Katalog

Reflk Durbaş Süleymaniye'de Kirazlı apının aralığından bakıyorum Sırtı Mescit Sokağı ile Kayserili kapıya dönuk Dızlennın uzerıne vök müş, özenle katladığı beyaz çorapları Ahmet Paşa Sokağı'nın naylonlara sarıyor kesiştiği köşede bır eski Kapıyı bıraz daha açıp nerı gırıyorum Hafıfçe başını kaldırıp bakıyor Zayıf yuzunde konak... Konağın gözlerının ışığı donup kalrruş Köşede ust uste 5 6 yatak Kapının hemen yanında ilkgençliğini düşünüyorum. yığılmışalumınyum tencere tabak, bır rengı bırkaç solmuş vaydanlık Yerde paspas nıyetıne bır Ne ilkgençliği, yaşlılığı karton kutu Karton kutunun ustunde ayak dahi bitip tükenmiş kabılarımı çıkarıp duvar dıbındekı yastığın üzerıne oturuyorum konağın. Şimdiki zamanda Odanın ıçınde tanımlanması ımkânsız bır küf ve rutubet kokusu adı: "Bekâr odaları". Süleymaniye'de Kirazlı Mescil Sokağı ıle Kimileri, geçen günlerde Kayserili Ahmel Paşa Sokağı'nın kesıştığı koşede bır eskı konak Konağın gırışınde ıkıncı olduğu gibi belediyece oda Odanın hemen karşısında kapısı kırık bır tuvelet Bu koku o tuvaletten mı gelıyor yok kapısına kilit vurulup sa Tuvaletın sağlı sollu yanında ıkı oda da «ppühürlenen bekâr odaları...ha Bıtının kapısındd bır perı bdcdsı reimı Yaşlı konakların genç kiracıları Mehmet Tanrıverdı (15) ve Seydoş Sumaç (12) Bırı çay ocağında çalışıyor dığerı de boyacılık yapıyor Ayda 30 ar ya da 40 ar bın kazanıyorlar Mehmet 1985 ten berı Istanbul da Seydoş ıse üç yıl önce gelmış K 9 12 Altında "Nevşer" yazısı ötekınde yalnızca yazı "Nevşer Topaç Koyu, Goreme." Konağın ilkgençliğini duşunuyorum Ne ilkgençliği, yaşlılığı dahı bıtıp tükenmiş konağın Şımdıkı zamanda adı "Bekâr odaları" Kımılerı, geçen gunlerde olduğu gıbı, belediyece kapatılan, kapısına kılıt vurulup "mühürlenen" bekâr odaları Kirazlı Mescil Sokağı, Kayserili Ahmet Paşa Sokağı, Taş Tekneler Sokağı, Suleymaniye'den ta Vefa'ya bütün sokaklar, bütun sokakları çevreleyen günlerını yıyıp bıtırmış konaklar hep bekâr odaları Hangı konağın ka pısını aralasan karşında göreceğın hep aynı manzara Yerde karton ve eskı bır kılım Ust tıste yığılmış yataklar Boyaları dökulmüş du varların nıce gemş sırlarını kapatan İbrahim Tatlıses, Hulya Avşar, Faruk Tinaz posterlerı Çorapları odanın ortasından kaldırıyor Dızının dıbındekı Maltepe sıgarasını uzatıyor Gözlerının ıçıne bakıyorum Bu konak o>le ce dursun şımdı, sen hayatını anlat demek ıs tıyorum Soz, dılımın ucunda duğumlenıyor Hıç konuşmadan ona Faruk Nafiz Çamlıbelın "Han Duvarları" şıırını mı okusam "Ey garıp çızgılerlc dolu han duvarları, Ey hanların gonlumu sızlatan duvarları " Sırtımı duvara verıp öylece oturuyorum O, anlatıyor "Adıyamanlıyım. Iki ay once geldım İslanbul'a. Bu odada altı kişi kalıyoruz. Buranın kirası 170 bin lira. Sokağın başında kahveci Mahmul'a veriyonım kirayı. lld tanesı kalanlardan amca oğlu, biri yeğenim, otekiler kardeşlerim." Kapının ardında, kapı kolunda bır boyacı sandığı Sandığı gösterıyorum "Amca oğlunun. O boyacılık vapardı, şimdi iki amca oğlu da lokantada çalışıyor." Artık sözun önünü kesmenın mümkünu yok Mehmet Tanrıverdı gelıyor 15 yaşında Beş yıldır lstanbul'da Urfa'nın Beysamaç köyıin den Çay ocağında valışıyoı Celal Varıcı gelıvor Orhan Gencebay'ı de ğıl de İbrahim latlıses'ı sevıyor Amacı lut bolcu olmak Çok parasi olursa araba alıp so