Katalog

12 1 Temmuz 2011 Cuma 365 Patlama mağdurlarına ev vaadi tutulmadı, zarar karşılanmadı, soruşturma tamamlanmadı Ölenöldü,kalanlarunutuldu ALİCAN ULUDAĞ A NKARA Ostim ve İvedik’te 20 işçinin yaşamını yitirmesine neden olan patlamaların üzerinden 5 aya yakın bir zaman geçti. Verilen yardım sözleri tutulmadı. Anakent Belediyesi’nin yaşamını yitiren işçilerin ailelerine verdiği ev sözü ortada kaldı, işyerlerinin zararları karşılanmadı, savcılığın yürüttüğü soruşturmada bilirkişi raporu henüz tamamlanmadı. İvedik’teki patlamaya şahit olan bazı dükkân sahipleri olayın şokunu hâlâ yaşıyor. Görüntüsüyle insanı ürküten enkazın yerinde durması komşu işyerlerindeki çalışanları olumsuz etkiliyor. Binanın içinde ise yangından kurtulan evraklar, işçilere ait kısmen tahrip olmuş eşyalar ve bir de yaşamını yitiren bir işçiye ait olduğu tahmin edilen “duvarda asılı bir ceket” duruyor. Başkent Ankara, 3 Şubat gününe, OSTİM Mega Center’da yer alan Özkanlar Makine’de meydana gelen patlamayla uyan dı. Gün boyu ölü ve yaralıları çıkarma çalışmaları sürerken, bu kez akşam saatlerinde İvedik’teki Metsan firmasında yaşanan patlama şok etkisi yarattı. Ardından büyük bir yangın çıktı, içerde işçiler mahsur kaldı. Yangın ancak ertesi gün söndürüldü. İki patlamanın da oksijen tüplerinden kaynaklandığı ileri sürüldü. Patlamalar sonrası bölgeye çok sayıda yetkili geldi, çeşitli sözler verdi. İşyerlerine yönelik denetim eksikliği ortaya çıkınca da yetkililer, suçu birbirlerine attı. Anakent Belediyesi, OSB yönetimleri, Sanayi ve Çalışma Bakanlıkları sorumluluğu üstlenmedi. Hatta neredeyse tek sorumlu işçiler olacaktı. Ankara Valiliği’nin olaydan üç gün sonra yaptığı açıklama ise kazanın bilançosunu ortaya koydu. 9’u Ostim, 11’i ise İvedik’teki patlamada olmak üzere, toplamda 20 kişi işçi yaşamını yitirdi, 53 kişi yaralandı. Maddi zararın ise yüz milyon liranın üstünde olduğu iddia ediliyor, ancak henüz bu resmi olarak hesaplanmadı. TARİH: 3 ŞUBAT 2011 adımda, binada çalışan işçilerden bir izle karşılaşıyorsunuz. Yerlerde işçilere ait eldivenler, teki olmayan ayakkabılar, yarısı kırılmış cep telefonu ve elbise parçaları hala duruyor. En çok dikkat çeken ise duvarda asılı duran bir ceket. Patlama öncesinde duvara asılmış, yaşanan patlama ve onca hengameyekarşınyerindeduruyor.Muhtemelensahibiyaşamıyor.Ancak“duvarda asılı kalan” cekete kimse de dokunmamış... Ceketin yanında ise 2003 yılından kalma, zamanın ilerlemesine karşın direnen bir takvim duruyor, yangından kurtulmuş... Yangından kurtulmayı başaranlardan biri de şirkete ait evrakların bulunduğu bir klasör. Öylece duruyor, kimse binaya girmiyor ve yangından geriye kalanlara dokunmuyor. Bir zamanlar içindeki onlarca işçiye “ekmek kapısı” olan bina şimdi terk edilmiş. Çevredeki esnaf, binaya baktıkça o kabus anını hatırlıyor. Ceketduvarda asılıkalmış Cumhuriyet Ankara, İvedik’deki patlamanınolduğuişyerinegirdi.Binanıönündeki enkaz yığınları temizlenmiş. Patlama sırası ve sonrasında yaşanan karmaşanın izleri daha tazeliğini koruyor.Yıkık kolonlar, isli duvarlar içeri girenleri karşılıyor. Bina harabeyi andırıyor. Şimdiki tek sakinleri ise köpekler. Patlamanın ardından işletme sahipleri dahil kimse binayla ilgilenmemiş. İçerde attığınız her 30 HAZiRAN TARİH: 2011 ‘Zararvarsigortayok’ Binadan çıkıp, karşıdaki işyerlerine yöneliyoruz. Patlama anının tanıklarını arıyoruz. İlk girdiğimiz yerde, makina başında birkaç işçi var. Firma sahibi olduğunu öğrendiğimiz kişi, o akşam burada olmadıklarını söylüyor. Ancak patlama işyerlerinde 50 bin liraya yakın maddi hasar vermiş. Dükkânları sigortalı olduğu için zarardan kurtulmuşlar. “Patlamaya şahit olan işyeri var mı” diye sorunca, yan tarafı işaret ediyor. Buradan hemen yandaki Kemalettin ve Halit Çepni kardeşlerin torna atölyesine giriyoruz. Olaya bizzat tanıklık eden kardeşlerin anlattığına göre, kendi dükkânlarında 2030 bin liralık zarar var ve sigortaları yok.