08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Eşyanın nıhundaki gizli tarih "Müzelik eşya şirin olmaz" diyen Çukurcumalı Ahmet Kösedağ, sıradan ama dönemini özgün bir biçimde yansıtan eşyaların güzelliğini ve "gizli tarihini" kavrayabilmenin ise insana ayrı bir zenginlik katacağını anlaüyor. Cezml Enöz hmet Kösedağ, namı diğer "Tombak Ahmet" 1939 doğumlu ve liseden sonra eski eşyaya merak sarmış. Temel hedefi, "orta sınıfın antikacısı" olmak. İstanbul'da Cihangir, Çukurcuma Mahallesi'ndeki dukkânı gün boyu meraklılarla dolup taşıyor. Ahmet Kösedağ'ın bir özclliği de reklamdan hoşlanmaması. Kendısiyle röportaj yapmak isteyen tzmir Televizyonu ekibıni geri çevirmiş... "Orta sınıfın antikacısı" Tombak Ahmet ile eşyalar ve insanlar üzerina A Neden "Tombak?".. "...Gaziantepliyim. Bende eski merakı, guzel eşyayı sevmekle başladı. Güzel bir ağaç, bir demir, bakır benı ilgılendirirdi. Sonra lstanbul'a geldim. lstanbul'un olağanustu guzellikte tarihi yapıları, bu mesleği seçmemde etkıli oldu. Bu işe 1970'lerde başladım. Babamdan bana birkaç parça tombak eşya kalmıştı. "Tombak" bakır ustüne yapılan altın kaplamadır. Tombak, dünyada yalnızca Osmanlılarda vardı. Osmanlılara da, Selçuklulardan geçmiştir. Tombak'ın kimyasal formülunü yalnızca Osmanlılar bilirdı. Şimdi ne yazık ki, tombak hiçbir şey yapılmıyor. Elimde şu an, 16 parça tombak var: Bunlar, şamdan, mangal, buhurdanlık gibi şeyler. Elimdeki bu tombak koleksiyonu satmak isiemem. Değerini soracak olursanız, bir tombak fener 3 milyon liradır. tşte bendeki bu tombak koleksiyonu bilen dostlar adımı "îombak" taktılar" "...Bilirsınizeskiden bu işler gayrimüslimlerin, ozellikle Yahudiler'in elindeydi. Şimdilerde bizimkilerde de merak sardı bu ışlere; ama işin doğrusunu söylemek gerekirse, guzel ve iyi eşyadan, bu işe meraklıyım diyen insanların ancak yuzde 10'u anlar. Gerisi ya gösteriş olsun diye, ya da ticaret yapmak amacıyla biliyorum gözükür. Her tarihi döneme bir sanat stili hâkim olmuştur. Mesela 'Art nuvo' 1805 ile 1820 tarihleri arasında oldukça etkili olmuş. Ondan önceleri ise Barok, Rokoko ve Rönesans stilleri hâkim. Şimdilerde Art deko' var; ama etkisi azalıyor. Şimdi herkes yeni bir sanat stili Ahmet Kösedaflın eski eşya merakı kendısini şimdi istanbul'da Cihangir'deki dükkânı açmaya yöneltmış Kusedafl'ın amacı "orta sınıfın antikacısı" olmak. arayışı içinde. Şunu unutmamak gerekir ki, her şeyin butünlüklu ve soy olanı makbul. Örneğin, adam bir masa yapıyor ustu 'An nuvo', altı ise diyelim, 'Rönesans' stili yapılmış; işte bu olmaz, bir eşya bütunuyle tek stille yapılmalı. Son günlerde bu karmaşayı yaşıyoruz aslında. Sanat stillerine tam bir karma§a hâkim..." Tombak Ahmet'in zengin bir mektup koleksiyonu var parfüm şişesinin etiketi, 20 bin liradır. "...Bu kovboy kasasını satmıyorum. 1800yıllarının başında yapılmış bu kasa. Kovboy kuluplerinde ve Amerikan barlarda kullanılmış; şimdi de benim işimi görüyor. Çok zorda kalsam, 200 bin liraya satarım; daha aşağısı olmaz. Şu salıncaktaki taş bebek ise 75 bin lira. 7080 sene önce yapılmış bu taşbebeğin yüzü, porselenden olduğu içın, her zaman taze ve canlıdır. Vücudu ise kâğıt, alçı ve çamurlu bir maddeyle karıştırılarak yapılmıştır..." İnsanlann ruhu eşyaya yansır "...Şu eski ayakkabıları soruyorsunuz değil mi? Onlar 1930'lu yıllara ait. Şu şapkalar, elbiseler de öyle. Bakın şu sigara tabakalarına, ya şu sigara kutuları, bunlar da 1920 ve 193O'lu yıllara ait. Hetnen hepsinde bir butünlük, uyum ve incelik var değil mi? Ben insanların ruhsal durumlarını yaptıkları eşyaya yansıttıkları kanısındayım. 1930 yıllarında yaşayan insanlann son derece gelişmiş bir estetiğe, beğeniye ve ince bir duyarlığa sahip olduklarını düşünüyorum. Zaten aksi olsaydı bu kadar estetik ve naif eşyalar uretemezlerdi. Bana sorulsaydı eğer, 1930'lu yıllarda yaşamak istediğimi söylerdim. Mesela şu 'Rönesans masa'ya bakın. Hem kaba ve hantal, hem de oldukça işlevsiz. Masayı iki yaşlı adam taşıyor. Inanm ben bu masayı evime göturemem. Karşımda bu ağır masayı taşıyan iki büklüm yaşlı adamları seyredemem. Burada da Rönesans'ın ruhu bu eşyaya yansımış tabii..!' Kuş kafesi gibi teldolap "...Bakın, şu teldolap 75 bin liradır. Adeta bir kuş kafesi gib yapılmış. Bu teldolabın bu kadar incelikli yapılmasına sebep, o dönem yiyeceğe verilen büyuk saygıdan kaynaklanıyor sanırım. Bu teldolap 1930 yıllarının insanını güzel bir şekilde tanımlıyor. İşin doğrusu ben bu tur primitif eşyalan sevıyorum. Müzelik eşyalan, 'agır antika' parçaları, saray eşyalarını sevemiyorum. Üstelik ben de her kesime vönelik güzel eşya var. örneğin şu Morano Italyan avizesi, 3 milyon lira; bir kız öğrencinin rahatlıkla alabileceği şu dikiş kutusu ise 5 bin liradır. Benim için 'orta sımf antikacısı' diyebilirsiniz. Benim butün amacım, insanlarımızın bu eşyaların güzelliğini anlamalan, dahası eşyanın ruhundaki gizli tarihi anlamalan. Sadece yaşadlğı dönemi bilen insanlarda, tarih bilinci yoktur..!' Bu borulu gramofonu, bir köşkten satın aldım. Aldığım fiyatı söylemek istemiyorum; ama satış fiyatı 400 bin liradır. Bana bu gramofonu zor durumda kaldıkları için salmadılar. Gramofon, satın aldığım kişilere aiie büyüklerinden kalmış. Zaten çevremizde parasız kalmış, zor duruma düşmüş aristokratları 'korumaya' alırız. Onlann ellerindeki kıymetli eşyaları yok pahasına satmalanna göz yummayız..." D Bakır ustune altın kaplama ile yapılan "tombak'lar gunumüzde yapılamıyor arök. rim. Şimdilerde, oldukça zengin aşk mektubu koleksiyonum var. Bu mektupların bir tanesinin değeri 50 bin liradır.." "...Şu vitrinde gördükleriniz ilaç etiketleri. Ayrıca burada likör, kolonya, parfüm, sigara etiketleri var. Ben bu etjketleri (tabii dönemi ve grafik duzenlenişi önemli) tanesi 5 bin liradan alıyor; 20 bin liradan satıyorum. Biliyorsunuz, bizim işlerde para pek dönmez. Aldığınız Bir eşya uzun süre bekler. Gerçekte bu gibi şeyleri almak, ölü yatırımdır. Etiket koleksiyonu dışında, kartvizit, reçete, afiş, tabela koleksiyonlanm da var. örneğin şu, yüzyıhn başında İstanbul'da yaşamış bir Yahudi doktorun tabelası; şu, 1880'lerde yapılmış Mercedes afişi. Şunlar, Şirketi Hayriye vapuru biletleri. örneğin şu köşede duran • Aşk mektupları koleksfyonu "... Şu duvarda çerçevelenmiş olarak asılı duranlar aşk mektuplarıdır. 1800 yıllarının ortalarında bir Fransız kızın sevgilisine yazdığı aşk mektuplandır. Ben bunları bir kitap koleksiyonunun içinde buldum. Bakın o dönemde çıkartılan mektup kâğıtlarına ne kadar incelikli değil mi? Mektup kâğıtlarına ne 'Art nuvo' ve 'Art deko' stilleri hâkim. Fransız kızın o döneme ilişkin duygusal sözleri bu mektup koleksıyonun en önemli yanı bence. Ben mektup kâğjdının stilinden çok, yillar önce yazılan bu mektuptaki ifadeye dikkat ede Bu Morano Italyn avteenin flyaü 3 mityon llra.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle