Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
kültürlcrden gclcn bir grup ıııü/isycnin kurduğu Mano Negra, ana çi/.gileriyle bir rock lopluluğu olmakla birlikte, Ku/ey Afrika ve Latin motillcrini de içeren mü/.iğiyle seksenlerin sonlarına doğru Fransa'nın en popüler topluluklarından biri olmayı başarmıştı sözgelimi. tki Cezayirli genç mü/.isycn, Chcp Mami ve C heb Khaled, "Rai" adı verilen Kuzey Afrika müziğini Fransızlara kabul ettirmckte pek de zorlanmadılar. Üstelik onların çıkışı, Enrico Macias'ın Altmışlar'daki parlayışına da benzcmiyordu pck. Macias gibi Fransız popuna entegre olmamışlar ve hatta parçalarını Arapça seslendimıeyi yeğlemişlerdi. Bugün Chep Mami'nin müziği, Billboard sayfalarında bile kendine yer buluyor. Khaled ise geçen yaz Batılı dans kalıpları ü/erine yerleştirdiği Arap melodilerinden oluşan "Didi"ylc çoğu Avrupa ülkcsinde listelere girdi. Bu hareketlilik, son beş yıldır Batı nıü/ik basınında "etMory Kante, Y* K« V« K* II* Türklyc'd* d * çok ••vlldl nopop" olarak adlandırılığu'dan, Ku/.ey Afrika'dan, Latin Anıeyor. Teınsilcileri de epey fa/la. İsrailli rika'dan çok sayıda insan, yaşam biçimşarkıcı Ofra lla/a, <;ocukluğıında dinlelcrı, kültürlcri vc mü/ikleriyle Batı ülkediği Yenıen Türküleri'ni Batılı dınlcyilerine göç ediyoıdu. Ikınci kusak göçciye kabul etlırmeyi başarrnışlı 1088 yamenler dc yaşadıklan ülkelcrdcki ak/ında. A^ağı yukarı aynı günlerde Gineranlarına kendi mü/iklcrinı dinlelebilili mü/ısyen Mory Kante, iilkesindeki yorlurdı böylece. Bu bakımdan Fransa. kadınların tarlaya giderken sırtlarındaçok hareketli ve tipik bir örnek: Ö/ellikki bcbeklerine söylcdikleri ninniyi "Yc le Cc/ayir ve Mısır'dan gclen göçmenKe Yc Ke" adıyla popüler yapını^tı. Breler, seksenlerin ikinci yarısıyla birlikte /ilyalı toplulıık Kaoma, Lambada danalıs,ılmış Fransı/ pop mü/iğine, kcndi sını ve mii/iğini 1989 ya/ında tüm dünmotiflcrini sokmava başladılar. Farklı yaya taşıdı. Gipsy Kings, F.ndülüs ezgi Ofra Hasa llk k*z 1888 yılında Y*m«n TUrkUUrlnl Msl«n<ilr*r«k dUnya çapında Unlsndl. Okay Tcmlz yorulmsdan TUrk •zgilarinl Batı'da tanıtmaya davam ediyor. C U M H U R İ Y E T D E R O İ 1 1N İ S A N 1 9 9 3 SA Y I 3 6 8 lerini yeni ve modern bir formda AngloSakson ülkclcrine tanıtırken, ispanyol ikili Azucar Moreno, dans çizgileri taşıyan müziğinde Flamenco'yu kullandı ve bir hayli de popüler oldıı. Acaba bu etnopop salgınının bir ucuna bizim de tutunmamı/ mümkün ınü? Yani değişik sesler arayan Batılı dinleyiei Türk motiflcrini de ticari pop çarkları içinde kabullenir mi? Aslına bakılırsa bu konuda yakın geçmiijteki tek örnek Beya/. Kelebekler değil. Yıllar önce Bcrkant tarafından üne kavuşturulan ve yılın şarkısı seçilen Mctin Bükey bestesi "Samanyolu", Fransa'da "Oh l.ady Maııy" adıyla tanınmış ve çok sevilmişti. Barış IVIanço'nun bir dönem Fransa'da ve Belçika'da epey rii/gârlar estirdiğini biliyoruz. Moğollar ve Okay Temi/.ayııı biçimde kendi mü/iklcriyle Batılı dinleyiciyi yakalamayı bilmışlerdi. Zülfii I.ivancli'nm "Karlı Kayın Ormam" ve"I^eylim lA*y" aollı bcstelerınc, Boney M de dahil çoğu Batılı ünlii toplulıık lalip olmu^tu. Krdal Kı/ılçay, David liowic'yle yaptığı ortak çalısmalarla İııgillere'dc parlamı^tı. VIFO'nün "Diday Diday"ı, tıpkı Beyaz Kelebekler'in "Scn Gidince"si gibi Hollanda listelerine girmiîjti. Ve son olarak, geçen ya/ Sezen Aksu'nun "Hadi Rakalım"ı özel bir dü/enlemeyre Almanya'da CD olarak piyasaya çıkarılmış ve epey tutulmuştu. Üstelik Rum Beat adlı İspanyol topluluk, parçayı ispanyolea sö/lerle seslendirmi^ii. Yani Batı'da kapılar pek de kapalı değil gibi görünüyor. Sorun, doğru zamanda doğru prodüksiyonu yapabilmek. Bu arada iç pıyasada da kaliteyi yükseltmeye çaba harcamak. (Yani kitle kuyrukçuluğu yaparak "tekerlemeli poparabesk" üretnıek değil.) A/ önce sö/iinii ettiğimi/ Ofra Ha/a, Mory Kante ve Khaled'in popülerliğinin ardmdaki küçük sır, Batı kulağını iyi tanıyan prodüktör ve ses ınühendisleriylc çalışmalan. Sonuçta belkı ortaya çıkan ticari ve geçici iirünler. ama kendi ınü/ıkal kaynaklarını ve birikimlerını uluslararası pıyasaya çıkaracak bir köprü bıılmus, durıımdalar. İlslclık. "0/ müziğimizi Balı'va dinlt'telim" gıbı ulusalcı kaygıları da yok. Yalnı/ca pop nıü/iğın rcnklenmeyc ba^layan mo/aiğıne bırkaç la^ da onlar eklıvorlar. o kadar. 4