Katalog

1 AĞUSTOS 2008 CUMA Mavi Sahne, yeni sezonda birbirinden farklı yapımlarla, sanatseverlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Selda GÜNEYSU undan 8 yıl önce kuruldu Mavi Sahne. Başkentteki sanatsal faaliyetlere bir yenisini eklemek amacıyla kurulan Mavi Sahne’de, yılın belli dönemlerinde gösteri ve tiyatro oyunu izlemenin yanı sıra çeşitli dans, tiyatro ve resim dersleri alabilmek de mümkün. Mavi Sahne’nin öncülüğünü bugün Esin Kartaloğlu Açıl, Kerime Kartaloğlu, Ziver KartaloğluAçıl ve Sedat Demirsoy gibi her biri kendi alanında uzman isimler üstleniyor. Mavi Sahne, birbirinden farklı yapımlarla başkentlilerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Kerime Kartaloğlu ve Sedat Demirsoy ile Mavi Sahne’nin dününü ve bugününü konuştuk: Mavi Sahne’nin oluşumundan bahseder misiniz? K. K: Mavi Sahne, resmi olarak 2000 yılında açıldı. Ama tabii oluşumun öncesi var. Ben uzun yıllar, Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Tiyatro Topluluğu’nda çalıştım. Sonra ordan ayrıldık ve arkadaşlarımla birlikte dans tiyatrosu kurduk. Bu arada kız kardeşim, Esin Kartaloğlu Açıl, üniversiteyi kazandı ve bize dahil oldu. Sonra bir şekilde Ziver Armağan Açıl da bize dahil oldu. Ziver o zamanlar, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü’nde öğrenciydi. Ortaklık böyle kuruldu anlayacağınız. Bir süre Atölye Sanat Evi adı altında çalışmalarımızı sürdürdük. Sonra, baktık ki her yerde sanat evi türünden yeni yeni yerler açılıyor ve bu isim daha çok “galeriyi” andırıyor, biz de yolumuza “Mavi Sahne” adı altında devam etme kararı aldık. Çünkü “mavi” herşeyi içine alan bir renktir. Biz de biraz öyleyiz. Her türlü farklılığı içimize alır ve her işimizi kendimiz yaparız. Mavi Sahne aynı zamanda bir kafetiyatro.Yani izleyiciler bir yanda sizin oyunlarınızı ya da gösterilerinizi izlerken,diğer yanda içkilerini yudumlayabiliyorlar. Bu İstanbul’da yaygın ancak Ankara’da çok yeni değil mi? S. D: Aslında tiyatro kafe oluşumu Ankara’da çok yenidir diyemeyiz. Çünkü belki sizler anımsamayacaksınız ancak Ankara’da 1980 öncesi dönemde kafe tiyatro oluşumu vardı. O dönem Ankara’da “sandviç tiyatro”lar vardı aslında. Başkentli yurttaşlar, özellikle de memurlar, bir yanda öğle yemeği yerken diğer yanda tiyatro oyunu izlerlerdi. Ama 1980 Darbesi, bu türlü sanatsal faaliyetlere de nokta koydu. Sanat 1980 Darbesi’nden sonra yavaş yavaş İstanbul merkezli olmaya başladı. 1980 Darbesi’nden sonra da ilk kez biz kafe tiyatro oluşumunu başlattık diyebiliriz Ankara’da. Kafe tiyatro oluşumunun bizde başlaması da şöyle olmuştur: 2002 yılıydı sanırım, “Misafir” isimli bir oyun sahneledik Mavi Sahne’de. “Misafir”, köylülerin oyun çıkarma geleneğine göre yazılmış bir oyundur. Köy seyirlik tabanlıdır yani... Göçü ve ötekileşmeyi anlatır. Biz bunu meddah geleneğine göre yeniden yorumladık. Bilirsiniz eskiden meddahlar, kahve kahve dolaşır, hikayesini anlatır, parasını toplarmış. Kazandığı da çorba parasından öte değildir herhalde. Sonra ertesi akşam başka bir hikaye anlatır, yine para toplarmış. O dönem bir arkadaşım da İngiltere’de kafe tiyatro oluşumunu anlattı. Biz de neden olmasın dedik. Kafetiyatro oluşumu daha da yaygınlaşacak anlaşılan.Çünkü her geçen gün bir yenisi açılıyorAnkara’ya da. Siz bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? S.D: Şimdi bence toplumun en büyük açmazıdır bu aslında. Biri birşey yapar, sonra öbürü hemen aynı şeyi yapmaya kalkar. Dizilerde de böyledir dikkat ederseniz. Biri reytingi yüksek bir dizi çeker, diğer bütün yapımcılar aynı tür diziler çekmeye başlarlar. Kafe tiyatroların yaygın olmasının en önemli nedeni bu bence. Yoksa İstanbul’dakilerin Ankara’dan, Ankara’dakilerin de İstanbul’dan haberi yok. Bu sahne ‘Mavi Sahne’ B ‘Tuluatmasyon tarzı oyunlar yeni sezonda da devam edecek Bildiğim kadarıyla Mavi Sahne’de yalnızca oyunlar sahnelenmiyor.Çeşitli sanat dersleri de veriliyor değil mi? K.K: Evet, Mavi Sahne’de tiyatro üzerine, dans üzerine ve resim sanatı üzerine dersler verilir. Hatta birçok oyuncu arkadaşım, daha sonradan sizlerin de televizyon ekranlarında görmeye alışık olduğunuz diyeyim, Mavi Sahne’de hazırlanmıştır konservatuvar sınavlarına. Kazanmışlardır da. Bugün bizim “Mavi Sahneli” diye tanımladığımız birçok arkadaşımız vardır. Mavi Sahne’de çeşitli sergiler de açılır. Ne tür oyunlar sahneleniyor Mavi Sahne’de? K.K: Her sezon farklı yapımlarla yurttaşların karşısına çıkmak istiyoruz biz aslında. Geçen sezon “Tuluatmasyon” adlı gösteri başkentlilerin çok hoşuna gitti. “Tuluatmasyon” farklı geldi izleyiciye çünkü. İzleyici aynı tür yapımları izlemekten sıkılmıştı belki de. “Tuluatmasyon”, izleyicilerin çıkış noktasından başlayarak, sahnedeki oyuncuların o anda doğaçlama olarak geliştirdikleri, komediye dayalı, geleneksel gösteri sanatları ile improv şov kalıplarını buluşturup kaynaştıran, epizodik, tiyatral, tekrarsız bir gösteridir anlamına geliyor. Aynı kişiler, farklı arkadaşlarıyla birlikte yeniden izlemeye geldiler sezon boyunca oyunu. Bu ilgiyi görmek bizi çok mutlu etti. “Tuluatmasyon” tarzı oyunlar yeniden devam edecek bu sezonda da diyebiliriz. Bir de biz yaklaşık 4 yıldır “Alemin En Güzel Hikayesi” adlı oyun sahneliyoruz ücretsiz olarak. Oyun bu sezon da başkentlilerin beğenisine sunulacak. Ayrıca bizim bilet fiyatlarımız da çok değil. 10YTL.Yani başkentliler 10YTL ’ye oyun izleyip, aynı anda birşeyler içebiliyor olmanın keyfini yaşayabilir Mavi Sahne’de. 12