Katalog

Lumpen militanlıktan senet eşkıyalığına 'Ülkücü mafya doğdu, senet piyasasından hayali ihracata kadar yayıldı gitti' demenin anlamı ne?.. Gelin biz size, bir iki öykü anlatalım... 'Eskiden var mıydı, yeni mi başladı?' sorularına karşı... tist getirdi. Kabadayı tipli bir adamdır. En ufak bir şeyde küfürü basar. Türkeş'in arkasından ayrılmaz... ... Ayrıca Çatlı (Abdullah Çatlı) tstanbuldayken, sahte döviz ve para basanlarla ilişki kurduklarını öğrendim. Bunları alarak Türkiye çapında piyasaya sürmeye çalışmışlar..!' (Temmuz 1980, Aydınlık Gazetesi, Ali Yurtaslan'ın itirafları) öyküden açıldı; Yurtaslan'dan bir öykü daha: "...1977 aralığında veya 1978 ocak ayında, şimdi halen Inci Baba adlı Ankara mafyasının elebaşlarından birinin fedailiğini yapan Kemal B., elinde silahla yurda geldi. Ve "Komunistler bite suldırdı, aleş edip kactım" dedi. Kemal B., teknik öğretmen öğrencisiydi. Yurttan N.S., A.Y. ve birkaç kişi daha, buraya açılan ateşe karşılık verdü' (a.g.y.) Ülkücü eylemci Nunıllah Tevfik Agansoyun 1 Mart 1986 tarihinde Metris Askeri Ceza ve 1\ıtukevi, C12 koğuşunda hazırladığı ve Istanbul Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi'ne verdiği 303 sayfalık itiraflardan da kısa bir aktarma yapalım: "lstanbul Sheraton Oteli'nde düzenlenen basın gecesinde, MHP Genel Sekreter Yardımcısı Y.O., A.E. ve birkaç kişinin, gecenin hemen ardından otelde bütün bir katı kendilerine tahsis edip kat çıkışları ve asansör kapısının başına silahlı nöbetçiler dikerek kendilerine içerde birkaç artist bozunfusuyla sabahlara kadar âlem yapmaları.." Bizde öykü bol; yeter ki okuyun! Haydi bir de "Drej Ali"yi anlatalım... Ali Yasak, lstanbul'un yeraltı gündemine 12 Eylül'den hemen sonra giriyor. Yasak'ı, namı müstearıyla "Drej Ali"yi 19761977 yıllarında Urfa'da görüyoruz. Bu yıllarda Ali Yasak, Ülkü Ocaklan Derneği Urfa Şube Baskanı'dır. Urfa'da "Drej Ali" diye tanındığı kadar "Komando Ali" olarak da bilinir. Lakabı, Kürtçe: "Uzun" anlamına geliyor. Ali Yasak'ın kartvızitinde bir nitelik daha var: tnci Baba'nın kirvesi. Yeraltı dünyasının bu renkli adamı, yaşamı boyunca Ali Yasak'ı kolluyor, Yasak da evvel zaman içinden beri, Inci Baba'sına yardımcı oluyor. lçişleri Bakanlığı tarafından siyasal şiddet olayları ile ilgili olarak 1978 yılının ekim ayında hazırlanan bir raporda, Ali Yasak'ın adının karşısına, "Mayıs 1978'de Urfa'da cıkan Halll Nebiler lkücü mafya" diye bir şey ortaya çıkmış, ortalığı kasıp kavuruyormuş. İdeolojileri yüzunden 12 Eylül yönetimi tarafından yaka paça içeri tıkılan 'çocuklar', cezaevinden çıkınca boşluğa düşmüşler ve mafyanın iş alanına girmeye başlamışlar. Mağduriyetten, açlıktan, kırgınlıktan... Senet tahsil ediyorlarmış, arsagecekondu 'işleriyle' uğraşıyorlarmış, haraç alıyorlarmış, hayali ihracata bulaşmışlar, yeniden görülmeye başlayan 'sigara işinde' parmakları yarnıış, silah bile kullanıyorlarmış ve kan döküluyormuş. Hep cezaevinden çıktıktan sonra gıriyorlarmış bu işlere. Eski 'ülkücülükleri' kalmıyormuş artık, ideolojılerine ve liderlerine kırgınmışlar... Boşverın bunları!.. Gelın biz sıze bır ikı öykü anlatalım... Ü silahlı çatışmada yer aldı, tabancayla yakalandı, tuluklandı" ııouı yer alıyor. Yasak, 1986 yıhnda ortalığa söylediği, "Ben Türkeş'e küfrettirmem, adamı duman ederim. Albaya laf soylelmem" sözleri nedeniyle, "Albaya küfrettirmeyen adam" diye tanınmaya başhyor... Mısır Koçanı Harekâtı Avantür film adına benzeyen bu başlığı biz durup dururken uydurmadık! "Mısır Koçanı Harekâtı" adını, isviçre Narkotik Polisi, 1984 yılı nisan ayında yaptığı bir operasyona vermiş. Ne olmuş operasyonda? Hani Ali Yurtaslan'ın anlattığı bir öykü vardı ya; hani Abdullah Çatlı'nın sahte döviz ve para basanlarla ılişkilerini anlatıyordu... lşte o Çatlı, 1984 nısanında, İsviçre po, lisi tarafından yakalanıyor. Ba^ka kim var bu operasyonda? Hasan Hüseyin Şener var, Mahmut Şener var, Oral Çelik var. Dört kiloya yakın eroin var. Ülkücü önderler ve eroin!... Zürih'teki arkadaşlarımız aracılığıyla Is Sanki hiç yaşanmamış öyküler... Stefan Bayram adlı işadamı, 29 Haziran 1978 günu Şıslı Abidei Hürriyet Caddesi, 115 numarah binanın önünden, sabah O8.45'te silahlı üç kışı tarafından kaçırılıyor. lşadamını kaçıran kişiler, üç mılyon lira fidye istiyorlar. (1978 yılında üç milyon lira, iyi para!..) Neyse, polis işe karışıyor, dört saat çalışıyor ve Hasan Ankaralı (Bozdemir) adlı bir kumarhane sahıbini yakalıyor. Fındıkzade'de kumarhane işleten Bozdemir, söz konusu işadamına 800 bin lira kumar borcu olduğunu; bunu ödcmemek ıçin ışadamının gözünü korkutmak, üste de para almak istediğini ve Adana öğrenci Yurdu'nda kalan ülkücü militanlarla anlaştığını açıklıyor Komandoların kaldığı yurtta yapılan aramada 2 tabanca, 2 dinamit lokunıu, 5 şarjör, 36 mermi ele geçirilıyor; yedı kışı gözaltına alınıyor. Bayram'ı kaçıran ulkücülcr, yakalanacaklannı anlayınca saat 14.(X)'te işadamını Vatan Caddesi'nde serbest bırakıyorlar. Olay, Cumhuriyet Gazetesi'nde 30 Haziran 1978 günü, "Üç komando bir kumarhane sahibi hesabına işadamı kacırıp fidye isledi" başlığıyla yayımlanıyor. Yeraltı dunyasından bır kumarhane sahibi ve Tanrı'nın koruduğu Turklerden uç ulkucü mılıtan bır arada!.. Dostluk, dayanışma böyle olur... Başka bır öykuye geçelım. ' Bu öykuyu, Ülkücü Gençlik Dernegi Hukuk Masası Başkanı Ali Yurtaslan temmuz 1980'de anlatıyor. Biz arşivden aktarıyoruz: "...lstanbul'dakı MHP örgutunun karanlık örgütlerlc çok gırıft ılişkileri vardır. Mesela Oflu tsmail'ın Istanbul MHP'ye büyuk yardımlar yaptığını duydum. Bu adam kaçak duruma duştukten sonra, bunun teşkılâtının başına, eniştesi geçiyor. Bu adam da MHP'ye büyük yardımlarda bulunuyor. Y.O.'nun Oflu Ismaıl'ın yanında yetiştiği söylenir. Y.O. Karadenizlıdır. 1977'de Ankara'da piyasaya çıktı. Daha önce Istanbul'da ımiş. 1976 veya 1977'de yapılan MHP kongresine bir suru ar Yetmişli yıllarda "komando kamplan" olarak blllnen kamplarda, ulkücu sempatlzanlar böyle yetlştlrlliyorlardı. Yakın duvuşten her turlu sllahı kullanmaya kadar, birçok aşamada eflıtım gören ülkücüler Zaman ıçınde evrılerek, günümüzün ülkücü matyasının çekırdeklerını oluşturdular. 8