Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Müzikte doksanlara ilkadım Doksanın Madonna'sı Doksanların ilk yılında, müzikte ilk dikkat çeken olay,. 'misyon konserleri'nin popülerliği. Burak Eldem "Rap"ın M C Hammer'ı Sınead O'Uonnor ın tırmamşı 16 Eskilerden Suzanne Vega Peter Gabrıel'ın "New Age"e yönelışı ob Geldof önderliğinde bir araya gelen pop ve rock dunyasının star isimleri, 1985 temmuzunda Afrika'daki açlara yardım toplamak anucıyla dev bır konser örgütlediklerinde, basın tarafuıdan "altın kalpli serseriler" olarak adlandırılmışlardı. lnsanlar, Afrika'da yaşayanların niçin açlıkla yilz yıı/c geldiğinden çok, bu açlık sorununa buIunan geçici çözümün sansasyonel yönüyle ilgilenmeyi yeğlemişler; "Live Aid" etkinliğini pop ve rock müzisyenlerinin "şövalye ruhu" doğrultusunda değerlendirmekten hoşlanmışlardı. Oysa gerek Geldof, gerekse diğer katılan müzisyenlerin kaygılan, sıradan bır "şövalyelik" gösterisi değil, hükümetlerın dikkatlerini bu uyku kaçırıcı soruna çekecek bir "başlangıç vuruşıT'nu gerçekleştirebılmekti. Seksenlerin ikinci yarısında, Live Aıd'in açtığı kapı giderek bır furya biçimini alan "misyon konserleri"ni hızla devreye soktu. Feribot kazazedeleri için "Ferry Aid", kuraklıktan dolayı sıkıntı içine giren Amerikalı çiftçiler için "Farm Aid", birbiri ardına gelen bu "aid" zincirinin ilk halkalarıydı. Geride bıraktığımız yılın müzikte yaşanan hareketlilikleri içinde altı çizilmiş olanlan gözden geçirdiğimizde, "misyon konserleri'nin popülerliği, ilk dikkati çeken olay olarak beliriyor. Ne var ki önemli bir "farklılık" söz konusu artık: Seksenlerin ortasında Live Aid ile başladığında pop ve rock müzisyenlerinin "beş yıllık uyku"dan uyanarak silkinmelerıni sağlayan "şövalyelik", aradan beş yıl geçtikten sonra tam tersi bir işlev görerek onları uzlaşmacı bir çizginin üzerine doğru çekiyor. Artık misyon konserleri kendiliğinden bir tavırla düzenlenen coşkulu bir çıkış olma niteliğini yitirerek, "kunındaşnıa" aşamasına varmış durumda. Bunda hiç kuşkusuz müzik endüstrisini yönlendirenlerin de azımsanamayacak katkıları var. Misyon konserlerinin güçlü promosyon etkisi, yapımcı ve organızatörleri art arda böyle özel gösteriler düzenlemeye motive ediyor. İlk başlarda "misyon" ortaya çıktıktan sonra sanatçılar bir araya getirilip konser düzenlenirdi; şimdiyse konser, plak, televizyon programları belirlendikten sonra "düğmeye gömlek dikmek" misali "misyon" aranıp bulunuyor. Rock müzik muhalif kimliğinden uzaklaşıp sistemin yaralarını saracak bir "hayırseverler cemiyeti" haline geldikçe, olacağı da bu. B Nelson Mandela onuruna düzenlenen gösterı ya da Uluslararas 1990 yılında mUzik dergilerinin aşağı yukarı oybirliğiyle "The VVall Berlin 90" gösterisini "yılın müzik olayı" olarak değerlendirmeleri, "şövalyelik" meselesinin doksanh yıllar boyunca da bu görüntüsüyle gündemde tutulacağının göstergelerınden biri. Roger Waters, bir yandan Berlın Duvan'nın yıkılışı karşısında sevinç çığlıkları atan Batı'nın egosunu okşayarak kendi öykusündeki "duvar"ı bu olaya malzeme yaparken, bir yandan da konseri "afetzedelere yardım" misyonuyla yükleyerek sistemin onayladığı sınırlar içinde şövalyelik yapmaktan geri kalmadı. Aynı şekilde, lngiltere'deki geleneksel Knebworth festivali de bu yıl "spastik çocukIara yardım" etiketiyle sunulunca dünya televizyonlannın ilgi odağı haline gelıverdi.