Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Merhaba, Bu hafta dergimizin kapağım, daha doğrusu birinci sayfasını değiştirdik. Yarım sütuna yakın yer kazanmak için yaptık bu değişikliği. Kesime gitmeyen bir derginin içinde ne var neyok, ilk bakışta görürseniz açmak için daha istekli olursunuz diye de düşünmedik değil. Tasanm, grafik servisinden arkadaşlarımız Nazan Tacerve Bülent örkensoy'dan. Beğeneceğinizi düşünüyoruz. Her hafta ilksayfanın alt sağ köşesinde minik bir çizim bulacaksımz. Bu kez Semih Poroy efsane kadın Marlene Dietrich 'i çizdi. Unutulmaz sinema oyuncusunun kendi kaleme aldığı anıları Türkçeyeyeni çevrildi. Bu kitaptan yola çıkarak biz de bir Marlene Dietrich portresi hazırladık. tkiyılönce, 90yaşında dolu doluyaşadığı bu dünyaya veda eden Marlene Dietrich, Almanya 'nın sadeceen ü'nlü sinema yıldızı değil, aynı zamanda en ünlü sürgünü de. Bertholt Brecht, Stefan Zweig, Albert Einstein, Heinrich Mann, Thomas Mann ve Erich Maria Remarquegibi o da 1933 'de Nazilerin iktidara gelmesiyle sürgün yaşamayı tercih edenlerden. Marlene Dietrich, buğulu bakışları, güzel bacakları vepırılpınl beyniyle 2. Dünya Savaşı 'nafaal olarak katılmış birAlman sürgünü. Ülkesinin başına çöken bu kâbusa asla razı olmamış. Antifaşist cephede tam üçyüsavaşmış. Şaka değil, hem de yüzbaşı rütbesiyle.General Patton 'un armağam tabancayı ise uzun süre saklamış. Almanların antidemokrat kesimi için başta Marlene Dietrich, bu isimlerhâlâ "vatanhaini". ölümünden sonra doğduğu şehir olan Berlin 'e gömülen Marlene 'nin mezarma tükürülüyor. Tükürükçüler Marlene 'nin gerçek biryurtsever olduğunu asla anlamıyorlar. Ne acı ki bir ülke bir kezyaralandı mı izleri kolay kolay silinmiyor. tyihaftalar... tpek Çalışlar CUMHURİYET DERGİİMTİYAZ ŞAHİBİ: BERİN NADİ • BASAN VE YAYAN YENİ GÜN HABER AJANSI BASIN VE YAYINCILIK A.Ş. • GENEL YAYIN KOORDİNATÖRU HİKMET ÇETİNKAYA • GENEL YAYIN DANIŞMANI ORHANERİNÇ •YAZIİŞLERİ MÜDÜRLERİ. DİMÇTAYANÇ (SORUMLU), İBRAHİM YILDIZ • YAYIN YÖNETMENİ: İPEK ÇALIŞLAR • GÖRSEL YÖNETMEN: AYNUR ÇOLAK • REKLAM:REHAIŞITMAN Oranada'mn El Albayzın yor*«lnd* çhritorta süslcnmlf bir •». P»k çok «vd* bsnzar gArOntOlar* raatlayaMllralnlz. Fotoğmf: EDİBE BUÖRA Çinileri, uzun havalan, rakısı, tulumbalan, güvercin besleyen çocukları ve Kurban Bayramı 'yla Endülüs hâlâ Anadolu 'dan izler taşıyor. Aileler kız istemeye bile gidiyorlar. caksınız. Palomita gibi örneğin, yani 'beyaz güvercin.' Ne mi? Bizim 'aslan sütü'! Ancak tabii Endülüs'ün romantik geleneğinde aslan, beyaz güvcrcine dönüşmüş durumda. 'Endülüs rakısı' Cordoba'nın Macharo Köyü'nden çıkmış vakti zamanında, şimdiyse tüm Endülüs'te. Güvercinler belki de en gözle görülür ortaklığımız. Hcr plaza (meydan) bir cami avlusu sanki, insanlar güvercin besleme yanşında. Avrupa'nın kimi ülkelerinde balkonlan pisletiyorlar diye yerleri kezzaplayıp sakat bırakılırlarken buralarda çoluk çocukla koyun koyuna yaşayıp gidiyorlar. Işte size bir başka tatlı sürpriz: Tulumbacılar! Ispanyolca bomberos sözcügü itfaiyeci anlamında kullanılıyor, ancak sözcüğün kök anlamı tulumbacılar. Tıpkı eski lstanbul'un kabadayı tulumbacılan gibi ünlü ve saygın boy gösteriyorlar ortalıkta. Endülüslüler Endülüs'ün Doğu ile flörtü • • m •• kendi 'tulumbacılar'ıyla gerçekten gurur duyuyorlar. Kendilerine özgü marşlan var, festival ve kamavallarda ayn bir birim olarak ve mutlaka yer alıyorlar. Sonra, canımız kuru pasta, kurabiye gibi şeyler çektiğinde lstanbul'un o meşhur galetasını anımsıyoruz birden. Çünkü Ispanyolcası kurabiyenin galleta. O zaman da bizim Galata adı çalınıvcriyor kulaklanmıza. "Acaba?" diyoruz, ama düşündüğümüz doğru, hiç de rastlantı değil benzcrlik. Galatalılar Kelt kökenli eski halklanndan biriydi tarihe 'barbar' olarak geçse de bu kavimler yanmada uygariığına önemli katkılarda bulunurlar. Ispanya'nın çok sonraları hayli sancılı geçecek demokrasi tarihi, çekirdeğini Vizigotların temsili monarşisinde bulur örneğin. Vandallarsa fazla kalmadan gelip geçtikleri Güney topraklarına yalnızca adlannı bırakırlar; Vandalucia Andalucia olur, yani Endülüs... Çok geçmez, Endülüs'ün Doğu'yla flörtü için çanlar yeniden çalmaya başlar. Isa'dan önce başlayan yazgı, bu kez Isa'dan sonra Emevilerle yeniden ortaya çıkacaktır. TarıkBın Ziyad Vizigotlar arası hesaplaşmada yardım için çağrılmıştır, ama asıl amacı Süleyman'ın Toledo'da olduğu sanılan efsanevi hazinesidir. O da Toledo'yu alıverir ve bunu öteki kentler Vandalucia'dan Andalucia'ya Fenikeliler Isa'dan önce 1100'lerde Tyre (Sur) Limanı'ndan yelken açıp da Ispanya'nın güneybatı sahillerine ulaştıklannda, o topraklann Doğulu yazgısına ilk imzayı atmakta olduklannı bilemezlerdi tabii. önce Cadiz'i, sonra da Baria (Villaricos), Abdera (Adra), Sexi (Almunecar) ve Malaca (Malaga) kentlerini kurarlar. Tyre Asurtulann eline gecince, kardeş kent Kartaca Kuzey Afrika'nın denetimini eline alır ve sonra da Romalılara kafa tutar. Bu meydan okumanın bedelini ve Hannibal'ın hazin sonunu blllyoruz. Ancak Roma devri daha l ö 3. yüzyılda perdelerini Kuzey Afrika sahillerinde açmadan çok önce, l ö 9. ve 8. yüzyıllarda Yunanlılar, dünyanın öteki köşelerinde olduğu gibi, Roma uygariığına zemin ve hammadde oluşturacak katkılannı Iberya topraklarında da gerçekleştiriıier. Malaga yakınlarında kurulan Maınake kenti örneğin, bunlardan biridir. Roma çağına kadar kullanılan, unan ve Fenike karakterlerinden oluşan 2B harfli alfabeyse bir başka örnek. Sonunda Roma Imparatorluğu da çatırdar ve İS 5. yüzyılda da barbarlar kuzeyden bastıımaya başlar. Her ne kadar adlan C U M H U R İ Y E T DERGİ 10 T E M M U Z 1 9 9 4 SAYI 433