17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

A LBÜMLERDEN Sen misin Nâzım la bu kaclcır yakın olanl I atıyorum demirlibirşilepgibiBursa'da"diyen Nâzım Hikmet'in en uzun veenson mahpusluk dönemi, 19381950arasıdır. Bu dönemin en önemli bölümünü de Bursa Cezaevi 'nde geçiren Nâzım Hikmet 'in teyzesi Sâre Hanım, o yıllara ilişkin olarak Aydın Aydemir'eşunlarıaktarır: (A.Aydemir'in "Nâzım Nâzım"adlı kitabı): "Eskihapishanemüdürü vardıya, Nâzım'ıçokseven. Onu görevden almışlar. Zamanın Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel, çevirmesi için Nâzım 'a kitaplaryollamış. Kitaplan alan veren müdür. Şikâyet etmişler. 'Müdür de komünist oldu' demişler. Sen misin Nâzım 'a bu kadaryakın olan, atmışlar müdürü oradan..." t içinde, ama şıırlerıni, romanlarını arka arkaya sıralamaya devam ediyor. Bu arada da diğer cezaevlerinde yatan dostlarıyla sürekli mektuplaşıyor, onlara edebiyat konusundaki görüşlerini aktarıyor, onlardan gelen öykü, roman ve şiirleri değerlendirıyor ve ne yapmaları gerektiğıni anlatıyor durmadan, Kendisiyle aynı cezaevını paylaşan mahpus arkadaşlarını da göz ardı etmıyor hıçbır zaman Onların her türlü sorunuyla ilgilemyor, bugün neredeyse tamamı kayıp yağlıboya portrelerını yapıyor... İlgi alanı sadece bunlarla sınırlı değıl.. Cezaevi yönetıcilerıyle de lyi ilişkiler kurmuş. Bu yöneticılerden bıri de Bursa Cezaevi Mürdürü Hasan Tahsin Akıncı, Nâzım, Kemal Tahir'e yazdığı bır mektupta "iyi, namuslu bir insandı", diye bahsettiği Hasan Tahsin Bey'i oturtmuş karşısına ve bir yağlıboya tablosunu yapmış. Tablo şu anda Hasan Tahsin kurşunkalemle düştüğü notlar aradan geçen yılların etkisıyle okunamıyor artık... Dışardakı kampanyaları başlatıyorlar Nâzım'ı bir an olsun yalnız bırakmıyorlar. Bırer ikışer zıyarete geliyorlar. Naci Sadullah, Abidin Dino ve Esat Adil Müstecaplıoğlu'ndan oluşan ziyaretci grubu, cezaevi yönetıcilerını de yanlarına alarak bır hatıra fotoğrafı çektiriyorlar. Soldan sağa doğru sıralanışlarıyla Cezaevi Müdürü Hasan Tahsin Akıncı, Naci Sadullah, Nâzım Hikmet, Esat Adil Müstecaplıoğiu, Abidin Dino, cezaevınin dış dokturu, cezaevi bahçesinde fotoğrafçıya poz verıyorlar. Nâzım bu olayı genel Kemal Tahir'e yazdığı 7 Hazıran 1941 tarıhlı mektubunda şöyle anlatıyor' "Naci Sadullah. Abidin. Imralı Asri Cezaevi Müdürü Esat Adil ziyaretime geldiler. Sana hep beraber çektirdiğimiz bir fotoğrafı yolluyorum. Naci'nin yanındaki bizim Müdür Tahsin Bey'dir. Benim yanımdaki Esat Adil, Abidin'in yanındaki dişçimiz. Sana ve müdürünüze çok çok selam ederler. Senin buraya naklin için ellerinden geleni yapacaklarını vaat ettiler. Naci sana gömlek gönderecek. İnşallah yakında hürriyetimize kavuşuruz da şair Tevfik Fikret'in dediği gibi "Ey bır demı rüya gıbı geçmiş kara günler" diyebiliriz". Fakat Nâzım için hiç geçmedı bu "kara günler". ıl 1941: "Ey bir gibi geçmiş kara günler" henüz ufukta Ygörünmüyor. Hitler demi rüyabüyükHikmet Bursa Cezaevi'nde. Büvük sıkıntılar faşizmının tırmanışı henuz af ümitlerını söndürmemış cezaevlerinı dolduranların. Nâzım 14
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle