22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

D MiI ÖRT TEKERLEKTEN Bedri Zenginkuzucu R ASGELE Raif Ertem Ördekler de ürktü... creye adam? Bu kışta kıyamette. Hava karlayacağa benzer. Bakarsın yollar kapanır! Dönemezsin sonra! Nerde o günler hanım, nerde? Sabah! Sulu kar! Oluyor oluyor... Kamil'leyiz. Erkenden yoldayız. Hablbler'e geldik. Sulu kar, kara çevirdi. İyi yağıyor. Silecekler zorlanıyor. Ah be Kamil! Bir de eserse... Bak o zaman! İki yıl oluyor. Bir turlü hava yapmıyor. Kar, ftrtına görmüyoruz. Karşıdan gelen arabalar örtülu. tlerlerde daha çok yağıyor. Bir akşam avı bir de sabah... Oldumu yeter bize... Arnavutköy! Çatılar kapanmış. Agaclar silkinemiyor. Acele ediyoruz. Köy içi yolları bozuk. Tangur tungur!.. Belediyesi yok mu bu köyün? Geçtik. Hafiften bir esinti. Gündoğusu, poyraz. Gözlerimiz parladı. Konuşmadan anlaştık. Içimizde bir türkü... Tayakadın kavşağını döndük. Kar sulandı. Bu kadar da çabuk. Yine mi aldandık? Havalara da güvenilmiyorl Susuyoruz... Balaban'a güneşle birlikte girdik. Mehmet takıldı, "Seninle birlikte tzmir'in güneşi de geliyor..." Kahveye oturmuşlar. Televizyona takılmışlar. Körfez Savaşı! Resmi giyimli bir adam. Kaşları gözlerini kapatmış. Kravatı boynundan sakmış. Söylevler veriyor. Bozuk bir anlatımla çevriliyor. Görevler dağıtıyor. Sanki kendini Amerika'nın Türkiye'deki valisi sanıyor. Cepheden haberler, borsadan haberler... Birbirini izliyor. Şaşkınlar! Bir anlam veremiyorlar. Soruyorlar! Bu savaş borsalar için mi? Kalk Kamil. Savaşa gelmedik. Biz insan eti yemiyoruz... Inelim! Oh barakam. Arkamız orman, önümüz göl. Yükselmiş, sazlara dayanmış. Ama tek canh yok. Sanki ölü!.. Bu yıl ördekler güneye göcmediler. Sanırım savaştan Urktüler. Ah bu savaş! Kimilerini yardan etti, kimilerini serden... Bizleri de avdan... Ağları çektik. Gölün altı da boş. Nerde geçen haftaki sazan... Bir alay doyunduk da! Kurtlara, kuşlara da kalmıştı. Yapraklar kıpırdanmayabaşladı. Bir soğuk dalgası yaladı. Esecek! Tam akşam saati. Bak Nejat da geldi. Sandala atladık. Karşı koylara sıralandık. İki ördek süzüldü geçti. Uzak! Sıkılar kesmedi. Döndük. Gece. Göl konuşuyor, orman konuşuyor. Sabah ne getirecek? Savaş mı, av mı? Aynı türler arasındaki savaş, ayrı türler arasındaki av!.. Sorularınızı duyuyorum. Barışı yok mu bunun? Rasgele!... D PARİS DAKAR aceranın türleri son yıllarda çok değişti. Afrika'nın göbeğindeki çöllerde savaş oyunlarına hiç benzemeyen, zamana ve çöl kanununa karşı yapılan otomobil rallisi bugUnün macera anlayışına tıpatıp uyuyor. On üç yıldan beri beş yüz ile altı yüz yarışmacı ekip ve bir o kadar destek aracı, yılbaşı gününde Paris'ten yola çıkarak Afrika'ya geçiyor ve Sahra çöllerinin kızgın güneşi altında 9186 kilometre yarışarak Afrika'nın doğusundaki Senegal'in başkenti Dakar'a kadar yarışıyorlar. Her yılbaşında tüm dünyanın ilgisini çeken bu yarışta maceranın en çılgını yaşanıyor. Kum fırtınaları, çorak taşlı yollar, saldırgan yerli halk ve yarışma havasının gerginliği, bu macerayı diğerlerinden oldukça farklı kılmakta. Katılma masrafları ve yarışı sonuna kadar sürdürmek için gerekli olan para, 200 milyonla 300 milyon arasında değişiyor ve buna tam tesekküllü bir yarış otomobilinin masrafı dahil değil. En çılgın zafer de bu yarışa tek başına motosiklet üstünde katılan motosikletli yarışmacılarındı. Bu yıl iki Türk ekibi ilk kez bu ralliye katıldılar ve bunlardan biri, 17 gün yarışarak Dakar'daki bitişe ulaştı. Bu yıl, katılımcı sayısı geçmiş yıllara nazaran bir hayli azalmıştı. Kimine göre bu durum, " 1 3 " rakamının uğursuz geleceğine inananlar yüzündendi. Geçmiş yıllarda uğursuzluklar ParisDakar rallisinden eksik olmamış ve hatta renk katmıştır. Çöllerin gizemli görkemine kendini kaptırmış olan Thierry Sabine'in gayretleriyle gerçekleşen ParisDakar Rallisi, 1986'da kurucusunun bir helikopter kazasmda ölümüne tanık oldu. BugUne kadar kazalarda ve çarpışmalarda hem yarışmacı ve hem de yerli halktan 26 kişi hayatını kaybetti. 1987 Ca•nel Trophy yarışmalarının galibi Ali Deveci ve Galip GUrel ikilisi bu yarışmaya katılmaya karar verdiklerinde ekip, araba ve R.J. Reynolds'ın maddi desteği hazırdı. lspanya'da geçirdikleri kısa bir alıştırma döneminden sonra, Deveci ve Gürel kendilerine emanet edilen T2 sınıfı tadilatsız, ama bir hayli özel ekipmanla donatılmış Range Rover ile Paris dışındaki Chateau de Vincennes'taki start randevusuna geldiler. Fransa'da koşulan ilk özel etapta 406 yarışmacı arasında 41. gelerek iyi bir başlangıç yaptılar. Sonra Fransa'dan Libya'ya geçilerek guneydeki sınıra ka Türklerin çöl macerası N ParisDakar Rallisl'ne Galip GürelAli Deveci ikilisi, ilk kez katılıyortardı; ama başanlan önemliydi... '' dar stabilize yollar üzerinde gidildi. Çölde geçecek olan ve her biri 650700 kilometreden fazla süren Maraton etaplan ise en çetin sınavları getirdi. Yarışmacıların üçte birini elimine eden Sahra çöllerinin yorucu etaplan, bir diğer Türk ekibi olarak ralliye katılan KoçibeyAvimelek ikilisinin yarışı terk etmesine neden olmuştu bile. DeveciGürel ekibi de bu arada klasmanda gerilere düşerek 86'ncılığa kadar indiler. Kum fırtınalarından sonra tamamen değişen çöllerin coğrafı durumunda yarışmacılara verilen ve ancak sınırlı bilgiler taşıyan Road Book'lar da işe yaramaz oldular. Doğru yönU bulmanın en emin yolu ise bildiğimiz pusulaya başvurmaktan ibaretti. Ispanyol destek ekibi her günün sonunda buluşma yerinde Türk ekibine gerekli servis yardımını vermeye hazır bulunuyordu. Böylelikle gayretlerini toparlayan Deveci ve Gürel, Nijer'in Agadez kentinde verilen bir günlük dinlenme molasina vardıklarında klasmanda 39'unculuğa kadar yükselmişlerdi. Kendilerine emanet edilen Range Rover'i yarışın sonuna kadar getirmeye kararlı olan ekip, bundan sonraki etaplarda aynı dirayeti göstererek klasmanda adım adım ilerlediler. DeveciGürel ikilisi, T2 sınıfında ilk 10'un arasına girmeyi başarmışlardı. Rallinin son günlerinde tempoyu arttırarak özel etap klasmanında 13'üncülüğe kadar yükseldikleri olmuştu. Son günün klasmanı yapıldığında, Ali Deveci ve Galip Gürel ekibi genel klasmanda 35'inci, T2 sınıfında ise 7'nci olarak ralliyi bitirdiler. İlk kez bu ralliye katılan ekipler arasında, Türk ekibinin başarısı oldukça önemliydi. Bu yıl ParisDakar Rallisi'ni Ari Vatanen ve sadık copilotu Bruno Berglund dördüncü kez kazandılar. Kullandıkları Citroen ZX modeli yarış otomobili için de büyük bir başarı sayılırdı bu. Çünkü "zafer'Mn sağladığı reklam sayesinde lanse edilecekti, henüz piyasaya çıkmamış olan bu yeni model... 1986'dan beri ParisDakar'ın gediklisi olan sarışın Finli Ari Vatanen'e göre ise zaferlerin sayısı dört buçuktur. 1988 yılında rallinin kesin lideri iken Mali'de bir gece, otomobüinin çalınmasıyla, yarışı kaybetmesine neden olan olayı unutmamış. Ancak bu yıl ParisDakar'da zafer sevincini gölgeleyen uzucu olaylar da oldu. Senegal'e varmadan önce, Moritanya'dan geçerken Saddam Hüseyin lehine gosteri yapan gerillalar, yanşmacıları taş vc kurşun yağmuruna tutuyorlardı. Bunlardan biri keskin nişancılığını, Cilroen ekibinin servis kamyonunu sürmekte olan ve 33 kez çol rallilerindc aynı göreve soyunmuş dori çocuk babası Charles Chabannes üstunde denedi ve tek kurşunla, talihsız şoförü alnından vurdu. D t>Zeki Usta anlatıyor r^/IOTORLU ARAÇLAR MİNİ REHBERİ VOLVO (Otomobil, kamyon): Sağlam yapılı Volvolar az sayıda olsa da özenle aranan otomobıller olmuştur Bugün eskı modellerı taksı hızmetınde kullanılmaktadır WARSZAWA (Otomobil): Polonya yapılı bu otomobıllerın bınek ve kamyonet tıplerı ıthal edılerek satılmıştır. Bugun ise yollarımızda az görulur VVARTBURG (Otomobil): Bu Doğu Alman markası tamamen unutulmak uzere ıken, son yıllarda goç eden soydaşlarımız larafından getırılerek tek tuk yenıden yollarımızda görulmeye başlandılar Volvo 480 (1989) 15
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle