahı en iyi kullanan anarşizan filmlerden biriydi. Ve Altman bu ticari başannın rüzgânnı yıllarca kullandı. En iyi oyuncular, Warren Beatty, Julie Christie, Elliot Gould, George Segal, Paul Ncwman ve Sissy Spacek, 1970'li yıllarda Altman'ınfilmlerindeoynadılar. 80 başlannda Altman filme çekilmeleri ve anlaşılmalan oldukça güç tiyatro oyunlarına cl attı. Fakat bu eğilime girmeden önce Altman inanılmazbirşey dahayaptı: Walt Disney için "Temel Reis" i filme çekti. Başrolde ilk filmini çeviren Robin Williams vardı. Sonuç gerek sanatsal ve gerekse ticari açıdan tam bir facia oldu. Bundan sonra sahne oyunlarından uyarladığı "Jimmy Dean" ."Flamacılar" (1983), "Saklı Onur" (1984) ve başrolünü Kim Basinger'in oynadığı "Aşk Delisi" (1985) benzer ticari başarısızlıklara uğradılaramaeleştirmenlerden epey övgü aldılar. Altman oldukça uzun bir süre film yapmadı ve 1992 yılında yaptığı "Oyuncu" filmiyle yeniden sinemaya döndü. Sonuçta Türkiye de, ünlü oyuncuların sayesinde de olsa, bu özgün sinema ustasıni iyice keşfetti.^ nce konuşmalar, Atatürk ve gençllk üzerine görüşler, yorumlar, Anayasa Mahkemesı Başkanı Yekta Güngör Özden, Türkiye Barolar Bırlığı Başkanı Onder Sav, gazetemiz yazarlarından Profesor Doktor Ahmet Taner Kışlalı, Atatürk gerçeğini anlattılar yeniden, o gerçeği çarpıtanlara göndermeler ve taşlamalarla zamanlamast da güzel bir olay. Ama yazık, çok az kişi yaşadı olayı. Bilkent salonunda çok az genç vardı, bence asıl gençler dınlemelıydi. Dernek yönetıcilerine de bir uyarı bu, sona eren ders yılını Atatürk ve gençlik konulu bir konferans ve bir konserle kutlamak güzel bir olay ama bu olayı geniş bir çevreye yaşatmak gerekir. Salonda dost yüzler gördüm yalnız. Devlet Bakanı Onur Kumbaracıbaşı, Özden ve M«tin Toker, değışik (akültelerden öğretım üyelerı. Yeni yüzler, gençler, ögrencıler gormekten daha çok hoşlanırdım dogrusu. özeleştirı guzel şey, avukat Şahin Mengü bu olayın dernek çalışmalarına ışık tutacağını söyledi Bir bahar akşamını müzık ustalarının sonatları ve danslanyla geçırmek çok hoş. Gülay Uğurata ve Suna Kan ıkılisınden Mozart'ı, Gn«g, De Falla, Ovorak, Saygun ve Bartok'u dınliyoruz. Sonatlar, danslar. Soğuk bir ülkeden ne sıcak, coşkulu sesler duyuruyor Grieg, sanatçılanmız da ne güzel çalıyor, böyle bir akşamda Saygun'u dınlemekten de onur duyuyor ınsan. Atatürk ve gençlik olayı başka bir boyuta ulaşıyor. Avni Arbas'ın atlannı gördünüz mü? önce Ertan M«sçi teleton etti, ardından Sellm llkln, Avnı'den selamlaria serginin kitabını getirdi. Günlerdir dolaşıyorum sayfalarında, TV'de izlediklenmle karalar basınca, Aczmendiler'i, Kaplanlar'ı, hacdan dönenleri, parlamentoda cuma namazı tatıli için önerge verenleri, ulusal bayramlardaki inançsız demeçlerı Avni'nin atlarıyla aşıyorum, dört nala gelip Uzak Asya'dan, Akdenız'e bir kısrak başı gibi uzanan Anadolumuzu dolaşıyorum, yeni dalgalar düşlüyor, içimdeki atların, kısrakların şahlanışını hissediyorum. Kimi okurlarım anımsar belki, 27 Mayıs Devrimı'nden sonra Paris'te yayımlanan bir kitapçığın kapağında da Avni'nin bir atı yer aldı, Paris Basın Ateşeliğımizin yayımladığı kıtapçık soruşturma konusu oldu sonra! Belki de 27 Mayıs'a tepki! Oysa 27 Mayıs Devrimi de Atatürkçülüğe dönüş, Atatürkçülüğü geriletenlere, devrimleri, cumhuriyetimizin ilkelerıni çarpıtma çabalarına karşı bir sahlanış bence. 1961 Anayasası da en gerçek kanıtı, Atatürk devrimleri, cumhuriyetimizin ilkeleri doğrultusunda siyasal, sosyal, ekonomik gelışmelere açık bir anayasa. Çağdaşlığa açılan bir bayrak, ama yaşama geçmesı önlendi durmadan. Avni'nin atlan da gemlendi nerdeysel Uzun süre pasaport alamadı, annesinin cenazesine de ulaşamadı sanatçımız. Çiçeklerle selamladı dostlarını, mavi denizlere açılan Moskova 'danarmağan, rüzgâra karşı giden ozan. teknelerle. Bir akşam saatinde Çankaya'daki evimizde Ruhi Su ıle kavuşmasını anımsıyorum şimdi. Yirmı altı yıllık bir özlemın dinmesini.Çankaya tepelerinde güneşin son ışıkları, Ruhi'nin yeni uzunçalarını dinlıyoruz, Avni de bir şeyler çiziyor piağın kapağına. "At yapmıyorsun diye kızıyorsun, al sana at," diyor sonra. Beyaz kâğıtta bir at deseni, bir güzel şahlanıyor! Nâzım'ın dizeleri gibi: Bu atlar Avni'nin atlan Kuvayı Milliye atlan Kara yamçı altında ak sağrı dolgun Tltrer burun kanatları, Bu atlar Avni'nin atlan, Kuvayı Milliye gelecek yine, Şahin atlar aşarak yeli Çiğneyecek gavuru da, Anzavur'u da, Kuvayı Milliye gelecek yine. Hem bu sefer ay ytldızlı bayrağı da Bu atlar Avni 'nın atlan, Kuvayı Milliye atlan, Tıtrer burun kanatlan. Bana Avni'nin atlanna Binmek nasip olmasa gerek Ama Mehmet binecek, Gelecek düşmanla topuz topuza! Gülüm, Kuvayı Milliye atlan Gözüm, Kuvayı Milliye atlan Memleketi satanlan bağlasınlar kuynjğunuza. Son günlerde Moskova'ya giden dostlarım anlatıyor, Kızlar Manastın'na Nâzım'ın mezanna gitmişler bir gün. "Ruzgâra karşı glden ozarTı setamlamışlar. Bir de resım çekmışler, bana armağan ettiler. Mezarda taze çıçekler var, yanındaki ağaca da çevreler bağlanmış, paralar konmuş, bir de rakı şişesi, belki de bırlikte içmek özlemiyle. Vera Hikmet nerelerde acaba, son kez birlikte gittık Nâzım'ı görmeye. Fotoğrafa bakarken hüzünlendim yeniden. Gönül bahçemden bir çıçek yolladım Kızlar Manastın'na, rüzgâra karşı giden ozanı doğduğu topraklarda selamlamayı diledim.^